61. Bölüm

57: GEÇMİŞİN İZLERİ

Eda
selinayeda_x

-Düzenlenmiştir.

GEÇMİŞİN İZLERİ

  

Geçmişin izleri, şu anki gerginlikle iç içe geçerken Sky, Tyler’ın karşısına dikildi. Gözleri, karanlıkta parlayan bir çift hiddetli alev gibiydi. Ama içinde derin bir sorgulama vardı: “Neden bu kadar geç kaldık?” diye düşünüyordu. Tyler’ın yüzündeki hüzün, Sky’ın içindeki öfkenin bir kısmını bastırsa da gerginliğin izleri hâlâ belirgindi.

Sonunda Tyler, dişlerini sıkarak derin bir nefes aldı ve araya giren sessizliği gözlerini bir an daha çevrede gezdirdikten sonra bozdu. “Henüz değil, ama burası tehlikeli. Düşmanlar her an ortaya çıkabilir,” dedi bozdu: “Burası tehlikeli. Burada daha fazla kalamayız.’’ Dedi.

Sky, Tyler’ın bu sözlerine karşılık soğukkanlılığını korudu. “Arabam hemen orada,” dedi. Sesi soğukkanlı ve kontrol altındaydı, ama içinde hâlâ kaynamakta olan bir öfke vardı.

Tyler, gözlerindeki hüzünle Adelia’nın cansız bedenine bakarak onu nazikçe kucakladı. Bedenindeki soğukluk, kalbine bir kez daha bıçak gibi saplandı. Onu dikkatle taşıyarak arabaya doğru ilerledi. Lucas, Sky’ın ardından hızlıca arabaya geçti ve şoför koltuğuna oturdu. Sky, ön koltuğa geçerken Maya sessizce arka koltuğa yerleşti. Tyler, Adelia’nın soğuyan bedenini dikkatle aralarına yerleştirirken Maya’nın gözleri bir anlığına Adelia’nın yüzünde dolandı. Sessizce başını eğip gözyaşlarını saklamaya çalıştı.

Arabada derin bir sessizlik hâkimdi. Aracın motoru çalıştığında, geride bırakılan kayıpların ağırlığıyla dolu bir hava içinde kurt evine doğru yola çıktılar. Sky’ın sert bakışları yolda, Lucas’ın elleri direksiyonun üzerinde gergince sıkılıydı. Tyler ve Maya ise arka koltukta, aralarına aldıkları Adelia’yla birlikte hüzünlü bir yolculuk yapıyorlardı.

Yolda ilerlerken, her biri kendi düşüncelerine gömülmüştü. Tyler’ın zihninde Adelia’nın son fısıltısı yankılanıyordu: “Hoşça kal, kral…” Bu sözler, onun kalbine kazınmıştı ve artık asla silinmeyecekti.

Gece, karanlığın sessizliğiyle onları sararken, arabada yankılanan tek şey, kaybettikleri bir hayatın ardından gelen derin bir yasın sessizliği oldu. Karanlık yollar, onları belirsiz bir geleceğe taşırken, herkesin içinde kendi acıları ve pişmanlıkları yankılanıyordu.

Gün batımı yaklaşırken, balo hazırlıkları Adelia için oldukça yorucu bir hale gelmişti. Tüm karmaşanın arasında Sky, Adelia’nın yorgun düşüp odasında uyuyakaldığını fark ettiğinde, onu rahatsız etmek yerine biraz dinlenmesine izin verdi. Gösterişli kristal avizeler, koridorları loş bir ışıkla aydınlatırken Sky, sessizce alt kata indi. Aklında, Adelia’nın o gece sahnede nasıl bir konuşma yapacağı vardı; onun bu kadar sorumluluk altına girmesi ve yaşadığı kayıplara rağmen dimdik durması Sky’ı hem etkiliyor hem de endişelendiriyordu.

Alt kata indiğinde, odaya hakim olan nostaljik ahşap kokusu ve pencerenin ardından sızan gün ışığı dikkatini çekti. Evin bu sessiz saatlerinde, Sky düşüncelerine dalmıştı. Kendi iç sesini dinlerken Adelia’nın hayatındaki yerini ve ona ne kadar yardım edebildiğini sorguluyordu. Onun yanında olmak istemiş, ona destek olmayı hedeflemişti ama Tyler’ın da işin içine girmesi işleri daha da karmaşık hale getirmişti. Sky, Adelia’ya bir şeyleri itiraf etmek istiyor fakat Tyler’ın varlığı onu sürekli duraksatıyordu.

