Yeni Üyelik
134.
Bölüm

S5B14

@selinayeda_x

DİKKAT:

KİTAPTAKİ TEK VE İLK CİDDİ YAKINLAŞMA SAHNESİ BU BÖLÜMDE BULUNMAKTADIR!

...

KEYİFLİ OKUMALAR :)

Öpücük molasında ikimizin de dudakları birbirinden aralandığında bakışlarımı Tyler’ınkilere çevirdim.

Tyler, gözlerindeki derinlik ve samimiyetle bana baktığında, her şeyin ne kadar özel ve anlamlı olduğunu bir kez daha hissettim. Şelalenin suyu, hafif bir melodi gibi çalarken, bu anın büyüsüne kapılmak daha da kolay hale gelmişti.

Parmakları göğsümde gezinirken, her hareketi ve dokunuşu bana huzur veriyordu. Tyler’ın sıcaklığı, beni tamamen içine çekmişti.

Tyler’ın dudakları, göğsümde hafifçe geziniyordu. Her öpücük, vücudumdaki tüm gerginliği ve kaygıyı yok ediyor, sadece onun varlığını ve sevgisini hissettiriyordu.

"Sen gerçekten inanılmazsın," dedim, sesimdeki titreme ve sevgi dolu ton, bu anın önemini daha da belirgin hale getiriyordu.

‘’Ve sen… Daha da inanılmaz!’’

Tyler, hafif bir gülümseme ile başını yukarı kaldırdı, gözleri doğrudan gözlerime baktı.

Gözlerimdeki duygular, Tyler’ın bakışlarıyla buluşurken, bu anın ne kadar değerli olduğunu daha iyi anlıyordum. Tyler’ın elleri, belimde dolaşırken, bana olan sevgisini ve bağlılığını hissetmek, tüm dünyayı sadece ikimiz için daraltmış gibiydi.

Tyler, gözlerimdeki derinliği hissederek, dudaklarına bir kez daha hafif bir gülümseme yerleştirdi.

Tyler’ın öpücükleri, dudaklarıma yavaşça yayıldığında, her şey daha da yoğunlaşıyordu. Aramızdaki bu bağ, sadece bir anı değil, aynı zamanda geleceğe dair bir umut ve sevgi taşıyordu.

Tyler’ın dudaklarıma bir kez daha dudaklarını bastırmasıyla biraz geriye doğru sürünmeye çalışırken o an olan olmuştu.

Şortumun dikenlere takılması ile Tyler’ı ittirmiştim.

‘’Bir şey oldu.’’ Diye fısıldadığımda Tyler sırıttı.

Bir kaşı havalanmıştı tutku ile. ‘’Ne oldu? Yağmurda mı ıslandın?’’

Güldüğümde sol tarafımı işaret ettim.

Bakışları o yönü bulduğunda gülümsemesi düşmüştü.

‘’Şortun takılmış.’’

Eli şortuma ve ardından da dikenlere uzandığında hareketsizce durdum.

Biz ne ara dikenli çalılara kadar gelebilmiştik de şortumu derin bir şekilde yırtmıştım ben?

Tyler şortumu dikenlerden kurtardığında bakışları bir kez daha beni buldu. Yine sırıtmıştı. Ardından omuz silktiğini fark ettim.

‘’Nasıl olsa çıkacaktı.’’ Dedi içtenlikle. Ardından beni kucağına alması ile ayağa kalkması bir oldu.

Bedenim başka bir tarafta çimenle buluştuğunda Tyler sırıttı.

Bakalım çantada ne varmış!?’’ Diye sorduğunda getirdiğim çantayı karıştırmıştı bile.

‘’Kan, çadır, ve de mat… Süper!’’ Tyler örtü gibi matı çimenlerin üstüne serdiği gibi matın üstündeki yerimizi almıştık bile.

Tyler’ın vücudu bedenim üstündeki hakimiyeti bir kez daha kurduğunda elleri kalçamdaki yerini aldı. Ellerim ise yerdeki çimlerle oynamaktaydı.

Tyler ufak hareketlerle şortumu bacaklarımdan sıyırarak çekip aldığında altında sadece iç çamaşırlarımla durmaktaydım.

Beni aştan aşağıya doğru ufak bir şekilde süzdükten sonra dirseğimi çimenlere dayayarak oradan destek alarak kaktım. Ellerim Tyler’ın omuzlarına, sonrada çıplak göğsüne gittiğinde yavaşça aşağıya inerek kaslı gövdesine düşmüştü. Ellerim baklavaları üstünde gezinirken daha da ilerleyerek daha da aşağıya gitti.

Pantolonundaki kemerini çözdükten sonra dahasını da yapacaktım ki beni durdurdu.

Gülümseyerek beni göğsümden ittirerek bir kez daha mata serdiğinde bu işi kendi hallederek bacaklarındaki baskıdan kurtuldu.

Bir kez daha üzerime eğildiğinde nefesimi tutmuştum.

An yavaş yavaş yaklaşmaktaydı.

Sadece saniyeler içinde başlayacak anın heyecanı iliklerime kadar hissedilirken Tyler bir kaşını havalandırdı.

‘’Pozisyon konuşmalı mıyız sence?’’ diye sorduğundaysa gözlerimi devirmiştim.

Ya anı uzatmak istiyor ya da sadece şaka yapıyordu!

Sırıtışları bir kez daha kulağımda yankılandığında ikinci soruda geldi.

‘’Anadan üryan mı bu halimizle mi?’’

