Yeni Üyelik
22.
Bölüm

20.Bölüm : Kanlı Son

@romandakiperi

 

Medya : Çağan Şengül - Çok Yazık

Merhabalar yeni bölümle karşınızdayım.

İyi okumalar sevgili okurlarım.

Canlarım satır arası yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın olur mu.✨🫀

WhatsApp kanalıma gelmek isteyen var mı aşk bahçelerim .🌸🩷

Bu bölümde ağlayacaksınız.

 

<✯>

 

Batı abim yanımıza yaklaşıp.

" Güzelim ." Dedi .

Asya başını kaldırıp Batı abime baktı kızgın yüz ifadesiyle.

" Dağ ayısı ." Dedi .

Abim ise aynı yüz ifadesiyle.

" Hey sen burda ne arıyorsun dağ keçisi." Dedi .

Bende şaşkın şaşkın onlara bakıyordum abim Asya'yı nerden tanıyordu .

" Bir dakika siz birbirinizi nerde tanıyorsunuz acaba ." Dedim meraklı gözlerle onlara baktım.

Asya bana dönerek." Bu abin mi Yazgı." Dedi .

" Evet." Dedim .

" Soruma bir cevap alamadım niye burdasın sen ." Dedi Batı abim Asya'ya .

Asya bana bakarak ." Yazgı benim küçüklük arkadaşım olur ." Dedi .

Bende aval aval onlara bakıyordum anlaşılan nasıl birbirlerini tanıdıklarını söylemeyeceklerdi .

" Abicim ve Asya birbirinizi nerde tanıyorsunuz." Dedim .

" Yoldayken buraya geliyordum sevgili abinde az kalsın arabama çarpıyordu ikimizde arabadan inip tartıştık böyle oldu işte Yazgı." Dedi Asya .

Abim gülerek." Heyy dağ keçisi sen benim arabama çarpıyordun yolun diğer tarafında kırmızı ışık yanıyordu benim geçtiğim yolda ise yeşil ışık yanıyordu ben geçmeden sen kırmızı ışığa aldırmadan benim geçtiğim yola daldın o yüzden sen benim arabama çarpıyordun." Dedi.

Asya kıp kırmızı olmuş bir şekilde." Yalan söylüyor Yazgı inanma ona zaten arabaya bir şey olmadı ne uzatıyorsun dağ ayısı." Dedi .

Abim konuşucaken abimi engelleyip." Bu kadar tartışma yeterli bence ikinizede bir şey olmamış dimi o zaman uzatmaya gerek yok içeri geçelim acıktım ben ." Dedim .

" Tamam Yazgı içeri geçelim o zaman." Dedi Asya.

Asya önden içeriye girdi bende Asya'yı takip ettim arkamadaki abimin kısık sesle bir şey söylediğini duydum.

" Dağ keçisi benden kurtuluşun yok anlaşılan." Dedi .

Bende gülümseyerek salona geçtim yeni bir aşk filizleniyordu anlaşılan.

İçeride kurulan muhteşem sofraya göz gezdirdim dikkatimi çeken tek bir yemek vardı zeytinyağılı yaprak sarma masaya yaklaşıp tabaktaki yaprak sarmadan bir tane alıp yedim.

Allah'ım böyle bir lezzet yok .

Arkamada annemin sesi gelmesiyle arkama döndüm.

" Beğendin mi yaprak sarmasını kızım ." Dedi .

Elindeki çorbayı masaya bırakıp .

"Beğendim anne ." Dedim .

***

Akşam yemeğini yedikten sonra Asya dinlenmek için odasına çekilmişti .

Odama girip çilekli pijamalarımı giyip dedem benimle görüşmek istediği için odamdan hızlı bir şekilde çıktım.

Dedemin çalışma odasına ilernedim kapıyı tıklatım dedemin sesini duyunca içeri girdim.

Dedem masasının başında önündeki bazı kağıtlara göz atıyordu.

