Yeni bölümden sevgilerleeee

Ayol oy vermeyi unutmayın he seviyorum sizi...

Yorumlarınızla beni taçlandırın bebeklerim...

💕💕💕💕💕

********

Yorgunluk , açlık ve dahi baş ağrısı

Yüzünden gözlerimi açık tutamıyordum aracın arada bir sarsılması bile sorun değildi.

Ama uyuyamayacak kadar gergin hissediyordum sanki gözlerimi kapasam

Tekrar o rutubetli izle yerde açacaktım gözlerimi. Bu korku beni yiyip bitiriyordu.

Başımdaki kapşonu özellikle çıkarmamıştım üşüyordum ve ne kadar ıslak olursa olsun açmak istememiştim.

Başımı mirzanın omzuna yaslamıştım o ise ellerini bana sarmış montunu da üstüme örtmüştü itiraz bile edecek halde değildim.

Ona yaslanmış öylece dışarda akıp giden ağaçları seyre daldım.

Arabada bir ölüm sessizliği vardı ben ise içimdeki fırtınalı denizlerde yaşam mücadelesi veriyordum.

Belimi okşayan büyük eller ve burnuma dolan sigara ile karışık odunsu kokusu.

Onu ne kadar özlediğimi anlamak beni nahoş bir duruma sokmuştu.

Nasıl bu kadar özlemiştim bir günde.

Nasıl birkaç haftada bağlanmıştım ona.

Ama ne kadar süre geçtiğinin bir önemi yoktu. Kalpler bir bakışla da tanışabilirdi. Ve bir beden bir temasla da alışabilirdi başka bir ten' e.

Bizim bedenlerimiz 1 aydır tanışsada ruhlarımız yüzyıllardır birlikte gibiydi.

Nefes alışverişlerimiz arabadaki tek sesti. Sanki bir anlaşma imzalamışız gibi kimsede ses soluk yoktu.

Keza mahir beyde derin bir sessizlikte şöförün yanına oturmuş öylece yağan yağmuru izliyordu.

YAZARDAN

SUNA KAÇTIKTAN 1 SAAT SONRA

Serhat bey ve devran oldukça memnunlardı.

İstedikleri olmuştu evlilik gerçekleşecek ve iki tarafta kârlı olacaktı.

Devran Sunanın güzelliğinden oldukça etkilendiği için bu evliliği onaylamıştı.

Böylece hem babasının son isteğini gerçekleştirmiş ve evlenmiş olacaktı.

Hemde sessiz ve korkak olan bu kıza istediği herşeyi yaptırabilecekti

Gece hayatını bırakmasına da gerek kalmayacaktı. Herşey istediği gibi gittiği için devran oldukça keyifliydi.

Serhat beyle karşılıklı oturmuş viskilerini yudumluyorlardı.

Devran yine burnunu hafif kaldırarak kibirli bir tebessümle karşısındaki adama baktı.

" Sevgili müstakbel babacım bu anlaşma iki taraf içinde çok kârlı olacak gibi görünüyor. " Dedi

Serhat bey ise ne kadar bu heriften nefret etse de bu evlilikten gelecek para ve hisseye ihtiyacı olduğundan bu memnuniyetsizliğini gizledi.

" Ah pek sevgili müstakbel damadım kesinlikle çok kârlı bir anlaşma olduğu çok açık. " Dedi aynı şekilde

Devran ise birkaç dakika önceki keyifli halini silip dik bakışlarını serhat beye yönlendirdi.

" Yanlız keyfimi kaçıran bir husus var.

Kızın doğru mu söylüyordu izler hakkında. " Dedi

Serhat bey ise bu soruyla afalladı arada kaynar akıllara gelmez diye düşünmüştü oysaki.

( sen öyle san kopak xpxpxp )

" Ah evet öyle izler mevcut fakat eminimki geçmiştir izleri. Kızım uslanmaz biriydi ehlileştirmek için

Farklı yollar denediğimi reddedemem elbet. " Dedi pişkinlikle

( senin o ağzını kırarım kemçük ağızlı)

Devran ise onaylar nitelikte başını salladı. Birkaç dakika geçmemişti ki serhat beyin telefonu çaldı .

Hızla telefonu açtı arayan sunanın başında bıraktığı korumalardan biriydi.

" Ne var niye aradın. " Diye sordu

" Efendim sizin isteğiniz üzerine az önce su ve ekmeği vermek için depoya birini gönderdim fakat... " Dedi ama devam edemedi adam korku içindeydi.

" Fakat ne. " " Ne oldu konuş. "

Dedi serhat bey sabırsızlıkla.

