2. Bölüm

1. Bölüm

Yağız
ruhsuz.yazar_

1.Bölüm

Umut; imkansız hayaller bütünüdür ".

 

Bazen güzel dediğimiz rüyalarımız kabusumuz olur, hayallerimiz o kabusta başrol oynar . Madalyonun iki yüzü vardı: içimde bir tarafı bir tarafı huzur ve güvenken diğer tarafı nefret ve öfkeydi. Küçükken hiç okula gitmemiştim diğer çocukları camdan izliyordum hep yüzümde bir gülümseme oluyordu. Hayır, bu sevinç gulumsemesi değildi bu acının buruk gülümsemesiydi ve o gülümseme devam etti babama hep sorardım:

 

- " baba ben niye okula gitmiyorum?"

 

-" okula gitmene gerek yok gece!".

 

-" ama diğer çocuklar okula gidiyor, ben niye gidemiyorum? "

 

- " çünkü sen o çocuklar gibi değilsin" .

 

- umutlu bir sesle "baba bir şey sorabilir miyim?"

 

- Babam bıkkın bir sesle "sor gece"

 

- "beni seviyorsun demi ".

 

- "evet gece seni çok seviyorum"

 

Babam hep yalan söylemememi çünkü bunu kötü bir şey olduğunu söylerdi hep hiçbir zaman yalan söylememiştim babama karşı "ama o bana en büyük yalanına inandırmıştı kötülüğünü bile bile babam beni hiç bir zamam sevmemişti..."

 

Saat: 8.20

Uyandığımda gözlerimi ovuşturduktan sonra yatağımdan kalkıp terliklerimi giydim. Gardropıma doğru ilerledim bugün dışarı çıkacağımı hatırladığım da yüzümde bir gülümseme oldu gardropumdan siyah bir crop , uzun kesim siyah pantalon ve bir kısa beyaz düğmesiz süveter aldım

 

 

( Ehe :) bunun gibi düşünün )

 

Giysileri giydikten sonra kapıya doğru ilerledim, kapıdan çıktıktan sonra merdivenlerden inip salona gittim salona geldiğimde kimse yoktu. Sadece sandalyede kağıda yazılan cümleler vardı kağıdı elimi aldığımda kağıtta yazan şeyleri okumaya başladım

 

Gececim biz babanla artık yapamıyoruz, o yüzden boşanma kararı aldık ama bu artık o senin baban demek değil lütfen üzülme tatlım

 

Kağıda bakıp güldüm hiç babalık yapmayan bir insanın neyine üzülcem cehenneme kadar yolu var deyip kağıdı okumaya devam ettim .

 

istediğinde babanla görüşebilir sin onla telefondan konuşabilirsin gececim unutma seni hep çok sevdik sen bizim ilk göz ağrımızsın asla senin kötülüğünü istemeyiz hep arkanda olucaz hep seni sevicez asla seni yarı yolda bırakmayacağız senden bizi anlamanı istiyoruz sadece belki sende ilerde kocanla yapamicaksin ilişkiniz sürmeyecek ve boşanma kararı alırsın iyiki bizim kızımız oldun

 

Seni seven annen ve baban

 

Kaşlarım çatılmış bir şekilde kağıda baktım beni hiç bir zaman sevmeyen ebeveyinlerim kağıda seni seven annen ve baban yazmışlardı böyle birşey yazmaya hakları yoktular ben her zaman çoğu çocuktan geriydim onları seven bir aileleri vardı çoğu çocuğun benim ise beni sevmeyen bir ailem vardı onlar yüzünden günlüğümde acı ,umutsuzluk ve sevgisizlik vardı içimdeki körüklenen alev daha çok körüklenmeye başladı içimdeki ses bu sefer konuşmadı ama bu sefer 7. Yaşım konuştu 7 yaşım içimdeymiş gibi şunları söyledi "onlardan intikam al sana yaşattıklarından intikam al ki o ateş ebediyen sönsün gece" o an 7.yaşım bana güven verdi içimdeki alev daha çok körüklendi ve ağzımdan şu kelimeler döküldü

 

Ben Gece arsoy

 

Ve benden alınan 3 duygunun intikamını alıcam.