Elini sandalyeye işaret edip ." Gel otur güzel kokulu torunum ." Dedi .

Tebessüm ederek sandalyeye oturdum dedemin benimle konuşacağı konuyu merak ediyorumdum .

" Dedecim kötü bir şey mi oldu." Dedim .

Başını kaldırıp." Yok bir şey olmadı allah bizi kötülükten korusun torunum sana bir şey verecektim o yüzden çağırdım ." Dedi çekmeceden bir dosya çıkartıp bana uzattı.

" Bu nedir dedecim."Dedim.

" Al bu dosyayı içinde ne yazıyorsa artık senindir." Dedi .

Dosyayı alıp göz gezdirdim okuduklarıma inanamıyordum başımı dosyadan kaldırıp dedeme baktım.

" Teşekkür ederim ama ben bunları kabul edemem ." Dedim .

Dedem ciddi bir tavırla.

" Güzel torunum onlar hepsi senin İzmir'deki köşk ve geçen gittiğiniz çiftlik ve daha fazlası sen benim tek kız torunumsun sen bunları hepsini hak ediyorsun." Dedi.

Gözlerimden bir göz yaşı aktı artık mutluluk benide buluyordu.

Dedem yerinden kalkıp bana yaklaşıp göz yaşlarımı silip.

" Artık ağlamak yok mutluluk var gülümsemek var güzel torunum geçen günkü gibi seni istemiyorum her yere neşe saçan torunumu istiyorum." Dedi bana sarılıp.

Ayağa kalkıp dedeme sıkı bir şekilde sarılıp .

" Teşekkür ederim dede ."

***

Dedemin odasından ayrıldıktan sonra Asya'nın odasına ilernedim.

Kapıyı çaldığımda ses gelmeyince kapıyı açıp içeriğe baktım Asya mışıl mışıl uyuyordu.

Bugün fazlasıyla yorulmuştu gülümseyerek kapıyı kapatıp odama girdim odalarımız yan yanaydı.

Çekmeceden krem alıp balkona geçip yumuşak koltukta oturup ayak bileğime krem sürdüm.

Artık iyileşiyordu bileğim.

Kapım çalınca kapıya baktım içeriye Taha abim girdi .

" Küçük fare uyumadın mı hala ." Dedi bana yaklaşıp.

" Uyumadım yeni dedemin yanından geldim o yüzden uyumadım." Dedim .

Yanıma oturup ." Misafirin varmış."

" Evet küçüklük arkadaşım geldi annem çağırmış kafam dağılsın diye ." Dedim .

" Hımm anladım neyse ." Dedi arkasından iki doldurma çıkartıp.

" Onlar benim mi yoksa ."

" Evet senin ."

Elinden alıp doldurmayı açıp yemeğe başladım abim ise gülümseyerek beni seyrediyordu.

Diğer dondurmayı abime verip ." Al sende ye bu arada teşekkür ederim." Dedim .

Abimde doldurmayı açıp yemeğe başladı ." Rica ederim sen yeterki böyle gülümse küçük fare ." Dedi .

Dolduramızı yedikten sonra abim uykusu olduğu için odasına gitmişti bende yüzümü yıkayıp banyodan çıktım.

Susadığım için mutfağa ilernedim masadaki sürahiden su alıp içtim arkamda nefes birisinin alış verişini işitim .

Korktuğum için elimdeki bardak elimden kayıp yere düşmüştü ilkilerek arkama baktım ama kimse yoktu.

Nasıl olurdu birinin nefes alış verişini işitmiştim yada yalınmış olabilirdim .

Yere eğilip yerdeki camları toplamaya başladım kimse uyanmamıştı .

Bir cam parçası elime batmasıyla eskiden annemin bana söylediği bir söz aklıma geldi.

Annem derdiki eğer cam parmağı keserse uğursuzluk olurmuş.

İlk yardım çekmecesinden yara bandı alıp parmağıma sardım .

Ya uğursuzluk olursa .

