Yeni Üyelik
45.
Bölüm

45. Bölüm

@saturnsring

🌻

 

'Bunu zaten biliyorsun dur ama ben sana aşık oldum Mete'

 

bu anı defalarca kez hayal etmiştim ona bunu söylemeyi uzun zamandır içten içe planlıyordum. Hiçbirinde böylesine vazgeçmiş bir anda değildim. Planladığım her şeyin ne kadar boşuna olduğunu fark etmiş olmanın bir getirisi olarak sanırım kendimce bir anda itiraf etmiştim. Karşımda yüzüne yayılan gülümseme ile beni kendine doğru çeken adamın bunu zaten bildiğini biliyordum.

 

En başta söylediğim şeyi şuan yaşıyordum benim fark edemediğim anlarda bile benden önce bana ait şeyleri fark ediyordu benim görmediğim her detayı saniye saniye okuyor ve bir şekilde onu önüme seriyordu. Saçlarımın arasına uzanan ellerinin titremesine kadar gerçek bir anın içindeydim. Yüzündeki gülümseme ne diyeceğini bilemediği anlarda yüzünde oluşan o garip ifade ile karışmış aramızdaki mesafeyi sıfırlıyordu.

 

Saçlarıma uzanan elinin enseme değdiğini diğer elinin yanağımı sakinlikle okşadığını fark ediyordum. Yüzüme ulaşan eline yüzümü yasladığım andan itibaren gözlerimi kapatmış kendi itirafımı hazmetmeye çalışıyordum. Gözlerimim üzerinde hissettiğim dudaklar halen keyifle kıvrılmış bir vaziyetteyken burnumun ucuna konan öpücük en sonunda dudaklarımın üzerine değdiğinin de ondan gelen bu atağa karşılık verdim. Uçurumun kenarında hissettiğim onca andan sonra sonunda düşüyor gibiydim hemde tepe taklak bir şekilde ama varış noktam dipsiz bir kuyudan çok Mete'nin etrafıma yayılan sıcaklığıydı. Belime uzanan kolu ile beni daha da çok kendine çekerken zorlukla nefes aldım. Alnıma yaslanmış anlını hissederken gözlerimi açmamak için direniyordum. Ama onun dağılmış ifadesini de merak ediyordum . Bu seferlik sakinleşmek adına kendime telkinler verirken yeniden dudaklarıma değen dudaklar ile tekrardan düşmeye başladım. Zihnimin derinlerinde ki her nokta bu ana kitlenmiş bir şekilde sessizleşmişken içimde sevinç çığlıkları atan o ses kulaklarımı uğultulara hapsediyordu. Bugünde sonra çiçekli yollar seni bekliyor diye bağırıyor benden bir kez duyduğu bu gerçeği içimden yüz kez geçiriyordu. Yeniden olduğumuz ana döndüğümde bu sefer ondan yayılan kıkırtı sesi ile titredim. Kulaklarıma dolan neşeli kahkaha ile ona baka bildiğimde hemen yüzümün önündeki yüzü ile bana bakiyordu. Bir elinin parmakları halen saçlarımda dolaşırken yüzündeki zafer ifadesi ile gülmeye devam ediyordu.

 

'Biliyor musun ikimizin de zamanlama problemi var'

 

Söylediği şey ile bende gülerken onunda planlamadan yaptığı itiraf anı aklıma geliyordu. Yüzündeki ifade yumuşarken yeniden yüzüme uzandı. Şakağıma değen dudakları oldukları yerde oyalanırken onun bu haline uyum sağladım. Tıpkı ışığa kanan pervaneler gibi onun yörüngesine giriyordum ve ilk defa bu kadar kabullenmiştim.

 

'Helin'

 

'Efendim'

 

'Ne yapacağız'

 

'Hangi konuda '

 

'Tatile mi gitsek'

 

Bir anda gelen teklif ile ona bakarken yüzüme yayılan şaşkın ifadeye bakıp daha çok keyiflendi. Durup durup yeniden gülerken olduğum yerde hareket etmeme engel oluyordu. Kolları arasında güvende hisseden zihnimin bir kısmı bu durumundan oldukça keyifliyken bir yandan da yeni korkular türetiyordu zihnim.

