@saturnsring
|
'Hoş geldin Helin'
'Hoş bulduk baba'
Etrafımı kuşatan kolların arasında kendimi küçücük kalmış hissederken başımı omzuna yaslayan adam ile hemen arkasında meraklı gözlerle bize bakan kişilere baktım. Muhtemelen ne söylediğimi merak ediyorlardı çünkü gözleri dolmuş bir şekilde beni kolunun altına çeken adam ile onlara baktığımızda ilk geldiğimi andan daha da meraklı gözüküyorlardı.
'Helin '
beni onlara takdim ederken aramızdaki mesafe gittikçe kısalmıştı. Karşımda duran kadın oğlundan önce bana doğru yaklaştığında gözlerim bir anlığına Mete'ye gitti gözleri hadi der gibi bir tavır alırken elinin minik hareketi de bunu destekliyordu. Bana doğru açılmış kolları geri çevirmeyip bende kadına sarıldığımda babamın onu tanıştırması kulağıma geldi.
'Belicia eşim'
'Memnun oldum'
'Bende Helincim evine hoş geldin'
Gözlerim hemen arkalarında kalan taş eve gidip geldiğinde evine sözcüğü ile içime ılık bir esinti doluyordu. Benden ayrılan kadının ardından karşımda duran genç adamla ikimizde birbirimizi süzmeye devam ettik.
'Kardeşin Carlos Yiğit'
Carlos Yiğit zümrüt yeşili koyu gözleri ile beni süzmeye devam eden genç adama bakıyordum. Diğerlerinin de gözleri ikimizin üzerinde gezinip duruyordu. Onunda benim gibi çelişkili hali tanıdıklık hissimi artırırken bu sefer ilk adımın sırası bendeydi.
'Merhaba'
İki isminden birisinin türkçe olduğunu varsayarsak dilimizi biliyor olmalıydı. Onun halen beni süzen tavrı ile ona doğru bir adım attığımda önce elimi uzattım. İkimiz içinde farklı zorlukları olan bir durumdu çünkü ve saçma bir şekilde ikimizin de incelerken ki ifadesi benzerdi.
'Merhaba'
Elimi tutarken cılız bir ses aramızda hayat bulduğunda ona gülümsedim. Gülümsememden cesaret almış olacak ki aramızdaki mesafeyi kısaltıp bana sarıldı. Bir kardeşim vardı resmen şuan kollarım arasında duruyordu bu gerçeklik meltem gibi bir his yaratırken hemen ardımızda Mete ile konuşan babamın sesini duymaz olmuştum.
'Abla '
'Sanırım abla'
'Uzun zamandır seni bekliyordum o yüzden şaşkınlığımı idare et'
Uzun zamandır seni bekliyordum sanırım kapının önünde yığılıp kalmamı istiyorlardı. Hepsinin sesinde aynı sakinlik vardı. Gerçekten de beni öğrendiği anda hayatındaki herkese söylemişti. İlk defa böyle garip bir duygu içimde can buluyordu.
'Beklettiğim için üzgünüm ama geç öğrendim'
'Sonuçta tanıştık'
'Evet '
Benimle hemen hemen aynı boylarda olmasına rağmen spor yaptığını belli eden kalıbı ile beni kolunun altına aldığında bugün hiç hissetmediğim kadar küçük bir kız gibi hissediyordum.
'Doğan abi sözünü tuttun ablamı getirdiğin için bende sana bir şeyler vermeliyim'
Neşeli sesi ile üçlüye yaklaştığımızda Mete ona göz kırpıyordu. Benden ayrılmayacak gibi duran kolunun altında evin taş merdivenlerini çıkıp geniş salona doğru ilerledik. Salonun gördüğü okyanus manzarası ön tarafın tamamen cam olması ile beraber tüm eve doluyordu. Gözlerim sonsuzluk gibi gelen mavilikte geziniyordu.
'Bağlarda böyle hissetiriyor sonsuz bir yeşil gibi'
'Uzakta mı orası?
