Yeni Üyelik
4.
Bölüm

4. Bölüm

@senaryonuz

İyi okumalar diliyorummm

Berna kahveleri fincanlara koyarken Melek yanıma geldi."Abya tuz koyacak mıyız?" Dedi. Bu çocuk nereden biliyordu, bu tarz gelenekleri.Berna "İstersen sen koyabilirsin Melekçim" diyince Melek Berna'nın yanına gittiBerna Baranın fincanını gösterip buna koyman gerekli dedi.

Melek kahveye tuz atarken Berna suları dolduruyordu, Elvan lokumları çıkartıyordu.Telefonumu açmıştım, Mustafa abi en kısa zamanda dönüş yap diye yazmıştı.

Kahveler hazır olunca Berna Baranın fincanını Elvan kalanların fincanlarını aldı.Bende suları alıp Meleği annemin yanına yolladım.Suları dağıtırken sıra Meriç,Miraç ve Mirza üçlüsüne gelmişti Meriç direkt almıştı, Mirzaya verirken delici bakışları yüzümdeydi.Miraçta alınca yerime geçtim.

Melek heyecanla Baran abime bakıyordu.Bu çocuk insanı deli ederdi.Berna, Elvan, ben ve Melek Baran abime bakarken abim sonunda ilk yudumunu almıştı.Yüzünü ekşitecek gibi olsada kendini bozmadı.İstediğini alamayan çocuklar gibi önüme dönmem ile yüzünü ekşiten Mirzayı görmem bir oldu o da kafasını kaldırınca göz göze geldik.

Kafamı direkt Meleğe çevirdim."Melek sadece Berna ablanın gösterdiğine tuz attın değil mi?" Alacağım cevaptan korkarak sormuştum ki Melek "Diğeryeyinden biyine de kattım ama azıcık" dedi.Bu çocuktan kafamızı çevirmeye gelmiyordu.

Kafamı Mirzaya çevirdiğimde hâlâ bana baktığını gördüm.Her ne kadar gülmek istesemde kendimi tuttum.Babam lafa girmişti "Sebebi ziyaretimiz belli, her ne kadar arada sorunlar olsada Allah'ın emri Peygamberin kavli ile kızınız Bernayı oğlumuz Barana istiyoruz" dedi.Evet kritik an başlamıştı yanımdaki Eymen nefes dahi almıyordu

Halit ağa Bernaya döndü "Kızım senin gönlün var mıdır?" Vardır herhalde olmasa niye Baran abim getirsin bizi buraya. Berna"Var baba" derken Mirza bir anda bu nikah kıyılamaz diye ortaya atlayanlar gibi "Berna bu aile senin dedeni öldürdü, nasıl sevebiliyorsun?" Dedi.Azad ağa Mirzayı geri çekti.Eymen Mirzaya gergince bakıyordu.Halit ağa "Mirza otur yerine" diyince Mirza öfkeyle kalktığı yere oturdu. Deli danalar gibi bağıracağına oturmasını tercih ederdim.

Halit ağa babama döndü haydi bismillah "Yaşananlardan sonra nasıl hiç çekinmeden benden kız istemeye geliyorsunuz?" Dedi. Şimdi adamda haklıydı babama aynı şey yapılsa o da böyle derdi sanırım. Babam "Bende halimizden memnun değilim Halit ağa ama çocuklar birbirini sevmiş" babam haklıydı Halit ağa "Çocuklar evlenecekse kan davasının kalkması gerekir ve tek tarafın kız vermesiyle bu olmaz Asaf Ağa"dedi. İşte bunu hiçbirimiz beklemiyorduk.

Ben şaşkın bir şekilde babama ve Asaf ağaya bakarken Barın abim "Siz bizden bir kızla ki bu da Simay oluyor oğullarınızdan birinin evlenmesini mi istiyorsunuz?" Diye sordu, sorma şekli daha çok kendine anlatır gibiydi.

Mirza bana bakıyordu, ne bakıyordu daha biraz önce kardeşine bağıran o değil miydi? Meriç hiç bir şey umrunda değil gibi telefona bakıyordu. Miraç bir Mirzaya bir babasına bakıyordu.Bu bakışma nereye kadar sürecekti.

Babam "Simay'ın rızası olmadan onu asla evlendirmem Halit ağa" bir zahmet yani.Hamit ağa babama döndü "O zaman benden kız falan alamazsın" diyince babam "Senin kızına mı kaldı benim Gül gibi oğlum" dedi

Tam olarak ne yaşıyordu bunlar.Mirza Miraç ile ciddi bir konuşma içerisindeydi.Barın abim sabır diliyordu sanırım.Annem ve Mehpare teyze bir sorun olacağını tahmin ettikleri için pek şaşırmış değillerdi.

Mehpare teyze "Halit Berna'nın Baran'ı sevdiğini biliyorsun uzatmasak" doğru be teyzem.Halit ağa "İşte bende kızımı güvenceye almaya çalışıyorum Mehpare"dedi.Halit amca ne anlatıyordu acaba.

Baran abim sonunda kendine gelebilmiş olacakki "Ben Bernayı seviyorum ve benden ona hiç bir şekilde zarar gelmez" dedi.Halit amcaysa "Size güven olmaz" diyince ortalık tekrar kızıştı.