O sırada alt kattaki salona geçtiğinde, oturduğu koltuğa yaslanıp derin bir nefes aldı. Akşam olacak ve Adelia’yı baloya götürmesi gerekecekti. Ama bunun öncesinde, kendi içinde cevaplaması gereken çok soru vardı. Salona yayılan huzurlu sessizliği bozan düşünceleri arasında bir çatışma yaşarken, Adelia’nın uyandığında ona nasıl bir ruh haliyle yaklaşacağını düşündü. O sırada Adelia’nın hafif ayak sesleri yukarıdan yankılandı ama Sky, onun uyanmasına daha vardı diye tahmin ediyordu.

Sky’ın içinden geçen düşünceler gittikçe daha derinleşirken, alt katta tek başına olduğu sırada aniden evin kapısı hafifçe açıldı. Sky hemen tetikteydi, ama gelen kişinin Tyler olduğunu anlaması uzun sürmedi. Tyler’ın güçlü ama sakin adımlarıyla salona girmesi, birden odadaki havayı değiştirdi. İkisi de birbirlerini fark ettiklerinde, geçmişten gelen bir anın yankısı gözlerinin içine bakışlarıyla geçti.

Tyler ve Sky daha önceden tanışıyorlardı. Fakat bu tanışıklık, dostluktan ziyade bir soğuk savaş gibiydi. Tyler, her zamanki gibi vakur ve soğukkanlı duruşuyla Sky’ın karşısına geçti. Sky’ın içindeki karışıklık, onun sert ve kontrol edici tavırları karşısında kendini daha da hissettirdi. Adelia’ya karşı sahip oldukları hislerin çatışması, odanın sessizliğinde bariz bir şekilde hissediliyordu.

Ve Sky ‘’Adelia biliyor mu?’’ diye bir soru yönelttiğinde Tyler sessiz kalıyordu.

Adelia bilmiyordu. Adelia’ya bu kadar zaman geçmiş olmasına rağmen hiçbir şeyi itiraf edememişti.

Bugün söylemeliydi.

Bugün artık söyleyecekti!

İçinde tutamadığı bu büyük sır büyük bir patlama gibi bir gün yayılmaktansa… Tyler bunu alıştıra alıştıra yapabilirdi!

İki adam arasındaki bu sessiz anlaşmazlık, onları tetikte tutuyordu. Tyler, duraksamadan devam etti: “Balo gecesi önemli. Adelia’nın üzerinde büyük bir sorumluluk var. Onu zor durumda bırakmamalısın.” Bu sözler, doğrudan Sky’a yönelikti ve Sky bunun farkındaydı. Tyler’ın korumacı tavrı, her zamanki gibi açıktı ama Sky, bu meydan okumanın içinde ezilmeyecekti.

Sky, içindeki karışık duyguları kontrol altına alarak biraz daha rahat bir ses tonuyla cevap verdi. “Ona zarar vermek için burada değilim.. Onun yanında olmak istiyorum, ona destek olmak istiyorum. Tıpkı senin gibi.” Bu sözler, Sky’ın içtenliğini yansıtsa da Tyler’a olan güvensizliğini de ima ediyordu

Tyler, bu cevabı dinledikten sonra gözlerini hafifçe kısarak Sky’a baktı. Bu sözlerin ardındaki gerçek niyeti tartmaya çalışıyordu. Sky’ın niyeti samimi gibi görünse de onun Adelia’ya olan yaklaşımı, Tyler için potansiyel bir tehdit olarak kalmaya devam ediyordu. “Adelia, kendi yolunu bulmaya çalışıyor. Ona zarar verecek ya da yolunu tıkayacak herhangi bir hareket, ikimiz için de sorun olur,” dedi Tyler, tehditkar olmayan ama kesinlikle belirgin bir tonla.

Sky, Tyler’ın bu sözlerinin altında yatan uyarıyı hissetti. Adelia’nın hayatındaki yerlerini, ona olan yakınlıklarını ölçmeye çalışıyordu. Ama şimdi, asıl mesele bu değildi. Sky, içindeki kıskançlık ve kafa karışıklığını kontrol altına alarak başını hafifçe salladı. “Onun iyiliği için buradayım Melez.. Bunun için endişelenmene gerek yok,” diyerek sohbeti sonlandırdı.

