

Hello oooo🎃
ayol yorum yapın etkileşim bırakın diye çığırcam şimdik🐦⬛
keyifli okumalar🪼
Önümde uzanan haber sayfalarının her birinde birbirinden farklı yorumlara bakmaktan artık kendi doğrularımı karıştıracak noktaya gelmiştim. Ama yinede iyiydim eğer doğruysan tüm dünya tersine de inansa günün sonunda doğruluğun kanıtlanıyordu.
Anlaşmaları iptal eden üç firmayı öncelikli olarak listeme eklemiştim bir daha hiçbir şekilde yolumun kesişmemesi gereken o listedeydiler artık. Üzerimde ki kıyafetler ile hazırlandığım podyuma rağmen bir köşede haberlere bakıyor olmak ilk defa sahip olduğum bir iç güdüydü. İstemsizce birilerinin fikirlerini ilk defa bu kadar önemsiyordum. Uzun bir aranın ardından podyuma çıkmak gibiydi ama totalde bir hafta bile olmamıştım. Hergün bir şeylere koşmaya alışmış olan benliğim bu süreci afallamakta haklıydı.
‘Hazır mısın?’ yanımda duran sahne yönetmenine gülümsedim. Her zaman hazırdım ve şuanda pek öyle durmadığımın farkındaydım. Yinede halen elimde olanları en iyi şekilde sunmaya devam edecektim. Gün sonunda tercih edilenden tercih eden konumuna geçtiğimi fark edip birkaç elemede ben yapabilirdim.
Alp’in salonunda ağlamamın üstünden sadece birkaç saat geçtiğinde Kevin’ın saçmalama Ayşin adlı uzun vaazını dinlemiştim ve olduğum konumu yeniden hatırlamıştım. Doğru arkadaş gerçekten hayat kurtarıyordu.
‘Üç iki bir’ sırtıma dokunan el ile podyuma ilerlediğimde ışıkların altında ilk defa gülümsedim. Ait olduğum yere kavuşmuş olmanın garip tadı ile podyumda ilerlerken müziği bastıran tepkiler ilk defa bu kadar netti. Üzerimdeki kıyafetin her noktası kadar benimde her parçam inceleniyordu. Bileğimden aşağıya sarkan kırmızı ipler ile yolu yarıladığımda u dönüşü ile diğer konukların kolidoruna geçtim. Birkaç kolidor konsepti podyumları seven birisi olarak bu denk geliş muazzam iyi hissettiriyordu.
Çalan müzik parlayan flashları bastıran ve yok eden ışık altında ilerleyip yeniden geriye doğru döndüğümde uzun kuyrukta sıramı aldım. Kapanış yürüyüşünden sonra kızlarla beraber zıplamalı bir kutlamaya karıştığımda içimdeki yangının dindiğini fark ettim.
‘Ne şovdu ama’ Elle’in omzuna yaslandığı yeni kızı etrafında döndürürken haykırdığı şeye kahkaha attım. Uzun zaman sonra podyumda olduğu ilk andı ve onun için anlamı büyük olmalıydı.
‘İyi işti’ onu onaylamak için kurduğum cümle ile daha da keyiflendiğinde etrafa gülücükler saçmaya devam ediyordu. Kıyafetlerimizi dikkatli bir şekilde çıkaran ekibe yardımcı olurken kulise röportaj için basın alınmaya başlamıştı.
Giyinme kabininden üzerimde team barbar hırkası ile çıktığımda onun içinde yok olma fikri ile karnım kasıldı ama yinede beni bekleyen kameraya yöneldim.
‘Nasıl bir geceydi sence’ ilk sorunun geceye dair olması ile yüzüme bıraktığım gülümsemeye eş omzuma atılan kolu fark ettim Elle yanımda bana göz kırparken birkaç gün önceki didişmemizden çok uzak görünüyorduk.
‘Sizler için nasıldı’ birkaç övgü sözcüğünden sonra modayı övdüğümüz cümleleri sıraladığımızda içten içe rahatlamaya devam ediyordum. Hayat buradaydı bazı günler kapkarayken bazı günler daha beyaz ve ışıklıydı. Şuan parla zamanımdı.
‘burcu hanım ile olanlardan sonra iş sözleşmesini fes eden firmalar hakkında bir şeyler söylemek ister misiniz?’
‘Açıkçası kendi kararları olduğuna inanmak istiyorum.Çünkü doğru tek bir tanedir ve kurumlar doğrunun yanında olmalıdır diye düşünüyorum her zaman. Fakat seçim bana göre yanlış tarafta bulunuyorsa o kurumlarda yanlış demek oluyor’
‘Yani buradan yanlış kişiyi seçtiklerini mi anlıyoruz?’
‘Asla iyi bir manken Burcu eminim işinde de iyi şeyler yapacaktır. Sadece marka imajlarına ve görüşlerine onu uygun bulmuşlar diye düşünüyorum’
Sırtıma çarpan el ile her an dağılmaya müsait yüzümü yeniden keyifli bir gülümseme ile kuşattığımda soruların şekli değişmişti.