'Çok değil beraber hemen bile gidebiliriz.'
'Hemen mi?'
'Birazdan burası sıkıcı iş konuşmaları ile dolacak o yüzden sana kaçmak için bir teklifte bulunuyorum hermana mayor'
'Son dediğin nedir?'
' Süpriz bunu sen bulmalısın'
'Ya ama ben senin kadar sizin dilinize hakim değilim ki hatta sıfır şey biliyorum'
'Doğan abim öğretmedi mi?'
'Hayır'
'Tek bildiği anlaşma imzalamak '
'Seni duyuyorum Car'
'İsmim Carlos hatta bu sana zor geliyorsa Yiğit diyebilirsin Doğan abi sen zeki adamdın ? Yoksa yanlış mı hatırlıyorum?'
Huysuz bir şekilde burun kıvırdığında onunla beraber halen camın önünde duruyorduk. Bir şekilde benden ayrılmak istemiyor gibiydi. Beraber yan yana oturduğumuz da Mete'ni gözlerini kısarak ona baktığını gördüm bu görüntü gülmeme sebep olurken babam ikimizin yan yana olmasını uzun zamandır beklemiş gibi dalıp gidiyordu. İçinde oluşan duyguları bilmiyordum ama tahmin etmeme yardımcı olacak ifadeleri vardı gözleri dolup dolup kısılıyordu.
'Gerçekten büyümüyorsun'
'Siz yaşlıların yanında tek genç kalıyordum şimdi hermana mayor var'
'Benim karım o '
'Konu ile alakası nedir'
'Yani aklından geçen o fikirleri yapamazsın'
'Yaparız Carlos sen Mete'ye bakma o beni reddetmez'
Benim heyecanlı sesim ile daha da keyiflenen Carlos sadece bana bakıyordu. Bir şekilde kardeşim ile yaramazlık yapmak isterdim. Mete'nin aklından geçen fikirlerin ne olduğunu bilmiyordum kardeşimi tam tanımıyordum ama kişiliğinin yaramaz bir hali olduğu hareketlerinden belli oluyordu.
'İşte bu ama sen neden Mete diyorsun?'
'İki ismi var çünkü tıpkı senin gibi bende ikincisini söylüyorum'
'Aaaa bu ilginçmiş. Bu durumda hermana mayor diyorsa bende Mete demeliyim'
Yüzündeki gülümseme gıcık bir hal alırken onunda Mete'yi gıcık etmekten hoşlanıyor olması beni keyiflendirdi. Mete onun bu haline akıllanmaz bu çocuk der gibi kafasını iki tarafa olumsuzca salladığında Belicia hanım oğluna gülümseyerek bakıyordu. Evin neşesi olduğu her halinden belli oluyordu.
'O karıma ait bir sesleniş'
O huysuz ses tonu yeniden devreye girerken babamın bazı kelimeleri eşine çevirdiğini fark ettim. Mete'nin huysuz hali herkesi keyiflendirirken bundan en çok mutlu olan kişi hemen yanımda oturuyordu.
'Gerçekten bazı kavramları çok büyütüyorsunuz'
'Bana seslendiğin şu kelime nedir?'
'Abla demek ispanyolca havalı olur diye öyle sesleniyorum'
'Havalı olduğu kesin'
Gerçekten de artık bir kardeşim vardı hemen yanımda oturuyordu. Söylediğim şey ile gözlerini kıstığında onun baktığı gibi bende gözlerimi kıstım.
'Biliyordum bir şekilde benziyoruz dimi baba'
'Evet oğlum '
'Mete abi sence benziyor muyuz?'
'Kesinlikle benziyorsunuz Helin'de gıcıklık yapmayı sever'
'Bunu sevdim. Sizin gibi içi ölmüş olacak diye çok korkmuştum ama sanırım beraber eğlenebiliriz.'
'İstediğin her şeyi yapabiliriz.'