Sky bir vampir avcısıydı.

Tıpkı Başkan Lewis gibi.

Tıpkı ailesi gibi.

Tyler ise insanüstü bir melez!

İkisinin hikayesi yıllara dayanıyordu. Uzun yıllara!

İkisi birbirlerinin varlıklarından haberdarlardı.

İkisi arasında düpedüz bir ateşkes vardı.

İkisi de büyükleri dinliyordu. İkisi de tartışmadan uzak, iki medeni insan gibi kalmaya çalışıyorlardı.

En sonunda Tyler sıkılıp ayaklandığında koyduğu üç kutuyu gösterdi.

‘’Adelia’nın balo için aldığı şeyler, bende unuttu da!’’ Tyler’ın sesindeki üstünlük ve yüzündeki sırıtışa karşın Sky ayağa kalktı.

‘’Şu an üst katta, koridorun sonundaki odamda uyuyor.’’ Dedi.

Tyler’ın yüzü belli belirsiz solarken bunu Sky’a belli etmemişti.

Umursamazca omuz silkti ve söze girdi. ‘’Bir ziyaret edeyim öyleyse!’’

Tyler salondan uzaklaştığında Sky sadece arkasından gözlerini devirerek yetinmişti. Taa ki Elizabeth’in mutfaktan gelme anına kadar.

‘’Kimdi o tatlım?’’ Sky hızlıca bağırdı.

‘’Balo eşyalarını unutmuş arkadaşı getirdi!’’ Elizabeth gülümseyip kutulara bakınca hemen kanepenin yanına gitti.

‘’Hadi bak bakalım güzellik uyanmış mı? Bende kutuları getiriyorum!’’

Sky annesine gülümseyip yavaşça üst katın yolunu tuttuğunda annesi de arkasında taşıdığı kutular ile peşine takıldı.

Sky ile Tyler arasındaki ilişki tam olarak böyle ilerliyordu.

Tyler ve Sky eski zamanlardan gelme iki dosttu.

Sözde dost.

Bir nevi anlaşma maddeleri gereğince dost!

Ama olay bunlardan tamamen bağımsızdı.

Tamamen bağımsız bir şekilde…

Asıl olay. İki farklı adam ve aralarından sıkışıp kalmış bir serçeden ibaretti.

Bir yanda çocukluk arkadaşı ve aşkı Sky…

Bir yanda koruyucu kralı olan Tyler…

Ve Adelia… İkisinin arasında bir yerlerde sıkışıp kalmış minik saf bir serçeydi.

Aşk ya da arkadaşlık.

Belki de sadece yandaşlık.

Aynı savaşta aynı cephede savaşmak…

Her koşulda sıkışıp kalmış bir Adelia vardı, aklın ücra bir köşesinde!..

Ormandaki gerilim, yaprakların hışırtısına karışarak daha da yoğunlaştı.

Yol boyunca, Sky’ın zihni Tyler’la arasında geçen sessiz anlaşmazlıkla meşguldü. Adelia’nın hayatında Tyler’ın ne kadar büyük bir yer kapladığını düşündükçe, ona olan hislerinin karşısında ne kadar zayıf kaldığını fark ediyordu. Sky, Adelia’yı önemsiyordu, ona karşı güçlü bir çekim hissediyordu ama Tyler’ın Adelia üzerindeki etkisi barizdi.

Bu düşünceler arasında, ormanın serin havası Sky’ın yüzünü yalarken, Tyler’ın konuşmasıyla kendine geldi.

‘’Evde kalacaksan, sorumluluklarının farkında olmalısın. Onlar senin bildiğin vampirlere benzemez. Bir de… Senin insan kokun içlerinden bir tanesini rahatsız edebilir!’’ Tyler’ın sesi kararlılıkla yankılanırken araba yolda hız kesmeden devam ediyordu. Ormanın erinliklerine giden asfalt yoldalarken kurt evine varmalarına yarım saatten az bir süre kalmıştı.