O an dayanamayarak Tyler’ı bacaklarımı beline dolayarak kendime çektiğinde dudaklarına yapıştım. Ellerim yavaşça içeriye kayarken Tyler sırıttı.

‘’Anlıyorum.’’ Dedi ardından dudaklarımızı ayırarak.

Elimi eliyle iteklediğinde yapmak istediğimi geciktirmeden kendisi yapmıştı.

Ardından eli iç çamaşırıma uzanırken baldırımı okşadı.

İç çekişlerim gecedeki huzuru kaçırırken Tyler sırıttı.

‘’Sakin ol tatlım, bu kadar çok mu istiyordun beni?’’ diye sorduğunda gözlerim devrilmişti.

Kalkmaya çalışırken üzerimdeki baskıyı artırdı.

İç çamaşırımı kenara ittirdiğinde iliklerime kadar hissettiğim şey ile inledim.

Ellerim Tyler’ın sırtında iken onu daha da kendime çektim.

‘’Beni çizmemeye çalış tatlım.’’ Diyerek sırıttığında tırnaklarımın sırtına batması bir olmuştu.

Kulağıma dolan inlemesi ise bu anın zevki oldu.

Tyler’ın gülümsemesi yumuşadı ve gözlerindeki sıcaklık, içimi ısıttı. Yavaşça başını yaklaştırdı, parmakları nazikçe yüzümde dolaştı. Gözlerimizi birbirimize kilitleyerek, dudaklarını hafifçe dokundurdu. Bu ilk öpücük, yumuşak ve duygusal bir dokunuştu, aramızdaki gerilimi hafifletip, tatlı bir huzur getirdi.

Kollarım, Tyler’ın etrafında sarıldı ve onu kendime daha yakın hissettim. Dudaklarımız bir araya geldiğinde, aramızdaki bağ güçlendi. Derin bir nefes alarak, Tyler’ın kollarındaki sıcaklığı hissettim, bu anın tadını çıkardım. Ellerim, onun sırtında gezinirken, dokunuşlarım daha da nazik ve sevgi dolu hale geldi.

Tyler, başını hafifçe çekerek gözlerime baktı ve “Beni bu kadar mı özledin?” dedi, sesi yumuşak ve samimiydi. Gözlerimdeki sevgi dolu ifadeyi gördüğünde, gülümsemesi daha da genişledi. Bu anın içinde kaybolarak, öpücüğün ve yakınlığın getirdiği huzuru derinden hissettim.

Yavaşça hala altında iken kafamı gülümseyerek salladığımda çenemi yavaşça eliyle tutarak alt dudağıma dudakları ile uzandı.

Gözleri derin bir sevgiyle parlıyordu. Dudakları, alt dudağımın üzerine hafifçe dokundu. Bu yumuşak ve sevgi dolu temas, aramızdaki yakınlığı daha da artırdı. Her hareketi, öpücüğün sıcaklığını ve duygusallığını daha da belirginleştirdi.

Ellerim, Tyler’ın kollarında kayarken, vücudum onun sıcaklığını tamamen hissetti. Dudaklarının hassas dokunuşu, içimde tatlı bir kıpırtıya neden oldu. Yavaşça başımı biraz yana eğerek, öpücüğün tadını çıkarırken, Tyler’ın elleri yüzümde nazikçe dolaşıyordu. Aramızdaki bu an, sessiz ama derin bir bağ kurarak, her ikimizi de huzur ve mutluluk içinde hissettirdi.

Tyler, dudaklarını yavaşça çektiğinde, gözleri hala gözlerimde, gülümseyerek bakıyordu. İçindeki sevgiyi ve bağlılığı derinden hissettim. Kafamı hafifçe yana yatırarak, bu anın tadını çıkarırken, Tyler’ın sıcak kollarında huzur buldum.

Asla acele etmiyor ve sadece anın tadını çıkarıyordu.

İleriye doğru bir kez daha hamle yaptığında alt dudağımı dişlemiştim.

Tyler’ın bir eli başımın hizasında yere tutunduğunda dirseğini kırdı ve üstüme eğilerek yüzünü boynuma hareket ettirdi.

Nefesimi yavaşça ortama bıraktığımda fısıltısı kulaklarımı dolduran şey oldu. Şelale sesine nazaran onun sesine odaklanmak… Bir nevi ilaç gibiydi bana.

Onun sesi, şelale sesine nazaran çok daha etkileyici ve huzur vericiydi; adeta bir ilaç gibi ruhumu sakinleştirdi.

Tyler’ın nefesi, boynumda hafif bir sıcaklık bırakırken, gözlerimi kapatıp bu anın derinliğine gömüldüm. Her nefes alışında, aramızdaki bağın güçlendiğini ve içimdeki huzurun daha da arttığını hissettim. Tyler’ın fısıldadığı sözler, bana sadece huzur ve güven vermekle kalmıyor, aynı zamanda bu anın ne kadar özel olduğunu da hissettiriyordu.

Tyler boynumu emmeye başladığında hareketleri yavaş yavaş hızlanmıştı.

Ellerim boynuna ayaklarımsa beline iyice dolandığında kalp atışlarım acelesi varmışçasına hızlandı.

Tyler o an durduğunda kulağımın altındaki bölgeyi nazikçe emdi, şah damarının biraz üstü..

‘’Korkma…’’ Diyen fısıltıları kulaklarıma doldururken Tyler bacaklarımı yavaşça belinden çözdü.

‘’Altımdayken rahatına bak meleğim.’’

Başım istemsizce sallanırken yutkundum.

Dudakları bir kez daha dudaklarıma sürttüğünde dudağımı yaladım.

