Yeni Üyelik
5.
Bölüm

5Bölüm

@serifeuzun

Adil' i toprağa vereli bir hafta olmuştu annesi'nin mezarın başında yaktığı ağıtlar ciğerimi sökmüştü ya babasının hali


"benim oğlum vatanı için şehit oldu onun arkasından ağlanmaz "demesi beni etkilemişti. Ne çok seveni vardı adil'in ankara'nın yarısı katılmıştı cenazesine hep bir ağızdan haklarımızı helal edip gömmüştük şehidimizi..


Bu bir hafta da bir çok şey değişmişti bende artık erayların timinde olduğum için her sabah abimle kalkıyor uniformayı giyip askeriye ye gidiyordum kahvaltıyı yaptıktan sonra eray bütün tim'i toplayıp eğitiyordu bende dahil ilk başlarda zor gelse de zamanla alışmıştım tabi alışma süresinde timin eğlencesi olmuştum ne mi olmuştu anlatayım hemen yine herzaman ki gibi sabah erken kalkıp ilk lavaboya giderek elimi yüzümü yıkadım odaya geri dönup dolaptan üniformamı alarak giydim saçlarımı tepeden at kuyruğu yapıp odamdan çıktım merdivenlerden inerken abim ve eray'ın salondan sesi geliyordu ben tim'e katıldığımdan beri sabah bize geliyor hep beraber askeriye' ye gidiyorduk salona girdiğimde ikisininde bakışları beni buldu.


"Günaydın" dedim gülümseyerek onlarda aynı şekilde gülümseyip ayağa kalkarken yanıtladılar beni


"Günaydın" dediler aynı anda evden çıktığımızda ilk yemekhaneye gittik abim gözleriyle bir masayı gösterirken konuşmaya başladı.


"Sen gökhanların yanına geç ben getiririm tabağını " demişti onun gösterdiği yere baktığımda gökhan murat yusuf ömer haluk levent bir masada oturmuş kahvaltı yapıyorlardı onu başımla onaylayıp masaya geçtiğimde hepsinin bakışları bana döndü gülümseyerek


"Günaydın " dedim hepsine tek tek bakıp gülümsememe gülümseme ile karşılık verip


"Günaydın ezgi" dediler hep bir ağızdan ortaya bir şey söylediğim zaman sanki sözleşmiş gibi aynı anda cevap veriyorlardı şimdi olduğu gibi sandalyeye otururken önüme tabak konmasıyla koyan kişiye baktım eray gülümseyerek bakıyordu.


"Teşekkür ederim " dedim içten bir gülümsemeyle beni cevapsız bırakmış karşımda ki sandalye ye oturarak kahvaltısına başlamıştı aklıma abim gelince yanıma baksamda yoktu etrafıma baktığımda bizim iki masa önümüzde bir kadın subayla konuşarak kahvaltısını yapıyordu bende kahvaltıma dönerken gökhan'ın sesiyle bakışlarım onu buldu sadece benim değil masadakilerinde bakışları ondaydı


"Bizimki yine yenge' nin yanına gitmiş " dedi gülerek şaşkınca bir abimgile bir ona bakarak konuşmaya başladım


"Yenge derken?" Diye sordum merakla murat gökhan'ın kafasına vursada gökhan beni cevapsız bırakmak istemiyor olacak ki konuşmaya kaldığı yerden devam etti.


"Ateş iki senedir yanık hilal'e hilal de boş değil gibi ama fazla yüz vermiyor bizimkine" dedi bakışlarım tekrar abimi bulurken hemen karşıma oturduğu için gülerek kıza bir şeyler anlatıyor kızda gülerek cevap veriyordu vay benim abim aşık mı olurmuş aklıma gelenle telefonumu çıkartarak müzik listeme girdim hepsi benden bir cevap beklediği için bakışları bendeydi.


"Ne yapıyorsun? " dedi eray merakla bana bakarken kısa bir an ona bakıp tekrar telefona döndüm ilk kamerayı açarak fotoğraflarını çektim ve anneme attım


"Gelinine merhaba de anne😁"


Annem gördüğü an abimi arayıp soru yağmuruna tutacağı kesindi daha sonra müzik listeme tekrar girip ibrahim tatlıses abimin en sevdiğim şarkılarından bir tanesini seçerek eray' a baktım


"Son ses müzik acsam herkes duyar mı ?" Dedim gülerken eray ilk masa'nın üstünde ki ekranı açık telefona sonra bana bakarak güldü ve yanıtladı beni


"Merak etme son ses aç müziği duyan susar rahatlıkla duyulur " dedi onu başımla onaylayıp sesi son sese alarak müziği başlattım.


Gönülden seviyorsun

Mutluluk istiyorsun

Ne diye gizliyorsun

Sen aşıksın arkadaş


Müziğin başlamasıyla bütün askerler susarak müziğin geldiği yani bizim masaya bakıyorlardı ben ise gülerek abime bakarken o kaşlarını catıp bana başka da kızın yanından kalkıp gelemiyordu gökhan ve diğerleri müziğin sözleri başlayınca kahkaha atmışlar bir bana bir abime bakıyorlardı eray ise abimin bu haline bakıp sırıtıyordu eminim şuan yanında ki kıza kötü gözükmemek için oradan kalkmıyorsa adım ezgi değil şarkı ya bende eşlik edince herkes daha bir merakla ve gülerek bana bakmaya devam ediyorlardı.