***

" Doğu neden fırından duman çıkıyor." Dedim bağırarak.

Doğu yanıma gelip fırını açıp keke baktık.

" Abla sana demedim mi iki dakika sonra çıkart keki al işte yanmış ." Dedi keki çıkartıp tezgaha bıraktı.

Keke çatal batırıp ." İyi görünüyor aslında yeriz ya o kadar kötü değil." Dedim .

Doğu gülerek ." Abla bence artık mutfağa girme sen ." Dedi .

Keki parçalayıp bir ısırık aldım almaz olaydım koşarak lavaboya girip keki tükürdüm .

Doğu arkamdan gelip ." Abla iyimisin." Dedi .

" İyiyim bencede ben mutfağa girmiyim artık Doğu berbat bir tadı var ." Dedim

Mutfağa ilernedik annem mutfağa girip öksürdü .

" Niye yer her duman kaplamış ne yaptınız bakalım." Dedi .

Anneme keki gösterip ." Keki yaktık anne ." Dedim .

" Tamam siz çıkın burayı temizlerim ben ." Dedi annem.

" Tamam anne gel Doğu biz çıkalım."

Doğuyla dışarı çıktık çardaga ilernedik abilerim , Kutay ve Asya oturmuş konuşuyorlardı.

Bulut abim bizi görmesiyle ." Kek nerde güzelim." Dedi .

Yanına oturup ." Yandı benim yüzümden." Dedim dudaklarımı buzdum.

" Bir şey olmaz Yazgı." Dedi Taha abim.

" Zaten Yazgı yemek yapmayı eskiden de beceremezdi ." Dedi Asya.

Bulut abim ." Kalk Yazgı markete gidelim o zaman bir şeyler alıp geliriz hava alırsın. " Dedi .

" Tamam olur gidelim ." Dedim .

Bulut abimle kalkıp dışarıya ilernedik abim akrabasının kapısını açıp içeri girdim.

İzmir çok güzel bir yerdi dışarıya baktım etrafta koşturan çocuklar sohbet eden kadınlar huzur kokuyordu bu şehir .

Araba durmasıyla abimle arabadan indik abim kolunu omzuma uzatıp markete girdik .

Cips ,kola , çikolata vb .şeyler sepete atık akşam piknik yapıcaktık .

Abimin telefonu çalmasıyla yanımdan uzaklaşıp dışarı çıktı.

Bende bazı şeyler alıp etraftaki oyuncaklara göz atım bir bebek vardı uzun saçlı benim gözlerim gibi yeşil oyuncak bebek .

Küçükken benimde oyuncağım vardı böyle o eskiyidi ama bu yeni .

" Yazgı gidelim mi ." Dedi Bulut abim.

Başımı kaldırıp yanımdaki abime baktım.

" Gidelim . "

Abim oyuncağı alıp ." Bunu alıyım mı sana ." Dedi

Gülümseyerek." Ben küçük değilim ki abi ." Dedim bebeğe bakıp .

Abim kalbimi işaret edip ." İçindeki çocuk ölmedikçe hala çocuksun güzelim ." Dedi .

Doğru söylüyordu abim içimdeki çocuk yaşıyordu eziyet çekmesine rağmen yaşıyordu ve yaşamaya devam ediçekti .

Abim eşyaları alıp arabaya geçtik oyuncağı alıp uzun saçlarını ördüm.

" Abi benimde böyle eski oyuncağım vardı benim hep eski oyuncaklarım olurdu ama şimdi yeni bir tane var adı mutluluk olsun ." Dedim başımı kaldırdım.

Abim bana sarılıp." Artık mutlu olma zamanı kardeşim geçti kötü günler bitticek ." Dedi saçlarımdan öpüp.

Geçicekti mutluluğu yakalayacaktım ne olursa olsun.

***

Eve vardığımızda arabadan indim abim poşetleri alıp dış kapıya ilernedi.

Elime göz gezdirdim oyuncak bebeğim elimde değildi arabada unutmuştum.

