@sahrayagmur
|
16 Yıl Önce Serhat Çalan ve Meltem Çalan Konuşması "Böyle olmuyor Serhat, gel bırakalım bu çocukları" Meltem Hanım yine şikayet etmeye başlamıştı, çocuklardan nefret etmesine rağmen çocuklu bir adamla evlendiği için kendinden de nefret ediyormuş ama parasının doya doya yiyebildiği için mutlu olmasını da biliyormuş. "Olmaz Meltem hem nereye bırakırız çocukları?" "Yurda falan bıraksak" "Meltem attırma tepemin tasını çocuklarım onlar benim!" "Kızın eski karını öldürdü, oğlun eski karının ölümüne sevindi. Sen her gün acı çekerken onları çocukların olarak kabul eder misin be adam!?" Serhat Bey bir yandankarısını haklı buluyordu ama bir yandan da çocuklarını istiyordu, ruh eşinden ona kalan tek emanet çocuklarıydı sonuçta. Ama bir planı vardı, çocuklarının onu sevip sevmediğini öğrenmenin bir yolunu biliyordu. "Ben ölmüşüm gibi yapalım, hazır çocuklar annemlerde. Onlara da sen söylersin babanız öldü diye. Sonra onları gizlice izleyelim bakalım beni seviyorlar mı, sevmiyorlar mı?" Günümüz Asena'nın Anlatımıyla Babam... Ölmemişti evet ama... Bizi terk etmişti. Hem de bizim onu sevip sevmediğimizi öğrenmek için! MANYAK BU ADAM!! Şuan da bizi 'beni sevmediniz' diyerek suçluyor ve üçümüz de susuyoruz. Tuğrul benim solumda abim ise sağımda oturuyor. Tuğrul elimi hafifçe okşayarak "Umursama, biliyorsun seni üzmeye çalışıyor. Üzülürsen kazanır ama sen hep kazanansın" dedi. Babam hâlâ bağırırken bu söylediği beni biraz rahatlattı sanırım. Abim ise hiç bir şey diyemiyor hatta hareket bile edemiyordu. O babamı benden çok seviyordu, 4 yıl da olsa babamla benden fazla vakit geçirmişti ama şimdi babamın beni sevmiyorsunuz diye suçlaması onu perişan etmişti resmen. Ben ise daha fazla dayanamıyordum, uykum vardı, ilaçlar uykumu getiriyordu. Ama abim için ve Tuğrul için burada olmak zorundayım. Bende Tuğrul'un elini tutarken "Kazanmak istemiyorum Tuğrul, lütfen gidelim burdan. Çok... Çok ses var" Babam daha da bağırıyordu ve abim de dayanamayıp bağırdığında kavga etmeye başladılar. Bu benim için son damla oldu, gözlerim yaşlarla sulanırken zar zor konuştum, o sırada Tuğrul abim leri sakinleştirmeye çalışıyordu. "T-Tuğrul yardım..." konuşamıyordum, çok korkuyordum. Tuğrul aniden bana döndü ve beni kucağına alıp dışarıya çıkardı. "Asena'm, güzelim, sen burda beni bekleyemez misin?" Başımı hayır anlamında zar zor salladım ve "Lütfen gitme" dedim. Bir kaç küfür mırıldandıktan sonra beni arabaya bindirdi o da sürücü koltuğuna geçti ve birini aradı. "Kutay, Altay'ın evine gitmen lazım. Gidince görürsün, Emre'yi de çağır" dedi ve kapattı. Ben ise sadece ağlıyordum çok kötü hissediyordum. "Tuğrul, babam bile beni sevmiyor" diye yakınıyordum. "Babanı s***** et, ben seni seviyorum Asena" dinlemiyordum ama isteyerek değil aklım dediği hiç bir şeyi anlamak istemiyordu. Hatırladığım son şey ise bizim arabaya doğru hızla gelen kamyon oldu... *************** Bölüm Sonuuu Bu bölüm nasıldıı??? Sonraki bölümde görüşmek üzereee... |
0% |