Yeni Üyelik
16.
Bölüm

12-insanmısınız?

@sadecelerdenzeynep

Selam ballarım yeni bölümle karşınızdayım

 

Öncelikle kitaba başlamadan önce bir şey söylemek istiyorum kitap neredeyse 700 okumaya ulaşmışım Bu gerçekten çok büyük bir başarı kitabımıza destek olan herkese teşekkür ediyorum Siz olmasaydım buralara gelemeyecektik hepinizi çok seviyorummm iyiki varsınız

 

Ayriyeten soyawlyy sanada ayrı tesekkur ederim iyiki varsin vallaha sen olmasan heralde 10 sene bolum gelmez

 

Onun haricinde tekrardan Bu bölüme minik bir sınır koyuyorum bu da 20 yorum ve 5 oy olacak Bence fazla değil yani size güveniyorum bunu kolaylıkla yaparız

 

bir şey soracağım önceki bölüm acayip fazlasıyla değişik değişik şeyler öğrendiniz neden kimse tepki vermemiş sanki hepiniz her gün hayalet görüyor gibi davrandığınız

 

neyse bölüme başlayalım o zaman

 

 

 

 

 

 

 

isimlerin her zaman bir anlamı vardı Evet fakat ben buna inanmıyordum ismim elvin di elvin Çakır

 

ismimin anlamı ise gökkuşağıydı Fakat ben bütün renkleri siyaha boyuyordum

 

Her zaman zorlukları olan ve bunlari ellerinde taşımaktan yorulmuş biriydim dayanamıyordum ama hayat böyleydi dayanamayan oyundan elenirdi

 

Vicudum yumuşacık birseyle temas halindeydi en son olanları hatırlamakta zorluk çekiyordum ne olmuştu?

 

Beynimin derinliklerine yoklarken hayatın gerçekleri tokat gibi yüzüme çarptı

 

Arabada düşmüştüm aman allahim ölmüştüm

 

allahım sonunda yanına aldın bizi

 

İç sesimi es geçip gözlerimi açmaya çalıştım

 

Beyaz bir yer beklerken önümde 2 tane insan görmeyi beklemiyordum tabikide

 

Önümdeki erkin ve semir uyandığımı görünce bana döndü bakışları

 

Yatakta doğrulayan çalıştım ve bunu başardım da hiçbir yerimde ağrı hissetmiyorum

 

Her kesin soracagi ilk soru gibi "neredeyim ben" diye sordum erkin beni bekletmeden cevap vermişti

 

"Otel odasındayız zaten buraya gelene kad-"

 

"Ananın "

 

 

Diye bağırarak ayağa kalktığımda erkinde bir adım geri gitti kenarda gördüğüm renkli ve üzerinde desenler olan vazoyu elime aldığımda onu kendimi korumak için yukarı Kaldırdım

 

 

 

adamlar insan değil elvin sence vazo bizi korurmu

 

 

 

Sen sus iç ses

 

İç ses doğruyu söylüyordu fakat bu kadar kolay pes edemezdim

 

"Nesiniz lan siz insan değilsiniz orası belli"

 

Delirmiş olabilirmiydim ama gördüğüm kalkan beni yanıltıyordu histerik bir kahkaha döküldü dudaklarımdan

 

"Ben delirdim ya gerçekten delirdim"

 

Diye kendi kendime bu sözleri devamlı söylemeye başladım bir anda arkamda birini hissetmeme arkamı döndüm fakat gördüğün kişi ömür Dü benim aksine o biraz daha korkmuş görünüyordu arkama saklanmış ve kızıl saçları karışmıştı

 

Tekrar önüme geldiğimde demirle burun buruna gelmem bir oldu daha vazoyu kaldıramayan elimdeki vazoyu alıp yere fırlatmış ti

 

Vazo parçalara ayrıldığında bir parçasında kendimin yansımasını gördüm

 

Sarı saçlarım açılmıştı ve karışık değildi ama şuan yüzüm korkunç bir haldeydi gözlerimin altı şişmiş ti

 

Ellerimi birbirine kenetlendi beni ve beni bir tur döndürerek göğsüne yasladiginda artık tamamen etkisiz haldeydim

 

Debelenmeye başladım ona vurmaya ayaklarimla onu itmeye çalıştım fakat bir işe yaramadı sanki 5 yaşındaki bir çocuğun kaybettiği oyuncağını bulduğu gibi sarılır ya öyle tutmuştu beni

 

"Lanet vampir bırak beni bırak"

 

Dedim ama kaşlarını çattan semir tok bir kahkaha attı

 

"Vampirmi ah hayır daha çok bir hayalet diyecektin"

 

Dedi ve ellerinden birini bırakarak beni kenardaki sandalyeye oturttu

 

