Havaya yükseldim. Yine bir robottu ama bu sefer su. Su robotuydu işimiz daha zordu suyu ne durdururdu. Tüm Anadolu yakası sular altındaydı böyle devam ederse Avrupa yakası sonra tüm İstanbul sular altında kalıcaktı.

"Clay bu sefer bu su. Her yer sular altında ne yapıcağız" Clay ben havada iken o yerde olduğu için beni zar zor duyordu. İki saniye yüzüme baktı ne dediğimi anlamaya çalıştı sonra topraktan kocaman bir sarmaşık çıkarıp onun üstüne bastı sonra o sarmaşıkla havaya sonra iki katlı bir bina nın çatısına çıktı "Air bir plan yapmamız lazım" "Ay sen çok zekisin ben bunu nasıl düşünemedim" Sadece sırıttı çatıya yanına indim "Suyu ne durdurur" bana baktı baktı sonra

"Toprak durduramaz yoksa her yer çamur olur suyu toprağa doğru çekersem her yer bataklık olur " Aynı şey değil m"

"kuru toprak var bide yaş toprak yaş toprak bataklık olur"

"Tamam anladım peki ne yapıcağız. Rüzgarda bir şey yapamaz"

"Aynı şekilde tekrar bir hortum çıkarsan tekrardan onun içinde de su olur geçen yaptın"

"Olmaz çünkü bu sefer suyu denizden değil şehirden alıcağım insanların evinin önünden suya girmemiz lazım ve şu robotu nasıl durdurcağız biz suları alsak bile tekrar her yeri su basar."

"Sanırım burda yine ben devreye giriyorum"

"Nasıl"

"Sen şehirdeki suları denize götür robot bende"

"Taamam oldu ben o zaman gittim" Havaya tekrar yükseldim "Laros suyu tam nasıl durdurucağım suyun içine mi gircem" "Evet suyun içine dalıcan nasıl nefes alıcam dersen bileziğindeki düğmeye basıp kendini suyun içinde hayal ediceksin sonra bir balık gibi nefes alabilirsin sadece 5 dakikan var 5 dakika sonra normal insan gibi nefes alıcaksın çabuk ol yoksa tüm şehir su altında kalmaya devam edicek"

"Tamam giriyorum" Derin bir nefes aldım bilekliğe basıp kendimi suyun altında gibi hissettim sonra suyun altına girdim en derine 5 6 katlı evler sular altındaydı insanalar helikopterlerle uçuyordu diğer insanalar ise 10 katlı 20 katlı binaların çatına çıkıp kendi hayatlarını kurtarmaya çalışıyordu bazıları suyun üzerinde çırpınırken diğerleri suyun altında boğularak hayatlarını kaybetmişti çoğunlukla hayvanlar suyun altında kalıp boğularak ölmüşlerdi. bir an önce bir şey yapmam gerekiyordu ve benim beş dakikam vardı. suyun içinde girdap yacaktım ama insanalr hayvanlar arbalar vardı nasıl yapıcaktım teker teker onları suyun yüzüne çıkardım bir tane 30 katlı bir göktelen nin terasına çıkardım 16 insan 13 hayvan 8 araba çıkardım arabaları neden terasa çıkardım bilmiyorum. Sonra suyun altına girdim ama nefesalamadım tekrar suyun üzerine çıktım. "Laros neden nefes alamıyorum" laros bileklikten çıktı "Çünkü 5 dakikan doldu ve bir daha geri alamassın sadece 24 saate bir suyun içinde 5 dakika nefes alabilirsin yani 24 saat beklemek zorundasın" "Of bu çok uzun normal insan gibi suyun altına dalıcam"

"Bunu yapama bu çok tehlikeli yüzmeyi bilmiyorsun bile" "Ona bakarsan uçmayı da bilmiyordum bak şimdi hiçbir insan benim gibi uçamıyor." "Egon yüzünden canından olucan" Derin bir nefes alıp suya girdim tatlı su olduğu için su insanı içine çekiyordu, Hızlı olmalıydım yoksa bende boğulacaktım. suyun içinde hortum oluşturdum ama hortum akıntıya dönüştü ve benide sürükledi kendimi kurtarmaya çalıştım sonra suyun yüzeyine uçmaya çalıştım ama ne akdar çırpincamda daha çok batmaya basladım sakin olmaya çalıştım. Sonra hortumu düzelttim akıntıyı denize doğru sürükledim birkaç su altında kalmış mahalleleri geçtikten sonra tüm suyu denize aktardım denizde büyük dalgalar oluştu. Sonra tüm suyu denize bıraktıktan sonra havaya yükseldim bulutların arasına buradan tüm İstanbul'u görebiliyordum su robotuna baktığımda Clay çoktan robotun içine girmiş sarmaşıklarla Robotu bozmuştu ve robot denizin kıyısında yerle bir olmuştu Anadolu yakası ise sulardan kurtulmuştu sadece her yer Islaktı yollar binalar parklar her şey Islaktı. Clay in yanına gittim. Clay robotun içinden çıktı hiç bir şey olmadığını söyledi. Yine de emin olmak için Robotun kumanda merkezine girdim hiç bir şey yoktu. Tam çıkacaktım ki gözüme bir şey çarptı kumanda masasının üstünde küçük sarı bir not kağıdı vardı masadan not kağıdını alıp okumaya başladım kağıtta şunlar yazıyordu.

