Yeni Üyelik
27.
Bölüm

Bölüm 24: Çağrı'nın Başına Neler Geldi?

@senaryoyazankiz94

Sahne:1 Nisanur'un Evi-Nisanur'un Odası/İç/Gündüz:

Nisanur'un annesi oldukça öfkelidir.

Nisanur'un annesi: Kız sen beni delirtecek misin ya? Kızım zengin koca buldu diye seviniyorum. Ama bula bula gariban bir polis buldu.

Nisanur: Anneciğim deme öyle ya. Hem bakma rütbesi artıkça maaşı da artıyor.

Nisanur'un annesi: O zamane kadar ölmezse tabi!

Nisanur: Deme öyle anne. Allah korusun!

Nisanur'un annesi: Ne var gerçekleri diyorum. Tehlikeli mesleği başına her an bir şey gelebilir.

Nisanur: Anne lütfen!

Nisanur'un annesi: Ne lütfeni ne lütfeni! Ben seni günlerce süsledim püsledin. Gariban bir polis için mi? Hayır mektebinde bir sürü zengin çocuk var bütün fırsatları kaçırıp çulsuza gittin ya.

Nisanur: Anne Batur çulsuz değil işte. İşi gücü var. Hem ben onu çok seviyorum.

Nisanur'un annesi: Bende o baban olacak adamı sevdim de ne oldu? Bak bu bok çukuru yerde heba etti beni.

Bir süre sessiz kalırlar.

Nisanur'un annesi: Kız ne diyeceğim sana?

Nisanur: Ne anne?

Nisanur'un annesi: Ceyda Hanımın oğlu vardı ya temizliğe gittiğim. Onu sana yapsak?

Nisanur: Ay anne o çocuk maymun gibi tipi aynı. Bana onu mu layık gördün.

Nisanur'un annesi: Ne var kız işte karun kadar zenginler Hem tipsiz olduğu için buna bakanda olmaz. Tüm mal mülk sana kaldı

Nisanur: Aman istemez uzak olsun.

Nisanur'un annesi: Ömrünü böyle bok çukuru yerde geçirmek istiyorsan devam et kızım bununla. Sonra pişman olup başını duvarlara vurma ama.

Sahne:2 Sokak/Dış/Gündüz:

Numan elindeki tüm uyuşturucuları satmıştır.

Numan: Paraya bak be. Baya stresli ama ya! Her an polise enseleneceğim diye. Ama borcum kadar para kazandım.

Numan paraları koklayıp kumar oynan kahveye gözü takılır.

Numan: Ulan polise yakalanmadığıma göre demek ki şanslı günümdeyim. Bunları üç dört katına çıkarırım. Borcumu öderim gerisi de bana kalır. Süper fikirmiş

Numan hemen kahveye girer. Ama umduğu gibi olmaz. Tüm kazandığı parayı kaybeder. Adamlar tarafından kollarından tutularak kahvenin dışına atılır. Numan yalvararak kapıyı tıklar.

Numan: Allah aşkına ya! Yalvarırım. Bari yatırdığım parayı verin. Ördürecekler beni.

Bu sırada İlhan'ın iki adamı gelir.

Adam1: Ulan p.. evladı! Hap paralarını da kumara yatırdım.

Numan hüngür hüngür ağlar.

Numan: Lütfen lütfen!

Adam2: Bu sefer öleceksin. Kurtuluşun yok.

Adamlar kolundan tuttuğu gibi Numan'ı götürürlerken Numan yine ağlayarak yalvarır.

Numan: Lütfen ya! Bir şans daha verin. Allah aşkına!

Sahne:3 Nisanur'un Evi-Nisanur'un Odası/İç/Gündüz:

Nisanur ile Batur telefonda konuşurlar.

Batur: Annen çok kızdı mı?

Nisanur: Biraz işte.

Batur: Ya ben gerçekten de çok özür dilerim yani yalan söyleyemedim işte.

Nisanur: Yok zaten polis olduğunu bir gün öğrenecekti.