 

'Henüz halletmemiz gereken şeyler var ama '

 

'Bence bekleye bilirler hem birazda Efe uğraşsın işlerle '

 

'Kemal Bey ile yüzleşmeden gidersem hep burada kalır aklım'

 

'Buna hazır olana kadar bekleyecektir Helin'

 

Bekleyeceğini söylemişti ama benim zihnim beklemek istemiyordu sorularıma cevap bulmak için kıvranıp duruyordu. Ne zaman nasıl öğrenmişti üstün körü anlatılan detaylar beni durdurmuyordu. Hem Bahadır'ı öldürmüştü bunca zaman boyunca babam olduğunu sandığım kişiyi. Bu kurtuluş o kadar kolaysa neden beklemişti.

 

'Tamam önce tüm soruları giderip sonra balayına gideriz.'

 

'Balayı?'

 

'Yeni evli çiftiz hem bana aşıkmışsın '

 

Bana aşıkmışsın derken yüzüne yayılan gülümsemeye bakarken onunla ilk tanıştığımız anlardaki ciddi ifadesi aklıma gelirken şuan ki tavrına kahkaha atmak istiyordum. O benim yerime de gülerken bu ifadesini gören kişilerden olabildiğimi bilmek içimde bir meşale yaktı.

 

'Bunu sürekli dile getirecek gibi bir halin var'

 

'Alnıma yazasım var Helin '

 

'Biraz abartıyor olma ihtimalin'

 

'Hiç abartmıyorum ben on sene beklerim diye düşünüyordum. O yüzden ikimizi on sene onaylayacak bahane bile arıyordum gitmemen için.'

 

'Zeki olduğumu söylüyordun Mete'

 

'Duygular konusunda biraz acemisin Helin fark edemiyorsun ki bence fark etmiyor oluşun daha güzel '

 

' Nasıl yani'

 

'Yani eğer bu duyguları fark etmeye daha önce başlamış olsan belki de şuan burada olamazdık'

 

'Eğer birisine bir şey hissetseydim dediğin doğru olurdu ama ben kendim bir duygu hissedemiyordum.'

 

'Bu daha iyi tek sevdiğin kişi olarak ömrümün sonuna kadar bir numarada kalabilirim'

 

Yüzündeki neşe bana da ayna etkisi yaparken dışarıdan yükselen sesler ile bir anda uzun zamandır bir fanusta duruyormuşum gibi irkildim. Etrafımızdaki mobilyalar bir anda görünür olurken Efe abinin Handan'ı darlayan sesi her yerde yankılanıyordu.

 

'Bence Handan sonunda abini vurur'

 

'Onlar birbirlerini öyle seviyorlar araya biraz zaman girdiği için bir süre bu duruma fazlaca maruz kalacağız.'

 

'Mete sence Kemal Bey nasıl birisi'

 

Öz babam hakkında bilgi alabileceğim tek kişinin yine o olması beni güldürürken bir süre düşündü. Onun sessizliğini izlerken yüzüne yayılan ifadeleri takip etmeye çalışıyordum. Kısılan gözlerinin yanında oluşan minik kırışıklıkları izlerken karar vermiş gibiydi.

 

'İyi biri eksikleri vardır eminim ama güvenilir birisi olduğunu söyleye bilirim'

 

'Annem onunla gitseydi nasıl olurdu diye düşünüyorum bazen ama içten içe gidemeyişini de anlamaya çalışıyorum.'

 

'Bence herkesi anlamak için vaktini harcama bu ben bile olsam. Bazen bırak insanlar seçimlerinin sonucu ile yüzleşsin Helin.'

 

'Zihnim bunu yapamıyor Mete kan bağım olan insan sayısı bir avuç ve hepsi sürekli bambaşka bir olay ile karşıma çıkıyor. Ne yapacağımı bilmiyorum.'

 

'Biraz zaman ver eminim belli bir düzeyde ilişkiniz düzelecek. Hülya hanım seni seviyor bence belki benim annem ile olan bağ gibi bir bağ yok aranızda ama o sizin ilişkiniz bunu unutma ve kıyaslama. Biraz soğuyunca beraber ortak bir yol bulursunuz'

 

'Buluruz dimi'

 

'Her zaman bir çözüm vardır.'

 

'Mete sen nasıl baş ediyorsun'

 

'Hmmm elimdeki kıymetli şeyleri düşünerek'

 

Elimdeki kıymetli şeyler diye fısıldadığımda benim elimdeki kıymetli şeyleri düşünüyordum. Sevdiğim kişileri sevdiğim kişiler bile sürekli bir varolup bir yok oluyordu. Bunca zaman sonra etrafımda olan kişi sayısını düşündüm. Handan'ın sesi yeniden kulaklarıma dolarken o kadar da yalnız olmadığımı fark ediyordum. Yüzüme yayılan ifade ne düşündüğümü ele verirken Mete'nin yüzündeki gülümsemeye baktım. Elimde ki kıymetli şeyler.

