Yeni Üyelik
20.
Bölüm

18.Bölüm : Ormanda Kayboluş

@romandakiperi

 

 

Merhabalar yeni bölümle karşınızdayım.

İyi okumalar sevgili okurlarım.

Uzun bir bölümle karşınızdayım canlarım .🫶

Okuyupta oy yapmayan var sadece yıldıza basmanız yeterli ballarım.

🍯🫶🏻

ÖNEMLİ ‼️ : WhatsApp kanalıma gelmek isteyen var mı.

<✯>

 

... Ayazın Ağzından ...

 

Ceketimi üzerime geçirip hava almak için dışarıya çıktım soğuk hava vücudumu mekik dokurcasına vücudumu işliyordu.

Aklıma Yazgı gelmesiyle düşünmeye başladım sarhoş olduğum zaman kendimde olmadığım için nefret ettiğimi söylemiştim aslında nefret etmiyordum benim karanlık hayatımı kimse hak etmiyordu onu kendimden uzak tutmaya çalışıyordum soğuk davranıyordum.

Bir kerecik olsa'da ona sarılmak istiyordum ama yapmazdım onu da kaybetmek istemiyordum kimi sevgi beslesem elimden kayıp gidiyordu .

Ondan uzak olmam ikimiz içinde iyi olucaktı.

Ümitsizlik kalbimi körertmişti içimde hiç bir duygu yoktu.

Abilerim beni kendini beğenmiş olarak görürler öyle değildim bir daha kimsenin benim yüzümden ölmesini istemiyordum.

Başımı kaldırıp yıldızlara baktım her akşam olduğu gibi parlıyorlardı aralarında bir tanesi vardı onun gibiydi melodim gibiydi ama o yoktu beni bırakmıştı sonsuza kadar gitmişti.

Beni yalnızlığa mahkum etmişti.

Omzum'da birinin elini hissetmemle arkama döndüm uykulu yeşil boncuk gözlerle yazgı duruyordu.

Hemen elini omzundan indirip ." Özür dilerim ." Dedi çekingenlikle.

" Neden buraya geldin." Dedim .

" Bu soğukta neden burda olduğunu merak ettim." Dedi.

Hayata çok zorluk çekmişti küçük yaşta sırtında taşıyamadığı yükler vardı.

" Seni ilgilendirmez gir eve ." Dedim soğuk sesimle.

Gözünde bir kırgınlık belirdi üzülmüş muydu bunu yapmak zorundaydım hava soğuk olduğu için titremeye başlamıştı.

Hastalanacaktı." Gir içeriye beni duymuyor musun yoksa ." Dedim.

" Sanane gitmiyorum istediğim zaman eve giderim seni ilgilendirmez." Dedi tavır atarak.

Toprak abisine çekmişti bu sefer daha fazla titremeye başladı.

" Ne istiyorsun söyle." Dediğimde kollarını birleştirerek.

" Benden nefret mi ediyorsun gerçekten." Dedi hüzünle.

Nefret büyük bir kalıptı ceketimi çıkartıp Yazgı'ya uzattım anlamamış gibi yüzüme bakıyordu.

" Al giy titriyorsun hasta olursan abilerin sonra bana kızarlar ." Dedim

" Ama sende benim abimsin ." Dedikten sonra tereddütle elimdeki ceketi alıp giydi .

Sustum .

Hala konuşmamı bekliyordu ben susmayı tercih ettim.

" Sorumun cevabını almadım hala ." Dedi saçlarını düzelterek.

" Sorunun cevabı bende kalsın." Dedikten sonra içeri girdim merdivenlerden çıkıp odama girdim koltuğa oturup gözlerimi kapatıp düşündüm.

Ben gerçekten kötü birimiydim.

Yazgı katil olduğumu öğrendiğinde beni abisi olarak görebilir miydi yine.

Katil bir abiyi kim severdi ki .

Hayatım boktan ibaretti.

Saate baktım gecenin dördüy'dü gardroptan eşofman takımını alıp banyoda giyindikten sonra yatağa geçip uzandım belki uykuda geçmişi bir nebze olsada unuturdum.

 

 

 

 

... Yazgının Ağzından ...

 

Beynimdeki sesler susmuyordu yaşadığım hayatın zorlukları geçmişte yaşadığım korkulu günler Tuğrul'un bana şiddet göstermesi acıdan haykırdığım sesler gitmiyordu bazen beynimdeki sesin susması için kendimi öldürmeyi düşünüyordum.

Ama yapamazdım artık bir ailem vardı beni seven babam , acı cektiğimde kendiside sanki acı çeken annem beni seven abilerim başıma bir şey gelse ağlayan kardeşim ve yeni tanıştığım tonton babaannem, dedeme, beni kızları gibi gören amcam , yengem ve iyi tanıma fırsatı bulamadığım kuzenlerim vardı .