Batur: Şimdi ne olacak?

Nisanur: Zamanla ikna olacaktır merak etme sen.

Batur: Umarım dediğin gibi olur canım...

Sahne:4 Depo/İç/Gece:

İlhan'ın adamları, Numan'ı öldüresiye döverlerken İlhan bağırır.

İlhan: Ulan p.. kurusu! Zaten mallarımın ve adamlarımın bir kısmını geçen geceki baskında polise kaptırdım. Bu kadar işimin gücümün arasında birde seninle uğraşıyorum.

Adam1: Tutuklanan adamları ne yapalım İlhan Bey?

İlhan: Yani polisler bir şekilde konuşturur onları da. Ceza indirimi gibi tekliflerde bulunurlar. Bu mallarda kendilerini kurtarmak için kabul ederler. Savcıya çıkmadan işlerini halledin.

Adam1: Emredersiniz İlhan Bey...

Adam2, yerde baygın yatan Numan'ı işaret ederek konuşur.

Adam2: Artık infaz edelim mi bunu da?

Adam3: Aslında bu Numan'ın bir bacısı var. Görsen bir içim su abi...

İlhan: Yapma ya!

Adam2: Gerçekten öyle bende gördüm.

İlhan: Madem öyle bizde Numan'ın borçlarına karşılık bacısını alalım. Zarar ediyoruz zaten şu aralar. Bugün de final dövüşü var neyse ki. En yüksek parayı oradan kazanıyoruz.

Adam2: Final dövüşlerinin sayısını artıralım abi madem. Millet en çok ondan zevk alıyor.

İlhan: İyi fikir gayet...

Sahne:5 Merdiven Altı Dövüş Kulübü/İç/Gece:

Tüm dövüşçüler orada hazırlanırlar. Batur tüm dövüşçüleri görünce şaşırır.

Batur: Çağrı...

Çağrı, Batur'a bakar.

Batur: Neden tüm dövüşçüler geldi?

Çağrı: Pazar günleri final dövüşleri oluyor.

Batur: Nasıl yani?

Çağrı: Tüm kadro çıkıyoruz kafese. Kim kimi devirirse. En son kalan kazanıyor.

Batur: İlginç ilk kez görüyorum bunu.

Çağrı: Yalnız dikkatli olman gerekiyor bunda. İkili dövüşlere benzemez hiç.

Batur: Sıkıntı değil birader. Kalabalığa da gireriz madem. Daha önce yapmadığımız şey sanki.

Çağrı: Yalnız Baturcum buradakiler profesyonel dövüşçü senin sokak serserilerine benzemezler.

Sahne:6 Merdiven Altı Dövüş Kulübü-Kafes/İç/Gece:

Tüm dövüşçüler kafese girer. Düdüğün çalmasıyla dövüş başlar. Herkes herkese girer. Batur ilk başta kimseye saldırmaz sadece savunma yapar. Biriyle dövüşürken arkadan başka biri koluyla onun boğazına yapışıp geriye doğru çekerken dirseği ile o kişinin oluna vurarak boğazına yapışmasına engel olup suratına sertçe yumruklarını geçirir. O sırada da ortalık savaş alanına dönmüştür önüne gelen önüne gelenle dövüşür. Seyirciler büyük zevkle izlerler. Yine de Batur mantıkla hareket ediyordur. Ona saldırı gelmedikçe kimseye boş yere saldırıp gücünü harcamıyordur. Herkes tek tek yere inerken Batur hariç bir dövüşçü kalmıştır. Ona tekme ile saldırırken geriye doğru çekilip tekmesini tutup karnına serçe yumruklarını geçirip o kişiyi yere indirir. Ve o kazanmış olur. Batur'a bahis yatıran seyirciler alkış tutarlar. Bu sırada bir adam panik içinde gelip bağırır.

Adam: Kaçın polis baskını!

İlhan: O.... çocukları ya!

Herkes korkarak kaçarken Batur da kafesten çıkar.