 

'O zaman sürekli gülmen gerekiyor benim elimdeki kıymetli şeyler az Mete ve bir çoğu sanırım seninle ilgili.'

 

'Beni öldürmek için hamle yapıyorsun'

'Ne '

 

'Sonunda karşılık buluyorum ve bunu her saniye farklı bir yolla itiraf ediyorsun. Ne yapmalıyım sanırım senin pervanen olacağım Helin ve vaziyet kötü '

 

'Neden kötü'

 

'Bana yaptırabileceğin şeyleri fark ettiğinde sanırım bunu anlayacaksın'

 

' Hani zayıf noktalar kötüydü.'

 

'Koruya bildikten sonra kötü değil'

 

******

 

Ellerimin arasında ki kıymetli şeyler fikri Mete ile aramızda geçen konuşmadan sonra en önemli gündemim olmuştu. Bu karmaşık acı sarmalını düşünmemek için sık sık sevdiğim sahip olduğum şeyleri ve kişileri sıralayıp duruyordum. Hesap sormaya devam etmek isteyen yanım bunları sıralarken bir köşeye oturup yine de bizimde kazandıklarımız olmuş diyordu.

 

Önüme bırakılan bowl kasesi ile gözlerimi daldığım mutfak masasından Handan'ın yüzüne çevirdim. Yüzünde ki her şeyi biliyorum ifadesinin arkasına saklanmış gizli kahkahaları kulağıma dolarken yeniden kaseme baktım. Hemen üzerinde duran tavuk parçalarından bir tanesini ağzıma atarken yüksek sesli bir şekilde boğazını temizledi.

 

'Eeeee'

 

'Ne eee Handan'

 

'Yani bana anlatmak istediğin bir şeyler var bence '

 

'Öyle miymiş?'

 

Şaşırmış bir şekilde tuttuğum sesim ile derince bir nefes bıraktı. Dün gece döndüğüm kendi evimde bütün gün sadece uyuyup bomboş bir zihin ile bekleme planımı sabahın erken saatlerinde bozmuş beni misafirlik adı altında kendi mutfağına hapsetmiş manidar bakışlar ile göz süzüp duruyordu. Mete'nin tavırlarından ve iki gündür aramızda ki hareketlere dökülen bağdan kaynaklı sorguya alınmak üzere olduğumu biliyordum ama bilmiyormuş gibi yapmaya devam ettim.

 

'Helin'

 

'Handan'

 

'Hadi ama bana anlatmak zorundasın'

 

'Tam olarak neyi merak ettiğini sormazsan nasıl cevap verebilirim?'

 

Buklelerini kulağının arkasına itip masanın üzerinden bana kısılmış gözleri ile eğildiğinde elimdeki çatalda duran salatalık parçasını yutuyordum. Yüzüne yaydığı gülümsemesi ile bende ona gülümsediğimde göz kırptı. Onun bu kendince oyuncu tavrına ayak uydururken bir yandan da tabağımın keyfini çıkarıyordum.

 

'Mete ile ikinizdeki değişikliği görüyorum'

 

'O zaman neyi merak ediyorsun '

 

'İlk kimin itiraf ettiğini?'

 

'O etti '

 

'Ve hemen sende karşılıklı olduğunu mu söyledin'

 

'Aslında hemen demedim bir süre geçti üzerinden'

 

'00Vay canına sizin ikinizin bir şekilde aynı duygulara geleceğinizi biliyordum ama sen inkar eder kaçarsın diye düşünmüştüm'

 

'Arkadaşım olarak kaçacağımı düşünmen çok tatlı'

 

'İlk izlenimim buydu tüm o düğün hazırlığı boyunca bomboş gözlerle bakıp zaten bitecek diye konuşup duruyordun.'

 

Çünkü o zamanlar gerçekten düşündüğüm şey buydu. Bir sürenin sonunda biteceğini düşünüyordum. Mete ile aynı duygulara sahip olmam imkansız gibi geliyordu. Onun alması gereken intikamı olduğunu kendime hatırlatıp duruyordum e onunda başta bunu sürekli dillendiriyor olması bu fikrime sonsuz bir destek sağlıyordu ama sonuçta geldiğimiz nokta ortaydı.