'Her şeyi değil Helin kısıtla biraz Car durmayan bir çocuk'
'Çocuk mu? Cık cık cık'
Çıkardığı sesler ile başını olumsuzca sallamaya devam ediyordu. Babamda Mete'ye hak vermiş olacak ki bana kısıtla biraz diyordu. Ama ilk defa kardeşimle tanışıyordum bir zahmet her şeyi yapmalıydık.
'Seni yarışa götüreceğim'
'Yarış mı'
'Evet hermana mayor F1 sever misin?'
'Severim daha gençken izliyordum'
'Müthiş işte beraber ilk etkinliğimiz beraber araba süreceğiz ama vazgeçmek yok'
'Helin'
Mete hareketlendiğinde onun bu hali Belicia hanımın hoşuna giderken oğluna göz kırpıyordu. Hemen yanıma gelen adam ile ona ne derse desin kararımdan dönmeyeceğimi belli etmek için gözlerine baktığımda. Onunda buna engel olmayacağını biliyordum. Bir şekilde bu aile ile aramdaki bağın güzel olmasını istediğini hissedebiliyordum.
'Mete'
'Car karakol seven bir genç adam onunla takılman pekte iyi fikir gibi değil'
'Ah sadece üç kez gittim polis merkezine'
'Üç '
Babamın sadece üç mü der gibi çıkan sesi ile yanımdaki beden huysuzca yerinde kıpırdandığında ona gülümsedim.
'Eee yapacak bir şey yok o zaman dört olur. Bir zamanlar bende düştüm oralara'
'Gerçekten mi?'
'Evet benimde asi olduğum bir zaman vardı. Bir kaç kez değişik konulardan bende gitmiştim karakola'
'Gerçekten beraber büyüselerdi Dünya için felaket olurmuş gibi geliyor kulağa dimi Kemal Bey'
Mete'nin şaşkınlık dolu serzenişi ile ona göz kırptığımda gözleri ikimizin arasında daha çok gidip geliyordu sonunda zorla da olsa iki kişilik koltuğa üçüncü olarak sıkışmıştı ve kolu ile beni kendine doğru çekiyordu. Carlos onun bu haline burun kıvırıp kolumu tuttuğunda ikisinin gözlerinin arasında kalmıştım.
'Sanırım bir miktar haklı Doğan'
'Yaaaa anne sende mi?'
'Ama Carlos biraz bela seviyorsun?'
'Bela beni seviyor anne '
'Carlos biliyor musun beni de seviyor bela ama buna kimse inanmıyor?'
'Sen gerçekten benim ablamsın'
Söylediği şey ile yeniden boynuma sarılırken sırtımda olması gereken ellerinin Mete'yi itiyor oluşu ile kahkahama engel olamadım. Gerçekten müthiş bir his vardı içimde.
'Çocuklar yorgunsunuzdur. Dinlemeniz için oda hazırlamıştım'
'Teşekkür ederiz eşyalarımız yerleştirmek iyi olabilir?'
'hermana mayor bunlar bizi ayırmak için yapılan şeyler. Yine de biraz dinlenip yemekte buluşalım ve müthiş fikirlerimizi planlayalım'
'Olur Car'
' oh ciddi olamazsın '
Mete duyduğu kısaltma ile ona göz devirdiğinde Carlos dudaklarını büzmüş bir şekilde bana bakıyordu. Ona göz kırpıp Belicia hanımın bizi yönlendirmesi ile merdivenlere yöneldik üst katta en son odaya ilerlediğimizde açılan kapı ile okyanusun burada da devam ettiğini fark ettim. Gözlerim maviliklere dalmak üzereyken yeniden arkamı dönüp teşekkür ettim.
'Bir şey isterseniz seslenin'
'Teşekkür ederiz '
Kapanan kapı ile Mete ikimiz odada baş başa kaldığımızda derin bir nefes verdim. Tahmin ettiğimden daha iyi geçmişti. Gözlerim beni izleyen adam ile kesiştiğinde yüzündeki o gülümseme ile ona sarıldım. üzerimden kocaman bir yük kalkmış gibi hissediyordum.