Sky, Tyler’ın bu sözlerinin altında yatan meydan okumayı sezdi. Tyler’ın kendisine güvenmediği açıktı ama Sky, kararlılıkla gözlerini ona dikti. ‘’Geliyorum! O şu an benim sorumluluğumda. Aileme ne diyeceğim bir düşün bakalım!?’’ Sky’ın sözlerinde de bir aşağılama hissedildiğinde Tyler öfkeyle güldü. Omzunda Adelia’nın başı yaslı iken.

Sky’ın içindeki rekabet duygusu, Tyler’a karşı her zamankinden daha güçlüydü ama bu anın Adelia’yı daha fazla rahatsız etmesini istemiyordu. İkisinin arasındaki bu gizli mücadele, her an daha da belirginleşiyor, sessiz bir savaşa dönüşüyordu.

Tyler, Sky’ın bu kararlılığını gözlerinde tarttı. Onun Adelia’ya olan hislerini anlamaya çalışıyordu. Tyler için mesele sadece koruma değil, aynı zamanda Adelia’yla arasındaki yarım kalmış bir bağdı.

Tyler ardından öfkesini kusarcasına aklına ne geldiyse Sky’a saydırdı.

‘’Hepinizi tek tek pençemin arasından geçirir hiçbirinizi de umursamam! Tek bir ölüm yüzlercenizin ölümüne sebep olur! Beni karşına alma Sky, sadece üzülürsün, her iki şekilde de!’’

Sky öfkeyle burnundan soluyup koltuğa iyice sindiğinde araba asfalt yoldan çıkarak ormanın içine ilerleyen toprak yola girdi.

Gecenin karanlığı iyice çökerken, araba orman yolunda iyice ilerlemişti. Yavaşça evin içinden saçılan ışık yüksek ağaçların arasından görülürken Tyler iç çekti.

Kurt evinin sınırlarına vardıklarında, ormanın derinliklerinden gelen hayvan sesleri geceyi delip geçiyordu. Boz ayı, kurt, baykuş, yarasa ve ağustos böceklerinin sesi!..

Gölgeler arasında hızla hareket eden hayvan silüetleri arabanın sesini duyduklarında anında kaçışmaya başlamışlardı.

Araba üç katlı evin önünde durduğunda Lucas şoför koltuğundan indi.

Ev halkı neredeyse komple bahçeye dizilmişlerdi sırasıyla!

Tyler arka koltukta hareketsiz yatan Adelia’ya kısa bir bakış attı. Gözlerinde hem kaygı hem de kararlılık vardı. Lucas ve Maya’nın yüzleri ciddiyetle gerilmişti; kurtlar bir yabancının gelişine her zaman temkinli yaklaşırdı. Hele de Sky gibi dışarıdan gelen birini gördüklerinde, dişlerin açıkça gösterileceğini bilmek kaçınılmazdı.

Sky derin bir nefes alarak kapıyı açtı. Arabadan inerken kasları gergindi; buradaki atmosferi hissetmemek imkânsızdı.

Kurtların gölgeleri bir bir parlarken Fernando ve Elliot, Thomas’ın yanında başı tutuyorlardı. Bakışları Sky’a küçümseyici bir kibirle odaklanmıştı. Sky onların yaklaştığını görünce, kendini tehditkâr bir şekilde ortaya atmak yerine sakin kalmayı tercih etti. Tyler’a bakış attı, aralarındaki kısa ama anlam dolu bakışma, Sky’a buradaki yerinin ne olduğunu hatırlatıyordu: misafir.

Fernando, gülümsemeye benzeyen bir ifadeyle Sky’a yaklaştı. "Ne oldu? Bir insanı kurtarmak için mi buradasın? Şu zavallı haline bak," dedi, alay dolu sesiyle. Sky’ın gözleri öfkeyle kısılırken, Tyler’ın yanında duran Maya, dişlerini göstermemek için dudaklarını sıkıca kapattı. Ancak bakışları, Fernando’ya sabitlenmişti.

Elliot da alaya katıldı, yanındaki Fernando’ya göz kırparak, "Bu sefer Melez bile işe yaramamış anlaşılan. Belki de Adel’in peşinde olan şu umutsuz kalbi durmuştur. Zavallı şey, ne de olsa Adelia’ya bu kadar bağlı olmak bir tür lanet gibi," diyerek kahkahalarla güldü.

