Yeni Üyelik
6.
Bölüm

Bölüm 3: Süperman

@senaryoyazankiz94

Sahne:1 Okul-Kafeterya/İç/Gündüz

Dicle masaların birisine oturmuş kahvesini yudumlarken pencereden Fuşya ile Batur'u görür.

 

Dicle: Bu da kim böyle? Ama baya da yakışıklıymış. Yeni tanıştığı biri olsa gerek. Yoksa bilirdim. De araba Feridun amcanın arabası ama.

Bu düşünceler kafasından geçerken uzaktan Serhat'ın onu izlediğini fark eder. Gelen Fuşya'yı görür görmez ayağa kalkıp Fuşya'yı öper.

 

Dicle: Günaydın...

 

Fuşya: Günaydın...

İki arkadaş otururlar.

 

 

Dicle: Kız... Seni okula bırakan yakışıklı çocukta kim?

 

Fuşya: Yeni şoförümüz Batur.

 

Dicle: Şaka yapıyorsun.

 

Fuşya: Yok... İsmet amca Almanya'ya taşınınca işten ayrıldı biliyorsun.

 

Dicle: Evet... Ama çok yakışıklı bir çocukmuş şoför olması kötü oldu.

 

Fuşya: Yoksa yürüyecek miydin?

 

Dicle: Yok kızım... Ben yürüsem beni yemeye geldi diye kaçardı benden eminim.

 

Fuşya: Yok be kızım...

 

Dicle: Ama yenilmeyecek gibi de değil hani.

Dicle ile Fuşya gülerler.

 

Fuşya: İlahi Dicle ya...

 

Dicle: Ama ben şaka bir yana ikinizi yan yana çok yakıştırdım. Şoför olmasaydı keşke. Yeni shipim FuşBat olurdu.

Fuşya camdan Batur'u izler. O da aslında Batur'dan oldukça etkilenir.

 

Fuşya: Aman istemem onu. Uzak olsun benden.

 

Dicle: Zaten şoförle olmaz. Kriterlerimize uygun değil. Ya sana ne diyeceğim.

 

Fuşya: Bir şey mi oldu?

 

Dicle: Şu Serhat... Bana mı bakıyor. Bana mı öyle geliyor.

Fuşya, Serhat'a bakar.

 

Fuşya: Bakmış olsa bile uzak dur ondan. Arıcanların nasıl olduğunu biliyorsun.

 

Dicle: Hoş çocuğa da benziyordu.

 

Fuşya: Dicle... Sakın...

 

Dicle: Tamam... Tamam... Bu arada dün bana attığın belgelere baktım.

 

Fuşya: Anladığın bir şey var mı?

 

Dicle: Burak Arıcan deniz kenarı bir yerde otel yaptırmak istemiş. Feridun amcada ormanlık alan olduğu için istememiş yapmak. Ama Burak Arıcan işte inat edip babana yaptırtmak için uğraşmış. Bir ara korumalarla geziyordunuz malum.

 

Fuşya: Babam benim ya işte... Böyle iş ahlakı olmasını seviyorum. Asla kendisine yanlış gelen şeyleri yapmadı.

 

Dicle: Feridun amcam çok temiz kalpli adamdır. Peki, sonra ne oldu?

 

Fuşya: Başka inşaat şirketiyle anlaşınca bizimle uğraşmayı kesti sanırım.

 

Dicle: Güzelim ormanlarımız gidecek desene. Hani sizinle uğraşmaması açısından sevindim ama. Ormanlarımız açısından kötü oldu.

 

Fuşya: Herkes babam gibi değil maalesef... Para kazanmak için millet ağaçları ormanları hiç düşünmüyor.

 

Dicle: Sonuçta Burak Arıcan'ın sizinle işi bitmiş anladığım kadarıyla amcanı niye öldürmek istesin ki.

 

Fuşya: Kinci adam olduğunu duydum. Yani babam anlaşmadığı intikam istemiş olabilir.

Sahne:2 Okul/Dış/Gündüz:

Batur, Fuşya'nın kıyafetine çaktırmadan yerleştirdiği böcek sayesinde konuşmaları telefonuyla dinler.

