@ruhdakisizi_8
|
"Tayinini istemissin kizim?" "Doğru baba" "Hemde Hakkari ye istemissin" "Evet baba" "Neden gitmek istiyorsun ?" "Oranin havasi guzelmis deniz ,sahil martilar falan baba" "Deli kizim benim ,neyin var " dedi Albay bilirdi her halimi ama bu sefer tayin istemem onu da şaşırtmıştı cidden neden istemistim ki ben tayinimi bu kadar aci ya dayanamadigim icinmi ama daha fazlasina dayanmistim zamaninda Ayberk yuzunden dedi sol melek ,eski gunlere donup birakilmaktan korkuyorsun dedi sag melek , onaylıyorum dedi iç ses. "Baba sen tayinimi onayla yeter bana " dedim ve burukca gulumsedim "izninle baba yorgunum " dedim "Yaralarina baktirdin mi " diye sordu "Hangi yaraya ?" dedim gulumsedi ve bianda cekti sarildi nasirli ellerini saclarimda gezdirdi"Saclarinda sakladigin yarali anilarina baktirdinmi?" dedi sustum ve sarıldım.
Eve gelmiştim pijamalarimi giyip yatagima yattim bi saga bi sola dondum durdum ama kafamdaki sesler susmuyordu.Toplu olan mutfagi temizledim ,Oturma odamdaki koltuklarin altina kadar sildim temizledim,banyoyu fosur fosur yikadim,lavaboyi yikadim ,dolabimdaki kiyafetleri 2 kere tekrar bozup tekrar katladim ,masami sildim ,yatagimi duzellettim tekrar bozdum duzgun olmadi diye oturup agladim sonra tekrar düzelttim fakat kafamdaki düşünceler bi turlu gitmiyordu.En sonunda kendime çay yapip kupaya koyduktan sonra balkona çıktım ve kendimi puflarimdan birine attim gokyuzunu izlemeye başladım. Yuksun Belgin,sus Belgin,Sen hala agliyormusun gel bir daha vurayim akillan,o kizi seciyorum,gidelim,yardim edersin sandim Belgin,Hatirimda mi yok Belgin ... susmayin lan dedim kafama vurarak dahada bağırın dedim bu sefer de gogsume vurarak bir damla yaş düştü sonra bir damla daha sonra bir damla...Git gide aglamam siddetleniyordu çayımı balkonda birakip odama gittim ve yastigi agzima basarak bağıra bağıra ağladım. Gözlerim cok aciyor muydu evet canim yaniyormuydu evet Ankara yi terk ediyordum yeniden hayat buldugum fakat hayatimi geldigi anda igrenclestiren adam yüzünden.
Ayberk ten
Balkonuma gecmis sigaram ve cayimla gökyüzüne bakiyordum Belgin in evinin her ışığı yaniyor ve perdelerdeki hareketlilige gore gece gece evi topluyordu yada kafasini.Magarada kriz gecirip aglamamasina mi takilayim beni gorunce dahada korkup geri gitmesinemi yoksa Ali nin cumleleri ve sakinlestirmesine mi takilsaydim yada en basina donup onu o magarada birakmamalimiydim ,mezarda konuştuğumuzda yalan söyleyip yuksun bana mi dememeliydim ama gercegi söylemezdim ona eger soylersem ...
Balkona çıkmıştı çayıyle birlikte yavas bir sekilde çayını koyduktan sonra kendisini hic cani acimiyormus gibi sertce pufa atti ve gokyuzune bakmaya basladi benim rotam ise ona bakmak olmuştu.Nasil kiyabilirim sana ben nasil bıraktığımı dusunursunki Benim seni be dalin kokulum ,hasret cekip ozleyip kavusamadigim kadin .Gokyuzune bakarmen bianda kafasini vurdu sonra ise gogsune vurmaya basladi ve kalkti asla cayindan vazgecmeyen Belgin çayını da bırakıp iceri girdi tum odalarin ışığını kapatti ne kendi odasi ne baska oda hicbir oda yanmiyordu.Birsey oldu sanip ayaga kalkicagim sirada cami da kapatti .Durdum birsey değil cok sey vardi sanirim.