 

7. Yaşımın intikamını alıcam.

 

Kağıdı buruşturup yere attıktan sonra kapıya doğru ilerledim kapıya doğru geldiğimde askılıktan çantamı alıp omzuma taktım daha sonra beyaz Nike ayakkabılarımı giyip kapıyı açtım kapıdan çıktıktan sonra dış kapıya doğru yürüdüm dış kapıdan çıktıktan sonra minibüs durağına doğru yürüdüm çantamdan kulaklığımı çıkartıp kulaklarıma taktım rastgele bir müziğe basmıştım müzik duygusal bir melodiylen gittiği an kahretsin dedim telefonu açtığımda (barış diri - derinden derinden ) çalıyordu biraz dinledikten sonra şu sözler canımı yaktı

 

Dünya dönerdi ya bende dönerdim yani derinden derdinde

Annem gülerdi ya bende gülerdim yani derinden derdinden

Bugünlerde ruhumda korkunç bir ur var

Derinlerde sinmiş semirmiş bir sansar

Sönmüş,tükenmiş ve bitmiş bir sancak

Yani derinden derinden...

 

Pıt.pıt.pıt

 

Minibüs durağa doğru yaklaşırken çantamdan kartımı çıkardım ve elimi öne doğru attım minibüs bana doğru gelmeye başladı durması gerekirken durmuyordu minibüs bana daha çok yaklaşıyordu ama hala durmuyordu elimi biraz öne çıkardığımda minibüs yanımdan geçmişti sinirden bağırarak " Allah belanı versin şoför inşallah o el freni götüne girer de çıkamaz inşallah gece rüyalarına giricem oğlum bekle sen" dedim daha sonra bir minibüs daha geldiğini gördüm elimi yine öne doğru attım bu sefer minibüs bana doğru yaklaşıp durdu ve hızlıca minibüse bindim minibüse bindiğinde gözlerim irice açıldı minibüs fazlasıyla çok kişiydi ve şaşkın ifadeyle minibüsteki lere baktım minibüs harekete geçiceği anda bir yere tutundum kulaklarıma müzik dinlemeye devam ettim bu seferde (manga - dursun zaman ) çalıyordu

 

- " ay Fatma baksana kıza nası giyinmis "

 

- " ay evet gülsem hiç giyinmeseydi daha iyi"

 

Arkamda benim dedikodumu yapan teyzeleri duymazlıktan geldim

 

-" Fatma bu gençlik ne böyle ah bizim eski zamanlar "

 

- "evet gülsem bizim zamanımızda böyle şeyler yoktu"

 

Dediğinde arkamı dönüp onlara öfkeli bir bakış attım ve " pardon ama benim giydiklerim sizi ilgilendirmez ve benim hakkımda dedikodu yapma hakkına sahip değilsiniz o yüzden ilk bir yaşınızdan başınızdan utanın iki sırf şuan burda insanlar var die birsey demiyorum yoksa sizi laflarimla doyururdum "dedim tek bir nefeste

 

Dedikodumu yapan teyzeler şaşkın bir ifadeyle bana baktı onları ve diğer insanları umursamadan şoföre durakta inecek var diyerek minibüsten ayrıldım

 

 

indigim duraktan biraz yürüdükten sonra sonunda çarşıya gelmiştim "Bekleyin beni maskaralar,rujlar,glosslar"

insanların arasından geçerek gratise doğru yürüdüm içeri girdiğimde ilk dikkatimi çeken şeyler maskaralar oldu maskaraların olduğu yere doğru ilerledim maskaralar olan reyona geldiğimde kendime alacağım olan maskarayı bulmak için reyonu göz gezdirdim istediğim maskarayı bulduğumda hızlıca kasanın olduğu yere doğru koştum kasadan ödememi yaptıktan sonra gratisten ayrılıp etrafı dolaşmaya başladım bir kaç dk yürüdükten sonra geçtiğim yerin ara sokağından bir çığlık geldi şaşkın bir ifadeyle sokağa doğru yürüdüm ilerledikçe konuşma sesleri daha belirgenleşiyordu