Tekrardan Merhaba muhafızlar 2. Görevde de başarısız olduğunuz değil mi size ilk görevde de söyledim sadece sizin bilekliklerinizi istiyorum siz bana bilekliklerinizi verin bende sizi rahat birakayım yoksa sonunuzun ateş ve su muhafızın ki gibi bir son olmasın öyle değil mi. Zamanınız daralıyor tik tak

TİK TAK

İlk görevde de mi söylemiş o zaman bu 2. Not 1. Si geçen denize devirdiğmiz robota olmalı. Arkamda şaşkın şaşkın kâğıda bakan Clay ye döndüm

"Clay bu 2. Not 1.si diğer robottaydi ben oraya gidiyorum"

"Bende geliyorum"

İkimizde ilk görevdedenizin ortasında devirdiğmiz robota gittik polis ve haber muhabirleri gitmişti onun yerine bir geminin vinciyle robotu denizden kaldırmaya çalışıyorlardı Durmaları için bağıra bağıra durmalarını soyeldim beni duymadılar sonra kaldırmaya çalıştıklari robotun içine girdim beni görükleri anda herşeyi durdurdular.

"Hey bu uçan kız ne yapıyor ordan çık çabuk"

Robotun kumanda merkezinde her yeri aradım herhangi bir not kağıt veya bir ip ucu bulamadım iyice aradım etrafi yıktım ama hiçbir şey yoktu. Robottan çıktığımda. Robotun etrafında polis gemileri polis helikopterleri ve helikopterlerle gelen haber muhabirleri tepemde uçuyorlardı polisler bana megafonla bağırıyorlardı "Uçan kız teslim ol bize zorluk çıkarttırma" Ben niye teslim oluyorum suçum ne Ellerimle teslim oldum işareti yaptım kıyıya baktimda Clay sarmaşıklarla polislerden kaçıyordu kıyıya Clayın yanına uçtum polisler megafonla "Kıpırdama orda dur" Clayın yanına gittim "Clay insanlara kendimizden bahsetmeliyiz herkes biz yanlış anlıyor uzaylı filan diyorlar" Clay bana döndü yüzüme bir 3 saniye filan boş baktı sonra "Nasıl ne diycez"

"Sadece benim bir hava muhafız olduğumu Adımın Air olduğunu seninde bir toprak muhafızı olduğu ve adının Clay olduğunu söyleriz olmaz mı bence insanlara şimdilik bunlar yeterli" Clay yere baktı sıkıntıli bir nefes verdi "Tamam ama bu polisler ifade istiyor bizden" Onlara kendi hayatımızdan bahsetmiycek şekilde Kendimizi anlatabiliriz." Siz ikiniz hemen aşağı inin daha fazla zorluk çıkartmayın" Polisler hala megafola bize bağlıyorladı Clay polilere sonra bana baktı"Tamam Gidelim sunalra ifademiz verelim" Tebessüm ettim ve polislerin yanına indik heryer polis ve haber muhabirleri kameralarla çevriliydi Bize megafonla bağıran polise bakıp Aynen şöyle dedim

"Sadece ifade verip gidiceğiz"

Polis yüzümuze baktı şok oldu

Clay sırıtarak Kulağıma fısıldadı "Adam şok oldu biraz yavaş söyleseydin belli ki böyle kolay bir şey bekelemiyordu" "Türk milletiyiz oğlum macera adrinalin severiz hep zor yolu biliriz adam ne yapsın kolaylastıralım dedik işim gücüm var yoksa bu kadar kolay bir insan değilim arabaya biniyoruz değil mi" Parmağımla kapısı açık arabanın içini gösterdim. Adam hala şoktaydı kafasını zar zor salladı. Elime kelepçe takıcaklar dı "Kelepçe mi o hayır sağolun ben kelpçe filan istemiyorum ama arkadaşıma sorabilirsiniz gerçi oda istemez" Egom mu arttı ne oldu