Abim durduğumu fark etmişti arkasına dönüp bana baktı.

" Bir şey mi oldu güzelim neden durdun ." Dedi .

" Abi oyuncak bebeğim arabada kaldı anahtarı ver bebeğimi arabadan alıcam ." Dedim .

Cebindeki anahtarı bana verip ." Al seni bekliyorum akşam oldu korkarsın. " Dedi .

Abimin yanaklarından öpüp maviş gözlerine baktım.

" Sen git diğerleri şimdi bizi bekliyorlar arkadan geliyorum sokak ışıkları zaten açık abicim .'' dedim .

" Tamam güzelim çabuk gel ." Dedi .

" Tamam ." Dedim .

Abim içeriye girdikten sonra arabaya ilernedim arabayı açıp bebeğimi kucağıma alıp.

" Az kalsın seni unutuyordum abimin ilk hediyesisin ." Dedim oyuncak bebeğimi öpüp.

Arabayı kilitleyip eve doğru yürüdüm karşıda siyah maske takmış bir adam duruyordu silahı kapıdaki korumalara doğru ateş etti.

Çığlık atmamla bana döndü kötü bir gülümsemeyle silahı bana uzattı.

Bu gülüşü tanıyordum .

Hayatımı mahveden adamdı.

Tuğruldu .

Bebeğimi daha sıkı tutum ölücektim silahı ateşlemesiyle çığlık sesim ve silah sesi bir birine karışmıştı.

Koşarak ordan ayrıldı .

Yine aynı şeyi yaptı bana zarar verdi arkasına bakmadan gitti.

Karnımda sıcak bir şey hissettim yere yığılıp kucağımdaki bebeğe baktım kendi kanım bebeğe bulaşmıştı .

Hayatımda ilk defa güzel bir bebeğim olmuştu oda benim gibi ölücekti.

Birinin bağrışı sokakta yankılandı ve biri daha bütün ailem etrafımda toplanmıştı .

Bulut abim yere diz çöküp." Güzelim ne yaptılar sana iki dakika senden uzaklaştım." Dedi yanaklarından bir göz yaşı düşüp yanağıma değdi.

" A-Abla abi ablam kan içinde bir şey yap ." Dedi ağlayan Doğu.

Kıpırdayamıyordum felç olmuş gibiydim ruhum acıya teslim oluyordu herkes bir ağızdan konuşuyordu uğuldama şeklinde geliyordu sesler .

Karanlığa gömülüyordüm ama ben karanlıktan korkardım.

Küçük yazgı korkuyordu.

O karanlığa dayanamazdı .

Karanlık onun için cehennemdi.

Karanlık ölümün simgesiydi .

Bulut abim elimi tutup ." Dayan ambulans geliyor güzelim lütfen dayan küçük kardeşim." Dedi .

Taha abim titreyerek bir bezle karnıma baskı yapıyordu ama kan her yerdeydi .

Zorlukla Bulut abime bakıp ." Abi her yer karanlık oluyor ben karanlıktan korkarım beni kurtar lütfen." Dedim .

Annem Asya'ya sarılmış hıçkırarak birlikte ağlıyorlardı.

Dedem ise biriyle bağırarak konuşuyordu.

Gök gürlemesiyle yağmur yağmaya başladı gözlerimi artık açmakta zorluk çekiyordum artık teslim olmak zorundaydım gözlerim usulca kapandı.

Yağmur bazıları için huzurdu benim için yıkımdı.

Ve ben bu yıkımda kayboluyordum.

Her seferinde yıkım beni kendi içine alıyordu .

 

Bölüm Sonu...

 

<✯>

Bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz.

Bölümü beğendiniz mi .

Abiler hakkında ne düşünüyorsunuz.

Ağlayarak yazdım.😭😭😭

Oy ve yorum yapmayı unutmayın.

Diğer bölüme kadar kendinize iyi bakın.

⬇️ Lütfen yıldıza basarmısınız.

⭐. 

 

Loading...
0%