"Her zaman her şey göründüğü gibi olmaz."

Selim'in dediği şey ile kendimi yere çivilenmiş hissettim. Zeliha abla ve Cafer abi boşanacaktı. Hemde yıllardır aşkları ile bütün siteye örnek olmalarına rağmen. Demek her şey dışarıdan bakıldığında ki ile aynı değildi. Bir kaç saat daha Sevimle onun odasında oturup derleştikten sonra Zeliha abla bizi mutfağa yemek yemeye çağırmıştı.

"Sarecim anneni de çağırsak?" Zeliha ablanın sorusu ile daldığım yerden çıkıp cevap aradım. Benim için fark etmiyodu sanırım şu an annemin gelip gelmemesi.

"Fark etmez. Çağırabiliriz, Zeliha abla sen bilirsin."

Ben sessizce yemeğimi yerken Zeliha abla, annemi çağırmıştı. Sohbet koyuydu annem ve Zeliha abla arasında o yüzden bende Sevimle sohbeti bozmak istememizden olacak ki hiç konuşmamıştık.

Yemeğimizi yedikten sonra bulaşıkları yıkamış, tatlı faslının sonuna gelmiştik.

"Sare, biz kalkalım annecim" başımı aşağı yukarı sallayıp annemin peşinde yürüyerek kapıya doğru ilerledim. Kapıda vedalaşıp evimize çıkmıştık. Şu an tek merakım Efe'nin mesaj atıp atmamış olmasıydı çünkü en son görüldü yemiştim. Odama koşarak girip hemen tabletimi elime aldım. Mesaj gelmişti. Kalbim bir anlığına atmayı bırakmıştı.

Efe yazmıştı.

"Kim olduğunu söylemeye hazır mısın artık?"

"Hayır"

Efe'nin mesajı ben Sevimlerdeyken gelmişti. Yaklaşık iki saat önceydi. Ve şu an aktif değildi. Tableti kapatıp banyoya girdim. Yüzümü yıkayıp, nemlendirdim. Kıyafetimi değiştirdim ve yatağıma geçtim. Efe yeni bir mesaj daha gelmişti.

"Mantıklı bir sebep bul o zaman söylememene"

"Sana daha önce söylediklerim yeterince mantıklıydı"

"Sen onlarda saf gibi mantık aradın bir de üstüne buldun mu?" Neden şaşırıyodu ki? Doğruları söylüyordum yaptığımın yanlış olduğunun farkındaydım ve utanıyodum yaptığımdan.

"Evet"

"Komiksin" Dalga geçtiğinin farkındaydım fakat bu beni de gülümsetmişti. Ben galiba Efe ile konuştukça ona bağlanıyodum.

"Öyleyimdir"

"Peki, ipucu versen kim olduğun hakkında"

"Olmaz"

"Ben senin kim olduğunu bilmememe rağmen neden kendimi yakın hissediyorum acaba?"

"Bilmem"

"Lütfen kim olduğunu söyle. Meraktan ölmek istemiyorum. Daha çok gencim." Sen gençsen ben daha gencim demek geçti içimden ama dışarıya çıkmadı.

"Doğum günüm ne zaman?"

"Napcaksın?"

"Nikahıma alcam belki" Yazdığım şey ile sonrasında şoka girsem de yazarken hiç öyle hissetmemiştim.

"İddialı" Gülümsetmişti. Ben aptal sırıtışım ile tablete bakarken Efe'den yeni bir mesaj gelmişti.

"16 Ağustos 2002" Şoktaydım. Efe 22 yaşında mıydı? Dışarıdan en fazla 18 gibi duruyodu. Efe'den bir mesaj daha gelmişti.

"Senin doğum günün ne zaman?"

"6 ağustos " O kadar. 19 yaşında olduğumu söylemeyecektim. Çünkü fake hesabın kim olduğu hakkında olan şüpheliler listesine girmek istemiyordum. Bunları daha sonra düşünecektim. Konu açılsın diye bir mesaj daha attım.

"İkimiz de aslan burcuyuz"

"Burçlarla ilgilenir misin?"

"Çok fazla değil"

"Başka nelerle ilgilenirsin?" Ne yapmaya çalıştığının farkındaydım. Anlattığım şeylerin çevresindekilerle uyup uymadığını kıyaslayacaktı.

"Kimle uyuştuğumu mu kontrol edeceksin?"

"Hayır, sadece merak ediyorum"

"Etme"

"Gerginsin ve baya bi garipsin"

Efe'nin dediği her şey kalbimi kırmak zorunda mıydı? Belki sevgilisi olsaydık şu an trip atabilirdim fakat ben onun tanımadığı bir fake hesaptım...