 

Batur: Bu Burak pisliği bir şekilde karşıma çıkacak mıydı? Ah Nisanur... Zengin koca meraklısı bu annen bulmuştur bunu kesin sana.

Bir süre düşünceli halde uzaklara dalıp gittin sonra konuşmaları Okan'a whatsapptan atar. Ve onu arar.

 

Batur: Okan amirim...

 

Okan: Batur... Bir şey mi buldun?

 

Batur: Size whatsapptan attığım ses kayıtlarına bakın.

Sahne:3 Okul-Kafeterya/İç/Gündüz:

 

Dicle: Geç kalmadan derse gidelim.

 

Fuşya: İlk dersimiz ne?

 

Dicle: İngilizce... İngilizce ve Edebiyat derslerimize işletme ve iktisat öğrencilerini verdiler. Artık bizimleler.

Bunu duyar duymaz Fuşya dehşete düşer. Ahmetcan'ın yaptıkları aklına gelip yüzünden terler akar. Dicle bunu görünce şaşırır.

 

Dicle: Fuşya... İyi misin?

Dicle, Fuşya'nın beline sarılır.

 

Dicle: Gel canım lavaboya gidelim.

Sahne:4 Emniyet Müdürlüğü-Okan'ın Odası/İç/Gündüz:

Okan masasında otururken Cansel ise karşısındadır. Batur'un gönderdiği ses kayıtlarını dinlerler.

 

Cansel: Feridun bey gerçekten temiz mi dersiniz amirim?

 

Okan: Adamın bilmediğimiz sırları var hala. Bize verdiği yalan ifadeyi unutma.

 

Cansel: Yeni bir şüphelimiz daha oldu. Burak Arıcan...

Okan hemen telefonuyla arama yapar.

 

Okan: Alo... Bana hemen Burak Arıcan ile ilgili bilgileri getirin.

Telefonu kapatır.

Sahne:5 Arıcan Konağı-Salon/İç/Gündüz:

Burak ile Ahmetcan salondadırlar. Ahmetcan yüzü gözü yaralı haldedir.

 

Burak: Ulan hergele ulan hergele... Senin yüzünden toplantılarımı iptal ettim.

 

Ahmetcan: Özür dilerim. Abi ben...

 

Burak: Sus...

Burak eliyle yumruk yapıp vuracak gibi yaparken vazgeçer.

 

Burak: Amacın ne senin ne? Düvenci ailesiyle yeterince sorunlarımız olmuşken üstelik Fatih Düvenci'nin öldürülmesinde gözler bize de çevrilmişken... Birde başımıza bunu mu çıkarttın.

Burak öfkeyle kalkıp duvarları yumruklar. Nisanur dehşetle gelir.

 

Nisanur: Burak...

 

Burak: Lan senin ne işin var? Yukarıdan inme demedim mi?

 

Nisanur: Ses gelince merak ettim.

 

Burak: Etme lan etme. Çık yukarıya ben demeden de aşağıya inme sakın.

Burak sinirle Nisanur'un üzerine yürümesi üzerine Nisanur ağlayarak korkmuş halde yukarıya çıkar. Burak, Ahmetcan'a konuşmaya devam eder.

 

Burak: Seni son kez kurtarıyorum tamam mı? Artık şu sikine hâkim olmayı öğren.

Ahmetcan sadece kafasını sallar.

 

Burak: Serhat'a bile dâhil olmak üzere kimseye bahsetmiyorsun. Aramızda kalıyor. Hatta hiç yaşanmadı. Bugünden sonra bizde unutuyoruz.

Ahmetcan yine kafasını sallar.

 

Burak: Henüz babasıyla biriyle konuşmamış belli. Feridun'u tanırım. Bunu öğrendiği an kapıma dadanırdı.

Burak'ın telefonu çalar. Hemen telefonunu açar.

 

Burak: Alo... Kızı buldunuz mu?

 

Telefondan gelen ses: Evet Burak Bey...

 

Burak: O kızı getirin bana.

 

Telefondan gelen ses: Baya kalabalık burası Burak Bey... Dikkat çekmemizi istemiştiniz.

