Atlas, Kamer'in arkasından melül melül baktı. Cihan onu kolundan tutup çekti. "Abi, yenge hanım gitti, artık aramıza dönersen bu işin içinden nasıl çıkacağımızı bulacağız."

"Sus lan! Şurada karım öpmüş, biraz hayal kuralım, hemen bozuyorsun!"

"Abi ben yengeme söylerim bir daha öper seni, hadi onu önce oradan kurtaralım."

"Madem öyle diyorsun, o halde gidelim de şu Alya'yı köşeye çekelim."

"Ne yapacaksın?"

"İtiraf, itiraf ettireceğim." Atlas'ın aklında çok iyi bir fikir vardı.

Karakoldan ayrılıp eve gitti. Biraz çetrefilli olacaktı ama sonuca ulaşacaktı. Tek temennisi Kamer'in bu yapacağından haberi olmamasıydı. Odaya girdikten sonra telefonun ses kaydını açıp komidine bıraktı. Ardından tekrar dışarıya çıkıp Ayla'ya seslendi. "Ayla, bir dakika gelebilir misin?"

Ayla ilk başta afalladı fakat vakit kaybetmeden onun yanına çıktı. Kapıyı çalmadan odaya girdi. "Demek hatanın farkına vardın, o katil yerine beni seçtin."

Atlas koltuğa yaslanmış oturuyordu. "Evet, Kamer'in gerçek yüzünü gördüm. En kısa zamanda ondan boşanacağım. Karakolda beni rezil etti. Böyle bir kadınla evli kalamam."

Odanın içinde ilerleyip Atlas'ın yanına oturdu. Atlas, bu duruma çok gerildi fakat belli etmemesi gerekiyordu. "Senin için boşanma avukatı ayarlayacağım. En kısa zamanda o kızdan kurtulacaksın."

Atlas'a yaklaşıp elini yüzüne koymak istedi. Buna fırsat vermeden hemen ayaklandı. "Ama ondan boşanmak için bir şartım var."

"Sen yeter ki iste Atlas'cım"

"Şikayetini geri alırsan gözümü kırpmam onu boşarım."

Ayla gözlerini kısıp, şüphe ile ona baktı. "Sen benimle oyun mu oynuyorsun?"

Atlas mecburen ona yaklaştı ve "hayır, o hapiste olursa boşanma süreci uzar, seninle hemen evlenemeyiz" dedi.

Ayla bu durumdan etkilenmiş, kendini kaybetmişti. "Tamam, tamam vazgeçeceğim. Şikayeti mi geri çekeceğim. Zaten bebeği aldırdım , o öldürmedi."

Atlas ona daha fazla yaklaştı ve gözünü kırpmadan tokatı suratına indirdi. "Defol, defol odamdan! Karımı sana yedirir miyim sandın lan! Bende seni zeki sanardım, baban ve bizimkiler olmasa hiç bir halta yaramazsın! Bu evden de hayatımdan da defol! Yüzünü görmek dahi istemiyorum! Acizsin, en çokta kötüsün, sen resmen kötüsün! Bile isteye bebeğini öldürdün!" Masanın üzerinden telefonu alıp avukatı ile görüşmeye gitti.

Ayla, suratına inen tokat ve hakaretlerden sonra babasını arayıp her şeyi anlattı. Babası Halil bey ise sözleşmeyi hayata geçirmek için adımlar atmaya başladı.

Atlas, avukat ile görüşme yaptıktan sonra zorlada olsa Eren'in yardımıyla Kamer'in yanına girdi. "Pişt, ben geldim kız!"

Kamer onun suratına tuhaf bir şeye bakarmış gibi baktı. "Sen bana diyorsun ama iyice kereste fabrikası oldun çıktın."

"Heyecandan oldu sevgilim."

Kamer oturaktan kalkıp parmaklıklara yaklaştı. Atlas'ta ona yaklaştı. Kamer, gözlerini kapatıp onun yağmur kokusunu içine çekmek istedi fakat burnuna Ayla'nın kokusu soldu. "Sen neredeydin!" Atlas, onun ne söylediğini anlamamış boş boş bakmıştı. "Neden üzerinde Ayla'nın kokusu var!"

Kamer'in kendisini kıskandığını anlayınca kahkaha attı. "Sen beni kıskandın! Beni kıskandın, sadece beni!"

Ellerini yumruk yaptı. "Sana kimin yanındaydın diye sordum!"

"Ayla'ya her şeyi itiraf ettirdim."