 

- sesini çıkarma

 

-birak beni lanet pislik ne istiyorsun benden

 

- benim olmanı istiyorum

 

- bokumu ye şerefsiz senin nah eşin olurum

 

Gördüğüm manzara karşısında şok oldum bir adam kadını kıstırmıstı içimdeki alev daha çok körüklendi çantamdan biber gazını alıp adama doğru yürüdüm adamla aramda bir adım kaldığı anda adamın omzuna dokundum adam omzuna dokunduğumdan irkilmişti ve bana bakıp " sen kimsin ulan" dedi alayla bir gülüşle " eben " dediğim anda elimdeki biber gazını ona püskürtüm gözlerine biber gazı geldiğinden dolayı bağıran adam gözlerini ovuşturuken ayağımla erkekliğine doğru geçirdim adam acı bir sesle yere doğru yığıldı adamın yüzüne bakıp tükürdüm bir an kadını unutup ona doğru baktığımda korkak bir bakışla bana bakıyordu onda doğru yaklaşıp

 

-Benden korkmana gerek yok ben kötü biri değilim

 

Kadın bana bakarak gülümsedi bu sefer korkak bir gülümseme değil umut olan bir gülümsemeydi ona doğru elimizi uzattım

 

- ben gece

 

Kadında elini uzatarak ismini söyledi

 

-gülperi

 

- tanıştığımıza memnun oldum gülperi

 

- bende

 

Daha sonra yere yığılan adam kalkamaya çalışırken hızlıca gül pelinin kolundan tutup koşmaya başladık yarım saat koştuktan sonra bir banka oturup gül periye neden bu adamın seni kıstırdığını sordum oda bana baştan sona anlattı her şeyi

 

Gülperinin anlatımıyla

 

O adam aslında benim kocam olucaktı ailesi çok zengin diye ailem beni onlara vericekti ama ben istemiyordum bugün istemeye geliceklerdi bende bir şekilde evden kaçtım sonrasında işte beni buldu daha sonrasını biliyorsun zaten.

 

Gece titreyen bir sesle " p- polisi aramayı denemedinmi ?" Diye sordu

Ona gülümsedim ama normal bir gülümseme değildi acının buruk gülümsemesiydi daha sonradan sorusuna cevap verdim " aramak istedim ama arayamazdım babam beni oldürürdü ellerine çokça para gelicek ve ben para uğruna verilecektim paradan bile daha değersiz biriyim gece. hep gözlerinde öyle kalıcam paradan bile değersiz biri olarak kalıcam. Geceye baktığımda gözünden bir yaş geliyordu sonra birden ayağa kalktı ve bana bakarak " seni kurtaricam " dedi şaşkın bir ifadeyle ona "beni nasıl kurtarabilirsinki" diye cevap verdim daha sonra çantasından telefonunu çıkarıp birini aradı yarım saat konuştuktan sonra bana bakarak " senin için bir ev ayarladım orda kalicaksin ayrıca bir iste ayarladım söz babanlar seni bulamicak bulsalar bile dava açıp davayıda kazanırız " dedi heyecanla ayağa kalkıp geceye sarıldım ve sarıldığım sırada gözümden yaşlar düşmeye başladı daha sonra ellerimi sırtından çekip geriye doğru bir adım attım biraz yürüdükten sonra minibüs durağında siyah bir bmv gördüm gece bana bakıp " bunlar bizim adamlarımız seni götürcekler eve " dedi geceye herşey için teşekkür ettikten sonra arabaya doğru yürüdüm arabanın kapisini açtıktan sonra koltuğa oturup kapıyı kapattım ve yeni bir hayat için umutla eve doğru yolculuğum başladı.

