İpek: Allah razı olsun mafya bey ne muradın varsa Allah nasip etsin. Tuttuğun altın olsun. Çok sağ ol telefon için.

İpek: Ama yine de benim şahsi telefonum elime ulaşsa iyi olurdu. 👉👈

İpek: İçindekiler Çok önemliydi. :(

Emin: Bir muradım var inşallah kabul olur. (Gönderilmedi)

Emin: Telefonunu karıştığın kişi seni arıyordu aslında. Hiç mi görmedin aramaları.

İpek: Göremiyorum ki! Nasıl bir sistem koymuşsa arayan kişiyi bile cevaplayamıyorsun.

İpek: Sana bir şey itiraf edeyim mi?

Emin: Et bakalım.

Emin: Yine ne geçiyor o fıldır aklından. (Gönderilmedi)

İpek: Ben salağım.

Emin:

Yazıyor...

İpek: Hiç öyle itiraz edip de sen akıllı kadınsın deme bana.

İpek: Millet telefonuna neler neler koyuyor kimse dokunmasın incelemesin diye bir ben varım hiçbir önlem koymayan. Şifre bile koymuyorum.

İpek: Neden?

İpek: Çünkü unutuyorum iki dakika içinde. Sonra şifreyi kırmakla uğraş.

Emin:

Yazıyor...

İpek: Ya bir elin dursun ben bir şey diyorum.

İpek: Sözümü kesme!

Emin:

Çevrimiçi...

İpek: Sonra da Telefonum kaybediyorum hop herkes özelimi görüyor.

İpek: Merak ya, insanın içinde var. Bakmasa ölür mübarek.

İpek: Sence ne yapmalıyım? Tuşlu telefona mı geçsem? Hem onun riski de sıfır.

Emin: 

Yazıyor...

Emin: Sen neden bu kadar hassasın telefon konusunda???

Emin: Bir şey mi gizliyorsun yoksa? Hayır ben biraz göz attım da pek öyle gizleyecek bir şey de yok.

İpek:

Yazıyor...

Emin: Hiç öyle çemkirme! Sen de benim telefonuma baktın. Özel alanıma girdin.

İpek: Senin o yakışıklı suratına çok meraklıyım ya o yüzden göz gezdirdim zaten. (Gönderilmedi)

İpek: Belki bir şey bulurum da polise veririm diye kurcaladım Horoz! (Gönderilmedi)

İpek: Ağzımı dair açmadım. İftira etme bana.

Emin: Atma*

İpek: Ne?

Emin: İftira etme dedin ya İftira etme değil İftira atma olacak.

İpek: Ay sen bir de Türkçe TDK'sı mı oldun başıma? Sen mafya olduğun kadar TDK'cı mısın Dingil Mafya! Sana ne be! Sana mı kaldı düzeltmek. (Gönderilmedi)

İpek: Bunu mu konuşacağız gereksiz gereksiz yere?

İpek: Telefonumu istiyorum! O erkek midir kadın mıdır her neyse bana Telefonumu getirsin! Konum mu atarsın yoksa direkt karşısına mı çıkarsın bilmem ama bana Telefonumu getir!

Emin: Sen bana emir mi verdin?

İpek: Emir olarak algılama Emin olarak algılayabilirsin. Hani adın Emin ya o bakımından.

Emin: 

Yazıyor...

Emin: Ben sana neden kızamıyorum ki... (Gönderilmedi)

Emin: Neden sana kıyamıyorum... beni ne hale getirdin! Peşinden koşturacağım diye her şeyi unutur hale geldim. (Gönderilmedi)

Emin: 

Yazıyor...

İpek: Ben şimdi gösteriye gidiyorum. Bir güzel kurtlarımı döküp geleceğim. Sen de o sırada o şahısa ulaş ve telefonumu bana getir.

Emin: Herkesin önünde dans mı edeceksin? (Gönderilmedi)

Emin: Gömerim lan o gösteriyi yerin dibine! (Gönderilmedi)

Emin: Benden haber bekle.

Emin: Ve lütfen bir daha telefonunu başkasıyla karıştırma.