Bu alay dolu kahkaha, Maya’nın sabrını taşıran son damla oldu. Gözleri öfkeyle parladı ve bir an bile tereddüt etmeden Elliot’un üstüne atıldı. Dişleri tehditkâr bir şekilde parlıyordu. Elliot, Maya’nın bu saldırısına hazırlıksız yakalanmıştı; yüzünde anlık bir şaşkınlık belirdi. Maya’nın pençeleri boğazına yöneldiğinde, Elliot kendini savunmak için geriye çekildi. Ancak Maya, onun üzerine tamamen kaplanmıştı bile; tüyleri kabarmış, gözlerinde saf bir öfke okunuyordu.

Tyler, Maya’nın böylesine hızlı ve saldırgan tepkisini beklemiyordu. Aralarındaki bağ ve Tyler’a olan koşulsuz itaat duygusu, Maya’nın bu durumu bir görev gibi benimsemesine yol açmıştı. Adelia’ya karşı yapılan bu alay, Maya için Tyler’a yapılmış bir hakaret gibiydi.

Elliot’un boğazını parçalayacak gibi duran pençeleri, nefes almakta zorlanan Elliot’a derin bir tehdit oluşturdu.

Tam bu sırada, Thomas devreye girdi. Alfalığın doğal otoritesiyle, sert bir kükreme yankılandı. Thomas’ın sesi, tüm ormanı titretti; içindeki alfa gücü, diğer kurtlar üzerinde ezici bir ağırlık yarattı. Maya anında durdu. Gözleri hâlâ öfkeyle alev alev yanıyordu ama Thomas’ın emirlerine itaat etmemek gibi bir seçeneği yoktu. O an, pençelerini geri çekti ve Elliot’u serbest bıraktı. Elliot, yere düşerken nefes nefese kalmıştı ama yüzündeki küçümseyici ifade kaybolmamıştı. Yine de bir daha konuşmamak, onun için daha akıllıca olmuştu.

Tyler, Thomas’a minnet dolu bir bakış attı. Thomas’ın otoritesi, sadece bir emir vermekle sınırlı değildi; bu tür durumlarda tüm kurtların içgüdüsel olarak boyun eğdiği bir güçtü. Thomas, Maya’nın gözlerine dik dik bakarak, “Kontrolünü kaybetmeyeceksin, Maya. Tyler’a bağlı olman, aklını kaybetmen anlamına gelmiyor,” dedi.

Maya başını eğdi. Tyler, Maya’nın üzerinde bu kadar etkili olan bağlılık ve itaat duygusunun kökenlerini düşünmeden edemedi. Maya, geçmişte Tyler’a hayatını borçluydu; o yüzden ona her koşulda itaat etmekte kararlıydı. Tyler, Maya’nın bu bağlılığını takdir etse de,

Onun böylesine kontrolsüz bir öfkeye kapılmasından rahatsızdı. Bu durum ileride daha büyük sorunlara yol açabilirdi. Ama şu anın en büyük önceliği Adelia’ydı.

Sky, Thomas ve diğer kurtlar arasında dönen bu sessiz anlaşmazlığa sadece izleyici olarak kalmıştı. Ancak içinden bir şeyleri sorgulamadan edemiyordu.

Adelia’nın ölü bedeni, onların arasında sadece bir alay konusu muydu? Sky’ın bu düşünceleri, Tyler’ın Adelia’yı kucaklayarak arabanın arka kapısından çıkarması ile dağıldı.

Adelia’nın yüzü solgundu, kalp atışları durmuş bir vaziyetteydi.

Bütün gözler Tyler’ın kucağındaki ölü bedene döndüğünde Thomas olduğu yerde kalakalmış iken Fernando’nun gözleri kısılmıştı.

Elliot’un ise alaycı tavrı devam etti.

Thomas, Fernando ve Elliot’a kısa bir bakış attı; onlardan uzak durmaları gerektiğini hissettiriyordu. Fernando başı ile onayladığında Elliot alayla güldü.

‘’Bu kadar güçsüz olduğunu düşünmezdim.’’ Dedi. Sözleri Tyler’aydı.

‘’Melezimiz ölü gelinini getirdi!’’ dedi Ellioth bir kez daha alay edercesine. Ve ardından kendi sözlerine kendi kahkahayı basarak güldü.

Tyler sakince verdiği nefesinin ardından Sky’a kısa bir bakış attı. Hala kucağında cansız bedenini tuttuğu Adelia’yı emanet edebileceği en yakın kişi kendisiydi.

