@senaryonuz
|
Şuan sabah olmuştu ve Mirza bizim kapıya damlamıştı bendeeşyalarımı alıp arabadaya binmiştim. ancak Mirza konağın yolunu geçmişti. "Nereye gidiyoruz?" Diye sorarken sesimde yoğun bir merak vardı. Mirzaysa bana bakmadan "Sürpriz" demiş hemen sonra bana göz kırpmıştı, şuan resmen meraktan kudurabilirdim. Aradan 10 dakika ya geçti ya geçmedi bir evin önünde durduk ben anlamsız gözlerle Mirzaya bakarken Mirza arabadan indi, tabiki hemen arkasından ben. Geniş bahçeli 2 katlı eve ilerlerken arkasından takip ediyordum, anahtarı açıp içeriye girmesiyle bende girdim. Mirza "Burası bizim evimiz olacak Simay, normalde sen gelmeden döşenip mobilyalar gelecekti ancak senin seçmeni istedim" dediğinde şok ve mutluluk içerisinde ona bakıyordum. Hızla Mirza'nın boynuna sarıldım "Çok teşekkür ederim Mirza" bu gerçekten önemliydi çünkü konak ne kadar rahat olabilirdi ki? Mirza "Hadi istersen şimdi gerekenleri almaya başlayabiliriz" dediğinde dünden razı olduğum için kafa salladım. Mirza'nın bana uzattığı elini hızlıca tuttum ve kapıya doğru ilerlemeye başladık, Mirza kapıyı kilitledikten sonra arabaya binmiş yola çıkmıştık. **** Tüm gün ev eşyalarını almıştık, Mirza 2 gün içinde evde her şeyin hazır olacağını söylemişti, şimdi konağa gidiyorduk. "Konaktakiler biliyor mu?" Diye sordum Bilmiyorlar ise hiç onlar ile uğraşmak istemiyordum. Mirza "Bu fikir aklımda hep vardı ve bana destek çıkan annemdi tabiki aynı zamanda babamı da dizginleyen" dediğinde gülmeden edemedim. Herkese bağırıp çağıran Halit ağa, Mehpare teyzenin sözünden çıkmıyordu. Halit ağa ile anlaşamıyorduk belki ama Mehpare teyzeyi çok güzel seviyordu. Tekrar Mirzaya dönüp "Elvan o nerede?" Diye sordum Miraçta hiçbir şey anlatmamıştı. Mirza derin bir nefes alıp "Hatırlıyorsan Bernaya söyleyen Elifti, ancak Elif'i dolduranda Elvandı, babamlar ilk başta kızsalarda üstüne gitmemişlerdi. Fakat Elvan durdurak bilmedi abim dışında başka birisi de varmış" demesiyle resmen kalakaldım. Mirza devam etti "Abim direkt boşadı ve Elvan Mardin'den sürgün edildi" Azad abi evet Elvanı sevmiyordu ama bu kadarı gerçekten çok ağırdı. "Azad abi? O ne yaptı?" Diye sordum. Mirza "Hiçbir şey inanabiliyor musun hiçbir şey yapmadı sakince gitti boşanma davası açtı, sanki böyle bir şey yaşanmamış gibi devam etti hayatına" Belkide böyle üstesinden gelmeye çalışmıştı, sevgi olmasa bile saygı önemliydi. Sonunda konağa varmıştık, içeriye girdiğimizde akşam yemeği hazırlanıyordu tabi eşyalara direkt karar vermediğimiz için bu saat olmuştu. Salona geçtiğimizde Mehpare hanım omzunu Halit ağaya yaslamış beraber oturuyorlardı, Miraç ve Meriç ise sohbet içindeydi Elif'in bakışları da benim üzerimde. Elifte pek oyalanmadan Çift kişilik koltuklara yöneldim, Mirza ile ikimiz oturunca Halit ağa "Aldınız mı eşyaları" dedi, ikimizde kafa sallayıp onayladık. Halit ağa ve Mirza konuşmaya devam ederken içeriye Mehir'in girmesiyle sevinmeden edemedim. Mehir de beni fark edince yüzünde bir tebessüm oluştu. Bu 3 yılda ailesine oldukça alışmıştı. Onun içinde zordu ancak mutluydu. Herkes sessizleşince birden Elif konuşmaya başladı "Simay, ben senden özür dilerim" dedi bir yandan gözlerini kaçırıyordu bizim Elifle eskisi gibi samimiyet kurmamız imkan dahilinde değildi. "Lütfen affet beni Simay" dediğinde dokunsan ağlayacak haldeydi. "Elif ben seni affederim ama eskisi gibi yakın olmamızı bekleme benden" dedim net bir sesle Mirza da elimi tutmuştu Bu adam iyice aşk adamı olmuştu. Hizmetli ablanın sofra hazır demesiyle hepimiz sofraya ilerledik. Azad abi çoktan oturmuştu. Kısa sürede biten yemekten sonra herkes kendj halindeydi, bizde Mirza ile bizim katımızdaki oturma odasına geçtik. Daha doğrusu Mirza beni yollayıp kendisi odaya geçti ve "Bekle geliyorum hemen" dedi. Mirza sonunda gelmiş ve yanıma oturmuştu aniden cebinden çıkarttığı kağıt ile gözlerim büyüdü bu benim çizimimdi. Yanıma aldığıma emin olup bulamadığım umarım unutmamışımdır dediğim çizimim Mirzayı çizdiğim resimdi. "Sen nereden buldun bunu?" Dedim şaşkınlıkla Mirzaysa oldukça rahat bir şekilde "Bence ben bulmadım o beni buldu, gittiğin gün odaya girdiğimde makyaj masasındaki kağıdı merak edip açtım ama kendimi görmeyi beklemiyordum" dedi. Muhtemelen yanaklarım kıpkırmızı olmuştu, Mirza'nın birden yanağımı öpmesiyle kalakaldım. Mirzaysa resmen kahkahalar içindeydi. "Resimde de yetenekliymişsin, başka var mı beni çizdiğin resim?" Derken hem meraklı hemde alaylı bakıyordu hızla omzuna geçirip yüzümü göğsüne sakladım. Çünkü vardı bu 3 yılda 5 farklı portresi daha vardı. Mirza tekrar gülüp"Saklanmayı kesip cevap mı verseniz hanımefendi?" Dediğinde kafamı kaldırıp sessizce "5 tane daha var" dedim ve der demez tekrar göğsüne kapandım. Mirza "Utanmayı kesip hemen bana onları gösteriyorsun küçük hanım amacın meraktan çatlamam mı?" Diye sorduğunda onu peşimde sürükleyip yatak odasına götürdüm ve arabadan getirdiğimiz küçük valizi açıp ona uzattım. "Kötü tek bir şey dersen, görürsün sen 3 yılı?" Dedim hızlıca Mirzaysa koltuğa oturmuş resimleri incelerken yüzünde bı tebessüm vardı. Hâlâ utanıyordum ancak bir tık daha azalmış gibiydi Mirza "Resimde özellikle karakalem de oldukça yeteneklisin" derken bana değil çizimlerime bakıyordu. "Sen beni ne sandın" dedim saçlarımı arkaya atarak. Mirzaysa bugünün bilmem kaçıncı tebessümü ile bana bakıyordu. Bölüm sonuuu Yavuz ve Kudret'in yan karakter olduğu kitabımızın ilk 3 bölümü şuan yayında ismi DEMİRDEN ZIRH bakabilirsiniz aşklar Orada da oy ve yorumlarınızı bekliyorum. Seviliyorsunuzzz |
0% |