'İyi anlaşacağınızı biliyordum.'
'Mete sanırım bir rüyada gibiyim'
'Gerçektesin güzelim'
'Kardeşim müthiş birisi'
' O konuda aynı fikirde değilim ama iyi anlaşacağınızı biliyordum.'
'Teşekkür ederim'
'Ne için güzelim'
'Sen olmasan cesaret edemezdim biliyorsun'
Başını olumsuzca sallarken geriye çekilip yüzüne baktım. Elleri yüzümün iki yanını kavradığında yavaş hareketlerle yüzümü okşuyordu. Bu hareketi uykumu getirirken olduğum yerde iyice sakinleşiyordum.
'Yanılıyorsun yine de buraya gelirdin. Belki daha uzun sürerdi ama sırf Carlos ile karşılaşmak için buraya geleceğine eminim'
'Resmen kardeşim var'
Sesimden taşan neşe ile bana sarıldığında olduğum yerde zıplamak istiyordum. İçimde hiç farkında olmadığım bir boşluk bu hisle dolarken Mete'den ayrıldım onun uykusuz gözlerine bakarken o gözlerin bana bakışı ile ağlayacak gibi hissediyordum.
'Şimdi dinlemelisin Mete benim yüzümden çok yoruldun yolda '
'Ben iyiyim Helin'
'gözlerin farklı konuşuyor uyandıktan sonra bana anlatman gereken şeyler var'
'O zaman beraber uyumalıyız'
'Ben önce eşyaları yerleştireceğim sonra gelirim '
'Bu fikri sevmedim'
'Hadi ama gözlerin kapanıyor hem aynı odadayız korkma sen uyanana kadar karakolluk olmayacağım'
'Sakın Helin'
Yüzündeki keyifli gülümseme istediğim her şeyi yapabileceğimi söylerken bende gülümsüyordu. Getirdiğimiz valizleri boşaltırken üzerini değiştirip yatağa uzanan Mete ile işime devam ettim üzerimdeki elbiseyi daha rahat kıyafetlerle değiştirirken heyecandan uyuyamayacağımı biliyordum o yüzden bir gözüm ara ara değdiği mavilikleri izlerken nefes alışları uykuya geçtiğini fısıldar gibi sakinleşmiş olan Mete'nin nefesini dinliyordum. Gerçekten de kilometrelerce ötede benim için hazırlanmış bir odada eşyalarımı yerleştiriyordum. Ayaklarımın hemen altında gibi duran bir maviliğin yaydığı huzurlu bir anın içinde kendimi ağlarken buldum. Bu sefer her zamankinden farklı bir neden den dolayı akan yaşlarım ile eşyaları yerleştirdim. Üzerime giydiğim bol paça kot pantolon ve geniş askılı beyaz üst ile saçlarımı örmeye başladığımda Meryem hanımın bana verdiği saç bantlarından biri ile örgümün sonunu bağladım. Uyuyamayacağı mı biliyordum o yüzden hazırlanıp yataktan benim için boş bırakılmış alana yerleşip oturdum. Geldiğimi hemen fark eden Mete beni kendine doğru çekerken belime sarılmıştı.
Gözlerim maviliklerde kulağımda evin içinde gezip duran kahkahalar ve Mete'nin nefesleri ile gerçekten de bir rüyada gibiydim. Yine haklı çıkmıştı her şey düzelecek derken gerçekten de bugünü planlamış olmalıydı. Ellerim bana yaslı olan başının üzerine indiğinde saçlarına doladığım yumuşak saçları seviyordum.
'Teşekkür ederim Mete '
~~~~~
Helloooooo 🍪
Okuyan herkese teşekkürler yorum ve yıldız bırakırsanız çok sevinirim 🌌
Kendinize iyi davranın 🦋
|
0% |