Gerçekten artık mutlu olmayı bende hak ediyordum.

Sabahtan beri dönüp durduğum yataktan doğruldum aynadaki halime baktım dün akşam Ayaz abimle konuştuktan sonra geç uyumuştum bu yüzden gözümün altı siyahlaşmıştı beni gören zombi sanırdı.

Kapımın hızla açılmasıyla şaşkın şaşkın kapıya baktım nefes nefese kalmış Doğu ve Kutay içeri girdi .

Ne olduğunu merakla onlara bakıyordum.

Doğu kalbimden tutup ." Günaydın ablaların en güzeli ."

Kutay doğu kıskandığı için ." GÜNAYDIN CANIM ABLACIM BENİM ABLAM ." Dedi .

Yataktan kalkıp.'' Sizede günaydın." Dedim .

Doğu Kutayı itekleyip." Abla bugün at çiftliğine gidiyoruz hazırlanmanı söylemek için geldikte Kutay'dan çok beni seviyorsun dimi ." Dedi küçük bir çocuk gibi.

Kutay dudaklarını buzup ." Beni seviyorsun dimi ." Dedi .

İkisinde kıramazdım ki .

Tam konuşuyordum ki Taha abim içeri girdi Doğu ve Kutaya bakıp .

" Bakıyorumda benden önce gelmişler ." Dedi .

Doğu ." Yeni geldik abi Yazgı ablama söyledim çiftliğe gideceğimizi ." Dedi.

Taha abim yanıma gelip yüzüme bakıp." Akşam geç mi uyudun küçük fare ." Dedi .

Gülerek ." Ya abi kücük fare ne ya biraz geç uyudum ." Dedim .

" Sen benim küçük faremsin o kadar bu arda hazırlan hemen dedem seni aşağıda bekliyor." Dedi .

" Sen nasıl istersen tamam hazırlanıp geliyorum ." Dedim .

Kutay ve Doğuda hala kavga ediyorlardı Taha abim onları ayırıp odamdan çıkartı .

Banyoya girip yüzümü yıkayıp kuruladıktan sonra gardroba göz atıp ne giyeceğimi düşündüm at çifliğine bir çok kez gitmiştim atları çok seviyordum.

Uzun mavi bir elbise dikkatimi çekince askıdan alıp aynada kendime baktım bana yakışacaktı banyoya girip giyinip beyaz spor ayakkabımı giydikten sonra saçımı tarayıp şekil verdikten sonra sade bir makyaj yapıp hava belki soğuk olur diye ceketimi'de alıp odamdan çıkıp.

Salona ilernedim geniş koltukta oturan dedem beni görüp gülümseyerek.

" Güzel torunum gel bakalım dedenin yanına ." Dedi .

Yanına oturup ." Günaydın dedecim ." Dedim .

Saçlarımı okşadı.

" Günaydın güzel torunum bugün at çiftliğine gideceksin abilerin ve kuzenlerinle ." Dedi .

" Siz neden gelmiyorsunuz."

Babaannem de yanımıza gelip diğer tarafıma oturdu dedem konuşunca dedeme baktım .

" Önemli bir işimiz var gençler olarak gidersiniz orda evimizde var zaten endişelenme ." Dedi .

Başımı tamam anlamında salladım.

***

Saatlerdir at sürüyordum yorulduğum için atı biraz yavaşlatım beyaz tatlı bir ata binmiştim.

Abilerim bazıları at sürüyordu bazıları ise çardakta oturmuş sohbet ediyorlardı bu sefer Ayaz abim de bize katılmıştı siyah rüzgar isminde bir ata binmişti çok iyi sürüyordu.

Toprak abim ." Yazgı fazla uzaklaşma papatyam." Dedi .

Bağırarak." Tamam ." Dedim .

Çok büyük bir at çiftliğidi büyük bir ev ve derin bir orman.

Abimlerden fazla uzaklaşmıştım arkama döndüm ormanın içine girmiştim kaldığımız ev gözükmüyordu.

At az öncekinden daha hızlı gidiyordu korkmaya başlamıştım atın kişlemesiyle atın kulaklarına yaklaşıp fısıldayarak.

" Sakin ol lütfen bu kadar hızlı gitme ." Dedim anlayacakmış gibi konuştum .

İpi çekmemle at bir şeyden tahrik olmuş gibi beni üzerinden atmıştı.

Acıyla yere düştüm acı dolu bir inilti dudaklarımdan ayrıldı.