 

Burak: Dikkat çekmemenizi istiyorum. Tenha yerde yakalayıp getirin.

Sahne:6 Okul-Sınıf/İç/Gündüz:

Fuşya ile Dicle sınıfa girerler. Sınıfta Ahmetcan'ın olmaması Fuşya'yı bir tık rahatlatır. Boş buldukları sıraya yerleşirler.

 

Dicle: Kanka... Nasılsın?

 

Fuşya: İyiyim merak etme...

 

Dicle: Kıyamam tabi son zamanlarda çok stresli olaylar yaşadın.

Merve ile Buket gelirler. Yine Dicle'ye bakarlar.

 

Buket: Dikkat et sandalye kırılır falan.

Merve ile Buket pis pis gülerler.

 

Fuşya: Ne istiyorsunuz? Rahat bırakın kızı ya.

 

Merve: Avukat hanımda buradaymış. Biz müvekkilinizin iyiliğini istiyoruz. Sandalye kırılıp düşerse onu ambulans ekipleri gelip nasıl taşıyacaklar sonra.

 

Buket: Yani tüm sınıf bir olsa Dicle'yi taşıyamayız. Seyit Onbaşı gelirse ancak.

 

Fuşya: Ya siz doğru sınıfa geldiğinizde emin misiniz? Bence sizin yeriniz yan taraftaki kreş olur. Oraya gidip yaşıtlarınızla Legolar yapın. On yaşındaki kardeşim bile sizden daha zekice şakalar yapar.

Merve ile Buket'in yüzü düşer.

 

Merve: Fuşyacım... Dün geceki parti de birden ortada kayboldun.

Bunu duyar duymaz Fuşya'nın aklına yine tecavüz gelip tir tir titrer. Merve eğilip Fuşya'nın kulağına fısıldar.

 

Merve: Bak kızım Ahmetcan'ı elinde tutmak için baya uğraşıyorsun belli. Şunu unutma. Ne yaparsan yap eninde sonunda sendende sıkılacak kimse onu benim kadar mutlu edemez.

Sinirlenen Fuşya, Merve'yi boğazından tutarak duvara yapıştırıp boğazını sıkmaya devam eder. Herkes dehşet içerisinde bakakalır. Kimi ayırmak için yanlarına gelir. Dicle, Fuşya'yı uzaklaştırmaya çalışır.

 

Dicle: Kanka... Lütfen sakin ol.

Bu sırada sınıfa giren Serhat da araya girer. İnsanların yardımıyla Fuşya, Merve'den uzaklaştırılır. Boğazı serbest kalan Merve öksürür.

 

Merve: Bu kız delirmiş. Resmen beni öldürmek istedi.

Serhat dehşet içerisinde Fuşya'ya bakar.

 

Serhat: Fuşya... Delirdin mi?

 

Fuşya: Evet delirdim.

Fuşya sertçe sınıftan çıkarken Dicle arkasından gelir.

Sahne:7 Okul-Kızlar Tuvaleti/İç/Gündüz:

Fuşya aynaya bakarak yüzünü yıkar.

 

Dicle: Kankam... Çok korktum ya Merve'nin boğazına nasıl yapıştın öyle. Gerçi hak etti o da.

Fuşya konuşmadan dehşet içerisinde aynada kendini incelemeye devam eder. Tecavüzün travmasıyla titreyip duruyordur.

 

Dicle: Kankam... İyi misin?

 

 

Fuşya: İyiyim. Sadece işte Merve'nin söylediklerine kızdım.

 

 

Dicle: Kankam takma o kızları işte. Bak bana neler diyorlar. Ben takmıyorum bile çünkü biliyorum içten içe mutsuz insanlar kendi mutsuzluklarını başkalarını da mutsuz ederek gidermeye çalışıyorlar akıllarınca. Ahmetcan hevesini alınca Merve'den onu yediremedi aklınca.

 

Fuşya: Dicle...

 

Dicle: Efendim canım...

 

Fuşya: Yalnız kalabilir miyim?

 

Dicle: Emin misin canım?

Fuşya evet anlamında başını salladıktan sonra Dicle çıkar. Fuşya tuvaletteki klozetlerden birine oturup yaşadığı travmayı düşünerek sesli bir şekilde ağlar.

