Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1.Bölüm

@semadeniz


İstanbul'da Hukuk Fakültesi Savcılık son sınıf okuyan Diyar ben, Diyar Sağlam.

On dokuz yaşında İstanbul'a bu koca Şehire Diyar olarak geldim, Savcı Diyar olarak ilk görev yerime tayin olmanın hayalini kuruyordum.

Staj yerim iki gün önce belli olmuştu, Ankara. Neden okulumdan bu kadar uzağa gitmek zorundaydım? Hayatın benim için kurduğu bir oyun olduğunu çok sonra anladım neden Ankara olduğunu.

Adapazarında yaşayan öğretmen bir ailenin tek çocuğuydum. Annem ve Babam uzağımda olsalarda hep yanımda olduklarını hissettirirlerdi hafta sonlar üniversite okumak için geldiğim bu minik ama sımsıcak evimde onları misafir etmekten mutluluk duyardım.

Yine o hafta sonlarından biriydi, Babam Ankarada staj göreceğim süreçte kalabilmem için öğretmen bir arkadaşından yardım istemişti, staj boyunca yurtta kalacaktım, evimden ayrılacağım için bir miktar üzgündüm.

Yarın Ankara'ya staj dosyalarımı teslim etmek için akşam sekiz'e uçak bileti almıştım aynı zamanda ertesi gün akşam dokuzda'da tekrar İstanbul'a dönmek için bir bilet daha. Gece konaklamak için staj yapacağım adliyeye yakın bir otel ayarlamıştım, erkenden dosyalarımı teslim edip akşam uçak saatime kadar Ankara'yı biraz daha yakından tanımak istiyordum.

Akşam üzeri beş buçuk gibi havaalanının yolunu tutmak için çoktan yola koyulmuştum. İki saat süren yolculuğun ardından uçaktan inmiş Ankara'ya ayak basmıştım. Bavulum yoktu yanımda ufak bir çantam vardı. Allah'tan bavul beklemekle uğraşmayıp otele gidip dinlenebilecektim. Havaalanından çıkış yapmıştım, otele gitmek için taksiye binip oyalanmadan otelin yolunu tutmuştum. Tam o sırada telefonumdan gelen mesaj sesiyle telefonumu elime aldım. Bilinmeyen bir numaradan gelmişti mesaj, profil fotoğrafı yoktu.

-Diyar Hanım kimliğinizi havaalanında düşürmüş olabilir misiniz?

Mesaja cevap vermeden hemen önce cüzdanımı ardından da çantamın içini kontrol ettim. Kahretsin kimliğim gerçekten de yoktu. Otele girişimi yapmak için ve staj kaydım için kimliğime ihtiyacım olucaktı.

-Siz kimsiniz ve numaramı nereden buldunuz?

-Kimliğinizi bulunca GBT'nize bakarak numaranıza ulaştım.

GBT'mi, gizem mi seviyordu bu, GBT'eme bakılıp hergün numarama ulaşılmıyor.

-Siz kimsiniz? GBT'eme nasıl baktınız? Polis misiniz?

-Evet havaalanında görevli bir polis'im. Kimliğinizi nerede kaybettiğinizi bilemezsiniz belki boşuna aramayın diye haber vermek istedim.

Şaşırmıştım. Taksiciye havaalanına gidebilir miyiz dedim. Tamda o sırada ilk mesajı attığında olmayan profil fotoğrafı birden karşımda belirdi. Kendini sıradan bir polis memuru gibi tanıtan kişi kamuflajlarının içinde kusursuz ve çok yakışıklı görünüyordu. O bir Özel Harekat Polisiydi. Tekrar bir mesaj geldi.

-Önemli değil🙂

Salak kafam fotoğrafa dalıp gittiğimden adamın mesajı uzun süre görüldü kalmıştı.

-Teşekkür ederim. Havaalanına geliyorum, güvenliğe bırakırsanız ordan alırım.

-Tamamdır.

Adamın fotoğrafına tekrar bakmıştım, ne diye kaydetmiştide beni profil fotoğrafı birden karşımda belirmişti?Bende fotoğrafımın onda gözükebilmesi için onu kaydetmeye karar verdim. Ne diye kaydecektim peki? PÖH mü yazsam diye geçirdim içimden hahahaha kendi kendime gülümsüyordum. Sonradan fark ettim ki numarasının hemen altında ismi yazıyor.
Ali Sancak.

Havaalanına gidene kadar bir sürü şey düşündüm, ilk olarak düşündüğüm şey ise kimliğimde ki fotoğrafta nasıl gözüktüğümdü. Hemen staj için hazırladığım dosyların arasından kimliğimin fotokopisinin olduğu kağıdı bulup çıkardım. Fena değildim hatta standart biyometrik fotoğraflarına göre güzel bile çıkmıştım. Fotoğrafımı beğenip mi yazmıştı acaba diye geçirdim aklımdan, Allah'ım neler düşünüyordum ben.

Havaalanına gelmiştim güvenliklerin olduğu bölüme gidip kimliğimin orada olduğunu söyledim. Beş dakika sonrasında kimliğimi teslim almıştım. Çıkış yolunu tuttuğumda tekrar bir teşekkür mesajı atsa mıydım? Diye düşündüm tam o sırada Telefonumun bildirim sesi beni düşüncelerimden sıyırdı, o mesaj atmıştı.

-Rica ederim🙂

Kendi kendine mi konuşuyordu bu diye geçirdim içimden yüzümde oluşan tebessümle.

 

 

 


 

Loading...
0%