Cayimdan bir yudum daha alip koydugumda elinde koşarak Belgin in oldugu binaya giren Aybala yi gördüm.Hizla cayi birakip bende çıktım evden ben giderken tim de koşarak geldi yanima"Ne oldu " dedim endişeyle Aybala girdigind gore ilk acaba Aybala yimi öğrenmişti diye dusunmeden edemedim icime korku kapladi fakat "Gidiyormus" dedi Ali ve o sirada Belgin in kapisinin onune geldik ve boguk boguk bagirma sesi geliyordu Belgin in sesiydi Aybala hic durmadan zile basiyor ve ağlıyordu hizla kolundan tutup kendime cevirdim ne oldu diye soracagim sirada Aybala bianda bana sarildi fakat bu sefer Ali basmaya basladi zile Emre kapiya vurmaya başladı ve kapının arkasından tek bir ses geldi"Gidin burdan" Ali bianda kapiya sertce vurup "aciklama yapicaksin ac su kapiyi gidemezsin " diyip vurmaya devam etti, Selcuk Ali yi geri cekti zorda olsa ne oldu diye fisildadim Aybala nin kulagina "Gidiyormus abi, tayin istemis" dedi ne diyebildim nasi gidiyordu timden ayrılıyor daha doğrusu baska sehire mi gidiyordu olmazdi, olamazdi.Aybala yi kendimden ayirip sert bir sekilde kapiya bir kere vurdum "Kapiyi ac kirdirtmak zorunda kaldirtma bizi bu bi emirdir üsteğmenim" dedim sert şekilde yavas yavas aralandi kapi basini one egmis bir sekilde "geçin iceri" dedi Belgin ayakkabimi cikarip tam onunde durdum elimi cenesine koyup yüzünu kaldiracagim sirada Ali hizla gelip Belgin i ittirdi "Ne demek bu ha ne demeeek bu Neco bitti senmi başladın yarı Yolda birakmaya?" dedi Belgin birsey demiyordu kafasi hala onune egikti "Belgin birsey soylesen olurmu?" dedi Aybala , Ali nin kolundan tutup sertçe geri cektim"Haddini bil!" dedim ve tekrar Belgine dondum "biz salona geçelim Belgin gelir " dedi Firat abi mantikli hareket eden oydu şuan.Hepimiz salonda Belgin i beklerken 25 dk dir Belgin in banyodan cikmayisina "Agladiysa bile niye bu kadar belli olmasin diye ugrasiyorki?" diye sitem etti Emre "Sevmez " dedi ve sustu Ali , sonrasında ise ayaga kalkti gidiyorduki "Nereye ?" dedim sinirli sesimle "Odasina gideceğim " dedi "Ozel alana saygin olsun otur suraya" dedim herife bak odasina gidecem diyor birde "Birsey koyucam odasina ve cikicam komutanım " dedi sinirle tamam der gibi kafami salladim.
Ali geldikten hemen sonra arkasına Belgin geldi. "Belgin bi açıklama yapmicakmisin?" diye sordu Murat "Ne açıklaması istiyorsunuz?" diye sordu gozlerune bakmaya kiyamadigim kadinin gozleri kan canagiba dönmüştü. "Tayin istemissiniz komutanım " dedi Selçuk "İstedim " dedi sakin ve ruhsuz bir sekilde Belgin "Neden " diye sordu Emre "Bosluk varmis orda " dedi dalgaya alarak Belgin "Seni mi bulmuşlar dolduracak" diye yukseldi Ali aralarinda ne vardi bilmiyorum ama cok derin bağ vardı belliki Aliyle Belgin in. "Sakin ol evlat" diye durdurdu Firat abi Ali yi. "Sorun değil abi ,timden çıkış iznim onaylanmis tayin ise bu gece onaylanicak " dedi "Nereye istedin "diye sordum durdu bana bakti ve "Hakkari " dedi "Youtube videosu galiba dimi ?" diye sordum saka olmaliydi Hakkari de neydi resmen bomba baglayip eger dugmeye ben basarsam ölürsün sen basarsanda ölürsün demekti bu. "Hayir" dedi sert bi cevapla "Neden niye gitmek istiyorsun?" diye sordu Aybala aglayarak "Burdaki gorevimi tamamladim" dedi. "Ben onaylamiyorim" dedim sert bir sekilde fakat "Size gerek yok zaten " dedi tokat gibi carpmisti bu cevabı yuzume evet sucluydum hataliydim ama bu kadarsa sert davranmasıni gerektiren durum neydi? "Bence sabah ayik kafayla konuşalım saat 4 buçuk olmuş" diye söyledi Firat abi guzel bi fikirle. Tam kapiya geldiğimiz de"benim tuvaletim geldi siz gidin" dedi Emre Hepimiz sert bir şekilde Emre ye bakarken" ciddi durumlarda aşırı sıkışıyorum napayim" dedu ve lavaboya doğru gitti.Herkes evlerine gelmişti ve ben evimde olsam bile suan evimde hissetmiyordum.Tekrar balkona ciktigimda Belgin in balkonunda sırtı dönük bir adam ve karsisinda Belgin vardı.Ne ara gelmişti bu lavuk kimdi cusseli biriydi ama karanlikta secemiyordum arkasida dönük olunca.