Tyler ona Adelia’yı nazikçe verdiğinde Sky tereddüt etmedi. Tyler’ın kolları arasından kopup giden Adelia’ya karşın Tyler’ın tepkisi ise güçlü bir yıkımla geldi.

Yüzünde önce sebebi belirsiz bir sırıtma ışıldadı, dişleri ise parlamaktaydı. Tupturuncu melez gözleri de ortaya çıktığında ise sonuç kaçınılmazdı, sürü ve arkadaş bağlılığı için büyük bir yıkım!

Elliot Tyler’ın sabrını sınarken Tyler’ın bu artık umurunda bile olmamış ve artık anlaşmayı sonunda bozmuştu.

Tyler ve Thomas’ın yaptığı bu dostluk anlaşması da bir yere kadardı, bir tarafın sabrını iyice sınamasına ve anlaşmayı bozmayı sağlayana kadar!

Tyler bir anda düşüncesizce atıldı Elliot’un üstüne. Sonrasında olanlar ise bariz bir şekilde belliydi.

Yıkım tek bir hamlede gelmişti. Zaten tek hamleden fazlası bir melezin uğraş alanına bile girmezdi, hele ki bu melez doğuştan gücün köküyle dünyaya gelmiş ise!

Thomas Elliot’a attığı tek bir bakış ile onu susturdu.

Elliot veya sürüden herhangi birisi... Hiçbiri bir tepki dahi veremeden Tyler hiçbirine izin vermeyerek Elliot’un üzerine bütün melez hızını kullanarak yürüdü. Sonraki saniyede ise ortamda bir kemik kırılması sesi yankılanmıştı.

Tyler o an Elliot’un boynunu kırıp baygın bedeni bir kenara fırlatıp attığında bütün gözler onu buldu.

Şokla açılan birçok göz yerini öfkeye bırakırken Tyler hepsine birer birer bakış atarak olduğu yere geri döndü. Ardından sanki koruma kalkanıymışçasına Adelia’yı bir kez daha Sky’ın kollarından doğru kucağına aldığında önünde bıraktığı koca bir kurt sürüsüne döndü, gözleri öfkeden köpüren bir alfayla bakışları kesiştiğinde bu Tyler’ın artık umurunda bile değildi.

Bu sırada bahçede bebek sakinleştirmeye çalışan Lydia ve Jonas çıkmıştı ortaya.

Lydia Adelia’yı kalbi atmıyorken gördüğünde olduğu yerde kalakaldı.

Thomas harekete geçeceği esnada Lydia’yı ve de bebeği gördüğünde bir anda hareketsiz kalmıştı. Fernando ve Lucas yerde yatan bedeni kaldırıp içeri bir hışımda taşırlarken Thomas’ın bakışları Jonas’a kaydı.

Jonas Lydia ve bebeği zorlukla tuttuğunda Lydia küçük Martina’yı Jonas’a vermişti.

‘’Adelia?’’ Lydia’nın sesini duyan herkes o tarafa baktığında Lilith hızlıca onların yanına gitti.

‘’Yok bir şey Lydia. Hadi, hadi geçin içeriye bebeğimiz üşütmesin.’’

Ama Lydia durmadı. ‘’Peki ya Elliot, ne oluyor burada biri açıklayacak mı!?’’

Lydia bir şeyler söylemeye çalışırken onu o esnada dinleyen hiç kimse yoktu. Thomas’ın Jessica’ya verdiği işaret sonucu Lydia’nın Jessica ve Lilith ile eve geçmesi bir olmuştu.

Jonas kucağında Martina ile kalakalmışken bilgi almak için Thomasların yanına gitti.

‘’Ne oluyor?’’ Jonas’ın sorduğu soru anında Elliot tarafından cevaplanmıştı.

‘’Hadi içeri geçelim.’’ Dedi. Maya başını sallamıştı. Ardından bir kez daha Tyler’a ve Adelia’ya baktı.

Maya ve Lucas da içeriye geçtiğinde dışarıda tüm olay boyu sessiz kalmış Brad, tüm bu kurt adam entrikasını dinleyen Sky, elinde bebek kalakalmış Jonas ve de Tyler!

‘’Yok bir şey!’’ diyerek bağırdığında Tyler; Brad ve Jonas bakışmaya başlamıştı.