Sahne:7 Merdiven Altı Dövüş Kulübü/İç/Gece:

Herkes kaçıyordur. Batur tam kaçacakken yerde yatan Çağrı'yı görüp dururken polislerde geliyordur.

Batur: Çağrı... Kaçsana!

Çağrı: Abi yerimden kalkamıyorum. Bacağım kırıldı sanırım.

Batur, Çağrı'yı kaldırmaya çalışır ama Çağrı'nın bacakları hasar gördüğü için kalkamaz. Bunun üzerine Batur, Çağrı'ya sırtını döner.

Batur: Haydi sırtıma bin.

Çağrı: Abi gerçekten hiç gerek yoktu. Sen düşünme beni kaç kurtar kendini.

Batur: Uzatma dedim.

Bunun üzerine Çağrı, Batur'un sırtına biner. Batur öylece kaçmaya başlar.

Sahne:8 Merdiven Altı Dövüş Kulübünün Dışı/Dış/Gece:

Batur dışarı çıktığı an etrafın polislerle çevrili olduğunu fark eder. Etrafını inceleyip kara kara ne yapacağını düşünürken etrafını incelerken yerde bir kapak görür orayı açar. İçeride tünel vardır.

Sahne:9 Yeraltı Tüneli/İç/Gece:

Sırtındaki Çağrı ile yavaş yavaş merdivenlerden iner.

Sahne:10 Yeraltı Tüneli-Oda/İç/Gece:

Tünelin en sonundaki odaya girip Çağrı'yı indirip kendi de yanına oturur.

Çağrı: Sen mi ihbar ettin?

Batur: Saçmalama ben ihbar etmiş olsam herhalde kaçmak için bu kadar uğraşmazdım değil mi? Üstelik yeni açığa alınmışken.

Çağrı: Evet haklısın sanırım. Bu arada beni bırakmadığın için eyvallah kardeşim.

Batur, Çağrı'nın omzuna vururken sesler gelir.

Çağrı: Eyvah geldi birileri.

Batur, Çağrı'nın ağzını kapatıp sus işareti yapıp Çağrı'yı tekrar sırtına alır.

Sahne:11 Yeraltı Tüneli-Oda/İç/Gece:

İki tane polis girer. El fenerleri ile etrafı incelerler. Masaların altına bakarlar. Tek tek dolapların içerisine ve örtülerin altına açıp bakıp kimseyi bulamazlar. Batur Çağrı ile birlikte dolabın arka boşluğuna saklanmış haldelerdir. Polislerin birisi yavaşça oraya doğru gelirken Batur'un hamlesiyle Çağrı ile Batur yavaş yavaş geriye doğru giderler.

Polis Memuru: Kimse var mı?

Cansel: Yok devrem. Gel çıkalım.

Batur, Cansel'in sesini tanır sessizce fısıldar.

Batur: Cansel...

Sahne:12 Yeraltı Tüneli-Oda/İç/Gece (Bir Süre Sonra):

Çağrı ile Batur orada saklanmaya devam ederler. Tam çıkmak üzerelerken yine ses duyup çıkmaktan vazgeçerler. Gelen Cansel'dir.

Cansel: Batur orada olduğunu biliyorum. Hemen saklandığın yerden çık.

Batur hemen saklandığı yerden çıkar.

Batur: Cansel... Nasıl anladın?

Cansel elindeki silahı gösterir.

Cansel: Bunu düşürmüşsün.

Batur: Yapma ya! Burada olduğumu bilip hiç ses etmedin.

 

Cansel: Batur... Ne işlere bulaştın böyle Allah aşkına? Açığa alındın sen birde? Bende tefeciden borç aldığını sanıyordum. Ama bu ondan da beter.

Sahne:13 Batur'un Evi-Salon/İç/Gece:

Çağrı, koltuklardan birine uzanmış Batur'da pansuman yapar haldeyken Cansel de yanlarındadır.

Cansel: Batur... Sen nasıl bir işe bulaştın ya böyle? Bu İlhan Gürcan denen adam var ya! Adam da ne ararsan var. Geçen geceki uyuşturucu baskınını hatırlıyor musun? Onlar bu adamın mallarıymış.