Aramızdaki şehvet giderek artarken bacaklarımı serbest bıraktım.

Elleri belimi nazikçe kavramış ve beni bir senfoninin içine dahil etmişti.

Bedeni dans eder gibi yavaşça hareket ederken başım arkaya yattı.

Gökyüzümdeki yıldızlar dikkatimi çekerken Tyler’ın öpüşleri tüm bedenimde gezinmişti.

Gözlerimi kapatıp, bu huzur verici anın tadını çıkararak, Tyler’ın ritmine uyum sağladım. Her hareketi, aramızdaki bağın derinliğini ve bu anın özelliğini daha da belirginleştiriyordu. Bu özel an, adeta bir rüya gibi hissettiriyordu.

‘’Sıra sende…’’ diye bir fısıltı işittiğimde gözlerimi araladım.

Gökyüzündeki bulutların yeri çoktan değişmiş bambaşka bir buluta bakarken bulmuştum kendimi.

Şaşkın gözlerim Tyler’ı bulurken hareketleri yavaşlamıştı.

Ardından elleri belime yerleşerek beni sıkıca kavrayarak yerden kaldırdı. Beni kucağına aldığında değişen tek şey pozisyon olmuştu.

Ayaklarını halen kucağında iken yavaşça serbest bıraktığımda yüzüm boynundaki şah damara kaydı.

Beni mest eden bir şekilde atarken gözlerimin turunculuğunda kaybolmuştu.

Gözlerimi kapatarak, dudaklarımı Tyler’ın derisine temas ettirdim. Hafifçe ısırarak, kanını emmeye başladım. Kanının tatlılığı ve sıcaklığı, içimi sararken, kendimi daha da derin bir huzur içinde buldum.

O an ikimizin de aynı zamanlı iniltileri gökyüzüne yükselirken tüm bu ortama bir ses olmuştu.

Tyler’ın derisinin altında dolaşan bu enerji, bana güçlü bir tatmin duygusu veriyordu. Her yudumda, aramızdaki bağın güçlendiğini ve bu anın derinliğini hissettim.

Tyler, gözlerimin turunculuğunda kaybolmuşken, kanının tadı benim için bir ritüel gibi oldu. Kanının her damlası, bana güven ve bağlılık hissini daha da artırdı. Bu an, hem tatmin edici hem de derin bir bağ kurduğumuz özel bir andı. Tyler’ın kanını emmeye devam ederken, her yudumda derin bir tatmin ve huzur hissi daha da arttı. Tyler’ın derisindeki sıcaklık, içimi ısıtırken, kanının zenginliği ve gücü her damlada daha da belirginleşti. Onun kanını içimde hissederken, kendimi adeta daha güçlü ve daha bağlanmış hissettim.

Tyler, hafifçe bir inleme ile tepki verdiğinde, bu sesler ve hisler aramızdaki bağın ne kadar güçlü olduğunu hissettirdi. Ellerim, Tyler’ın belinde sıkıca kavrayışını sürdürürken, onun vücudundaki her hareketi daha da zirveye taşımıştı zevki.

Bedenim titrerken kanın etkisiyle mi olup olmadığını tartışıyordum ki Tyler’ın sesini kulaklarımda hissettim.

‘’Hazır mısın?’’

Neye hazır?

Başım istemsizce ileri geri salınırken beni nazikçe tekrar yatırmıştı.

Bu sefer üzerimdeki hakimiyeti daha da arttığında geldiğini anlamıştım.

Zamanın ve de bu çekimin sonunun!

Tyler’ın elleri ellerimi çimenlerin üstünde kafamın yukarısında kenetlemişken hem baskıyı hem de hızı artırmıştı.

Ellerim ellerini sıkıca sararken inlemelerim ortamın karanlığını aydınlattı.

Tyler inlemelerime karşılık inlememin arasında alt dudağımı emmeye başladığında kendimde hızlıca ona karşılık verme içgüdüsüyle yanıp tutuşarak bulmuş, dudaklarımı dudaklarına kapatıvermiştim.

Öpüşleri daha da derinleştiğinde vücudum daha da titredi.

Sonraki anda ise yoğun bir haz duygusu bütün bünyeme, iliklerime kadar dolarak kendini hissettirmişti çoktan.

Bitmişti işte, aramızdaki çekim.

Ve bu özel, güzel anın da sonu.

Tyler’la yaşadığımız anın ardından, tüm bedenim huzur ve tatminle dolmuştu. Yavaşça, kollarımın etrafında sarılı olduğu sıcak kucakta gevşediğimde, içimdeki gerilimin tamamen yok olduğunu hissettim. Tyler’ın göğsü, kalp atışlarının düzenli ve ritmik sesiyle doluydu, bu ses her bir sinirimi nazikçe okşuyor gibiydi. Derin bir nefes alarak, bu anın kalıcılığını ve huzurunu içimde hissetmeye çalıştım.

Tyler’ın elleri, nazikçe sırtımda geziniyor, parmak uçları vücudumdaki her bir kıvrımı ve eğriliği okşuyordu. Ellerinin sıcaklığı, beni sarıp sarmalayan bir battaniye gibi hissettiriyordu; bu güven verici dokunuşlar, içimdeki huzuru artırıyordu. Kafamı hafifçe kaldırıp, Tyler’ın gözlerine baktığımda, gözlerinde derin bir sevgi ve bağlılık gördüm. Bu bakış, tüm dünyayı unutmama neden oluyordu.