At ortadan kaybolmuştu ayak bileğim acıdan sızlıyordu ayağa kalkmayı denesem'de yine yere çakılmıştım .

Elimi ceketimin cebine götürdüm abilerimi arayacaktım ama telefonum cebimde yoktu.

Bu kadar salak olmazdım ya .

Ağlamaklı bir şekilde etrafa baktım ama ortalıkta kimse yoktu.

At nasıl beni bırakıp gitmişti ki oflayarak yerden destek alıp ayağa kalkmayı denedim ama ayağa kalkamadım bir daha kalkmayı denedikten sonra ayağa kalkmıştım.

Bir atın kişleme sesi gelmesiyle ayak bileğime dikkat ederek arkama döndüm .

Siyah bir at yanında ise bir adam vardı .

Adamı hatırlıyordum bağıldığım gün beni kurtarıp eve götüren adamdı .

" Yardıma ihtiyacınız var mı küçük hanım ." Dedi

Yardıma ihtiyacım var tabiki .

Ama adamdan yardım almak istemiyordum babam o gün kavga etmişlerdi .

Kötü olabilirdi dimi yani .

Eğer adama hayır dersem giderdi ve burda beni kurtlar yerdi .Gururumu bir kenara bırakıp.

" Evet yardıma ihtiyacım var atım beni burda bırakıp gitti birde atan düşüp ayağımı burktum." Dedim .

Endişelenmiş bir şekilde yanıma ilernedi neden böyle endişelenmiştiki .

" Önemli bir şey yok dimi ayağında ." Dedi .

" Yok galiba görünüşe bakılırsa." Dedim .

" Tek mi ormana geldin ." Dedi .

" Abilerim at çifliğindeler bende tek başıma ormana girdim ve şuan durum böyle." Dedim.

Elini bana uzatıp gözümün içine bakarak.

" Elimi tutun at çiftliğine bırakıyım ." Dedi .

Kararsız bir şekilde elinden tutum başka biri zaman olsa mesafeli olurdum ama ayağım çok fazla kötüydü.

Ata doğru ilernedik sağ ayağımı üzengiye basıp sol ayağımı dikkat edip nihayet binmiştim .

Adamın sesini duymamla ona döndüm.

" Çok iyi bindin eğitim mi aldınız ." Dedi merakla .

Ben şuan soruyu umursamadan adamı süzüyordum siyah bir tişört ve siyah bir pantolon giymişti beni her defasında kurtarıyordu .

Sorusunu cevaplamadan ben bir soru yönelttim .

" O gün babamla neden kavga ettiniz acaba ." Dedim .

Hoşuna gitmemiş bir şekilde ata binip yandaki ipleri tutup sürmeye başladı.

" Ben anlatmasam daha iyi küçük hanım babanız sonra anlatır diye düşünüyorum." Dedi .

Gıcık adam sanki diyoruz kendini kes .

Kollarımı birleştirip etrafa baktım ağaçlar bitmek üzereydi at bir şeye takılmasıyla anı refleksle kolumu adamın sırtına sarmaladım .

Kolumu adamdan ayrıdım .

Adam bunu umursamamış gibi " Bir şey oldu mu iyisin dimi küçük hanım." Dedi.

Adama sinirlendiğim için sanki beni görüyormuş gibi baş parmağımı ona doğru sallayıp.

" Bana küçük hanım demekten vazgeçebilir misiniz Beyfend'i." Dedim .

Adam buna şaşırmış bir şekilde." Bu kadar tepki vereceğin bir şey söylemedim ." Dedikten sonra yine konuştu ." Bu arada ismim Yağız ." Dedi .

Neden böyle bir tepki verdiğim için bende şaşkındım .

Bileğim'de şişlik vardı atın nereye gittiğini merak ediyordum abimler şimdi deliye dönmüşlerdir ortalıkta olmadığım için.

Gıcık adamda atını okşayıp." Güzel kızım bu kadar kendini bana sevdirme ." Dedi şefkatle .

Atını seviyordu.

Benim atım'da beni yarı yolda bıraksın .

Ağaçlar bitmiş ve çiftlik gözükmeye başlamıştı .

Yağız denilen adam atan inip elini bana uzatıp inmeme yardımcı olup .

" Bir daha yanlız ormana çıkmayacağınızı düşünüyorum Yazgı hanım ." Dedi .

İsimle bana hitap etmesini şaşırmıştım.

" Teşekkür ederim beni bıraktığınız için ." Dedim .

Ata binerek ." Rica ederim yine birbirimizi görürüz inşallah." Dedikten sonra atı sürüp gözden kayboldu.

Birde inşallah diyordu seni görmek isteyen kim.