Belgin den
Emre lavaboya girecem dedugi icin bende balkondaki çayımi yenileyip tekrar balkondaki masaya koydum ve birkaç su bardagini makineye koydugum sirada Emre geldi yanıma "Konusalim biraz gel" dedi şaşırmıştım beklemiyordum daha doğrusu Emre den . Balkona geçtiğimizde onada bir cay alip geldim ve Emre balkonda demirine yaslanmis bir şekilde duruyordu ben ise karsisina gecip pufu attim "dikilme otur asker" dedim güldü ve sirti balkon demirine gelecegi sekilde yerlestirdi pufu ve oturdu sonrada ben karsisina oturdum. "Sana gitme virt zirt fln demicem " dedi Emre aşırı ciddi bir şekilde fakat gozleri gitme diyordu hüzünlü bakıyordu . "Sorun her neyse kaçarak cozemezsin suan kaciyorsun ama yillar sonra gelmicegini o sorunun nerden biliyorsun yada hemen arkandan gelicek kaçtığın sorunlar eminmisin bu kacmadan?" dedi dusundum eminmiydim bilmiyordum inkar ederek "kacmiyorum gidiyorum sadece " dedim "Yoksa hep kacirila kaçırıla alıştın da bu sefer kendimmi kaçayım diyorsun" dedi gulduk beraber "evet bu sefer boyle denim nasil olucak bakicam?" dedim espirisine ayak uydurarak. "Kendine eziyet etme abla gideceksen yolun acik olsun hep arkandayım ama uzulme degermi kahve gozlerine kahverengi duye birşey kalmamis ortada gözlerin kirmizi olmus vampir misin sen abla,neyse iste dedigim gibi ben senin hep arkandayim ama unutma beni ,bizi be abla .Hep mutlu ol .Unut geçmişini gecmis adı üstünde bitti gitti hicbirsey kalmadi sadece sen yara olarak edindigin anilari tekrarliyorsin" dedi ve cayindaki son yudumu alip ayaga kalkti"E bana müsade sabah kızlar bekler " dedi yine guldurerek bende ayaga kalktim ve kendime cekip sıkıca sarildim "teşekkür ederim Trabzonlu" dedim geri çekildi ve "vazifem Aksaray li" dedi .
Uyandigimda öğlen saat öğlen 14.00 olmustu.Hizla hazirlanip karagaha gittim tayin icin ama zaten onaylanmisti geriye kalan valizimi toplamakti.Eve geri dondugumda valizimi actim ve fazla kıyafetim olmayan dolabimdaki kiyafetleri koydum yatagimin yanindaki komidinde fotograflar vardi onlari almak için komidini açtığımda küçük bir not , yaninda 2 tane lavanta ve spotify nin şarkı sözleri yazan bir karekod vardi . "Abla bu notu okuyorsan bil ki artik bende herşeyden vazgecmisimdir senin vagzectiginde bu notu vermek icin soz veriyorum kendime ki sen bunu okuyorsan iyi gitmeyen seyler vardir ve öğrenmen gereken durum.Biliyorum bu diyecegimden sonra kendine gelmen zaman alicak ama bende yeni öğrendim sayilir abla .Bana kacirildiginda yanindaki kiz ve Ay diye birisi vardi diye anlatmistin .Ay dedigin kisi Yüzbaşı Ayberk mis abla ve yaninda kurtardigi kiz ise Aybala ymis .Aybeek in babasi Aybala yi kendi ustune cocugu olarak almis ve ismini Aybala koymus abla . Özürdilerim abla kizma bana sadece merakimdan arastirma yapmistim .Bogazin düğüm düğüm oldu biliyorum aglamamak icin zor tutuyorsun kendini ama gerçekler abla gerçekler.."