Batur bunu duyunca şaşırır.

Batur: Ne! Hani ben sadece bu dövüş işini biliyordum. Birde üst katta işlettiği kumarhane oynanan gazinoyu.

Batur yüzünü Çağrı'ya çevirir.

Çağrı: İnanın bana bende fazlasını bilmiyorum. Sadece bu iki işini biliyordum.

Cansel: Ve tutukladığımız adamları öldürtmüş de sırf mahkemede konuşmasınlar diye.

Batur: Baya sağlamcıymış desene.

Cansel: Ayrıca İlhan Gürcan'ın yaptığı işler sadece bununla bitmiyor fuhuş işi bile yapıyor.

Çağrı ile Batur oldukça şaşırırlar.

Batur: Ne?

Çağrı: Yok artık ya!

Cansel: İşte Batur! Hapse bile girebilirsin memuriyetin gidecek diye korkmuştuk ama. Daha beteri olabilir şimdi.

Batur: Of ben nasıl bir işe bulaştım böyle?

Cansel: Nisanur gözünü kör etmiş. Ona para yetiştireceğim derken...

Batur: Ya onun ne suçu var işte hepsi benim eşekliğim yüzünden oldu.

Cansel: Artık oraya gitmezsin bir daha. Çağrı sende gitme bir daha.

Çağrı: Abi ben mecburum artık. Tek gelir kaynağım orası oldu.

Cansel: Bu dövüş işini yasal yollarla da yapabilirsin kardeşim.

Çağrı: Abi yasal yollarla yaptığımda bir öğün yiyecek kadar yemek parası bile kazanamıyordum.

Cansel: Çağrı bak kardeşim bu işin sonu senin için hiç iyiye gitmiyor. Kendini hapiste mi bulmak istiyorsun sonunda. Yada Allah göstermesin sakatlansan çok kötü dövüşemeyecek duruma gelsen ne olacak? Adamların seni yanında tutması için nedende kalmaz. Seni harcarlar infaz ederler direk.

Çağrı: Abi hem ben bırakmak istesem de İlhan bırakmaz ki beni. Onu orada en çok parayı kazandıranlardan biri benim. Öyle kendisine çok para kazandıranlar bırakmak istemiyor. Batur'u da bırakmak isteyeceğini sanmıyorum.

Cansel: Ne yapıyor bırakmak isteyene şantaj tehdit mi?

Çağrı: Aynen öyle...

Cansel, Çağrı'nın bacaklarını inceleyerek konuşur.

Cansel: Bacakların nasıl bu hale geldi ki?

Çağrı: Şu final dövüşleri sırasında oldu. Beş kişi birden saldırdılar bana. Bacaklarımı ayaklarıyla ezdiler ya.

Batur: Bunlar direk seni hedef almış gibi. Dertleri neydi seninle?

Çağrı: İşte var bir dertleri.

Batur: Çağrı bak kardeşim. Bir durum varsa lütfen söyle bize. Sana yardımcı olalım. Bu İlhan ile son zamanlarda anlaşmazlık yaşadın da onları senin üzerine mi saldı?

Çağrı: Yok İlhan ile olmadı da.

Batur: O zamanlar kim seni neden hedef aldı? Kişisel bir problemi olan mı vardı seninle içlerinde?

Çağrı tek kelime etmez.

Batur: Çağrı lütfen. Anlat bize ki sana yardımcı olalım.

Çağrı: Poyraz var ya.

Batur: Şu artist artist etrafına hava cıva yapan. Kendini oranın ağası sanıyor. Döverken en zevk aldığım o oldu.

Çağrı: Sen gelene kadar oranın en iyisi oydu. Senden sonra zaten itibarı biraz zedelendi gibi de oldu.

Cansel: Bırakında şimdi. Çağrı sen anlat bakalım. Bu Poyraz'ın seninle ne derdi var?