 

 

Gülperi gittikten sonra çarşıya doğru yürüdüm aklımda sadece gülperinin anlattıkları vardı ve aklımdan bir süre çıkmıyacaklardı bir kadını paradan bile nasi değersiz görebilirler insanın aklı almaz gülperininde şansızlığı ailesiydi benimki gibi. Çarşıya geldikten sonra kahve dünyası yazan küçük ama bir o kadar dolu dükkana girdim. Çoğu lüsk kafelerden daha çok ilgimi çekiyordu. Latte söyleyip kahvemi beklemeye başladım ,kahvemi elime aldım arkamı döndüğüm an bir adam bana çarpmıştı.

 

Çarpmaktan kastım bildigin omuz attı hayvan herif!

 

Elimdeki kahve yere döküldüğünde çatık kaşlarla adama doğru baktım adam ise umursamaz bir şekilde kapıdan dışarı çıktı sinirli bir şekilde adamın arkasından gittim adam giderken çok yüksek bir sesle "dur " Dedim adam sesimi duymuş olmalı ki durup bana doğru baktı gözlerimdeki sinirle adama doğru yürüdüm adamla aramda 4 mesafelik bir arayla ona bakıp " bana omuz atıp üstüne kahvemi döktün onunda üstüne özür bile dilemedin hangi türden bir odunsun sen" dedim adam soğuk kanlı bir bir sesle " ne kıymetli canın varmış seninde " diye cevap verdi elimi yumruk yaptığımda adamın yüzünden bir gülümseme oldu bende ona sinsi bir gülümsemeyle ayağımla erkekliğine vurdum adamın ağzından acı bir inleyiş geldi alaylı bir şekilde "ne kıymetli canın varmış seninde" diye onun cümlesini ona geri ilettim ona karşı arkamı dönüp minibüs durağına doğru ilerledim kulaklığımı takip kendimi müziğe bıraktı bu sefer ( umutsuz aşk ) çalıyordu sanki bu şarkıyı önceden dinlemiş gibi dilime dolanıyordu sözleri

 

Kör kuyularda kalbim ağlar

Sesini kimse duymaz

Işığı sana varmaz sandım aşkımın

Beni gör, beni kalbine sakla

Engin yalnızlığında her kaybolduğunda

Boşlukta

 

Minibüsün geldiğini görünce elimi öne doğru attım minibüs durduğu anda koşarak minibüse bindim etrafa baktığımda ne yaşlı teyze vardı ne de amcalar vardı herhangi bir koltuğa oturup bugünkü adamı düşündüm sanki birisine benziyordu çünkü yüzü çok tanıdık gelmişti aklıma o düşünce geldiğinde yutkundum ve tanrıdan tek isteğim o düşüncenin gerçek olmaması eğer düşündüğüm şeyse

" o adam 7.yaşımdaki halimin yanındaki çocuk olabilirmiydi" ama eğer o olsaydı beni tanırdı rüyalarıma girmesinin bir nedeni olmalı ve 7.yaşımın yanında olmasınında bir nedeni olmalı lütfen o hayvan herif benim 7 yaşındaki halimin yanındaki çocuk olmasın bazenleri bazı anılar hatirliom bir çocuk var bana bir defterini gösteriyordu sonrada yanaklarımı sıkıyordu ve prenses diyordu hala o kim bilmiyorum bare bir kişinin prensesi olmuşum inceğim durağa geldiğimde müsait yerde diyip minibüsten indim eve doğru yürürken telefondan bir mesaj gelir telefonu açtığımda gelen mesaj annemdendi

 

-" kızım nerdesin saat kaç "

 

- " az kaldı anne geliyorum eve bişey Ler istermisin gelirken alayım meyve cips çikolata içecek sigara istediğin bişey varsa alayım anne "

 