Küçük kurt bebek Martina babasının kucağında titrediğinde Tyler ürperdi.

'’Geçin içeriye. Bebeğinizle ilgilenin.’’ dedi ardından.

Jonas hiçbir şey anlayamadan kendisini evde bulduğunda Brad’in gözleri öfkeyle Sky’a bakmaktaydı.

Tyler bıkkınlıkla gözlerini devirdiğinde iç çekti.

‘’Brad!’’ Brad’in bakışları Tyler’a dönerken Tyler iç çekerek eve yöneldi.

‘’Kendine hakim ol, bir de seninle uğraşmak zorunda kalmayayım.’’

Tyler Adelia’yı da alıp evden içeriye girdiğinde Adelia’yı doğruca kendi odasına çıkarmıştı.

Brad ve Sky hala bahçedeyken Sky eve doğru gideceği sırada Brad Sky’ı göğsünden usulca ittirdi.

‘’Sen nereye!?’’ Sky’ın bakışları Brad’i bulduğunda Brad sözlerini sürdürdü.

‘’O bizden biri, seni ilgilendirmez bundan sonrası.’’ Sky gözlerini devirdiğinde Brad ısrar etti. Brad’in Sky’ı eve sokma niyeti yokken Sky’ın her bir karşı koyması onu daha da sinirlendirmişti.

Brad kontrolden çıkmak üzereyken evden Lilith bir kez daha dışarı fırladı.

‘’Brad!’’

Brad Lilith’in sesini duyduğunda bir adım geri çekilmişti. Lilith hızla Sky ve Brad arasına girince Sky’a döndü, sırtı Brad’e dönüktü.

‘’Gitsen iyi olacak, senin iyiliğin için. Brad… Yeni dönüştü, kendini her zaman kolayca tutabileceğini sanmam. Adelia bizimle kalacak, arkadaşlarımı getirdiğin için teşekkür ederim, minnettarım ama olay bu kadar. Anladığım kadarıyla vampir avcısısın ve Adelia’nın arkadaşının. Sorun şu ki… O zaten öldü! Dönüşürse bizimle, dönüşmezse… Anlıyorsun değil mi?’’

Sky’ın yüzü düştüğünde Brad Lilith’i kendine çekip omzunu Lilith’e attı.

‘’Hadi gidelim ruh sağlık uzmanım!’’

Brad ve Lilith Sky’ı orada arabasının başında bıraktığında evin yolunu tutmuşlardı, Sky ise daha fazla kalamamıştı orada. Arabaya bindirdiği gibi çalıştırdı ve gitti.

Burada, evin bahçesinde olan alaylar ve kavgalar ise gecenin karanlık şarkısı olarak ay ışığıyla geceye karışmıştı.

 

Bölüm : 07.09.2024 23:22 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Eda / VAMPİRİSTİK Serisi / 57: GEÇMİŞİN İZLERİ
Eda
VAMPİRİSTİK Serisi