Kalkmaya çalıştım fakat izin vermedi gözlerim etrafta dolandı ömür de alkımın elindeydi ama susmustu konuşmuyor sadece bana bakıyordu

 

"Çekil ne olduğun beni ilgilendirmez"

 

Dedim ve kalkmak için debelendim fakat elleri omzumda iken hiç şansım yoktu

 

'Dinle beni bir anlaşma yapalım sen bizi bırak bizde birşey söylemeyelim ha"

 

Dedim ama arkadan gelen gülme sesleri ile tekrar arkaya baktım hepsi bana bakmış sanki komik birsey söylemişim gibi guluyorlardi

 

 

Semir tekrar konuştu gözlerinin rengi koyulasmisti sanki

 

 

 

"Öyle birsey olabileceğini sanmıyorum zaten bunu öğrenerek gerektigi kadar hata yaptık"

 

 

 

Dedi sinirli bir şekilde dişlerini sıkıyor sanki siyah gözlerinden alevler çıkıyordu

 

 

Ama bende sinirlenmiştim olmazdı böyle ne istiyorlardı kukla olmamizimi Hah kimse öyle birsey beklemesin benden çünkü yapmiyacagim

 

 

 

Ayaklarından birini iki bacağının arasına tekme atmak için kullandım tabi o bu hareketim karşısında afallamisti

 

 

Ellerini omzumdam kurtarıp onu arkada bıraktım fakat dış Kapıya yaklaşmak ile bir şeye carpmam bir oldu

 

Gere dusmemle kafamı kaldırmam bir oldu Önümdeki Alkım gülerek bana bakıyordu

 

 

Yanıma gelip benim kolumdan tuttuğunda geriye kaçmaya çalıştım ama nafileydi

 

 

"Alkım bari sen bırak lütfen"

 

 

Diyerek onu durdurmaya çalıştım ama o koltuğa oturana kadar ses çıkarmadı bile

 

 

Koltukta bir tarafımda guha bir tarafımda Alkım ve onun yanında ise ömür vardı

 

Erkin ile semir ise ayaktaydı ve Sırıtarak bizi izliyordu semir yaklaşırken fısıldadı

 

 

 

"Küçük balık oltaya yakalanmış bakıyorum"

 

 

Dedi ama sesi hisizdi alay yoktu

 

 

Saçlarımı geriye doğru attım ve kaçmak için bir yol aradım fakat hiçbirşey yoktu

 

 

 

Tekrar gözlerimi ona çevirdim gülümsüyordu

 

 

 

"Şimdi ne yapacaksın ha öldürecekmisin bizi hadi öldür hadi"

 

 

 

Diye bağırmaya ayağa kalkmaya çalıştım ama Alkım beni tutuyordu

 

 

 

"Ordan bakınca katil gibimi görünüyorum"

 

 

 

Diye sorunca hiç bekletmeden "evet" dedim

 

 

Yanımdaki güha gülmeye başladığında semir ona öldürücü bakislar atıyordu guha ağzına fermuar çekiyormuş gibi davrandı

 

 

 

"Güha arabayı hazirla okula gidiyoruz"

 

 

 

Dedi sert bir şekilde guha ayağa kalktı ve odadan çıkışını izledim semir yine bana döndüğünde

 

 

 

 

"Sense bunu kimseye anlatamıyorsun,anlatmiyordunuz"

 

 

 

 

Dedi tamam zaten böyle bir fikrim yoktu direkt şehir değiştiricektim

 

 

 

"O zaman bırak bizi"

 

 

 

Diye yakındım hadi ama bu kovalama isinden bıkmıştım Alkım beni serbest bıraktığında ayağa kalktım

 

 

 

Hayvanlar omuzlarıma nasıl baskı yaptıysa ölüyordu bildiğin

 

 

 

Ömür ude yanıma aldığımda ayakta bekledik nerede olduğumuzu bilmiyordum nereye gidicektikki

 

 

 

"Gelin"

 

 

 

Desi tekdüze bir sesle guha odadan çıkınca bir arabayla karşılaştık başka bir arabaydı siyah renkti

 

 

 

Semir arkadan atekleyince tokezlesemde binmeyi başarmıştım

 

 

 

Araba yol aldı ve bugün kesinlikle bu kadar yeterdi yerin ilk iş şehir değiştirip biradan gidecektim

 

 

 

Kafamı cama yasladım ve içimde kopan fırtınaların etkisine kapıldım

 

 

 

 

 

 

Bölüm sonu

 

 

 

 

Allahim şükürler olsun canım çıktı sabah sabah yazıyorum Neyseeeee okula hazırlanacak oy ve yorum yapın bbb seviliyorsunuzzz

 

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%