Gözlerimi kapatıp, başımı Tyler’ın omzuna yasladığımda, onun derisindeki hafif ve sıcak koku, beni huzur içinde bir uykuya çekiyordu. Gözlerim kapalıyken, geceyi ve yıldızları izliyormuşum gibi hissettim; gökyüzündeki yıldızlar, her bir parıltısıyla bu özel anı daha da büyüleyici kılıyordu. Yıldızların ışığı, Tyler’ın derisinin üzerine düşerken, tüm geceyi adeta bir masalın içinde yaşıyor gibiydim.

Tyler, kollarını etrafımda daha sıkı sararak, beni kendine çekti. “Bu anı asla unutmayacağım,” dediğinde sesi, içten ve yumuşaktı. Sesindeki bu tatlı fısıltı, aramızdaki bağın ne kadar güçlü olduğunu hissettirdi. Gözlerimi açıp, onun gözlerinde gördüğüm sevgi dolu ifadeyi izlerken, kalbimde derin bir rahatlama ve mutluluk hissettim.

Ellerim, Tyler’ın göğsüne yerleşmişti; her nefes alışında, göğsünün hafifçe yükselip alçaldığını hissettim. Bu düzenli hareketler, içimdeki dinginliği ve güven duygusunu pekiştiriyordu. Başımı hafifçe geri yatırdığımda, yukarıda parlayan yıldızlar, geceyi büyüleyici kılıyordu; gökyüzündeki bu parıltılar, Tyler’ın dokunuşları kadar etkileyici ve huzur vericiydi.

Tyler, sessizce ve nazikçe parmaklarını saçlarımda dolaştırırken, yıldızların ışığı, geceyi aydınlatıyor, Tyler’ın vücudu, beni sarıp sarmalayan bir güven duygusu yaratıyordu. Bu an, adeta bir rüya gibi, tüm duygusal yüklerimi ve endişelerimi unutturuyordu.

Tyler’ın derin nefes alışı ve hafifçe fısıldadığı sözler, geceyi daha da huzurlu ve büyüleyici hale getiriyordu. Bu anın tadını çıkarırken, içimdeki her bir duygunun derinliğini ve yoğunluğunu hissedebiliyordum. Tyler’ın kucaklayışı, bana gerçek bir tatmin ve huzur sağlıyordu; bu an, sadece fiziksel değil, duygusal olarak da aramızdaki bağı güçlendiriyordu.

Derin nefes alışları, geceyi daha da sakinleştirici bir hale getiriyordu. Her bir nefes alışında göğsü hafifçe hareket ederken, bu düzenli ritim içimi bir tür huzurla dolduruyordu. Yıldızların parıltısı, geceyi büyülü bir örtü gibi kaplamıştı.

Tyler’ın elleri, kollarımda gezinirken, sıcaklığı ve nazik dokunuşları bedenimde bir rahatlama sağlıyordu. Elleri, adeta bir sanatçı gibi vücudumun her bir noktasında geziniyor, her hareketi kendine özgü bir zarafet taşıyordu. Bu anın güzelliği, tüm kaygılarımı ve endişelerimi unutturuyordu o an zaman durmuş, sorunlar ortadan kalkmış gibi hissettirmişti tam anlamıyla.

Başımı Tyler’ın göğsüne yasladığımda, onun kalp atışlarının düzenli ritmi kulağıma doluyor ve her bir atış, içimdeki huzuru pekiştiriyordu. Gözlerim kapalıyken, onun vücudundaki sıcaklık ve derisindeki hafif koku, geceyi daha da anlamlı kılıyordu. Tyler’ın sesi, bir melodi gibi gecenin sessizliğine karışıyor, bu anın büyüsünü daha da derinleştiriyordu.

Bir an, geceyi ve yıldızları izlerken, Tyler’ın gözlerinde bana olan sevgiyi ve bağlılığı daha da net bir şekilde gördüm. Gözleri, bu geceyi benim için özel kılmak adına tüm duygularını yansıtıyordu. Onun gözlerinde, aramızdaki ilişkinin derinliği ve önemi adeta parlıyordu.

Tyler, hafifçe gülümsediğinde, bu gülümseme, içimdeki tüm karanlık düşünceleri ve kaygıları dağıtıyordu.

Tyler’ın vücudundaki sıcaklık, geceyi daha da sıcak ve anlamlı hale getiriyordu. İçimdeki tatmin ve huzur, bu anın kalıcılığını hissettirdi. Her bir dokunuş, her bir bakış, aramızdaki derin bağın ve bu özel anın anlamını daha da artırıyordu.

Gece, yıldızların ışığı altında, Tyler’ın kucaklayışında geçirdiğim bu özel anla, aramızdaki bağın derinliğini ve anlamını daha da pekiştirdi. Tyler’ın yanında olmak, bana gerçek bir tatmin ve huzur sağlıyordu; bu an, sadece fiziksel değil, duygusal olarak da aramızdaki bağı güçlendiriyordu.

Anın derinliği, her geçen dakika daha da anlam kazanıyordu. Gözlerimi kapalı tutarak, içimdeki huzuru daha da derinleştirmeye çalıştım. Tyler’ın göğsünde yatarken, kalp atışlarının düzenli ve sakin ritmi, adeta bir melodi gibi içimi rahatlatıyordu. Yıldızların ışığı, geceyi hafifçe aydınlatırken, Tyler’ın yanında olmak, kendimi tamamen güven içinde hissettirmişti.

Tyler’ın parmak uçları, hafifçe saçlarımı okşarken, bu nazik hareketler, ruhuma bir tür huzur ve dinginlik getirdi.

Saçlarımın her bir telini hissetmesi, vücudumdaki her bir siniri adeta canlandırıyordu. Bu dokunuşlar, elektriksel çekimi daha da güçlendiriyordu.