Polis arabasının Arka koltuğuna oturduk

"Sana ne oldu böyle" yola bakarak sessizce Clay ye cevap verdim

"Hiç sorma hiç"

"Normalde böylemisindir"

"Hayır Aksine insanların arasına çıkan bir insan olamdığim için nasıl davranıcağımı bilmiyorum"

"Yardımcı olayım mi"

"Sağol gerek kalamdı çünkü bu günden sonra asla insanların arasına cıkmıycam" Yola bakamya devam ettim.

"Not buldun mu" Kafamı yoldan ayırarak Claye döndüm

"Ne"

"Not not"

"Hee hayır bulamadım"

"Ya bir aldıysa polisler filan"

"Ay deme Eğer buldularsa bize versinler 2. Not sende dimi orda kumnada merkezine bırakmıştım

"Evet aldım"

"Heh tamam bir polisle konuşalım ona notlardan bahsedelim polisler bize yardım eder"

"Aklını mı kaçırdın polisler le söyliyemeyiz"

"Onalrdan başka kimse bize yardım edemez Clay"

"Sila var Laros var"

"İnsan olarak yanlış anlamayın rominalar insan bir rehberden bahsediyorum su muhafizı yok bize o lazım robotlar bize yardım edemezler çünkü onlarda bizim gibi yeniler onlara bu kadar yüklenemeyiz"

"Siz ikiniz ne konuşuyoruz"

Arabayı duren polis bize dikiz aynası da bakıyordu yan koltuğunda oturan Yaşlı bir polis amca da elinde bir defter bir yandan ne yaptığımıza bakıyordu. Şeyy em biz yani tam olarak bize ne yapacağınızi konuşuyorduk hem abi bize neden mahkum muamelesi yapıyorsunuz zorluk çıkmasın diye sizinle geliyoruz"Clay ye baktım "Zorluk mu ? Clay" Şokinger Clay polislere Zorluk çıkarmamak için geliyormuş. "Yani biz sizinle sarmaşıklarla veya uçarak da gelebilir dik yani ama işte bu arkadaş çok ısrar etti" Parmağıyla beni işaret etti "Polislerle konuşalım bizi kötü sanamasınalar filan"

Polis bunlar nediyor der gibi baktı "Hani yani arkamızda beş polis arabası önde 5 polis arabası yani bunlar çok fazla birde tepemizde polis helikopterleri filan yani kusura bakamyın ama bu fazla çok fazla biz mahkum değiliz ki"

Dişlerimi sıka sıka "Clay sus artık suss" bana döndü "Sen karışma Air" Elimi yüzüme vurdum "Abi yani" "Abimi oğlum sen gerçekten konuşmayı bilmiyorsun polis polis askerlik arkadaşın değil siz onun kusuruna bakmayın memur bey siz devam edin" Clayın kolumu dürttüm "Ah acıdı" Kolunu ovolamaya başladı "Bir daha ki sefere düzgün konuş" "Tamamda benim okulda olmam lazım hocalar yokluğumu fark etmiştir" "Sen okula mı gidiyon" "Evet bir sıkıntı mı var yoksa sen yetişkin birimisin" "Okula gittiğini kenid hayatını kimseye şöyleme" Polisler duymasın diye kısık sesle söyledim" Clay sadece kafasını salladı.

Karakola geldik İfade istediler

"Siz tam olarak nesiniz uzaylı filan mı yoksa robotmu"

"Komser bey amca" karşımda sandalye de oturan Clay yüzüme aval aval baktı fısıldıyarak "Bey amca ne be" "Sus bı Komser amca bakın biz uzaylı filan değiliz Biz toprak ve Hava muhafızlarıyız" Adam gülerek"Evet bende ateş muhafızıyım kardeşim dalga mı geçiyorsunuz" Sizde gördünüz komserim kız havada uçuyor uçuyor bu pek de dalga geçilecek bir şey değil gibi" "Sus artık Clay sus ya sus. Bakın ciddiyiz gerçekten bilmediğimiz şeyler oldu robotlar filan vardı beynimize girdiler uyandıgmizda bu bileklikler bilegimizdeydi yani bizim bilmedigmiz bir teknolojide olan bileklik çok ileri bir seviyede" Doğru düzgün cümle kuramıyordum