-" yok kızım sağol eve gel en sevdiğin yemeği yaptım yaprak sarma hemde zeytinyağlı bide makarna salatası yaptım bide patlıcanlı börek yaptım bide lazanya yaptım "

 

Kıkırdadım annem sanırım Halil İbrahim sofrası kurmuş yanlışıkla bugün aklıma geldi bugün günlüğüme kendi açımı değil gülperinin acılarını yazıcam bugün ilk kez benim gibi birini gördüm oda 3 duygudan mahrum kalmıştı çünkü 3 duygu onuda terk etmişti sonunda eve gelmiştim diş kapiyi açtıktan sonra geri kapattım kapıya doğru yürüdüm kapıyı çaldıktan sonra kapı açıldı annem sahte bir gülümsemeyle bana bakıyordu içeri girdiğimde ayakkabılarımı çıkarıp mutfağa doğru ilerledim yemek kokuları içimi büyülüyordu sofraya oturduğunda bir güzel yemeğimi yedikten sonra merdivenlerden yukarı çıktım daha sonra banyoya gidip bakımını yaptım en sonda odama doğru ilerledim kapımı açtığımda masama doğru yürüdüm ve masama oturdum çekmecemden günlüğümü alıp bos bir sayfaya yazmaya başladım

 

Ama kendim için değil

 

Gecenin güncesi

 

Bugün bir kadın gördüm benim gibi yıkılmış onuda 3 duygu terk etmişti ve uzun süre mahrum kalmıştı o duygulara para için evlendirilcekti ailesi parayı bile daha değerli gördü ondan o kadın ilk kez umut lu gözlerler baktı bana ve asla izin vermicem o umudun bitmesini ailesi asla onu bulamicak bulsa bile 3 avukatla dava kazanırız her türlü sevgili günlük benim gibiler onlarca var ve bu hep articak azalmicak...

 

Bu sefer başka bir sayfa çevirip yazmaya başladım

 

Sevilmicek olan gecenin güncesi

 

Merhaba günlük yine ben 17.yaşım 7. yaşında bana verildin yaşım ilerledi ama hala aynıyım 3 duygusuz gece arsoy ' um bugün hayvanın birinden omuz yedim yüzü ve sesi o çocuk gibiydi sesi sadece kalınlaşmış belkide o çocuk benim arkadaşımdı , yada abim bilmiyorum günlük 7 yaşımda önceki yaşlarımı unuttum belki beni yurttan aldılar belkide bir annem vardı eskiden ama annem olsa severdi beni bırakmazdı buraya bir söz yazcam günlük o söz ters olursa silicem" umut; imkansız hayaller bütünüdür" eğer bu yanlış olursa bu sözü silicem günlük asla sevilmicem sevse bile biri baba yada anne sevgisine benzemicek bugün annem bile bana sahte bir gülüş attı annemin tek güzel yanı bare mesajlaşırken iyi bir anne gibiydi bu bile anne sevgisi ni azcık veriyordu ben gece arsoy 7. Yaşı intikamını alacak

Bir gün sevilcek

Ve umutlu olucak gece arsoy "

 

~sevilmeyecek gece arsoy~

 

Günlüğümü sonunu yazarken gözümden bir yaş geldi ve yaş kağıdı ıslattı

 

Bir yaş daha geldi bu sefer kalbim ağladı

Bir yaş daha geldi ve ruhum ağladı

 

" Ruhum ve kalbim benim için ağladı bugün "

 

Telefonumdan bir bildirim sesi geldi telefona baktığımda numarası kaydedilmemiş biri bana whatsapp dan mesaj atmış ama hangi gerizekalı bana mesaj

atmıştı mesaja tıkladığımda WhatsApp açıldı daha sonra mesajı okuduğumda kaşlarım çatıldı

 

0545******* merhaba gece arsoy yoksa gece benan mi demeliyim.

(00.00)

 

Bölüm : 15.12.2024 04:25 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Hikayeyi Paylaş
Loading...