Devran da merakla oturduğu yerde doğrulmuştu.

" Efendim kızınız kaçmış. " Dedi

Serhat ise sinirden gülmeye başladı.

" O korkak kız kaçmayı aklına bile getiremez saklanmıştır bir köşeye iyi bakın. "

" Efendim kaçmış eminiz yanımdaki adamları ormana dağıttım fakat hala bir ses seda yok. "

Serhat bey öfkeyle olduğu yerden sıçradı

" Sizi gerizekalılar bir kıza bakmayı bile beceremediniz mi. Eğer o kız canlı bulunmazsa ölümlerden ölüm beğenin. "

Ardından telefonu adamın yüzüne kapattı.

Devran yavaşça oturduğu yerden ayağa kalktı.

" Bu iki oldu müstakbel babalık ve benim sabrım kalmadı ya kız en geç yarın akşam elimde olur yada sen hisseleri ve paracıkları unutup üstlerine bir bardak soğuk su içersin. " Dedi.

Ardından elindeki viskiyi kafasına dikerek son yudumuna kadar içti ardından vardağı sertçe masaya bırakarak sehat beyin evinden çıkıp gitti.

Ve arkasında öfkeden mor'a dönmüş bir serhat bıraktı.

( o suratın boka döner inşallah.)

SUNA' DAN

Araba yavaşlayarak durdu ardından şöför ve mahir bey arabadan indi .

Bende mirzanın yardımıyla sarsak adımlarla arabadan indim.

Ev büyüktü ve oldukça lüks görünüyordu

Mahir bey önde Mirza ve ben arkada olacak şekilde eve doğru adımladık.

Kapıya vardığımızda evdeki çalışanlardan biri kapıyı açtı. Ardından hepimiz içeri girdik mahir bey montunu kadına verirken bense üzerimde bulunan mirzanın kabanına iyice sarındım.

Kadında bunu fark etmiş olacakki almak için yeltenmedi. Mahir bey bize dönerek

" Hadi takip edin beni önce kısaca bir ailemle tanışın ardından size odanızı göstereyim üzerinizi değiştirir sonra yemekte bize katılırsınız. "

Aslında uyumak istiyordum ama açlığım bunun önüne geçiyordu.

Mahir beyle birlikte salona doğru adımladım. Salona girdiğimizde bütün bakışlar bize dönmüştü bense

Bize dönen bakışlarla gerilerek mirzaya biraz daha sokuldum.

Oldukça kalabalık bir ailesi vardı belliki

Biz öylece ayakta dikilirken Mahir bey kızıl saçlı kafına döndü.

" Minel bu iki genç bu gece misafirimiz lütfen ona göre güzel misafir edelim ayrıca üçümüz de birşey yemedik lütfen semiha hanımdan rica et bize yemek hazırlasın. Ayrıca bizim oğlanlardan ve senden kıyafet ayarla yağmurda sırılsıklam olduk. " Dedi o kadar hızlı konuşmuştu ki takip etmek zordu.

Konuşması bittiğinde bize döndü.

" Çocuklar bu eşim minel şu koltukta oturan hergelelerde benim it sürüsü. " Dedi hafif gülerek

Bizde hafif tebessüm ederek onlara baş selamı verdik. Onlarda babasının dedikleri yüzünden homurdanıyorlardı.

" Merhaba kusurumuza bakmayın rahatsız ettik akşam akşam sizi. " Dedi mirza.

Mahir bey ise kaşlarını çatarak " Duymamış olayım. "

" Nermin size misafir odasına kadar eşlik etsin temizlenin minel size şimdi kıyafet ayarlar. " Dedi bizde başımızı salladık .

Minel hanım tebessüm ederek bize yaklaştı. " Çekinmenize gerek yok çocuklar hadi Nermin size eşlik etsin bende hemen kıyafet getiricem. " Dedi ardından kolumu sıvazlayarak yanımdan geçti.

Bizde herkese baş selamı verip yanımıza gelen kadını takip ettik odaya geçtiğimizde kadın bize banyoda bütün ihtiyaç malzemelerinin olduğunu söyledi.

Ardından bizi odada yanlız bırakarak çıktı.

Ben mirzaya öylece bakarken o yavaşça üzerimdeki montunu çıkardı. Ardından diğer montumu ve hırkamı da çıkardı.

Hırkam çıktığında ve yüzüm iyice meydana çıktığında saçlarımın kapattığı kurumuş kan lekelerini gördü. Ardından yanağımdaki kızarıklığı da fark etti.