Çağrı: Rana, Poyraz'ın eski sevgilisiydi. Şimdi Rana benimle görüşüyor. Flörtteyiz. Onu yediremedi kendine işte. Kaç kere uzak durmam için tehdit bile etti. Hatta fiziksel kavgalara bile girdik ama Rana ile olmaya devam ettim bırakmadım. İşte lider gibi olduğu için diğerlerini de bana karşı örgütlemiş işte.

Cansel: Kız meselesi var yani aranızda.

Çağrı: Aynen öyle.

Batur: Yalnız kardeşim dikkatli olman lazım. Poyraz belalı baya. Birde lider gibi diğerlerine de sözü geçiyor.

Çağrı: Düşünme beni kardeşim.

Batur: Ne demek düşünme. Bacaklarını ne hale getirmişler. Allah korusun! Biraz daha devam etseler sakat bile kalabilirdin.

Çağrı: Ben başımın çaresine bakarım kardeşim. Merak etme. Şey ben artık gitsem iyi olur.

Batur: Kalsaydın daha kardeşim.

Çağrı: Her şey için teşekkür ederim kardeşim artık gitsem iyi olur.

Çağrı yattığı yerden kalkar. Zar zor yürür.

Batur: Zor yürüyorsun ama dinlenseydin daha.

Çağrı: Kendi evimde dinlenirim her şey için teşekkür ederim.

Batur: İyi kardeşim. Dikkat et kendine. Bir şey olursa ara mutlaka.

Çağrı: Tamam kardeşim. Her şey için teşekkür ederim.

Batur, Çağrı'ya kapıya kadar eşlik etikten sonra Cansel'in çay bardağını alır.

Batur: Çay koyayım sana kanka...

Cansel: Çayı mayı bırak şimdi. Bu işten nasıl çıkacaksın onu düşünelim.

Batur: Kanka... Benim yüzümden yakma sende kendini ya! Zaten beni tutuklaman gerekirken tutuklamamanda başına iş açar duyulursa. Ondan sen bu işe hiç bulaşma.

Cansel: Bir kere bulaştım artık.

Batur: Kanka lütfen bak sende benim yüzümden meslekten olursan hiç affetmem kendimi. Ne olursa olsun sen bir şey bilmiyorsun bu konuda tamam mı?

Cansel: Sende bu yerden uzak duracaksın tamam mı? Bir daha gitmek yok. Zaten çok yakında işleri bitecek. Umarım bu sefer biter artık ya!

Batur: Tamam kanka dediğin gibi olsun.

Sahne:14 Sokak/Dış/Gece:

Çağrı sokakta yürürken önden ve arkadan işer adam gelip yolunu keserler. Ellerinde de sopalar vardır.

Çağrı: Ne oluyor ya?

Adamlar etrafını sararlar.

Çağrı: Si.... gidin ya!

Adam1: Merak etme gideceğiz ama önce halletmemiz gereken ufak bir mesele var.

Adamın biri sopayla saldırırken aşağıya eğilip karnına yumruk geçirir. Diğer üç adam birden saldırırken ikisine yumruk birine tekme atar ama karnına yumruk geçirdiği adam sertçe kafasına sopayla vurarak etkisiz hale getirir. Diğerleri de aynı şekilde sopalar ve tekmelerle saldırırlar.

En arkadan yüzü gözükmeyen biri daha gelir.

Çağrı: Sen demek ha! Erkeksen tek başıma karşıma çıksaydın ya! Orospu çocuğu! Köpekleri sal ancak

Bunu duyan yüzü gözükmeyen adam sinirlenip yerden büyük taş alıp Çağrı'nın kafasını ezer. Çağrı kanlar içinde yerde yatınca hepsi korkup kaçarken yüzü gözükmeyen adam taşı aldığı gibi kaçar.

Sahne:15 Sokak/Dış/Gece:

Polisler, savcı ile birlikte olay yerinde inceleme yaparlar. Ambulans gelip Çağrı'nın cesedini götürürken Cansel ile Batur gelirler. Batur acıyla inler.