"Sen, sen o kızın yanına mı gittin! Gitmekle kalmayıp o kızla sarıldın mı! Defol git, defol!"

"Senin için yaptım sevgilim, böyle yapma."

"Seni duymak istemiyorum, benim için bir şey yapma! Resmen kızla, tövbe tövbe! Öptü mü! Öptü mü lan seni! Cevap ver bana!"

"Yo, yok hayır senden başka hiç kimse beni öpmedi."

Çıkışı işaret etti. "Git seni mahkemeye kadar görmek istemiyorum!"

"Gün Kızılı'm yapma böyle, başka çarem yoktu."

"Vardı! Vardı Atlas, bana inansan yeterliydi! Hapis yatmak umrumda bile değildi!"

Eren içeriye girdi. "Süre doldu abi artık çıkman gerekiyor."

Kamer geriye gidip oturağa oturdu ve kollarını önünde bağladı. Atlas'ta mecburen oradan çıktı. Kamer'in bu kadar büyük bir tepki vereceğini beklemiyordu.

✨

Mahkeme saatine kadar Kamer Atlas ile asla konuşmamıştı. Bir müddet konuşmamaya da kararlıydı. Hakim içeriden seslenince herkes tek tek yerini aldı. "Sanık Kamer Kıraç, mahkememize yapılan müracaat sonrasında tüm deliller incelenmiştir. Savunmanız var mı?"

Avukat yerinden kalkıp elindeki dosyayı ve ses kaydını hakime uzattı. "Sayın Hâkim, müvekkilim hakkında yapılan bu akıl almaz iftiraların kanıtı elinizde tuttumuş olduğunuz dosya da ve ses kayıt cihazında mevcuttur."

Ayla'nın avukatı hızla ayağa kalktı. "Müvekkilim, bahsi geçen ses kaydında tehtite maruz kalmıştır."

"Sessiz olun, size söz hakkı tanımadım! Lütfen devam edin?"

"Ayla hanım, yıllardır Atlas beyin peşinde koşmuş fakat bir geri dönüş alamamıştır. Bundan mütevellittir ki onu elde etme uğruna gözü dönmüş ve eşine böyle bir iftirada bulunmuştur."

Ayla'nın avukatı söz hakkı istedi. "Sayın Hâkim, size söylediğim gibi müvekkilim tehtit altında bu ses kaydını vermeye mecbur bırakılmıştır. İzniniz olursa tanıklarımızı mahkeme salonuna çağırmak istiyoruz."

Hâkim önündeki dosya bakıp "Tanık Mina Kıraç, mahkeme salonuna!"

Atlas, kardeşinin böyle bir şeye aracı olduğunu duyunca öfkeye kapıldı. Mina, abisinden çekinse bile Kamer'i hayatlarında istemediği için tanıklık yapmaya karar vermişti. Sadece o değil, Sevil hanımda aynı şekilde tanıklık edecekti. "Sayın Hâkim, dün abim eve geldikten sonra Ayla ablayı odasına çağırdı. Biz ona zarar vermesinden korktuğumuz için annem ile peşinden gittik. Kapı aralık olduğu için tüm konuşmalara şahit olduk. Abim onu bu konu da tehtit etmiş üstelik ona tokat atmıştır. Bebeğin ölmesinin tek nedeni Kamer'dir."

Mina'yı dinledikten sonra tekrar dosyaya baktı. "Tanık Sevil Kıraç, mahkeme salonuna!"

Sevil hanım böbürlenerek içeriye girdi. "Sayın Hâkim, Ayla benim kızım gibidir. Onun bebeğini kaybetmesi bizi derinden sarstı. Üstelik dün oğlum bebeğini kaybetmiş bir kadına şiddette bulundu. Verilen ses kaydı tehtit altında elde edilmiştir."

Hakim tekrar dosyaları inceledi. Yanındakiler ile konuştuktan sonra ise tokmağını vurdu. "Karar, Sanık Kamer Nemli'nin bir yıl ev hapsine, Atlas Günay Kıraç'ın ise mahkememizce kadına şiddette bulunma suçundan elektronik kelepçe ile takibine, Ayla Sır'ın en fazla beş metre yakınına yaklaşmasına karar verilmiştir."

Mahkemede ki herkes şok içinde kaldı. Ayla bulunduğu yerde tepinmemek için zor duruyordu. İşler istediği gibi gitmemiş, kendi tuzağına düşmüştü.

...

(Not; Oy vermeyi unutmayın 🧡)