Sahne:8 Okul-Sınıf/İç/Gündüz:

Merve ile Buket yan yana Serhat ise arkalarına oturmuş haldedirler.

 

Serhat: Fuşya'ya ne oldu böyle?

 

Buket: O ve arkadaşı problemli sorunlu insanlar işte.

 

Merve: Ahmetcan'ın onunla benimle olduğu kadar mutlu olmasına tahammül edemedi işte.

 

Serhat: Merve... Ahmetcan konusunda ama bence sende vazgeç bu işten. Onun gönlü sende yok.

 

Merve: Başka kız mı var?

 

Serhat: Kız değil kızlar var. Ahmetcan böyle biri işte. Çok kızla takılmayı seviyor.

 

Merve: Ama benimle mutlu olduğu kadar hiçbir kızla mutlu olamıyor.

 

Serhat: Sen öyle diyorsan öyledir.

 

Merve: Bugün gelmeyecek mi?

 

Serhat: Abisiyle işte olacağını dedi.

Dicle sınıfa girerken Serhat ile göz göze gelirler. İkisi de birbirlerine gülümserler. Bu bakış Buket'in sinirlerini bozar. Hemen Serhat'ın yanına oturur.

 

Buket: Ders kitabını unuttum beraber bakalım mı?

 

Serhat: Olur tabi.

Dicle; Buket ile Serhat'ın yan yana oturmasına bozulup yerine geçer. Bir süre sonra öğretmen gelir ve ders başlar.

Sahne:9 Okul/Dış/Gündüz:

Batur telefonundan olanları dinler. Fuşya'nın ağlama sesi içini parçalar.

 

Batur: Acaba kızın neyi var? Gidip baksam.

Tam gidecek gibi olurken bir anda durur.

 

Batur: Saçmalama... Senin görevin şımarık bir ergen kızla uğraşmak değil. Psikolog değilsin sen. Senin işin değil.

Ne kadar bunları söylemiş olsa da Fuşya'nın masum kedileri severken ki hali gözünün önüne gelir. Dayanamayıp binaya girmeye karar verir.

Sahne:10 Okul-Kızlar Tuvaleti/İç/Gündüz:

Fuşya aynada kendisine çekidüzen verip çıkar.

Sahne:11 Okul-Koridor/İç/Gündüz:

Fuşya koridorda yürürken Burak'ın üç adamı uzaktan onu izler.

 

Burak'ın Adamı 1: Kimse yok. Gayet sessiz sakin ortam. Kızı götürebiliriz.

 

Burak'ın Adamı 2: Bence de... Haydi...

Burak'ın adamları Fuşya'nın arkasına doğru gelip çevresini sarınca ürperir.

 

Fuşya: Neler oluyor? Sizde kimsiniz?

Fuşya tam bağırmak üzereyken adamlardan biri ağzını kapatır. Diğerleri de tutarak hareket etmesini engeller. Burak'ın Adamı 3 Fuşya'nın kulağına fısıldar.

 

Burak'ın Adamı 3: Zorluk çıkarma küçük kız. Bizimle geliyorsun.

Uzaktan gören Batur koşarak gelir.

 

Batur: Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Bırakın kızı.

 

Burak'ın Adamı 1: Yoksa polis mi çağırırsın.

Burak'ın adamları pis pis güler. Burak'ın Adamı 2 telefonunu uzatır.

 

Burak'ın Adamı 2: Al benimkinden ara.

Burak'ın adamları pis pis kahkaha atarlar.

 

Batur: Bırakın kızı dedim.

 

Burak'ın Adamı 2: İşine bak delikanlı... Senin için iyi olmaz.

 

Batur: Öyle mi? Ne olurmuş?

Burak'ın Adamı 1 bir eliyle Fuşya'nın ağzını tutarken diğer koluyla da Fuşya'nın ellerini de içine alacak şekilde belini sertçe sarar.

 

Burak'ın Adamı 1: Şu zibidiye gösterin gününü.

 

Burak'ın Adamı 2: Ama Burak bey... Gürültüsüz olacak demişti.