Tyler’ın elleri belimde nazikçe gezinirken, onun sıcaklığı ve varlığı, tüm endişelerimi ve stresimi yok ettiğinden Tyler’ın göğsünde yatan başımı hafifçe hareket ettirdiğimde, onun derisinin sıcaklığı ve kokusu, geceyi adeta bir masala dönüştürüyordu.

Bir an, Tyler’ın gözlerine bakıp, onun içindeki derin sevgi ve bağlılığı hissettim. Bu geceyi özel kılan sadece aramızdaki fiziksel bağ değil, aynı zamanda duygusal derinlikti. Tyler’ın bana duyduğu sevgi, gözlerinde parlayan bir ışık gibi, bu anı daha da anlamlı kılıyordu. Gözlerimdeki bu tatlı ışıltıyı hissederken, kendimi tamamen anlaşılmış ve değerli hissettim.

Tyler’ın parmakları, belimde nazikçe dolaşırken, bu hareketler içimdeki tüm endişeleri ve stresleri tamamen yok etti.

Yavaşça başımı göğsünden bir kez daha kaldırdığımda, Tyler’ın gözlerinde derin bir tatmin ve mutluluk gördüm. Onun bakışları, bu geceyi unutulmaz kılan tüm duyguları yansıtıyordu. Tyler, bana bir gülümsemeyle bakarken, bu gülümseme, içimdeki tüm karanlık hisler uçuşup gidiyordu, uçucu bir maddeymiş gibi.

Gözlerimi tekrar kapatıp göğsüne yaslandığımda, Tyler’ın hafifçe hareket eden göğsüyle uyumlu bir şekilde nefes aldım. Onun varlığı, tüm dünyayı unutmama neden olan bir huzur kaynağı haline gelmişti.

Tyler’ın elleri belimde nazikçe dolaşırken, parmakları vücudumda geziniyor her bir hareketini adeta bir şiir gibi zarif ve anlamlı kılıyordu. Onun vücudundaki sıcaklık ve yakınlık, geceyi bir rüya gibi hissettirmişti.

Bir süre sessizlik içinde kaldık, sadece gece seslerinin ve Tyler’ın derin nefes alışlarının oluşturduğu arka plan melodisini dinleyerek. Yıldızların ışıltısı, gökyüzünü adeta bir tablo gibi süslerken, Tyler’ın kucaklayışı bu geceyi daha da özel kılıyordu. Gözlerim kapalıyken, onun yanında olmak, bana gerçek bir huzur ve güven duygusu sağlıyordu.

Tyler’a doğru hafifçe başımı kaldırıp gözlerine baktığında, onun bakışlarında derin bir sevgi ve bağlılık gördüm. Bu bakışlar, tüm duygularımı ve düşüncelerimi adeta bir ayna gibi yansıtmaktaydı.

Çünkü ben de öyle hissediyordum, hislerimi karşılıklıydı!

Tyler’ın içten gülümsemesi, tüm karanlık düşüncelerimi ve kaygılarımı dağıtıyordu; sadece onun yanında olmanın verdiği huzuru ve tatmini hissedebiliyordum.

“Bu geceyi unutulmaz kıldın,” dediğinde sesi, nazik ve içten bir tonda, geceyi daha da anlamlı kılıyordu. Tyler’ın bu sözleri, içimdeki tüm duyguları ve hisleri daha da derinleştirmişti. Onun varlığı, bana gerçek bir sevgi ve tatmin sağlıyordu; bu gece, aramızdaki bağı daha da güçlendiriyordu.

Gece, yıldızların ışığı altında, Tyler’ın kucaklayışında geçirdiğim bu özel anda kendimi adeta mest olmuş gibi hissetmiştim.

“Bunu asla unutmayacağım,” diye fısıldadığında sesi, güven ve sevgi dolu bir ton taşıyordu. Tyler’ın yanında olmak, adeta tüm dünyayı unutmama neden olmuştu o an.

Sırıtarak omzuna yumruk attığımda bakışları şaşkınlıkla büyüdü.

‘’Unutmak istiyor musun ki aptal!’’

Tyler sırıttığında hızlıca dudaklarıma bir öpücük daha kondurmuştu.

‘’Yalnız…’’ diyerek başladı cümlelerine. ‘’İnsan olmadığımız için bizde bekleme süresi yoktur.’’

Gözlerim ardına kadar açıldığında dudağı kıvrıldı.

‘’Yani bunu istediğimiz kadar sürdürebiliriz.’’

Göz kırptığında nefesimi yavaşça verdim.

Bu an… Ne kadar iyi hissettirmiş olsa da… Başlı başına belli bir süreçti.

Yani yeri ve de zamanı vardı. Ayrıca bir sayısı!

Büyüyen bakışlarıma bir kez daha kahkaha attığında boynuma gömüldü.

Boynuma bıraktığı öpücükler kıkırdamamda sebebiyet verirken gökyüzünde gördüğüm bir yıldızın kayması anıyla irkilerek geri çekildim.

Tyler şaşkınlıkla bana baktığında gözlerindeki endişeyi hissettim.

‘’Ne oldu!?’’ diye sorduğunda gülümsemiştim.

‘’Şansıma… Yıldız kaydı.’’

Gözleri gözlerimle buluştuğunda içtenlikle gülümsedi.

Tyler, gülümseyerek ve endişesi yavaşça kaybolurken, yüzündeki ifadeyi fark ettim. Gözlerindeki sıcaklık ve anlayış, geceyi daha da özel kılıyordu. Yıldızların kaydığı anın verdiği şaşkınlıkla, içimdeki tüm duygular adeta bir patlama yaşadı.

