@selahittin
|
Anlamak zor değildi evet bu kıştı ve soğuk geçerdi intiharımı böyle bir günde seçmem aman neyse ya dedi ve karlara bata çıka ilerledi.ne kadar görmezden gelse de soğuk bir bıçak gibi Bedeninin bütün kıvrımlarını yalayıp ruhunun Derinlerindeki en saklı ısıyı bile alıp götürecek Bir soğuk vardı.Yer beyaz gök beyaz ve tüm bunların ardında sonu görülmeyen bir karanlıktan beyaz pamuk şekerler gibi Kıvrılıp gökyüzünden yağan kar Nefes almayı daha da zorlaştıran rüzgârla kolkola Girmiş onu ölüme Götürmekte idiler. Yetimhanenin ışıkları uzaklarda kalınca dizleri üzerine Çöktü, Kemerine takılı bıçağı çıkararak İki elinin arasını aldı ve kar geldi o karanlığa ona bir el uzatılacakmış Umuduyla baktı uzunca bir süre. Evet dedi İçinden, demek buraya kadar ama olsundu ya o yeni uğraşmıştı bayağı çaba göstermiş uğraşmış yorulmus ona sunulan her şeyle yetinmeye çalışmıştı sadece Var olmaktı mesele Ama olmamıştı işte ne yaparsın. Bakışları son umudunu da getirip bıçağın parlayan Keskinliğine döndü, hiç düşünmeden yapması gerekeni yaptı. Ölümü bile bu beyaz ahengin içinde kırmızı bir leke gibi onu huzursuz etmişti. Sırt üzeri uzanıp yine gökyüzüne baktı. şimdi, ne gecenin karanlığı ne soğuk ne de o içine düştüğü yalnızlık kalmıştı, tıpkı anne kucağını andıran bir sıcaklık bütün bedenini sarmış gözlerinde garip bir uyku ve dudaklarından şu sözler döküldü "mutlu musun Tanrı"
|
0% |