
...ölümsüzlüğün,kılıçların keskinliği bir bir solması gibiydi ihanet...
...savaş kaçınılmazdı,lakin tahmin edilmemişin tuzak kurması...
...Karanlığında karanlığı kendini,dostun düşman olmasıyla yüzünü gösterir,gözü dönmüşün karşısında...
Mr.Grinimal mırıldanarak;-Ah insanlar,Elfleri bilmez misiniz?Onlar sizin düşüncelerinizi en baştan hissetmişlerdir.Lakin şuan iyi saklanmış düşüncelerle beraber ihanet ağır gelmiştir ordakilere...
...Elfler,elfler hazırlıklıydı.İnsanların etrafına en iyi askerlerini koymuşlardır ve hazırlıklı şekilde onların hareketlerini izliyorlardı.Tahminleri ve hisleri doğru çıkmıştı.Onlar ihanet eden taraf olmuşlardı...
...Savaş başlamıştı.Kılıç sesleri,yaratıkların sesleri,sadece onlarda değil,kısa süre sonra yardıma geç gelen askerlerden önce,kartallar ve yaratığa dönüşenler yetişmişti savaş meydanına.Yardıma gelenler,intigorların,büyücü ve oradakileri çember içine almamaları için,intigorların arka tarafından savaşmaya başlarlar.Kendilerine özgü savunma ile savaşırlar.Kısa süreliğine işe yarar.Lakin yetersizdir.Mr.Grinimal ölümün pençesinde olan askerleri Abranmas Kapısından içeri geçirmeye çalışır ki kayıp kürenin burada olup olmadığına bakmak ve krallarının yaşayıp yaşamadıklarını anlamak için...
Komutan Maglor;-Yardıma ihtiyacımız var!Yardıma…içeri girmemiz lazım!Nasıl gireceğiz?
Gökyüzünde beliren yüksek ses ve gölgeler,neler oluyor…
…kartallar,kartallar dönüşüm geçirenlerle beraber büyücünün yakınına doğru geldiler.O anda büyücü yanındakilere kısık ama emin bir şekilde,
Mr.Grinimal;-Şimdi,şimdi gidin!Dikkatli olun!Acele edin!Zamanımız yok!Kayıp eşyayı bir birlik ile göndermemiz lazım!Hemen kayıp eşyayı bulduğunuz gibi bana getirin!
Komutan Maglor;-Bay büyücü onları bize ver!Onlarla kayıp eşyayı ve kayıplarımızın nerede olduğunu bulalım.Siz,sizler oyalamaya ve savaşı uzatmaya çalışın.Yardım gelene kadar!Onları bize ver!
Mr.Grinimal kararsızdı.Hobbitler yapamayabilirlerdi.Lakin başkada seçenekleride yoktu.
Mr.Grinimal;-Onlara dikkat edin ve şu aradan içeri geçin!Ben ve Prens Valerion ile onları oyalarız.Hadi!Acele edin!
…sözünü tamamlamadan,komutanlar hobbitlerin yakasından tutarak,hızlı adımlarla içeri girmeye çalıştılar.Elf komutanlar gözlerini kısarak etrafa hızlı şekilde baktılar.Sanki duvar arkasındakileri görüyor gibiydiler.Sınırları renklere ayırmış gibiydiler.
Komutan Eldoras;-Oradan,oradan geçmeliyiz!
Mr.Grinimal;-Eldoras,Komutan Eldoras.Benim yanımda kalın!
"bağırma,emirvaki gibi çağırır yanına.Komutanlar biraz duraksarlar.Soru yada söz etmeden emre uyarlar ve iki komutan ile askerleri,hobbitlerle yola devam ederler.
Onlar yollarını ararken dışarıda savaş durdurak bitmiyordu.Her nekadar intigor öldürülürse öldürülsün,öldürdüklerinden fazlası geliyordu karşılarına.
...İnsan ölümleri artıyordu ve onların yanında savaşanlarında...kan ve çamurun kokuları dolup taşmıştı adeta...
Baştan sonucu belli olan savaşta kaybetme noktasına gelinmiş gibi görünüyordu.
Melrina;-Komutanım,onlarla gitmeliyiz,komutanım.
Ectva;-Ne oldu?Melrina ne gördün?
Melrina;-Onlar,onlar...onların yanına gitmeliyiz.(endişe içinde)
Elrohim;-Sakin ol ve ne gördüğünü söyle?!
Melrina;-Onlar,onlar yanmak,ölecek,ölecek...onların yanına gitmeliyiz....
Lakin Eldorastan ses çıkmıyor ve askerleri ile ilgilenmiyordu.Savaş meydanında gücü artmış vaziyette,oranın kralı gibi davranıyordu.Bu vurdum duymazlık askerlerine ve oradakilere zor anlar yaşatıyordu.
Prens Gamorth;-Neler oluyor?Sorun ne?
Melrina;-Gördüm.Gördüm!Ölecekler!
Prens Gamorth;-Bay Grinimal!Bu durumla ilgilenin!Onlar yanlız başlarına yapamazlar!Bir birlik yollamalıyız!
Mr.Grinimal;-Etrafına bak bay Gamorth.Ölüm kaçınılmaz olacaktır zaten.Önemli olan kayıp eşyayı geri iade etmektir.Yola çıkmadan önce öleceklerinin haberini vermiştik zaten.
Kalın gür sesi ile konuşsada,prense saygısızlık yapma niyetinde değildir.Lakin yaşanacak olan sonucada hazırlıklı olması lazımdır.Sadece Prens değil orada olanlar yaşanacak olan sonuca hazırlıklı olmaları gerekmektedir...
Çember içine girmişlerdi büyücü ve yanındakiler,ne kartallar yetiyordu,nede şekil değiştirenler.Son sürat üstlerine gelen intigorlara güçleri yetmiyordu...
Birden yerde büyük bir sarsıntı ve koca kayaların hareketlerini farkettiklerinde büyücünün yüzünde hafif tebessüm belirdi...
Ağaçlaşmış namuların kökleri yere zelzele veriyordu.Sanki kendi aralarında iletişim kurarak konuşuyor ve anlaşıyor gibiydiler.
Umutsuzluğa kapılan ağaçlar yardım etme konusunda ilk başta adım atmamışlardır.Lakin savaşın kötü sonuçlanacağını anlayınca birlik olup,geç gelen askerlerden çok önce savaş meydanına varmış ve orada olan Elfler,Cüceler ve kötü tarafta olmayan insalara yardım etmişlerdir.Geride kalan şekil değiştirenlerde onlara eşlik etmişlerdir...böylece savaşın yönünü değiştirmeye büyük katkıları olmuştur...
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 101 Okunma |
81 Oy |
0 Takip |
17 Bölümlü Kitap |