“Yıldız kaymış, ha?” diye fısıldadı, sesindeki tatlılık ve şefkat, geceyi daha da anlamlı kılıyordu. “O zaman dilek tutma zamanı, değil mi? Dileğin nedir?”

Gözlerimi ona kilitlediğimde, Tyler’ın bu anı benim için daha da özel kılma çabası beni etkiliyordu. “Dileğim mi?” diye düşündüm, içimden geçirdiğim istekleri gözden geçirirken, Tyler’ın bu anı ne kadar değerli kıldığını fark ettim.

“Evet, dilek,” dediğinde, sesindeki sıcaklık, geceyi daha da anlamlı kılıyordu. “Her zaman, yıldız kayarken bir dilek tutulur unuttun mu?” Sözleri içime işlerken gülümsedim.

‘’Ben sen varken kendimi bile kaybediyorum bunu mu unutmayacağım be adam!?’’

Kahkahası kulaklarımda yankılandığında dudaklarımı kapadım.

‘’O halde dilek vakti…’’

Gözlerimi kapattım ve içimden bir dilek tuttum.

Gözlerimi açtığımda, Tyler’ın bana derin bir sevgiyle baktığını gördüm. “Seni her zaman yanımda görmek istiyorum,” diye fısıldadım, dileğimin aslında en derin isteğim olduğunu fark ederek.

Tyler’ın gözleri parladı, ve gülümseyerek saçlarımı okşadı. “Bunu duymak gerçekten güzel,” dedi, sesinde içten bir mutluluk ve tatmin vardı. “Ve, bu dileğin gerçekleşmesi için elimden geleni bizzat yaparım.’’

Geceyi daha da özel kılmak için, Tyler beni yavaşça yanına çekti ve beni daha sıkı kucakladı. Sıcak kucağı sadece huzuru ve güveni hissettiriyordu. Yıldızların ışıltısı altında, Tyler’ın kucağında geçirdiğim an her bir anıma teker teker bedeldi ve de değerdi!

Tyler, başımı hafifçe okşayarak, dudaklarına nazik bir öpücük daha kondurdu.

Gözlerim, Tyler’ın gözlerinde parlayan sevgi ve bağlılığı yansıtıyordu. İçimden geçirdiğim dilek, Tyler’ın yanında olmanın verdiği huzur ve tatminle tamamlanmıştı. Gece boyunca onun yanında olmak, bana gerçek bir sevgi sağlıyordu.

Aramızdaki sevgi ve bağlılığı daha da pekişirken her bir dokunuş ve bakış, bu ana yeterliydi. Tyler’ın kucaklayışında geçirdiğimiz bu gece, aramızdaki bağı derinleştirirken, geceyi bir kez daha bir masal gibi yaşama ve devam ettirme fırsatı sundu.

Gözlerim, Tyler’ın gözlerindeki sevgi ve bağlılıkla buluştuğunda, onun varlığı bana gerçek olanı verdi.

Gerçek sevgi ve bağlılığı.

Gerçek aşkı.

İkinci bir ailenin anlamını ve varlığını…

Tyler’ın yanında olmak, tüm dünyayı unutmama neden oluyordu. Onun kollarında uyumak, yaşanmış kötü şeyleri bir bir, bir nebze de olsun dağıtacaktı. Gözlerimi kapatıp başımı omzuna yasladım, Tyler’ın sıcaklığı sıcaklığımla buluştuğunda derin bir nefes aldım, rahattım ve rahat kalacaktım.

Tyler yerdeki kıyafetime uzandığında onu nazikçe üstüme geçirdi.

O an bakışlarım altıma gitmişti.

Hem şortsuz hem donsuz…

Kahkaha atarken Tyler şaşkındı.

‘’Bu kadar komik olan ne?’’ diye sorduğunda bir kez daha sırıttım.

Tyler’ın sorusuna verdiğim cevabı duyduğunda, yüzünde bir sırıtıştan daha fazlası belirdi. “Altıma ne uyduracağını merak ediyordum sadece,” dediğimde, onun gözlerinde bir parıltı belirdi. Sırıtması, aramızdaki neşeyi ve samimiyeti daha da artırıyordu.

Tyler, yavaşça ondan uzaklaşıp matın üstüne oturduğumda, kendi kıyafetlerini giyinmeye başladı.

“Burada kalacaksak bütün gece…” diye söze girdiğinde, başımla onayladım. Kafamı sallayarak, bu öneriyi memnuniyetle kabul ettim. Tyler’ın sözleri, geceyi birlikte geçirme fikrini daha da cazip kılıyordu.

“O halde bir dakika içinde geleceğim, Kraliçem,” dediğinde, yanına yere çökmüş ve gözlerinde içten bir gülümseme vardı. “Tabii iznin varsa,” diye eklediğinde, onun nazik ve düşünceli tavrı beni etkiledi.

Gülümseyerek başımı salladım, “Tabii ki,” dedim. Tyler, dudağımın kenarına nazik bir öpücük kondurduktan sonra, kamp alanının yolunu tuttu. Gözlerim onun arkasından bakarken, içimde tatmin olmuş bir his yatıyordu.

Tyler’ın gidişinin, yanımdan ayrılışının ardından ben de kalkıp çantamdaki çadırı almak için harekete geçtim. Çadırı dikkatlice çıkardım ve kurmaya başladım. İşlerimi yaparken, geceyi daha da keyifli hale getirecek küçük detayları düşündüm. Tyler’ın dönüşü, ile kampımız resmi olarak başlayacaktı, resmiyen.