"Bu bilğinieekilwr uzaylı lar tarafından yapılmış olmasın"

Hayır bunlar dünyada yapılmış bileklikler galiba bizde bilmiyoruz benim bilekliğim 2029 da Japon yaya düşen meteorda bulunmuş arkadaşımın ki Amerika amazon yağmur ormanlarında bulunmuş. Ciddiyiz kim buldukları kim olduklarınıda bilmiyoruz" Tek bildiğimiz bu onuda nasıl öğrendik derseniz beynimize giren yarı robot yarı insnalar söyledi hani belki bir umut bize yardım ederseniz diye bunları size anlatıyoruz lütfen bize yardım edin"

"Ahhh peki Adlarınız neler"

"Air"

"Clay" polis kafasını tabletten çevirip bize baktı "Gerçek adınızı soruyorum"

"Onu söyliyemiyoruz malesef"

Bu çocuk neden böyle

"Clay!!"

"Nee gerçek ismimi mi söyliyeyim" "Off hayır komser bey gerçek kimliğimizizi söyliyemeyiz ama bize yardım edinki bizde size yardım edelim"

"Off yarabbim of tamam Adınız Air ve Clay doğrumu"

"Evet"

"Tamam oldu serbestsiniz ifadenizi aldık çıkabilirsiniz"

"Aslında bizim bir sorumuz daha var aslında gelme amaçlarımızdan bir diğeri o enkaz olan robotun içinde bir not kağıdı veya herhangi bir şey bulundumu"

Komser düşündü düşündü sonra telefonu alıp birini aradı "Oğlum Mustafa şu enkaz olan robotun içinde bir şeyler bulmuştunuz onları getirsene sağol tamam" Komser bize döndü "Onlar labaratuvara verilmişti getiriler birazdan"

"Tamam biz bekleriz"

"Air ben bekliyemem çok geç kaldım"Tamam sen git ben hallederim sana bileklikten haber veririm"

"Aklım sende kalacak ama emin"

"Evet merak etme ben halledirim" "O zaman dikkat et bir şey olduğunda ara"

"Tamam giderken kimseye yakalanma okula girerken filan tamam mı" "Tamam komserim ben gidiyorum iyi günler size" "Tamam sağolun" komser işine geri döndü. "Şimdi Air kızım siz Aslında bizim gibi insansız ama ileri hatta Uzay dan gelen bir uygarlığın teknoloji bile olan bu bileklikler sizi seçti ve siz bunları takınca sen uçabilen Clay de toprağı kontorol edebilen bir kahraman dimi"

"Aslında şöyle komserim ben hortumu kendim kendiem yapmıyorum sadece havada olan rüzgarı bir araya getiriyorum o kasırga beye hortum ladoz gibi hava olaylarına dönüşüyor yoksa tabikide kendimiz yapmıyoruz yani hiçbir kul bunu yapamaz" "Yani tabikide yapamaz" "Clay içinde geçerli bunlar oda tabikide ol diyince olmuyor haşa dimi" "Ee herhalde" "komserim Robot enkazınnın içinden çıkan ip uçlarını getirdim" Heh getirdin mi sağol ver bakayım tamam sen işine dönebilirsin" "polis başını eğip işine döndü" "Al kizım istediğin not kağıdı ve yanıda kuçuk bir kum saat var ama elime eldiven tak parmak izin geçmesin" "Galiba komserim ellerimde parmak izim yok" İlginç yalnız dikkat et seni insanlar doktorlar incelemek ister ler al bunlari benden sana tavsiye bunları al kaç buda benim numaram" "komser küçük kâğıda numarasını yazdı normal bir şekilde çık ve evine geri dön karkolun önünde muhabirler var olabilir dikkat et" "Teşekkür ederim komser amca" Kağıtları ve kum saatini alıp normal bir şekilde çıktım geldiğimizden beri herkes bize tuhaf bakıyordu. Komser amcanın dediği gibi muhabirler her yerdeydiler Clay acaba nasıl çıktı. Hemen eve gittim

Kimse beni görmeden odamın balkonuna girdim balkon kapısı kilitlenmişti bende penceremden girdim. Kendimi yatağa attım ve kendi halime dönüştüm _Laros çok yorulduk yarım saat uyuyalım sonra devam edelim_ "Hıhı" Yatağımın yanındaki komidinin ikinci çekmecesini açtım polis amcanın numarasını diğer not kâğıdını ve birde kum saati

vardı onları cekemceye koyup çekmeceyi kilitledim sonra kendimi uykuya bıraktım