Not u okudum yanlis okumusumdur kafamda kurmusumdur diye tekrar okudum tekrar ,tekrar ve tekrar.. okudum .Mektubu yanima bıraktıktan sonra Ali nin cekmeceye koydugu karekodu okuttum telefonuma . Beni bırakıp gitme bir yere(zorundaydim) Gidersen unutursun(unutmam ..diyemedim) Dilerim öyle olmaz Bu havada gidilmez Güneşli günde gidilmez Aslında hiç gidilmez Gidilmez Bu havada gidilmez Güneşli günde gidilmez Aslında hiç gidilmez
şarkı nin sadece bu parçasıni eklemisti belli ki koda ama ben hem notun hemde şarkı nin etkisinden çıkamıyordum .Yavas yavas yaşlar düştü dizlerimi kendime çektim ve kac defa dinledim şarkıyı bilmiyordum,kac kere okudum mektubu bilmiyordum .Toparlanmam gerekiyordu bu kadar yalanin icinde yasayamazdim olmazdi bakamazdim yüzlerine bakmazdim ,affetmezdim .
Hizla 2 bavulumu da kapattiktan sonra arabama dogru yurudum,bagaja valizlerimi koyduktan sonra evdeki ekmekleri kucuk kucuk bölüp kaldirim kenarina koydum kuslar, kediler,kopekler yesin diye.Yolculugum başlıyordu.Hesap sormam gerekirmiydi,neden yaptiniz bunu bana demelimiydim ama onlar bana bunu yaparken niye yapiyoruz dememisti dimi ?Biri bile vedayi hak ediyormuydu Ali haric evet .Askeriyeye gelmiştim son evragi da imzaladiktan sonra Ali nin yanina gidip vedalasicaktim.
Karargaha girdiğimde kalbime bi agri saplandi neyin nesiydi uzuluyormuydum gidiyorum diye ,belki . Yavaşça arabadan inip askeri binaya baktım.Timime bile veda etmeden giden bir üsteğmen olarak anilacaktim .Odama girip belgeleri imzaladiktan sonra Albayin postasina verdim.Nobetciye Ali Sezer i sordugumda egitim alaninda oldugunu söylemişti.Timi de gorecektim adimlarim geri gidiyordu ama Ali ye veda etmem gerekiyordu.
"Komutanim izninizle Ali Sezer i 5 dakikaligina alabilir miyim?"dedim koşu yaparken hepsi durdu bianda "Üniformani giy egitime katil üsteğmenim" dedi ve tekrar koşmak icin hazırlanırken "Askerinizle konusmam gerekiyor komutanim , yeni gelen üsteğmen size eşlik edicek" dedim sert bir şekilde durdu, durdular tekrardan "Gidiyorsun yani" "Evet komutanim" "Yolun acik olsun" "Sag olun komutanım " "Ali ,komutaninla vedalas gel" "sagolun komutanim " dedim tekrar "Timle vedalasmiyacakmisin?" dedi Sirt sirta savaştığım insanlara tek tek baktım. "Vedalasacagim komutanim ama once Ali" dedim ve Ali nin yanina yurudum oda bana doğru yurudu sıkı sıkı sarildi . "Bu hava da gitmek doğrumu?" "bilmem belki" dedim "Unuturmusun" dedi gozlerime bakarak "Seni unutmam" dedim "Digerlerini?" sustum unutmam demedim unuturum demedim unutmak istiyorum demedim sustum. "Gidiyorsun demek kara kiz" dedi Firat abi "gidiyorum" dedim sarildi ,sarildim "Kim bize kahvalti hazirlayacak ?" Dedi Emre "Gitmeseniz komutanim " dedi Murat gülümsedim,sarildik . "Yolunuz acik olsun bizi unutmayın komutanım " dedi ve Selcuk da sarildi. Aybala geldi önüme soze atilacagi sirada"Benim aksime yarasiz asker oldun Aybala ,hep şanslı ol böyle Görüşmek üzere " dedim ve sarilmasina izin vermeden gidiyordumki bianda sarildi."Ne demek bu Belgin" dedi ne anladiysan o iste Aybalam , kız kardeşim olarak gordugum kizin ihanetiydi ne diye bilirdim ki ,kollarini ayirdi benim sarilmadigimi görünce.Burukca gulumsedi ve kafasini eyvallah der gibi salladi. Ayberk Yüzbaşı ya bas selami verip arabamin yanina geldim. Etrafa ,binaya uzun sure arabamin yanında baktim ve tam bineceğim sirada . "Herşeyi biliyorsun?" "Ben ogrenmeden anlatsaydin keşke" "Affetmezsin dimi beni?" "Sen affedermiydin kendini" "Belki " Anladim der gibi basimi salladim git be adam git canim yaniyor git ruhum çıkıyor git ,git , git işte magarada beni bira ktigin gibi git arkana bakmadan git.Tekrae arkamı döneceğim de yine konuştu.
"Beni affetme ama gitmede Kal Belgin"
|
0% |