Batur: Hayır Çağrı hayır olamaz! Ölmedi o ölmedi ölemez!

Cansel ise Batur'u sakinleştirmeye çalışır.

Batur: Hayır ya hayır hayır!

Cansel, Batur'u zorda olsa uzaklaştırır.

Batur: Benim yüzümden Cansel! Benim yüzümden!

Cansel: Batur... Saçmalama lütfen!

Batur: Benimle kalacaktı. Gitmesine izin vermeyecektim. Her şeyin suçlusu benim.

Cansel: Saçmalama Batur... Nerden bilebilirdin ki?

Batur: Benim polis olduğum mu öğrendiler bir şekilde ki onun öcünü... Allah kahretsin gelseler beni öldürselerdi madem direk ya!

Cansel: Batur bir sakin olur musun lütfen ya! Seninle hiçbir alakası yok tamam mı? Bahsettiği Poyraz vardı ya onun işi bence.

Batur: Doğru o p.. kurusu! Ona göstereceğim gününü!

Batur arkasını dönüp giderken Cansel peşinden gider.

Cansel: Dur Batur! Saçmalama lütfen!

Batur: Bırak beni! Cansel Bırak!

Cansel: Hayır bırakmıyorum kendine gel!

Batur: Cansel! Bırak dedim. Yoksa pişman olursun bak!

Cansel: Hayır bırakmıyorum.

Batur: Sen kaşındın.

Batur, Cansel'in suratına yumruk geçirir. Cansel yumruğun etkisiyle yere düşüp yüzü kanar. Sonra ağaya kalkıp o da Batur'a yumruk geçirip yere düşmesine neden olur. Batur tam kalkacakken bir yumruk daha geçirmesiyle Batur'un yüzünden kanlar akar. Batur da yumruğunu sıkar ama hamle yapmaz.

Cansel: Batur yeter artık bence! Gel yüzümüzdeki yaralara pansuman yapalım.

Batur: Senin de pansumana ihtiyacın var gibi.

Cansel: Yüzümü iyi dağıttın ya!

Batur: Bana diyene bak ya!

Cansel: Kankam değil misin? Severim de döverim de.

İki kanka birbirlerine sarılırlar.

Sahne:16 Batur'un Evi/İç/Gündüz:

Batur evinde kahvaltı ederken telefonuyla bilişim uzmanıyla konuşuyordur.

Bilişim Uzmanı: Batur yalnız sana bu bilgileri verdiğim öğrenilirse benimde başım belaya girer.

Batur: Hiç merak etme kardeşim. Senden aldığımı kimse bilmeyecek.

Bilişim Uzmanı: Umarım...

Batur: Haydi eyvallah...

Batur aramayı sonlandırdığı gibi evden çıkar.

Sahne:17 Poyraz'ın Evi/İç/Gündüz:

Poyraz ile Çağrı'nın flörtü Rana kavga ederler. Rana bağırır:

Rana: Allah belanı versin! Allah belanı versin!

Poyraz: Rana neden anlamıyorsun? Çağrı'yı ben öldürmedim.

Rana: Yalan söyleme! Yalan söyleme senden başkası yapmış olamaz!

Poyraz tam konuşacakken alacaklı gibi kapı çalar.

Poyraz: Kim bu alacaklı gibi.

Rana: İşte polisler geldi seni tutuklamaya.

Poyraz ne yapacağını şaşırır. Rana kapıya doğru giderken Poyraz, Rana'yı tutar.

Poyraz: Ne yaptığını sanıyorsun?

Rana: Bırak beni.

Poyraz: Hiçbir yere gidemezsin.

Rana bağırır.

Rana: İmdat!

Poyraz, Rana'nın ağzını kapatmaya çalışırken kapı kırılır. Gelen Batur'dur. Poyraz, Batur'u görünce şaşırıp Rana'yı bırakır. Rana koşarak kaçar.

Poyraz: Sen?

