@rumeysa.00
|
Eftal Korkmaz Karşımdakilere hayranlıkla bakıyordum. Hepsi mesleğiyle gurur duyuyordu, bu bakışlarından bile belli oluyordu. Bı an öylece dalıp gittim,beni düşüncelerimden ayıran Yağız oldu. "Ne oldu öyle daldın gittin" gülümsedim. "Çok güzel, sevdiğiniz mesleği yapabilmeniz ve hiç kimsenin size karşı çıkamıyor olması" Yağız kaşlarını çatıp "Niye ne oldu sen kendi istediğin mesleği yapmıyor musun ya da birileri buna karşı mı çıkıyor" dedi. Tam cevap verecekken arkamdan bir ses geldi. "Öğretmen hanım" bu sesde kime aitti arkamı döndüğümde mavi gözlü sarışın uzun boylu bir asker yanıma doğru geldi eline sıkmam için kaldırdığında "Bende Yüzbaşı Emir han Yüce" demişti. Bu adamda garip bir şey vardı neden Yağız'a doğru sırıtıp bakıyordu ki eli daha fazla yukarıda kalmasın diye elini sıkıp "Bende buraya yeni gelen öğretmen Eftal Korkmaz" Emir han yüzbaşı bana bakıp"Dedikleri kadar varmışsınız deyince "Neden ne dediler ki hakkımda" dedim meraklı bir ses tonuyla tam konuşacaktı ki Yağız sözünü kesip "Mert aslanım Eftal hanıma hemen bı sandalye getir ayakta kaldı, öğretmen hanım" dedi Bana ikinci defa Eftal diyordu, evet bilmiyorum ama garip hissettiriyordu. Yağız Efe tahminen yaşı 28,29 yaşlarında uzaktan bakınca ela ama yakından bakınca o toprak rengi gibi olan gözleri, esmer, uzun boylu, yüzüne tam oturacak kadar güzel bir burnu, ve bir kalem gibi çizilmiş güzel dudakları vardı. Her kadını kendine âşık edebilecek cinstendi. Hemen Mert sandalyeyi getirmiş ve "Oturun isterseniz Eftal hanım" hanım demesine tebessüm ettim. "Hanım demene gerek yok Mert Eftal demen yeterli" dedikten sonra o da tebessüm edip başını salladı,sandalyede otururken Emir Yüzbaşı konuşmaya başladı"Öğretmen hanım böyle tehlikeli bir yere gelmeyi siz mi istediniz acaba" ben de hemen başımı salladım "Evet ben istedim Emir Yüzbaşım, ve geldiğim için de çok memnunum" Emir yüzbaşı hemen "Yüzbaşı demene gerek yok Eftal Emir Han diye bilirsin"deyice şaşırdım. Bana direk Eftal demişti ama şaşırdığımı hiç kimseye belli etmedim"Tamam olur Emir han" dedim. O da memnun olmuşçasına tebessüm etti. Tam timle sohbet etmek için ağzımı açıcağım sırada Yağız "Hadi Eftal seni evine bırakalım" neden ismimle hitap edince değişik oluyordum,"Tamam" dedikten sonra time bakıp"Görüşürüz o zaman Şahin Timi evime tam yerleştikten sonra sizi bir gün beklerim" hepsi hem tebessüm edip hem de başını sallayıca Emir han yüzbaşı"Geliriz tabi Eftal hem istersen ben de geleyim sizinle belki ev için bir yardımım dokunur" "Yok siz hiç zahmet etmeyin yüzbaşım zaten Yağız beni götürecek bir ihtiyacım olursa da size söylerim" deyip gülümsemeye çalıştım. Niye yani neden o gelsin ki zaten yanımda bir tane yüzbaşı var ikincisine ne gerek var. Emir yüzbaşı bozulsa da belli etmemeye çalışarak"Tamam Eftal sen nasıl istersen" deyip gülümsedi, ve odadan çıkıp dışarı doğru yürümeye başladık. Ne ben ne de yüzbaşı dışarıya çıkana kadar konuşmadık ilk konuşan yüzbaşı oldu"Öğretmen hanım siz neden böyle bir yere geldiniz" diye sordu. Ama sorma şekli farklıydı sanki bir şeylerden şüphe ediyormuş gibi"Neden yüzbaşım niye soruyorsunuz" "Yanlış anlamayın öğretmen hanım sadece burası çok bilinmez neden yani farklı yerler değilde burası" Ya offf sana ne be adam gelmişsem gelmişim "Bu konuları sonra konuşsak yüzbaşı"diye sordum bencede sonr konuşabiliriz. "Peki Eftal hanım" "Eftal deseniz olur mu yüzbaşım hanım gibi laflardan hoşlanmıyorum da" "Tamam Eftal" deyince bilmeden değişik hissettim. "Yüzbaşı-" hemen sözümü kesti"Yağız"dedi bı an "anlamadım" "ismim Yağız Eftal, Yağız demen yeterli" niye kalbim bı an böyle hızlı atmaya başlamıştı. Arabanın yanına geldiğimizde ilk Yağız bindi ben de hemen ardından yolcu koltuğuna oturmuştum. İlk önce muhtarlığa gidicektik tam ev için konuşmak için. Yağız"Öğretmen hanım siz buralarda pek sık isterseniz dolaşmayın ve gerektiğince hiç kimseyle de konuşmayın" Bu lafına sinirlenmiştim. "Neden yüzbaşım yani bence ben ne yapacağımı biliyorum" Yağız hemen kaşlarını çatıp" ben de biliyorum öğretmen hanım siz kendiniz