Yeni Üyelik
1.
Bölüm

Gi̇ri̇ş...

@serifeakbulut

(2003)

Bir pazar sabahı evin iki neşeli çocukları Anne ve babalarına rahat vermemişlerdi. Bahçede beraber oyun oynayalım diye tutturmuşlardı. Babası dayanamayıp büyük kızını kucağına alıp odadan çıktı.

Annesine küçük kızını aldı ve konuştu. "Yaramaz benim minik kızım." Deyip kızının burnuna bir öpücük kondurdu. Oda kızını alıp merdivenleri indi ve bahçeye çıktılar. Bu gün küçük kızları Arya'nın doğum günüydü ve onun için evden çıkarmaları gerekiyordu. Bahçede oyunlarını oynadıktan sonra annesi ve babası kahvaltı için mutfağa gittiler.

Bir anda zile basılınca Arya koşarak kapıyı açtı. Karşısında halasını görünce boynuna atıldı. Lara da kardeşinin ardından oda halasına sarıldı.

"Ben bu gün küçük prensesi almaya geldim." Dedi halası kapının önünden. Annesi halasına selam verdikten sonra Arya'nın deniz mavisi gözlerinin içine baktı.

"Hadi bakalım minik prenses hazırlanmaya koş bakalım." Dedi Arya annesinin gözlerine baktı annesiyle gözleri aynı renkti.

Arya yukarı doğru koşmaya başladı. Kendi odasına girip dolabı açtı annesine peşinden geldi. Ve dolaptan bembeyaz bir elbise çıkardı ve güzelce giydirdi saçlarınada beyaz bir taç takıp elinden tuttu.

"Halayı üzmek yok akşam sana güzel bir sürpriz yapacağız." Dediğinde Arya'nın gözleri parladı.


"Tamam anne söz üzmeyeceğim." Dedi annesiyle beraber aşağı indi annesi ayakkabılıktan bebek mavisi ayakkabıyı Arya'nın minik ayaklarına geçirdi. Arya ve halası nihayet evden çıktıklarında onlarda evi süslemeye başladılar.

Bu süsleme işi akşama kadar sürdü Lara kardeşine yaptığı hediyeyi süslüyor babasıda ona yardım ediyordu. Annesi elinde diğer süslerle geldi.

Sonra bir şey oldu etrafı siyah arabalar sarmıştı. Ne oluyor demeye kalmadan bahçeyi kurşun yağmuruna tuttular. Bir kurşun annesinin alnını delip geçti. Bir diğer kurşun babasının sırtına denk geldi. Lara annesinin yanına giderken kalbindeki acıyla yere yığıldı. Sürpriz dedikleri bu değildi Arya'ya en kötü sürprizi yapmışlardı...

Halası Arya'yı evine getirdi Arya cebinden çıkarttığı anahtarla kapıyı açıp içeri girdi. Bahçeye doğru mutlulukla koştu. "Anne, halam bana bir sürü resim malzemesi aldı. Gelinde bakalım." Bahçeye girdiğinde poşetleri elinden düşürdü. Annesinin cansız bedenini gördü. Güerek konuşmaya başladı." Hala annem üstüne vişne suyu dökmüş." Dedi annesinin cansız bedenini kaldırmaya çalışırken beyaz elbisesi artık kana bulanmıştı. Halası bakışları donuk bir şekilde oraya bakıyordu.

"Arya hadi ambulansı arayalım olurmu gel yanıma." Dedi sakin kalmaya çalışırken.

Arya bu seferde ablasına koştu. "Abla sendemi döktün." Dedi gözleri dolmuştu biliyordu oysaki ailesinin onu bırakıp gittiklerini. Annesine koşup ağlamaya başladı.

"Anne kalk hadi oyun oynayalım bana masal anlat lütfen söz bir daha resim yaparken duvarları batırmayacağım lütfen kalk." Dedi ağlarken

Halası telefonunu çıkarıp ambulansı aradı.

"Baba sabahları artık seni uyandırmayacağım söz veriyorum kalk hadi."

"Anne ben senin kokun olmadan uyuyamam söz bir daha yaramazlık yapmayacağım." Ablasına baktı.

"Abla ben seni çok seviyorum lütfen kalk sende gitme benden." Dedi ve daha çok ağlamaya başladı.

Halası onu yanına çekip sarıldı. Sonra bütün evin içini siren sesleri doldurdu. Arya akrabalarının isteği üzerinde yetimhaneye verildi. Halası bile istememişti onu çok büyük hayal kırıklığı yaşamıştı. Hayal ettiği sürpriz bu değildi.


DEVAM EDECEK...






Loading...
0%