Çiftliğe yavaş adımlarla ilerledim herkes beni arıyordu Batı abim sinirle telefonla konuşuyordu diğerleri ise etrafta gidip geliyorlardı.

Beni görmeleriyle üzerime koşmaları bir olmuştu Doğu ve Kutay boynuma sarılmalırıyla ayağım ağrıdığı için inledim benden ayrılıp .

Bulut abim yanıma gelip." Bir yerine bir şey mi oldu ." Dedi .

" Ayağımı burktum abi ." Dedim .

Bulut abim beni kucağına alıp eve girip bir odaya geçip yatağa oturtup ayakkabımı çıkartıp sol ayağımı incelemeye başladı.

" Kötü bir durumu yok şişmiş ayağına buz koyalım." Dedi .

" Nerdeydin papatyam korkudan öldüm." Diye soluk soluğa odaya giren Toprak abim.

" Ayağına ne oldu anlat güzelim merakladırma bizi ." Dedi Taha abim.

Mert abim ." Susma yemini mi ettin Yazgı." Dedi .

Batı abim ." Kardeşimin üzerine gitmeyin herkes bir ağızdan konuşmayı bırakın Yazgı anlatısın bakalım olan biteni ." Dedi bağırarak.

Herkesin sustuğuna emin olduktan sonra." Sakin olun at ormana götürdüm daha sonra bir şeyden korktuğu için beni üzerinden atıp ortalıktan kayboldu düştüğüm için ayağım burkuldu sonra yürüyerek geldim ." Dedim.

Abimlere yalan söylemiştim bir daha kavga çıkmasını istemiyordum bu yüzden olayı saklayacaktım .

" Bu arda at yeni çiftliğe geldi merak etme Yazgı." Dedi can abim .

" İyi dimi at ." Dedim.

" İyi." Dedi.

Bulut abim elindeki buz ve ilaçla içeri girdi ilaç ve suyu bana uzattıp elinden alıp ilacı aldıktan sonra abime teşekkür ettim.

Abim buzu ayağıma koydu bağırmamak için dudağımı ısırdım.

Doğu ve Kutay yatakta oturup.

Doğu yanaklarımdan öptü." Abla ya yine başına ne gelmiş ." Dedi bu sefer yine ağlamıştı.

Kutay söze atlayıp." Kız gibi ağladı abla ." Dedi doğuya gülerek .

" Ablam yoktu diye dedem aradığı için az kalsın altına ediyordun ." Dedi Doğu kahkaha atarak.

Abimler de kahkaha atılar .

Okay abim içeri girip beni görüp ." Yazgı nerdeydin dedemler ve diğer aile fertleri korkudan öldüler ." Dedi .

" İyi Okay dedemleri ara at ormana götürmüş sadece ayağı bürkülmüş." Dedi Mert abim .

Ayaz abim geldiğimden beri korkulu gözlerle bana bakıyordu.

Gülümseyerek." İyiyim dedemleri arayın daha fazla korkmasılar bu arada sizden özür dilerim." Dedim .

Abilerim saçlarımdan öpüp Okay abim." Özür dilemen için bir şey yok ben şimdi dedemleri arayıyım sende dinlen bir kaç saat sonra eve gideriz." Dedi .

Başımı tamam anlamında salladım.

" Ama hala mangal yakacaktık ." Diyen Can abim.

Mert abim Can abime ters ters bakıp ." Kızın durumuna bak ve sen hala yemek mi düşünüyorsun." Dedi.

Can abim karnını hamile kadınlar gibi okşayıp." Acım ne yapayım açlıktan ölmemi istiyorsun ." Dedi daha fazla karnını okşadı.

Batı abim Canın koluna girip." Gel ben sana tost yaparım ." Dedikten sonra Can abimin karnını okşayıp." Amcasının gülü acıkmışmı bakayım ." Dedi.

Toprak abim dinlenmem için herkesi odadan çıkartı.

Ayaz abim odadan çıkmadan önce.

" Dinlen bir şey olursa beni çağıra bilirsin ." Deyip odadan çıktı.

Ayaz abim benimle isteyerek konuşmuştu.

Beni kurtaran Yağızı düşündüm o adamın bizim aileyle bir ilişkisi vardı bunu bu sefer öğrenmem gerekiyordu.

Bölüm sonu...

 

<✯>

 

Bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz.

Bölümü beğendiniz mi .

Yağız hakkında ne düşünüyorsunuz.

Ayaz hakkında ne düşünüyorsunuz.

Oy ve yorum yapmayı unutmayın.

Diğer bölüme kadar kendinize iyi bakın.

⬇️ Lütfen yıldıza basarmısınız.

⭐. 

 

 

Loading...
0%