 

'Öyle düşünüyordum çünkü'

 

'Akılsız bir ikilisiniz '

 

'Mete zeki birisi'

 

'En aptal o gerçi şuan Efe abim daha aptal ama '

 

Aralarındaki kuzen ilişkisine yeniden güldüğümde onu huysuz bir şekilde Efe abi demesine kahkaha attım. Gerçek anlamda gıcık bir abi profili çiziyordu her an her yerden çıkıp Handan'ı delirtiyordu. Birde kızı Erkan konusunda delirtiyordu ki bu kısmı izlemek hepsinden komikti. Aklıma Handan'ın delirip Efe abiye saldırdığı an gelirken tamda o an Mete'nin yanına gelen Erkan ile çığlık atıp nefret ediyorum nefret diye ortamdan uzaklaşması gelirken yeniden kahkaha attım.

 

'En çok onu seviyorsun'

 

'Hayır en çok senin kocanı seviyorum favori kuzenim o artık'

 

'Mete'nin adını söylemek yerine sürekli senin kocan, Helin'in kocası demen bu dediğine pek uymuyor ama'

 

'Konumu bu ama ve herkes bilsin '

 

'Doğru konumu bu '

 

'Dimi artık davetlerde kocam kocam diye dolaşabilirsin'

 

'Handan ciddi değilsin dimi?'

 

'O İdil'in gözlerine bakıp kocam demeni hayal ediyorum yalan mı söyleyeyim'

 

'Bu sanırım bir hayal olarak kalacak artık kuzen değiliz'

 

'Vallahi bu hikayede en güzel kısım bu bir anda tüm kötü akrabalar gitti. Yerine melez kardeş geldi.'

 

Melez kardeş kelimesi zihnimin derinliklerinde bekleyen meraklı kısmı yeniden iştahlandırırken onunla tanışma isteğimin her şeyden önde olduğunu kendime itiraf ettim. Benimde bir kardeşim vardı. Vay canına diyen iç sesim ile yeniden derinlere çekiliyordum ki Handan buna fırsat vermedi.

 

'O İdil olmasa bile onun ekipten bir çıkar önüne'

 

'Handan acaba sen benim kıskançlık krizine girip birilerine saldırmamı mı bekliyorsun'

 

'O kadar belli ediyor muyum? Ne yapsak yakından izlediğim bir drama var gibi geliyor ve biraz heyecan istiyorum'

 

'İnan ki ben sadece sakinlik istiyorum. Ayrıca birini kıskanacak bir pozisyonum olmaz Mete herkese duvar gibi duruyor. Gülmüyor bile'

 

Bunu söylerken yüzüme yayılan gülümsemeye engel olamadım. Ciddi anlamda kendi sevdiği insanlar dışındaki herkese duvar gibiydi ve o duvarı geçmek resmen imkansızdı.

 

' Evet huysuz ihtiyarlar gibi suratsız dolaşıyor. '

 

'Yaaa gayet gülüyor'

 

'O sana gülüyor bazen bana gülüyor o kadar'

 

'Hak edene gülüyor işte '

 

'Helin sen gerçekten benim bu duvar kırması kuzenime neden aşık oldun'

 

'Bilmem, yani biliyor olsaydım her halde aşık olmazdım öyle bir anda oldu.'

 

'Hiç mi bir an yok işte bu an diye bileceğin'

 

Bir an vardı bana özgürlüğümü vereceğinin sözünü verdiği o ilk gerçek konuşmamız olabilirdi. Karşımda durmuş benim acımı anlıyormuş gibi bana bakıp söz veriyorum dediği o an olabilirdi. Aklıma benim ardımda durduğu onca an gelirken bunlardan birinde bu duygu seline yakalandığımı biliyordum ama işte bu an yüzünden demek çok zordu.

 

'Sen neyin peşindesin Handan'

 

'Hiç bir şey sadece merak'

 

'Neden bir anda bu durumlara merak sardın en son aşk boş bir duygu diyordun'

 

'Efe abiyle çok mu takıldın sen bu iki gün'

 

Kafamı olumsuz anlamda salladığımda yüzündeki huysuz ifade ile bana bakmaya devam ediyordu.

 

'Hadi gerçeği söyle aklında biri mi var?'

 

'Aklımda kim olacak '

 

'Şimdi Efe abi olsa ismi direk söylerdi de ben sessizce senin söylemeni bekleyeceğim'

 

'Yemin ederim siz delirmişsiniz hayır gidip kocana benzemek varken onun rezil abisine benzedin.'

 

'Sanırım Efe abi haklı gibi bu durumda'

 

~~~~~~~
Helloooooo 🍪

 

Umarım keyfiniz yerindedir yıldız bırakmayı ve yorum yapmayı unutmayın 💙

 

Kendinize iyi davranın 🦋

Loading...
0%