Çadırı kurduğumda, etrafı düzenlemeye başladım. Havanın serinliği ve yıldızların ışıltısı, tam bir kamp havasında olduğumuzu hissettiriyordu. Tyler’ın dönüşünü beklerken, içimdeki huzuru ve mutluluğu daha da derinleştiren bir sessizlik vardı. Kısa bir süre sonra, Tyler’ın geri dönmesini sabırsızlıkla beklerken, gecenin güzelliğine ve bu anın özeliğine daha da odaklanmıştım.

Tyler’ın geri dönüşü için hazırlık yaparken, kamp alanında minik detayları gözden geçirdim. Çadırın etrafını düzenleyip, rahat bir alan oluştururken, yıldızların ışığının geceyi nasıl aydınlattığını fark ettim. Gökyüzündeki her bir yıldız, bu anı daha da anlamlı hale getiriyordu.

Tyler, kısa bir süre içinde geri döndü. Yanında küçük bir sepet ve birkaç ihtiyaç malzemesi vardı. Gözlerindeki neşe ve içtenlik, onun bu geceyi benim için ne kadar özel kılmak istediğini gösteriyordu. Çantayı dikkatlice yere bıraktıktan sonra, “İşte geldim,” dedi, sesinde hafif bir gurur vardı. “Gerekli şeyleri getirdim.”

Gülümseyerek, sepeti açtığında içinden çıkan atıştırmalıklar ve içecekler çıktığında içtenlikle güldüm. Tyler’ın getirdiği şeyler, aramızdaki samimiyeti ve düşünceliği daha da pekiştiriyordu. Yavaşça sepeti incelediğimde, içimden bir kez daha ona teşekkür ettim. “Teşekkür ederim,” dedim, içten bir şekilde. ‘’Harika düşünmüşsün.’’

Tyler, çadırın içine adım attığında, kurduğum rahat köşeye göz attı. “Her şey mükemmel görünüyor,” dedi, gülümseyerek. “Seninle bu geceyi burada geçirmek harika olacak.”

Çadırın içinde otururken, Tyler’ın getirdiği atıştırmalıkları birlikte paylaşırken, geceye dair küçük sohbetler ve gülüşmelerle geceyi daha da güçlendirdik. Gözlerindeki sıcaklık ve gülümsemesi, geceyi gerçekten unutulmaz kılıyordu.

Tyler’ın konuşmaları ve şakaları, kamp alanında geçen bu anları daha da keyifli hale getirdi. Her bir söz, içindeki samimiyeti ve sevgiyi yansıtıyordu. Gece boyunca, aramızdaki bu özel anları paylaşmak, bana gerçek huzuru ve mutluluğu verdi bir kez daha.

Ve bir kez daha hissettirdi, aile olmayı, bunun anlamını!..

Çadırın içine kurduğum bölüme oturduğumuzda, geceye dair sohbetler ve anılar paylaşırken, yıldızların ışıltısı altında bu anı daha da özel kıldık. Tyler’ın kucaklayışı ve içtenliği, bu geceyi gerçekten unutulmaz kılıyordu. Gece boyunca, Tyler’ın yanındaki varlığı, bana hem huzur hem de mutluluk getiriyordu.

‘’İşte bu da kıyafetlerin.’’ Diyerek bir şeyler uzattığında yavaşça baktım.

Bordo iç çamaşırlarına karşın yine bordo bir gecelik. Ve de siyah bir şort.

Ne kadar düşünceli olduğunu bir kez daha belli etmişti.

Yanımda yatarken rahat ol, eve dönerken daha da rahat! Diyor gibiydi adeta.

Bakışları gözlerimi bulduğunda biraz tereddüt etmişti.

‘’Dışarıya çıkayım mı?’’ Bu sorusuna içtenlikle güldüğümde cevap vermekten de çekinmedim. Aynı zamanda da hiç geciktirmedim!

Az önce yaşadığımız o şeyden sonra mı?

Gülümsediğimde üstümdeki tişörtü de çıkararak atmıştım.

‘’Şarap doldur sadece!’’ dediğimde sırıttı.

İç çamaşırımın arkasına uzanırken bakışları şarap koymak yerine bir kez daha beni bulmuştu.

‘’Yardım lazım mı?’’ Diye sorduğunda sırtımı ona döndüm.

‘’Kolum falan mı küçüldü benim?’’ diye sorarken Tyler sırıtmıştı.

Ve Tyler tek bir hareketle kopçayı çıkardığında üstüm tamamen çıplak kalmıştı.

Bordo sütyeni üstüme geçirdikten sonra hızlıca getirdiği bordo dantelli geceliği de üstüne giydikten sonra altmdaki slipten de kurtularak yerine yine Tyler’ın getirdiği bordo olanı giydim.

Artık tamamen hazır iken çantama eski kıyafetleri tıkıştırdım.

Dağılan saçımı tamamen çözdükten sonra da salık bıraktım.

Tyler, dikkatlice getirdiği şarap şişesini açarken, geceye dair özel bir hava yaratmaya devam ediyordu. Şarap bardağını doldururken, gözleri bir kez daha üzerimde dolaşıyordu. Şarap kokusunun havada yayılması, geceyi daha da romantik kılıyordu.

"Bir kadeh şarapla geceyi taçlandıralım," dedi, kibarca gülümseyerek. Bir kadehi bana uzatırken, Tyler’ın bu geceye ne kadar özen gösterdiğini bir kez daha fark ettim. Kadehler dolduğunda, şarap rengindeki derin bordo ve mor tonları, geceye uyum sağlıyordu.