 

Burak'ın Adamı 3: Yapacak bir şey yok. Şu zibidi bozdu. İki dakikada sereriz yere zaten. Çok ses yapmadan tüyeriz.

Burak'ın Adamı 3 tam yumruk atacakken Batur yumruğu havada tutup karnına yumruğu geçirip duvara yapıştırır. Sesi duyanlar dehşetle oraya doğru gelirken karnına darbe alan adam acıyla orayı tutar. Bu sırada Burak'ın Adamı 2 yumruk geçirirken Batur seri bir şekilde kendini çekmesiyle yumruğu duvara yapışan adam acıyla inler. Ama bu acıya rağmen diğer eliyle yumruk girişiminde bulunurken Burak'ın Adamı 3 de saldırı pozisyonuna geçer. Batur bir eliyle yumruk girişiminde bulunan adamın bileğinden tutup bükerken kafa geçirip tamamen yere serer. Diğer eliyle de diğer adama yumruk geçirir. Burak'ın Adamı 1 sinirlenir.

 

Burak'ın Adamı 1: Ulan beceriksizler.

Fuşya'yı serbest bırakıp bıçak çıkartır. Bunu gören Fuşya dehşete kapılır.

 

Fuşya: Batur... Dikkat et bıçak.

 

Burak'ın Adamı 1 bıçağı Batur'a saplamaya çalışırken Batur kendini geri geri çekiyordur. Burak'ın Adamı 1'in koluna geçirdiği tekmeyle bıçağını yere düşürür. Kolunu tuttuğu gibi kafa geçirerek onu da yere serer. Güvenlik görevlileri gelir.

Sahne:12 Arıcan Konağı-Salon/İç/Gündüz:

Burak sinirden duvarları yumruklar.

 

Burak: Beceriksiz adamlar basit bir iş verdim becermediler.

Ahmetcan, Burak'a engel olmaya çalışır.

 

Ahmetcan: Abi...

Burak, Ahmetcan'ın yakasına yapışır.

 

Burak: Hepsi senin yüzünden. Sen benim başıma bela mısın ulan.

 

Ahmetcan: Adamlar senin adını verdi mi polise.

 

Burak: Hayır... Aileleri için para teklif ettirdim. Tüm suçu üstlenmeyi kabul ettiler.

 

Ahmetcan: Fuşya işini de bırak ben çözeyim o zaman. Ben yaptım.

 

Burak: Ne yapacaksın?

 

Ahmetcan: Konuşup özür dilemeyi deneyeceğim.

Burak sinirden güler.

 

Burak: Birde kartpostal ile özür çiçeği yolla istersen.

 

Ahmetcan: Abi lütfen... Ben çözeyim. Sen hep demez misin olgun bir erkek yaptığı işin yükümlüğünü almalıdır diye. Ben yaptım bu benim yükümlülüğümde.

Sahne:13 Okul-Kafeterya/İç/Gündüz

Fuşya masalardan birine oturmuş haldeyken Batur yanında ayakta duruyordur. Dicle hemen soğuk su getirip arkadaşının yanına oturur. Ona sarılır.

 

Dicle: Canım arkadaşım ya... Neler atlattın böyle?

Okuldaki çoğu kişi de geçmiş olsun demek için yanına gelir. Serhat gelir bir süre sonra.

 

Serhat: Fuşya... İyi misin? Kim neden yaptı bunu?

 

Fuşya: Kuzenin olacak o adam?

Serhat şaşırır.

 

Serhat: Burak abi mi?

 

Fuşya: Aynen...

 

 

Serhat: Yok yanlışın var. O neden yapsın ki?

 

Fuşya: Adamlarından duyduk. Burak Bey dediler.

 

Serhat: Bence o olamaz ya.

Fuşya sinirlenir.

 

Fuşya: Serhat... Git.

Serhat şaşkınlık içinde uzaklaşır.

 

Dicle: Ama... Fuşya... Çocuk gerçekten bir şey bilmiyordur belki.

 

Fuşya: Sende şunu savunma bana.

 

Dicle: Tamam tamam sustum.

Uzaktan Merve ile Buket de onları izler.