Eymen Meleği kolunun altına almış sessizce tartışmayı izliyordu.Elvan Bernayı koltuğa oturtmuş onunla konuşuyordu.Bir de bayıl istersen Berna.Barın abim bu kargaşaya dayanamamış olacakki "Yeter Halit ağa" dedi. Ve dayanamayıp söze ben girdim.

"Halit amca bu yaptığınız tamamen saçmalık iki kişi birbirini seviyorsa neden kavuşmalarına engel olmaya çalışıp işi yokuşa sürüyorsunuz.Kendi kızınızın güvenliğini bizden birini evlendirerek sağlayamazsınız, eğer abim Bernaya kötü bir davranışta bulunursa boşanma davalarının açılmasını ben sağlarım" dedim.Nefesim tükenmişti.

Halit ağa "Tek problem kızımın güvenliği değil bu kan davası sadece iki aşiretin birbirine damat ve kız vermesiyle biter."

Allah'ım bu adam laftan hiç mi anlamıyordu kafayı yememe az kalmıştı. Allah'ım sen bana Meriç'in rahatlığından ver.Çocuğun hâlâ hiç bir şey umrunda değildi.Halit ağa "Yarına kadar kararını ver Asaf ağa, ya kızını verirsin kan davası biter, ya da iki ailede her an ölüm korkusuyla yaşamaya devam eder" dedi.

Babamın ve annemin kalkmasıyla kapıya doğru yol aldık. Miraç önümü kesti "Kusura bakma Simay babamın böyle bir şey yapacağını düşünmemiştim" dedi. Bende "Sorun yok iyi akşamlar" dedim Aynen Simay sorun yok.

Arabalara binmiş konağa doğru yol almaya başlamıştık.Eymen arkadan "Abla şimdi ne olacak sen evlenmeyeceksin değil mi?" diye sordu. Barın abim benden önce "Saçmalama Eymen tabiki de evlenmeyecek buna müsade etmeyiz." Dedi. Barın abimi gerçekten çok seviyordum.Eymen arkasına yaslanıp yolu izlemeye başladı.

Ben de telefonumu çıkartıp sosyal medyada gezinmeye başladım, kafamı boşaltmanın en iyi yollarından biriydi.Ayaz story atmıştı ve yanında Ayça vardı, bunlar sevgili olmuş muydu? Çok şükür Ayaz cesaretlenmişti demek.Ayça utangaç bir kızdı.Bizim Ayaz da bunca yıl cesaret edememişti, sonunda kavuşmuşlardı Ayaza mesaj attım saat 00.00 olmuştu muhtemelen yatmıştı.Biraz erken yatan bir arkadaşım vardı

Simay: Hayırlı olsun Ayaz Bey insan bir mesaj atar.

Telefonu kapatıp önüme döndüm konağa gelmiştik.Arabadan inip içeri geçtim, babamlar bizden önce gelmişlerdi.Babam ve annem avlu da oturuyorlardı, Melek ortalarda yoktu uyumuştu sanırım.Baram abim ve Barın abimde babamların yanına oturmaya geçince bende geçtim.Eymen odasına çıkmıştı.

Babam "Baranım sevdanı anlıyorum ama napacağımızı inanın bilmiyorum, Simayı istemediği bir evliliğe sürükleyemeyiz" dedi.

Baran abim bana döndü "Miraç ile samimiydin var mı aranızda bir şey?" Daha çok aramızda bir şey olmasını ümit eder gibi soruyordu. "Hayır yok Geceyle uçuruma gittik, orada karşılaştık sadece"dedim.Baran abimin omuzları düştü bana istemediğim bir evlilik yaşatmak istemiyor ama Bernadan da vazgeçemiyordu.

Abim için kendi hayatımdan vazgeçemezdim, bu bencillik sayılıyorsa en bencil insan olabilirdim ama hayatımı okuluma kariyerime odaklamışken bu imkansız gibi bir şeydi.Baran abim "Miraç seni seviyorsa ona şans verir misin?" Diye sordu. Acaba gece boyunca Miraç ile değil Mirza ile bakıştığımı bilse ne derdi, ayrıca ne saçmalıyordu."Hayır abi bir şey hissetmiyorken neden evleneyim hemde 19 yaşında" bu konuda alttan almazdım babam da sessizdi.

 

Barın abim "Baran saçmalama Simay neden sevmediği biriyle evlensin başka bir yolu bulunur elbet" dedi, bu mantıklı konuşmalarına kurban senin. Baran abim "Yok başka bir yolu Barın sende biliyorsun bana vermedikleri Bernayı yarın bir gün başkasıyla evlendirirlerse ben naparım"diyince bir düşündüm Halit ağa kızını istemediği bir evliliğe zorlar mıydı?Abileri engel olmaz mıydı? O Mirza olmazdı ama Miraç ve Azad olurdu sanırım.

 

"İyi geceler ben odama gidiyorum" diyip kalktım arkamdan iyi geceler dediler. Merdivenleri çıkıp odama gittim.

Üzerimi değiştirip yattım ve uykuya kendimi teslim ettim.

Bölüm nasıldı aşklar???

​​​​​​Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

Mirza?

Simay?

Miraç?

Meriç?

Melek?

 

​​​

 

 

 

 

 

Loading...
0%