karar verebilirsiniz ama yine de dikkatli olun" hiç bir şey söylemedim sadece tamam anlamında kafamı salladım. Araba durduğunda geldiğimiz yere baktım küçük bir tabelada Muhtarlık yazısını gördüm arabadan ilk ben çıktım arkamdan da Yağız indi. Muhtarlığa girdiğimizde 50 yaşlarında bir adam masanın üzerine oturmuş dosyalara bakıyordu. Adam hemen bizi görür görmez "Oooo hoş gelmişsen yüzbaşım ne oldu sen pek buralara gelmezsin" hemen beni fark ettiğinde "bu hanım kızımızda kim" ardından biraz durduktan sonra babacan bir tavırla"sonunda be oğlum seninde mürvetini görebildik" adam bizi tamamen yanlış anlamıştı hemen panik yapıp "Yok amcacığım sen bizi tamamen yanlış anladın ben buraya yeni gelen öğretmen Eftal buraları pek fazla bilmediğim için Yağız yüzbaşıda bana yardımcı oluyordu" adam hemen bana elini uzatıp"kusura kalmayasın öğretmen kızım ben de bu köyün muhtarı Muhsin" Muhsin amcanın elini sıktıktan sonra Yağız sıkıldığını belli edercesine ofladı ne olucak dağ ayısı işte Yağız hemen "Muhsin amca şu okulun alt sokağında eşyalı bir ev boştu o ev hâlâ boş mu?"Muhsin amca biraz düsündükten sonra"Yok oğlum o ev 2 ay önce satıldı o da buraya yeni gelen dohtormuş" offff ya peki ben şimdi nerde kalacağım yine hiç bir yere sığamadım her zamanki gibi fazlalığım. Bu düşünce gözlerimin dolmasını sağladı ne olucak işte balık burcuydum ama hemen gözlerimi kaptıp açtım ve gözyaşlarımı geri gönderim. Yağız hemen "Peki başka boş ev var mı Muhsin amca" Muhsin amca gülerek "Oğlum buraları en iyi sen bilirsin burada hiç boş ev olmaz ki" bu sefer ben hemen konuştum"Peki şimdi ben nerde kalıcağım hiç mi boş ev yok" Muhsin amca biraz düsündükten sonra"Aslında kızım belki hoş olmaz ama herhalde senin kalıcak bir yerinde yok bu yeni gelen dohtor kendine evde birlikte kalmak için arkadaş arıyordu" hemen heyecanla lafa atılacakken benden önce Yağız o gür sesiyle "Muhsin amca sen ne diyorsun nerde görülmüş bekar bir kadının ve bekar bir erkeğin aynı evde kalındığı"bu lafına çok sinirlenmiştim tamam belki yanlış olabilirdi ama ne yapalım benim başka kalacak yerim yoktu ki. Hemen kaşlarımı çatıp yüzbaşıya baktım"Yağız Efe yüzbaşım bence uygun neden uygun olmasın ki ve ben kalmak istiyorum" Yağız kaşlarını daha da çatıştı yazıl kaşlarını çatmaktan erken yaşlanacaktı Yağız tama bana bir şey söyleyecekken yüzünü Muhsin amca ya dönüp "Sağ ol Muhsin amca ama gerek yok" deyip hemen sonra bana dönüp "Haydi öğretmen hanım çıkalım" deyince hemen sinirden kendimi dışarı attım. Sinirden ellerim titriyordu ve gözlerim dolmuştu yine başkaları benim yerime cevap veriyordu. Bu bana babamı hatırlatmıştı pardon beni evladı görmeyen babamı. Arkama baktığımda Yağız benim yanıma geliyordu hemen gözyaşlarımı silip ona döndüm ve "Yüzbaşı şimdi ben nerde kalacağım ha kalacak bir yerim mi var bıraksaydın kalırdım işte." Deyince Yağız hemen bana doğru gelip O da benim gibi vurgulayarak "Öğretmen sen buraları bilmiyorsun o herifle gerçekten kalmayı mı düşünüyorsun" dediğinde hemen ondan uzaklaştım. "Senden bu kadarını da beklemezdim yüzbaşı en azından onunla kaldığımda kendimi bir yere aitmiş gibi hissederdim, ama ben yine hiç bir yere ait değilim" artık göz yaşlarımı serbest bıraktım acılı bir ses tonuyla "söylesene yüzbaşı kendini bir yere aitmiş gibi hissetmen nasıl bir duygu" Yağız hemen bana bakıp "Sen bu şehre adımını attığın an buraya ait oldun öğretmen hanım her şey kalacak yer mi Tamam o zaman onu halladeriz" hemen gözlerime umut doldu"Nasıl halledeceksin Yağız nerde kalacağım" Yağız bir süre düşündükten sonra "Bizimle kalacaksın Eftal, lojmanda"
Arkadaşlar şimdi bu bölümde Yağız daha Eftal e karşı hiç bir şey hissetmiyor sadece yardım ediyor Eftalde aynı durumda sadece Eftalin kalbi hızlı atıyor olaylar yavaş yavaş olucak. Bu bölüm çok uzun oldu. Bu aralar çok yoğunum o yüzden büyük ihtimalle bir hafta bölüm atmam o yüzden bölümü şimdi attım bu bölümü bile zar zor yazdım Yine de teşekkür ederim ❤️ kocaman öpüldünüz. Oy ve yorum yapmayı unutmayın ❤️😘
Lütfen Instagram hesabımı takip edin sahintimiofficall |
0% |