 

Buket: Merve... Bir geçmiş olsun demeye mi gitseydik. Yazık kızın başına neler geldi.

 

Merve: Buket... Gerçekten inandın mı?

 

Buket: Merve... Ne diyorsun?

 

Merve: Aklınca ilgi dikkat çekmek için o düzenledi kesin bunu.

 

Buket: Ama neden böyle bir şey yapsın ki?

 

Merve: Onun gibi basit kızları bilirim. İlgi çekmek için hep böyle basit oyun yaparlar.

 

Buket: Diyorsun.

Merve, Batur'u işaret ederek konuşur.

 

Merve: Elbette. Ahmetcan'ı tavlayamadı baktı yeni avı o oldu demek ki.

 

Buket: O onun şoförüymüş duyduğum kadarıyla. Şoförünü niye tavlamak istesin ki? Gerçi Allah var baya yakışıklı çocuk ama biz çevrenin kızlarını kesmez ki o. İstediğimiz yerlere yemeğe götüremez. İstediğimiz hediyeleri alamaz.

Feridun gelir. Fuşya, Feridun'u görür görmez sımsıkı şekilde hemen ona sarılır.

 

Feridun: Geçti yavrum benim geçti.

Feridun, Batur'a minnettar bir şekilde bakar.

 

Feridun: Sana da ne kadar teşekkür etsem azdır evladım. Sen olmasaydın kızım ne halde olurdu kim bilir.

 

Batur: Ben sadece görevimi yaptım efendim.

 

Feridun: Senin görevin sadece şoförlüktü. Görevinin fazlasını yaptın.

 

Batur: İnsan olarak görevimi kastettim efendim.

 

 

Feridun: Üç adamla nasıl baş ettin. Oldukça güçlü adamlar birde.

 

Batur: Lise zamanlarımda dövüş sporlarına merakım vardı da.

 

Feridun: Benim anlamadığım bu adamlar kim? Kim tutmuş olabilir?

 

Dicle: Burak'ın adamlarıymış.

Fuşya da Dicle'ye dik dik bakar.

 

Feridun: Ne?

 

Batur: Aralarında konuşurlarken adı geçti.

Feridun öfkeyle giderken Fuşya durdurmaya çalışır.

 

Fuşya: Baba...

Feridun, Fuşya'yı yanaklarından okşar.

 

Feridun: Döneceğim kızım merak etme.

Feridun yoluna devam eder. Fuşya; Dicle ile Batur'a dönüp kızar.

 

Fuşya: Neden Burak dediniz şimdi? Of!

 

Dicle: Özür dilerim. Fuşya... Boş bulundum bir anda.

Fuşya hemen Batur'a döner.

 

Fuşya: Batur... Lütfen hemen gitmeliyiz. Babamın başı belaya girmeden.

 

Batur: Tamam sakin ol.

Batur elini Fuşya'nın omzuna koyacakken Fuşya kendini geriye doğru çeker.

 

Fuşya: Anlamıyorsun. Babam ailesine düşkündür. Bizler için her şey yapar. Gitmeliyiz.

 

Batur: Gidelim.

 

Dicle: Bende geliyorum.

Üçü giderler.

Sahne:14 Arıcan Konağı-Salon/İç/Gündüz:

Oldukça sert bir şekilde kapı sesi gelmesiyle Burak sinirlenir.

 

Burak: Kim bu alacaklı gibi.

Sinirli bir şekilde kapıyı açar.

 

Burak: Ne istiyorsun be.

Feridun'u görünce şaşırır.

 

Burak: Feridun...

 

Feridun: Pislik herif...

Burak'ın yakasından tutup yüzüne yumruk atar.

 

Feridun: Ne istiyorsun benim kızımdan ne?

 

Burak: Feridun... Neler oluyor?

 

Feridun: Hadi korkak herif korumalarını çağırmayacak mısın? Onlarsız bir hiçsin zaten.

Buna kızan Burak kalktığı gibi Feridun'a yumruk atar. Feridun'da ona derken ikili arasındaki kavga büyür.

 

Feridun: Ulan... Ne istiyorsun kızımdan? İtlerini neden taktın kızımın peşine.

