@rumeysssa
|
1. BÖLÜM Ben emma size 1 yıl önce başıma gelen bir olayı anlatmak istiyorum. Ben ve arkadaşlarım macerayı çok severiz daha doğrusu severdik.Gizemli ve ürkütücü hikayesi olan yerler görmeye bayılırdık. Ta ki o kuyuya gidene kadar... 1 YIL ÖNCE -Naber millet. -İyi sen den naber. -Hakirayım. -Bu neşenin sebebi nedir? -Çok güzel bir yer buldum.Teksas'ta bir kuyu var. Hikayesi ise şöyle; 1955 de anne ve kızı varmış.Kadın eşini kazada kaybetmiş tek ailesi kızıymış.Kızı onun için çok değerliymiş bir gün anne ve kız orman da dolaşırken küçük bir kuyu fark etmiş ve yanına gitmiş annesi kızını kuyudan aşağı bakarken görmüş ve onu uyarmaya çalışmış ama annesi yetişemede kızın ayağı kaymış annesinin gözünün önünde kuyuya düşmüş. Bu acıya dayanamayan anne kızının arkasından atlamış ve anne de kız da hayatlarını kaybetmişler.Ve halk o günden beri kuyudan çığlık seslerinin geldiğini söylüyorlarmış. -Vay be gerçekten üzücü ve aynı zamanda ürkütücü. -O zaman yeni rotamız belli oldu. -Ne zaman yola çıkıyoruz. -Bu akşam ben sizi evlerinizden arabayla alıcam. -Tamam anlaştık. -Geliyorsun dimi emma. -Sence ben bu eğlenceyi kaçırırmıyım Mike. -Tabi ki hayır. -O zaman akşam görüşürüz. Sonunda okul bitmişti evlere dönüyorduk o kuyuya gitmek için resmen sabırsızlanıyordum. -Anne ben geldim. -Hoşgeldin tatlım. -Anne bu akşam Mike,laura,nick ve ben teksas'a gidiyoruz. -Hayır emma olmaz. -Ama anne lütfen sadece 2 gün kalıp döneceğiz. -Olmaz dedim emma ısrar etme. --Baba anneme bir sey söylermisin lütfen. -Sera kızımız büyüdü artık arkadaşlarıyla tatile gidebilir. Babamın bunu söylemesiyle hemen anneme baktım biraz kararsız ve endişeli görünüyordu. -Anne hadi ama lütfen. -Peki tamam ama bir şartla. -Tamam neymiş o şart. -Telefonun hep açık olucak ne zaman ararsam açacaksın tamam mı? -Tamam söz canım annem. Anneme ve babama sarılıp hemen odama çıktım bavulumu hazırlayıp anne ve babama veda ettikten sonra dışarı çıkıp mike'ı beklemeye başladım. -Sonunda nerde kaldınız. -En son senin evin vardı ne yapabilirim ki. -Neyse çok heyecanlıyım umarım gittiğimize değer. -Emin ol değecek güven bana. Mike'a bakıp gülümsedim.2 saatlik yolun ardından sonunda gelmiştik saat gece yarısını geçmişti ve hepimiz çok yorgundum.Mike bize çoktan bir otel ayarlamıştı.Hemen odalarımıza çıktık. Sabah olmuştu ne ara uyuduğumu bile hatırlamıyorum laura'nın odamın kapısını kıracakmış gibi çalmaşıyla uyanmıştım -Emma hala uyuyor musun? -Geliyorum laura. Üzerimi giyinip aşağı indim kahvaltımızı yapıp yola çıkmıştık. -Mike tırmanma ekipmanlarını aldın dimi. -Evet aldım merak etme. -Ne ekipmanı. -Kuyudan aşağı inmemiz için gerekiyor. -Nasıl yani kuyunun içine mi gireceğiz? -Evet laura kuyunun içine girmeden araştıramayız öyle değil mi? -Eveeet işte geldik. -Vay be burası çok güzelmiş. -Aynı zaman da ürkütücü -Hadi ama laura bu kadar mız mız olma. -Ben mız mız falan değilim. -Hey çocuklar tamam sakin olun kavga etmeyin. -Hadi gidelim artık. -Mike ekipmanları çıkar. Hepimiz hazırlanmıştık.Sağlam bir yere halat bağlayıp tek tek aşağı indik aşağı iner inmez ağır bir kokuyla karşılaşmıştık. -Burası berbat kokuyor. -Gerçekten öyle. -Hadi bir an önce araştırıp gidelim yoksa bayılıcam şimdi bu kokudan. Hepimiz fenerlerimizi açıp birbirimizden ayrılmadan ilerlemeye başladık.Biz ilerledikçe koku daha çok artıyordu.Sanki bir ceset kokusu gibiydi midem o kadar bulanıyordu ki kusmamak için zor durmuştum. -Ne taraftan gidicez. -Sağ taraftan. -Emin misin? -Evet eminim. -Hadi gidelim o zaman Mike önden gitmişti bizde onu takip ediyorduk.İçimde o kadar kötü bir his vardı ki sanki başımıza kötü bir şey gelecekmiş gibi hissediyordum.Ciddi anlamda korkmaya başlamıştım çünkü burası daha önce gittiğimiz yerlere hiç benzemiyordu. -Çocuklar sanırım bir şey buldum. -Ne buldun -Hepimiz mike'ın gösterdiği yere gitmiştik bulduğu şey ise bir cesetti.
|
0% |