‘İlişkinizin nasıl gittiği ve emekli olmanız hakkında dolaşan iddialar hakkında ki fikirleriniz’
‘Öncelikle ilişkim gayet tadında ilerliyor. Emekli olmak bu sektör için uzun bir sürecin sonunda olabilecek bir şey ama bir noktada iş yükümü hafifleteceğimde bir gerçek. Hayatımdaki insana göre de şekil alacaktır diye düşünüyorum’
‘Şimdilik bu kadar yeter’ kulis çalışanları bizi oradan kurtarırken hepsine sonsuz teşekkürlerim sunarak araca doğru ilerledim. Gözlerimden akan yorgunluk ile koltuğuma oturduğumda çalan telefonumu yanıtladım.
‘Güzelim’
‘Alp’ sesindeki keyifli tona eşlik eden sesim ile rahatladığında onun benden daha gergin olduğuna yemin edebilirdim.
‘Birkaç görsel gördüm ve kalpten gidiyordum bu kadar güzel olman haksızlık diye düşünüyorum’
‘Ah iltifat anında mıyız. Beni böyle şımartırsan sürekli isterim’
‘Eve dönersen sürekli kulağına bunları fısıldayacağıma söz veriyorum’
‘Tanrım beni yoldan çıkarmak için taktik mi bu’
‘Asla ama çıkacaksak beraber çıkacağız’ kahkaha dolu sesi ile söylediği şeye bende güldüğümde trafikte yerimi almıştım. Gözlerim uzayıp giden yolda gezinirken yarın geri dönecek olduğumdan bu gecelik konaklama mekanıma ilerledim. Dinlendikten sonra yola çıkmak her zaman daha sağlıklıydı.
‘Günün nasıldı’ yorgun bir tıslama ile çıkan sesine tekrar güldüğümde keyifli halini saklamaya çalışan sesini dinledim.
‘Ah çok yorucu keşke sevgilim yakınlarda olsaydı ve bana sarılsaydı diye düşünüyorum’
‘Sevgilin muhtemelen yarın öğlen saatlerinde sana sarılacak’
‘Dikkatli sürmeyi unutma’
‘Ben senden daha iyi şoförüm’
‘İtirazım yok’ kabullenişi ile gözümün önünde omuzlarını aşağıya bırakıp boynuma sarılmadan önceki hali geldiğinde yeniden gülümsedim. Onunla konuşurken yüz kaslarım fazla mesaide bulunuyordu ama bundan hiç şikayetçi değildim.
‘Ben gelene kadar kendini koru’
‘Burada olup beni korumalısın Ayşin’
‘Korkma küçük aslan geleceğim’ oyununa eşlik ettiğimde kahkaha sırasını ona bırakmıştım.Tüm yol boyunca anlattıklarını dinleyip ona takılmaya devam ettiğimde sonunda geldiğim ön kapı ile derince bir soluk verdim. Yakın bir otelde konaklıyordum ama yinede ölümüne yorgun hissediyordum. Lobide ki genç kıza iyi akşamlar dileyip odamın olduğu kata yönelmek için ilerlediğimde telefonu kapatmıştım.
Odanın içine savruk bir şekilde atıldığımda sırtımda hissettiğim yorgunluk ile kendimi duşa bıraktım. Sıcak su sıcaklık güneş hep iyi hissettiren şeylerdi. Daha iyi bir şekilde yatağa uzandığımda açıklamalarımı çarşaf çarşaf anlatan yazıları okumaya başladım. Bir kelimenin binbir türlü hali gibi duran yazıların bazılarına kahkaha attığımda yorgunluğuma yenik düşmek üzereydim. Kevin’ın konuşmalarımın altına yaptığı yorumlar ile onun bu tavrına yeniden güldüğümde tüm gece boyunca yaratacağı dramaları dinlemek için iyi bir uyku çekmem gerektiği ortadaydı.
Alp ile birleştirilmiş resimlerimize bakarken onunla daha fazla fotoğraf çekilme işini aklımın bir köşesine not düştüm. Tüm günü beraber geçirdiğimizde bile tek bir anı kaydetmiyorduk. Bu bir yandan muhteşem bir şeydi ama bir yandan anılarımız olması fikride cazip duruyordu.
Gözlerim uykunun kollarına yenik düşerken kulağımda fısıltısı duran adamı düşündüm. ‘Sen her zaman parlıyorsun güzelim ışığın öyle kolayca sönmez’ ne tatlı bir teselli cümlesiydi ama oldukça gerçekti. Kendime inandığım bir günün sonunda sırtımdaki yanma yüreğimdeki ferahlama ve etrafımı saran sevgi ile uykuya yenildim.
by
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 6.04k Okunma |
474 Oy |
0 Takip |
47 Bölümlü Kitap |