Yeni Üyelik
3.
Bölüm

Mafya Kılıklı Adam 💜

@samiirex

Tam 3 saattir alışveriş merkezinde eksikleri alıyorum. Kendimi öyle bir kaptırmışım ki elimden gelse kendime küçük bir dünya kuracak kadar malzeme aldım. Aslına bakılırsa yanlış bir tabir de değil. Atölyem, resimlerim ve çizimlerim tel tek benim birer dünyam oldular. Başladığım her yeni bir tablo yeni ufuklar yeşertti içimde. Kimi zaman aşka dair, kimi zaman umutsuzluğa hatta eskilere gidip sarayın soğuk duvarlarına kadar hissettim oluyor. Yaşamak benim için başlı başına bir işkenceyken sanatım için bir ömür feda edebilirim, çizimim yarım kalmasın diye bir gün daha geç ölebilirim. " Parla hanım isterseniz dönelim yarın devam edersiniz. Hem saat geç oldu Fuat bey sizleri şirkette bekliyor efendim. "Dedi eşyaları taşıyamayacağımı anladığımda babamdan istediğim korumam. Geldiğim günden bu yana bana eşlik ediyor, adının hasan olduğunu öğrendim. Muhtelemen şuan kollarını hissetmiyor veyahut babamın çağırmasını fırsata çeviriyor olabilir. Ama ne yazık ki gerçekten kimseye kıyamıyorum. "Tamam bugünlük yetsin gidelim bakalım şirkette neler değişmiş. " Dedim ben önden hasan arkada elinde poşetlerle ilerlemeye devam ettik. Asansör fobimi halen yenemediğim için çocukluğumdan beri kaç kat olursa olsun merdiven kullanmayı tercih etmişimdir şuan olduğu gibi. Ben merdivenlerden inerken hasan elindeki poşetlerle beraber asansöre bindi. Merdivenlerde kimse olmaması beni bir tık korkuturken hızlı adımlarla ikişer üçer atlayarak merdivenleri inmeye başladım. Allahtan Topuklu ayakkabı giymek gibi bir salaklık yapmamışım. Keza normalde salaklık denildiğinde akıllara ilk parla Akyıldız gelir. Son kata geldiğimde ardımdan yüksek sesle gelen kapı sesiyle yerimden sıçradım. " Paranoyaklara döndün iyice parla alt tarafı otoparka ineceksin ardında celladın yok seni takip eden." Dedim kendi kendime söylenerek. Bu arada sık sık kendimle çelişir ve kavga ederim. Bunun beni yalnızlıktan ve korkularımdan birazcık olsun uzaklaştırdığına çokça kez şahit oldum. Otoparkın giriş tabelasını ve arabanın başında eşyaları yerleştirmeye çalışan hasanı görünce derin bir nefes aldım. Korkularım çocukluğumdan bu yana benimle kendimi savunmasız hissetiğim her yerdeler. Arabaya doğru ilerlemeye başladım." parla hanım! Kenara!! " Hasan'ın sesine kulak verdiğimde hızla bana doğru gelen aracın fren sesi tırmaladı kulaklarımı. Korkuyla kulaklarım birden uğuldamaya ve her yer karanlık olmaya başladı. Sendeler adımlarla az ilerimde ki destek alabileceğim duvara doğru gittim. Önümde duran siyah son model arabadan birinin çıktığını gördüm. Daha doğrusu adım seslerini işittim kafamı yerden kaldıramıyorum dehşet bir ağrı sokuldu. " Kusura bakmayın hanımefendi iyi misiniz? Biraz acelem vardı sizde öyle birden karşıma çıkınca duramadım." Dedi az önce araçtan çıkıp yanıma gelen Ses. Ses tonu korku ve merhamet doluydu sanki çevremde olan insanların aksine. Cevap vermek için başımı kaldırıp yüzüne baktım. " Önemli değil, fakat otoparkda olduğunuzu unuttunuz galiba, biraz daha hızlı sürseydiniz, iste o zaman önemli olabilirdi. Çünkü bayım şuan size bakıp konuşuyor olmazdım, ölebilirdim anlıyor musunuz? " Dedim tek bir nefeste ve yüzüme dağılan kızıl saçlarımı telaşla toplamaya çalışırken. " Parla hanım iyi misiniz? " telaşla yanıma gelen hasan adamı umursamadan bir yerime bir şey olmuş mu ona bakmaya çalışıyordu. Kolumdan tutarak doğrulmama yardım etti. Yere düşen telefomu fark ettiğimde eğilip aldım , çantama koymaya çalışırken hiç beklemediğim bir anda kolumu tutan elle irkildim."Sen" dedi az önce beni çarpmaktan son anda vazgeçen mafya kılıklı adam. Garip bir şekilde yüzümü inceliyordu, saçlarıma odaklanmıştı. " Buyrun bir şey mi diyecektiniz? " Dedim belki sapık gibi beni süzmekten vazgeçer diye ama yok hala bakmaya devam ediyordu. Hasan benden önce davranarak kolumdaki elini çekti. " pardon, tanıyor musunuz parla hanımı? " mafya kılıklı adam kal gelmiş gibi gözünü bile kırpmadan duruyordu karşımda. " huu! Beyefendi, çekilin lütfen yolumuza gidelim." Dedim son çare. cırtlak sesimle beni buralarda bağırmaya zorladı. Acelem olmasa onunla burada durup bakışabileceğim bir tipi var fakat şuan beni bekleyen bir babam ve sabahtan sözleştiğim kardeşim var. " Şey... Ben birine benzettim sanırım. Tekrardan kusura bakmayın lütfen. " adam yolumdan çekilirken hala bana ürpertici korkuçlukta olan Gözleriyle bakmaya devam ediyordu. Arabaya zor attım kendimi. " Sür hasan sür gidelim hemen,çattık deliye. " Hasan başıyla onaylayıp kontağı çalıştırdı. Bu esnada adam hala olduğu yerden bize bakmaya devam ediyordu. Türkiyeye döndüğün üçüncü günden kendine sapıkta edinmezsin be kızım. " Parla hanım, sahiden tanımıyor musunuz o adamı? " dedi hasan birden, camdaki bakışlarımı bu kez aynadan hasana diktim. " Yok böyle sapık gibi bakan birini daha önceden tanısam unutmazdım herhalde hasan" Dedim kendimden emin bir şekilde.

Bazen küçük bir an bile olsa hatırlayamıyor insan, oysa geçmişin tozlu raflarında biriken birkaç anı ona el sallıyordu...

 

⚡️⚡️⚡️

 

Yine bir bölüm sonunda sizlerleyim. Bölümü nasıl buldunuz??

Bu adamımız kim acaba?

Parlanin korkuları ne ve neden ?

Bir sonraki bölüme kadar hoş kalıın...💜💐

Loading...
0%