Allah yardımcın olsun

Derdine derman bulsun

Laf aramızda kalsın

Sen aşıksın arkadaş


Sesim çirkin de olsa söylememezlik yapmıyordum kız benim sesimle arkasını dönüp bana baksada ben hala abime bakarak devam ediyordum şarkıya şarkı'nın sevdiğim kısmı gelince eray da dahil bizim timde eşlik ettiler


Aşıksın

Aşıksın

Aşıksın

Sen aşıksın arkadaş


Aşıksın

Aşıksın

Aşıksın

Sen aşıksın arkadaş


Aah ah ah aah

Aşıksın


Bizim timde benimle beraber söylemeye başlayınca bütün askerler gülerek alkış tutarken ben hala abime bakarak söylemek istediğim manayı gözlerimle anlatmaya çalışıyordum.


Saklama hiç boşuna

Acırım gözyaşına

Derdini anlat bana

Sen aşıksın arkadaş


Abim sonunda ne demek istediğimi anlamış olacak ki kıza bakarak bir şeyler söyledi kız abimin söyledikleriyle gülerek bana bakıp tekrar abime baktı ve başını aşağı yukarı salladı abim kızın cevabına sevinmiş olacak ki gülerek kalkıp kızı da kaldırarak döndürmeye başladı ben müziği kapatarak onları alkıslayınca bütün askerlerde ıslıklar eşliğinde alkışlamaya başladı...


Yemekhanede ki o güzel andan sonra bahceye çıktık kar yağdığı için yerlerde biraz kar olsada soğuğu içimde hissediyordum abim hepimizi sıraya dizmiş eraydan bir komut bekliyorduk eray hepimize tek tek bakıp gür sesiyle bağırdı.


"Bahcede otuz sekiz tur koşulacak marş"


Onun komutuyla önde abim sonra gökhan murat yusuf ömer haluk levent ve ben takip ederek koşmaya başladık allah için otuz sekiz tur neydi insafsız bir taraftan koşuyor bir taraftan da gündoğdu marşımızı söylüyorduk.


Gündoğdu hep uyandık siperlere

Dayandık istiklalin uğruna da al kanlara boyandık


Ülkemiz türk ülkesi aşık eder herkesi

Üstümüzden eksilmesin al bayrağın gölgesi


Sandılar Türk uyudu ata cenge buyurdu

Türkün asker olduğunu tüm dünyaya duyurdu.


İçimden eray' a bolca saydırıp otuz sekiz turu zor kötek bitirdim eğitim alanına geri geldiğimizde bir çuval gibi kendimi yere atınca bu halimi gören gökhan kahkaha atmaya başladı ona kötü kötü bakarken bir kahkaha sesiyle daha kahkaha' nın sahibine baktım abimde aynı gökhan gibi bana bakarak gülmeye başladı


"Ne oldu ezgi yoruldun mu?" Diye sordu eray oda gülmemek için kendini zor tutuyordu onların bu hali beni sinir etse de belli etmemeye çalışarak ayağa kalktım.


"Ne yorulacağım be ayağım kaydı düştüm" diye yanıtladım onu benim cevabımla diğerleri gülsede o sadece gülümseyip konuşmaya başladı


"İyi o zaman daha şınav çekilecek" dedi


"Çekerim " diye yanıtlayınca hepimize bakıp yine gür sesiyle bağırdı.


"Şınav pozisyonu al " diye bağırınca hepimiz hızlıca şınav pozisyonu aldık


" beş şınav çekilecek çek" diye bağırdı. Başımı yerden kaldırıp gülümsedim


"Beş mi kolaymış"dedim o bana gülerek baksada abim ve diğerleri kahkaha atmışlardı eray onları bir öksürükle susturunca saymaya başladı.


"1"


Allah için beş tane şınav' ı kim cekmezdi.


"2"


Bitince bende onlara gülecektim


"3"


Her yaptığıma gülmeseler olmaz aklıma annem'in gelmesiyle gülümsedim


"4"


Kesin mesajı görmüş abimi arıyordu

Tabi abim eğitim sırasında telefonu sessize aldığı için annem meraktan catlıyordu.


"5"


Beş şınav bitince gülümseyerek kalkacaktım ki eray'ın sesiyle şaşkınca ona baktım


"1"


Bu yeniden mi sayıyordu?


"Bitti ya ?" Diye sordum


"Yo ne bitmesi ben beş şınav dedim siz daha bir tane çektiniz hadi konuşma çekmeye devam yoksa on olur" dedi ona kaşlarımı çatarak bakıp kaldığım yerden çekmeye devam ettim...


Şınav bitince sağolsun eray bey serbest bırakmıştı bizi ömer haluk ve levent yemekhaneye gitmişler gökhan murat ve yusuf da yatakhaneye geçmişlerdi eray ben ve abim kaldığımızda abim telefonun sesini ayarlarken telefonu çaldı arayanı görünce bana bakarak


"Annem arıyor " dedi ah annem yeni görmüştü mesajımı abim telefonu açıp bizden biraz uzaklaşınca merakla ona baktım


"Neden aramış olabilir annen?" Diye sordu eray abimde ki bakışlarımı hiç çekmeden cevapladım onu


"Abim ve hilal'in kantinde ki hallerini anneme gelinine merhaba de anne diye atmış olabilirim" dedim o şaşkınca bana bakarken ben abime bakıyordum telefonu kapatmış bize doğru geliyordu yanımıza geldiğinde kaşları çatık bir şekilde bana bakıp sinirle konuşmaya başladı.


"Afferim benim ajan kardeşime sayende annem geliniyle tanışmaya buraya geliyor"...



Loading...
0%