Panikle elini oraya uzattı.

" Bune lan. " Dedi kendi kendine.

" Şuna nasıl oldu bu. Kim yaptı bunu. "

Dedi öfkeyle

" Babam. " Dedim sadece. Ardından derince yutkundum.

" Şuan zaten bitkinsin diye daha fazla konuşmiycam ama yarın seni büyük bir sorgu bekliyor. " Dedi.

Başımı sallayarak onu onayladım ardından başımı göğsüne bastırdım.

O da elleriyle beni yine sarmaladı.

Biz sarılırken bir anda kapı tıktıklandı.

Minel hanım kıyafet getirmişti belliki.

Mirza kapıyı açtı ve teşekkür eşliğinde minel hanımın verdiği giysileri aldı.

Ardından bana dönerek kıyafetlerden benim için olanları bana verdi ve beni banyoya itekledi.

Banyoya girdim ardından suyu ayarlayarak bir güzel duş aldım. Vücuduma doğru akan sıcak su bemi gevşetmişti. Şimdi daha iyi hissediyordum. Saçlarımı ve vücudumu yıkadıktan sonra kendimi havlu ile kuruladım ardından minel hanımın getirdiği kıyafetleri aldım önce iç çamaşırlarını giydim ardından aynadaki yansımama baktığımda vücudumdaki izleri gördüm.

Babam iyileşmiştir demişti ama hala duruyordu izler ve geçmeyecekti.

Devran haklıydı. Hangi erkek böyle bir vücuda aşık olurdu ki. Gözlerim yaşardı.

Mirza da böyle düşünür müydü acaba.

Daha fazla kendimi yıpratmak istemiyordum artık o yüzden diğer kıyafetleri de giyerek banyodan çıktım.

Mirza koltuğa oturmuş beni bekliyordu ben çıkınca hızla oturduğu yerden kalktı ve yanıma ulaştı.

" Bekle beni 5 dakikaya çıkarım hemen tamam mı. "

Dedi. Ardından anlımdan öpüp banyoya geçti bende yatağa uzanıp bakışlarımı tavana diktim.

Ne kadar sürdü bilmiyorum ama banyodan çıkan Mirza ile uzandığım yerden doğruldum. Doğrulunca başımda bulunan saç havlusu düştü.

Mirza elinde bulunan kurutma makinesini bana doğru salladı.

" Gel güzelim saçlarını kurutalım aşağı havluyla inemezsin böyle de hasta olursun. "

Başımla onaylayıp saçımı kurutması için izin verdim arkama oturup yatağın yanındaki prize taktı. Ardından kurutma makinesini çalıştıtıp saçlarımı kurutmaya başladı.

Saçlarıma öyle özenli davranıyordu ki gözlerim doldu.

Kendimi narin korunmaya muhtaç bir çiçek gibi hissetmiştim.

İşi bitmiş olacak ki makineyi kapattı ve yanda bulunan komidine koydu bense arkamı dönerek komidinden geri aldım.

Bana sorgular şekilde bakan mirzaya döndüm.

" Beni düşünüpte sen hasta olursan buna içim elvermez. " Dedim ardından onun sçalarını da kuruttum. İşimiz bittiği sırada kapımız tekrar tıktıklandı.

Beraber gidip kapıyı açtık. Bize odayı gösteren kadındı.

" Efendim buyrun sizin için yemek hazırladık size eşlik etmeme izin verin. "

Kendisinin yönlendirmesi ile salonun yanındaki odaya girdik herkes içerdeydi. Biz içeri girdiğimizde bakışlar bize döndü ardından hepsi dona kaldı.

Ben anlamazca onlara bakarken onlar ise şokla bana bakıyorlardı.

Mahir beyin oğullarından biri konuştuğunda dikkatimi ona verdim.

" S-Saçların onlar gerçek mi yani doğal mı. "

Kaşlarımı çattım.

" Evet doğal. Şey bir sorun mu var. "

" Evet bir sorun var sen sen anneme benziyorsun . Hatta ne benzemesi tıpatıp aynısın. " Dedi diğer ismini bilmediğim adam

" Ahhh belliydi ilk gördüğümde de benzetmiştim zaten ama böyle yüzü temizken... Cidden anneme benziyor. " Dedi

Bense minel hanıma bakakaldım.

Neler oluyordu böyle...

********

Kestikkkkk

Ne 

Ne 

Ne

Ayol noluyo noluyo

Kız sakın oy vermeyi ve güzel yorumlarınızla beni mutlu etmeyi unutmayın sizi seviyorum kocaman öptüm

💕💕💕💕