İçimden gelen bir heyecanla, kadehimi Tyler’ınkine dokundururken, "Seninle bu geceyi paylaşmak harika," dedim, gülümseyerek. Şarabın ilk yudumunda, damağımda oluşan hafif tatlılık ve meyvemsi aromalar, tüm geceyi daha da keyifli hale getiriyordu.

Tyler, bir köşede bulunan atıştırmalıkları çıkarırken, tatlı bir kahkaha attım. Çikolata, kuru meyveler ve çeşitli peynirler şık bir şekilde sunulmuştu. "Biraz atıştırmalık da al.’’

Ben de, şarabın etkisiyle kendimi daha da rahat hissetmeye başlamıştım. Atıştırmalıkları alıp, Tyler ile sohbet ederken, aramızdaki sohbetler ve gülüşmeler geceyi daha da keyifli hale getiriyordu. Çikolataları ve peynirleri tatmak, adeta bir gurme deneyimi gibiydi; her bir lokma, geceye özel bir dokunuş katıyordu.

Tyler, şarabını yudumlarken, gözleri bana takıldı.

‘’Biliyor musun sanırım meteor yağmuruna denk geldik.’’

Gülümsemem yüzünde büyüdüğünde teklif Tyler tarafından çoktan gelmişti bile.

‘’İzleyelim mi?’’

Başımı salladığımda zaten sadece gökyüzü ile baş başa olduğumuz noktadaydık. Çadırın önüne matı tekrar serip yan yana yattığımızda Tyler üstümüze getirdiği ince pikeyi örtmüştü. Rahat bir şekilde Tyler’ın göğsünde yatarak yıldızları seyretmeye başlamıştım.

Yıldızların altında yan yana uzanırken, geceye dair tüm karmaşayı ve stresi geride bırakmıştık. Tyler’ın göğsüne yaslanmak, bana sıcaklık ve güven veriyordu; her nefes alışında onun kalp atışlarını hissetmek, geceyi daha da özel kılıyordu.

Gökyüzü, adeta bir yıldız denizi gibi parlıyordu. Meteor yağmuru başlamıştı ve gökyüzünde hızla süzülen yıldızlar, geceyi büyülü bir hale getiriyordu. Tyler, başını göğe kaldırarak, "Bak, şu an bir meteor geçti," dedi, nazik bir sesle. Gözlerim yukarıya odaklandığında, bir ışık hızıyla kayan bir yıldız gördüm. Tyler’ın elleri, beni daha da yakınlaştırarak, geceyi daha anlamlı kılmak için bana daha fazla huzur sağlıyordu.

Gözlerim, yıldızların dansını izlerken, Tyler’ın elleri belimde nazikçe dolaşıyordu. Bu sessiz, huzurlu anlar, aramızdaki bağı daha da güçlendiriyordu. Gözlerimdeki yorgunluk ve rahatlama, yıldızların ışıltısıyla birleşiyor, adeta bir rüya gibi bir geceye dönüşüyordu.

Bir süre sessizlik içinde kalıp, sadece yıldızların ve Tyler’ın kalp atışlarının sesini dinleyerek geçirdim.

Gökyüzündeki yıldızlar, geceyi daha da büyülü kılıyor, her bir meteorun geçişi, geceyi daha da anlamlı hale getiriyordu.

Tyler’ın göğsüne daha da yakınlaşarak, gözlerimi kapadım ve yıldızların altında, onun varlığında huzur bulmanın tadını çıkardım. Gece boyunca, yıldızların ışıltısı ve Tyler’ın varlığı, tüm dünyayı unutturarak, beni periler ve tek boynuzlu atların bulunduğu pembe düşe götürmüştü.

Bakışlarım boşaldığında ve kalp atımım yavaşladığında, nefes alışverişlerim dizginlendiğinde Tyler’ın kollarından uykunun kollarına atladığımı o an hissetmiştim işte.

Tyler’ın kollarında derin bir uykuya dalmak… En güzel rüyalarımdan birisiydi!

Tyler’ın kollarında derin bir uykuya dalmak, benim için en güzel rüyalardan biri olmuştu. Yıldızların altında, onun sıcak ve güven dolu kollarında uyumak, bana gerçek bir huzur ve mutluluk getiriyordu. Uykunun tatlı kollarına teslim olurken, geceyi adeta bir masal gibi yaşıyordum.

Gece ilerledikçe, Tyler’ın nefes alışverişleri ve kalp atışları, uykumu daha da huzurlu kılıyordu. Onun yanında olmak, tüm dünyayı unutturuyor ve sadece o anın tadını çıkarmama neden oluyordu. Yıldızların ışıltısı, gökyüzündeki sisli bulutlar ve uzaklarda parlayan yıldızlar, adeta bir tablo gibi geceyi süslüyordu. Bu görüntü, uykumun derinliğine bir dokunuş katıyor, rüyalarımı daha da büyülü kılıyordu.

Uykunun derinliklerinde, Tyler’ın sevgi dolu bakışları ve nazik dokunuşları, rüyalarımda da kendini gösteriyordu. Onun varlığı… Her an ve de her zaman… Etkisini çok iyi gösteriyordu, en derinden!

Uykunun tatlı kollarında, geceyi ve aramızdaki bağı daha da derinleştirerek geçirirken uykunun yavaşça içimi sardığı bu anlarda, Tyler’ın kollarında aradığım huzuru bulmanın huzuru ile bırakmıştım kendimi o an.

Loading...
0%