80.77k Okunma

15.4k Oy

0 Takip
135
Bölümlü Kitap
VAMPİRİSTİK01: HER ŞEYİN BAŞLANGICI02: GİZLİ PARTİ GECESİNDEN BİR ÇİFT DİŞ03: PARANOYA SONRASI GERÇEKLİK04: BİR VAMPİRİN SIRRI05: KAÇAMAK06: RUH VE BEDEN07: YÜZLEŞME08. AV VE AVCI09. TATLI BİR BİRLİKTELİK10. WİLHELM SORUNU11.OTELİN KEYFİ12. AİLE EVİ13. KAYIP14. AFFEDİŞ15. WİNCHESTERLER16. ORMANIN HÜKÜMDARLARI17. MELEZ1.SEZON FİNALİ2. SEZON TANITIM19: YENİDEN DOĞUŞ20: İYİLEŞME21: DOĞUM GÜNÜ22: KURT EVİNDE DOLUNAY ETKİSİ23: MELEZ İLE BAŞ BAŞA BİR GECE24: BİR PANSUMAN MESELESİ25: MELEZ EVİNDE MELEZ İMTİHANI26: KARANLIKTA SAKLANAN GÖLGE27: İNSANÜSTÜLERLE İMTİHANDA28: ANTRENMAN29: MELEZİN ÖZELİ30: AKUAMARİN TAŞI31: BİR MELEZ SORUNSALI32: GEÇMİŞİN İZLERİ33: BOKS MAÇI34: MELEZ DE BİR VAMPİR35: ÜÇ BENZEMEZ2. SEZON FİNALİ3.SEZON TANITIM37: YAŞAMLA ÖLÜM ARASINDA BİR YERDE38: SON STRATEJİ BÜKÜCÜ39: DOĞUŞUN SAATİ40: TYLER SALVADORE41: DÖNÜŞÜM42: KANDAŞ SAVAŞI43: MELEZLİK SORUNLARI44: ACININ IZTIRABI45: DOLUNAYIN ETKİSİZLİĞİ46: MELEZLERİN DANSI47: SAĞLIKÇI İLE ALFA48: BEBEK MARTİNA49: GELİŞİM VE BÜYÜME50: ADELİTO VE SKYİTO51: KAOSUN GETİRİSİ52: GEÇMİŞE DÖNÜŞ53: BALO3. SEZON FİNALİ4. SEZON TANITIM55: BİR YILDIZIN SON PARLAKLIĞI56: AV VE AVCININ İŞBİRLİĞİ57: GEÇMİŞİN İZLERİ58: ZÜMRÜDÜANKA59: ANILARIN YÜKÜ60: YENİDEN DOĞUŞUN ÇAĞRISI61: GEÇMİŞLE YÜZLEŞME62: SÜRÜ SORUNLARI63: KONSEY64: GEÇMİŞTEN BİR HEDİYE65: İÇİNDEKİ VAMPİRİ KONTROL ET66: AVCI İÇGÜDÜSÜ67: BİR CİLVE MESELESİ68: KAYIPLAR VE YARALAR69: MELEZ GÜÇLER70: VEDA ÖPÜCÜĞÜ71: GEÇMİŞTEN BİR ARKADAŞLA YÜZLEŞME72: VEDA ARDINDAKİ SIR73: MONTANA YOLCULUĞU74: KANLI SAVAŞ75: GÜÇ ARZUSU76: BİR DÜŞMANIN SONU4. SEZON FİNALİ5.SEZON TANITIM78: YENİ BAŞLANGIÇLARA79: KANADA SÜRÜSÜNDE YAŞAMA AİDİYET80: BİR BUNGALOV SORUNU81: SÜRÜDE İLK ANTRENMANLAR82: ŞEHRİ KAZANMANIN YOLU83: TAÇSIZ KRAL VE KRALİÇE84: CASUS85: EVE DÖNÜŞ86: HİPNOZ ADIMLARI87: FESTİVAL88: KORUMA İÇGÜDÜSÜ89: MELEZLİK 10190: GÜCÜN İRADESİ91: HUZURLU KOLLAR92: ŞELALE YÜKSELİRKEN93: HUZURUN MANZARASI94: DUYUMLAR VE FİLİZLER95: TERAPÖTİK BİR ANTRENMAN96: EVLİLİK ADIMLARI97: SON DÖVÜŞ İLK KAN98: ÇİÇEĞİ BURNUNDA GELİN99: KURT ADAMIN DÜĞÜNÜ5. SEZON FİNALİ101: BİR BEBEK MESELESİ102: İDDİA ÜZERİNE103: AÇ KURT104: AŞERME MÜCADELESİ105: SÜRÜYE İTİRAF106: KAN ÇEKİMİ107: YENİDEN VEDALAR108: NINA WAYNE'NİN YIKIMI109: TUTULMA110: GÜÇ OYUNLARI111: PLAN PLANA6.SEZON FİNALİ7. SEZON TANITIM113: KANLI MÜCADELE114: SAVAŞIN GÖLGESİNDE115: WINCHESTER MİRASI116: SANCILAR VE HORMONLAR117: ELİAS VE DAMİEN118: BEBEK ODASI TADİLATI119: VAMPİRLERİN KONTROLÜ120: BİR DÜĞÜN MESELESİ121: YENİDEN MERHABA HAYAT122: DAMIENLİ SABAHLAR123: İYİ Kİ DOĞDUN MARTİNA124: KABUSLARIN BAŞLANGICI125: MAĞARAYA YOLCULUK126: KAYIPLAR VE KAÇIŞLAR ÜZERİNE127: SONUN BAŞLANGICIFİNALSON SÖZ
Hikayeyi Paylaş
Loading...