Batur: Evet lan ben! Ulan o..... çocuğu! Dört-beş kişi birden tek adamın üzerine gitmek var mı lan!

Poyraz: Bak Batur ağzını denk al!

Batur: Almıyorum lan almıyorum! Sen gelip aldırsana paçan yiyorsa! Ama doğru sen itlerin olmadan bir hiçtin değil mi? Onlarsız bir bok beceremezsin.

Poyraz: Ulan şimdi sen görürsün!

Batur: Önce itlerini çağır istersen. Beklerim ben. Sen onlarsız bir hiçsin malum.

Poyraz ile Batur öfkeyle birbirlerine yürürken Poyraz yerdeki sopayı alıp Batur'a vuracakken Batur'un eğilmesiyle sopa yırtına isabet edip kırılır. Batur, Poyraz'ın suratına sertçe yumruk geçirip Poyraz'ın koltuğa doğru düşmesini sağlar. Koltuğa doğru eğilip tekrar yumruk geçirecekken Poyraz iki ayağı ile bunu engelleyerek Batur'un geriye doğru sendelemesine neden olup bir yumruk atıp Batur'u yere düşürür. Batur tam kalkacakken yerdeki sandalyeyi alıp Batur'a doğru fırlatır. Ama sandalyeyi fark eden Batur eğilip sandalyenin ona gelmemesini sağlar. Batur, Poyraz'ı yakasından tuttuğu yumruk attığı gibi sehpanın üzerine düşmesini sağlar. Batur tekrar ona yumruk geçirmek üzereyken Poyraz ayaklarıyla Batur'u iterek buna engel olup Batur'a yumruk geçirecekken Batur yere eğilip yumruğun gelmesine engel olur. Kendisi sertçe peş peşe iki yumruk atarak Poyaz'ın yere düşmesini sağlar. Yerde yatan Poyraz'a sertçe yumruklarını geçirmeye devam eder.

Batur: Lan it o.... çocuğu! Ne istedin lan dağ gibi çocukken!

Poyraz: Çağrı'yı ben öldürmedim.

Batur yumruklamaya devam eder.

Batur: Yalan söyleme it! Senden başka kim yapacak? Finalde de itlerini salmadın mı çocuğa?

Poyraz: Ya sevdiğim kızın onunla olmasına dayamıyordum. Kıskandım ama ben öldürmedim.

Batur yine yumruklamaya devam ederken polisler gelir.

Sahne:18 Merkez-Amirin Odası/İç/Gündüz:

Batur yine amirin odasındadır. Amir yine oldukça sinirlidir.

Amir: Batur! Rahat dur diye açığa aldım bir süre. Ama böyle bile rahat durmuyorsun sen! Derdin nedir? Ne yapmak istiyorsun?

Batur: Amirim Çağrı benim eksi dostumdu. Onun öldürüldüğünü duyunca...

Amir: Sen eşkıya mısın? Eşkıya gibi ev basmak nedir?

Batur: O benim arkadaşımı öldürdü!

Amir: Bunun cezasını eşkıya gibi ev basarak mı alacaksın ya! Biz kanun adamıyız Batur. Kanunlarla veririz cezaları. Eşkıyalar gibi kendi adaletlerimizi kendi kafamıza göre vermeyiz.

Batur: Amirim ben kanun adamı değilim. Açıktayım şu anda hatırlatayım.

Amir: O zaman git evinde otur! Rahat dur! Kızdırma beni!

Batur ayağa kalkıp gider. Amir arkasından söylenir.

Amir: Bu çocukla işimiz iş ya! Serseri mayın resmen.

Sahne:19 Nisanur'un Evi/İç/Gündüz:

Nisanur evden çıkmak üzereyken babası seslenir.

Nisanur'un babası: Kız nereye?

Nisanur: Okula babacığım.

Nisanur'un babası: Geç otur şuraya.

Nisanur korkarak babasının karşısına oturur.

Nisanur: Bir sorun mu var babacığım?

Nisanur'un babası: Bir polis çocuk varmış. Annen bahsetti.

Loading...
0%