 

Burak: Ben kızının peşine adam takmadım. Feridun...

Feridun yumruklarını geçirir.

 

Feridun: Yalan söyleme. Yalan söyleme. İtlerin senin adını havlamış.

Feridun cebinden silahı çıkarıp Burak'a doğrultur.

Sahne:15 Arıcan Konağı-Bahçe'nin Dışı/Dış/Gündüz:

Batur şoför koltuğunda arabayı sürerken Fuşya ile Dicle de arka koltuktadırlar. Batur arabayı park eder.

 

Batur: Siz burada bekleyin.

 

Fuşya: Olmaz bende geliyorum.

 

Batur: Bak senin için tehlikeli olabilir. Lütfen burada bekle.

 

Dicle: Kanka... Bence de Batur haklı.

 

Batur: Babanı getireceğim. Merak etme.

Batur, Fuşya'ya güven verici bakış attıktan sonra arabadan iner.

Sahne:16 Arıcan Konağı-Salon/İç/Gündüz:

Feridun, Burak'a silah doğrultmuş haldeyken açık kapıdan Batur gelir. Feridun tam tetiğe basacağı sırada Batur koşarak gelir Feridun'un kolunu yukarıya çıkarmasıyla silah yukarıya doğru ateş eder. Ama silah hala Feridun'un elindedir. Silah sesini duyan Nisanur da hemen merdivenlerden aşağıya doğru inecekken merdivenlerde durup saklanmış halde aşağıya bakar. Batur'u görünce şaşırır.

 

Nisanur: Batur... Feridun ile işi ne acaba? Gizli görevde mi ki?

Feridun, Batur'u fark edince şaşırır.

 

Feridun: Batur... Ne yapıyorsun burada?

 

Batur: Fuşya... Sizi merak etti çok. Bakın o silahı çekerseniz gerçekten çok pişman olursunuz. Bana verin silahı.

Batur Feridun'un elinden silahı yavaşça alırken Feridun öfkeyle Burak'a bakmaya devam eder.

 

Feridun: Bir daha ailemden birini rahatsız edersen. Seni kendi ellerimle öldürürüm. Elimden kime alamaz seni.

Batur, Feridun'un silahını aldıktan sonra birlikle çıkarlar.

Sahne:17 Arıcan Konağı-Bahçe'nin Dışı/Dış/Gündüz:

Feridun ile Batur arabaya doğru gelirlerken babasını sağ salim gören Fuşya sevinçten arabadan çıkıp babasına sarılır.

 

Feridun: Benim güzel yavrum... Affet beni seni koruyamadım.

 

Fuşya: Babacığım lütfen. Senin bir suçun yok.

 

Feridun: Hayır... Her şey benim suçum. Ailemi koruma görevi bana ait.

Feridun, Batur'a döner.

 

Feridun: Evladım sana da ne kadar teşekkür etsem azdır. İki kere hayatımızı kurtardın.

Sahne:18 Arıcan Konağı-Salon/İç/Gündüz:

Nisanur merak içinde kocasına doğru koşar.

 

Nisanur: Canım... İyi misin?

 

Burak: Gayet iyiyim.

 

Nisanur: Az önce neler oldu burada.

 

Burak: İşlerle ilgili pürüzler. Halledeceğim.

Nisanur, Burak'ın yarasına dokunacakken Burak buna engel olur.

 

Nisanur: Yaralarını sarsaydım.

 

Burak: İstemez. Sağlık ocağına giderim şimdi.

Burak tam kapıdan çıkmak üzereyken Nisanur arkasından seslenir.

 

Nisanur: Nereye gidiyorsun şimdi bu halde?

Burak kızar.

 

Burak: Sana ne? Sana hesap mı vereceğim ya. Bak işine.

Burak öfkeyle çıkarken Nisanur kalakalır.

 

 

Nisanur: Ben nasıl bir adamla evlendim böyle? Hayır, böyle adamla evlendin madem ne diye buna çocuk verirsin? Yakında kurtuluyorum senden ama az kaldı.

Sahne:19 Emniyet Müdürlüğü-Toplantı Odası/İç/Gece:

Okan, Pelin, Cansel, Batur ve iki polis memuru toplantı yaparlar.

 

Batur: Amirim... Fuşya'yı kaçırmaya çalışan adamlardan çıkmadı mı bir şey.

 

Okan: Maalesef... Burak rüşvet teklif etmiş olmalı tüm suçu kendileri üstlendiler.

 

Batur: Fuşya'ya yerleştirdiğim böcekte ama Burak'ın adı geçmişti.

 

Okan: Maalesef Batur... Üçünden birinin adı da Burak'mış. Benden bahsediyorduk deyip geçiştirdiler.

 

Batur: Feridun Bey bence çok iyi bir insan. O yapmış olamaz.

 

Okan: Unutma Batur... Ani öfkelerde insanlara cinayet işletebiliyor. Ayrıca bize verdiği yalan ifadeyi de unutma. Gözün üzerinde olsun.

 

Batur: Emredersiniz amirim... Burak'ı sorguya almalıyız bence.

 

Okan: Almasına alırız ama elimizde herhangi bir delil olmadan adamın üzerine gidemeyiz.

Cansel, yorgunluktan bitmiş Pelin'e bakar.

 

Cansel: Mutfak işleri nasıldı? Kimseyi zehirlemedin umarım?

 

Pelin: Getir götür işlerini yaptım bulaşıkları yıkadım öldüm bittim. Komiserlikten hizmetliliğe...

 

Okan: Sen bir şeyler öğrenebildin mi? Pelin...

 

Pelin: Çalışanlarda Feridun Beyin maçtan bir süre sonra evden ayrıldığını onayladı. Sonrada oğlu Oktay çıkmış. Bende Feridun Bey'in çalışma odasıyla yatak odasının uygun yerlerine böcek yerleştirdim. Şimdilik bir şey yok. Canım çıktı resmen ya.

Pelin, öfkeyle Batur'a bakar.

 

Pelin: Bazıları gibi kahve keyfi yapmadık biz.

 

Batur: Pelin... Ne diyorsun?

 

Pelin: Evin küçük hanımı Fuşya ile kahve keyfi yapıyordunuz. Batur bey... Sizi gördüm.

 

 

Batur: Abartma kızım ya. Kız teşekkür için kahve ile kek yapıp getirdi bana sadece.

Sahne:20 Düvenci Konağı-Mutfak/İç/Gece: (Birkaç saat öncesi)

Pelin ile mutfak hizmetçisi Melahat ortalığı toparlarken Fuşya gelir.

 

Melahat: Fuşya Hanım... Bir şey mi rica etmiştiniz.

 

Fuşya: Teşekkür ederim. Melahat teyze... Kendi tarafıma geçeceğim.

 

Melahat: Bir şeye ihtiyacınız olursa bana haber verebilirsiniz.

 

Fuşya: Teşekkür ederim.

Fuşya yan taraftaki odaya girerken Pelin merakla bakar.

 

Pelin: Melahat abla... Orası da neresi?

 

Melahat: Fuşya hanım için özel olarak hazırlanmış yer. Fuşya hanım kahve işlerine falan merak sarmıştı bir ara. Hatta kurslarına gitmiş. Babası da onun için öyle bir alan hazırladı.

Sahne:21 Düvenci Konağı-Bahçe/Dış/Gece: (Birkaç saat öncesi)

Batur koltuklardan birine oturmuş bahçeyi izlerken Fuşya elinde tepsiyle yanına gelir.

 

Fuşya: Batur...

 

Batur: Fuşya...

Fuşya tepsiyi sehpaya koyup bir bardak hazırladığı kahve ile bir tabak keki Batur'a uzatır. Batur alıp incelerken Fuşya yanına oturur.

 

Batur: Baya lezzetli görünüyorlar. Hangi pastaneden aldın?

 

 

Fuşya: Herhangi bir pastaneden almadım. Ben yaptım.

 

 

Batur: Hadi bende inandım.

 

 

Fuşya: Gerçekten... Kahve ve pasta işlerine meraklıyımdır. Barista ile pastacılık kursuna gitmiştim. İnanmıyorsam sertifikalarımı gösterebilirim.

Loading...
0%