@serifeuzun
|
EMİR KOZCUOĞLUNDAN DEVAM Abi mi demişti o ben şaşkınca ona bakarken bu halim ona komik gelmiş olacak ki kıkırdadı. Ben ise hala aynı şekildeydim abi kelimesi ne kadar güzelmişte ben farkında değilmişim talha ve okan da abi diyorlardı ama bu daha bir başka gelmişti bana düşüncelerimden çıkarak ona baktım lalisa gerçekten güzel bir kızdı güzel olduğu kadarda yufka yürekli "Bana neden abi dedin" diye sorduğumda kalem ve kağıdı alarak yazmaya başladı. Gerçekten merak etmiştim onu bu evde bu ailede istemiyordum o istemediğimi bildiği halde bana abi demişti. Yazması bitmiş olacak ki kağıdı bana çevirerek gözlerimin içine bakmaya başladı. Bakışlarımı gözlerinden kağıda çevirdim ve okumaya başladım. "Şimdiye kadar kaç gece kabus gördüm hepsinde de uyandığımda yalnızdım ne annem gelirdi çığlıklarıma ne abim zaten gördüklerimde onlara aitti ya neyse ilk defa uyandığımda yalnız değildim ilk defa yanımda biri vardı sen ilk defa kendimi güvende hissettim sen ne kadar beni kardeşin olarak görmesen de bu gün yanımda olarak bana abilik yaptın" yazmıştı okuduklarımla gözlerim doldu o da bende bir ilki yaşatmıştı bana güvenmişti gülümsedim bu kız gaye gibi değildi olamazdı da bu kızda annemde olan şefkat huzur vardı. Gözlerimi kağıttan ona çevirdim yüzümde hala gülümseme vardı. " sende bundan sonra benim küçük kız kardeşimsin lalisa seni her kötülükten koruyacağım herkesten " dedim benim sözlerimle onunda yüzünde bir gülümseme belirdi aklıma gelenle tekrar konuşmaya başladım. "hazırlan aşağıya inelim kahvaltı saati " dedim bu gün hafta sonu olunca kahvaltı saatimiz normal günlere göre daha uzun sürerdi. O başını aşağı yukarı sallayınca yatağın kenarından kalkıp ona baktım. "Tamam sen hazırlan ben aşağıya iniyorum dedim" başını sallayıp banyoya girince bende odadan çıkarak aşağıya indim. Salona girmemle Annem ve babam beni görmüş hemen soru yağmuruna tutmuşlardı. "lalisa nasıl" dedi annem merakla ve biraz korku ile ona gülümseyip yerime otururken yanıtladım sorusunu " iyi şimdi hazırlanıp iner " dedim benim cevabımla ikisi de rahat bir nefes verdiler onların bu haline gülüp tabağıma bir şeyler alırken talhanın dediği ile kaşlarımı çattım. "numarasını başarı ile yaptı tabi iyi olur" demişti sinirle ona bakıp " numara değildi talha kız kabus görüyordu dediklerini düşünde de" dedim benim sinirle çıkışmama hepsi şaşırırken odaya giren lalisa ile bakışlarımda ki sertliği yok ederek şefkatle ona baktım. Çekinerek yanımıza gelip annemin yanında ki sandalye ye oturdu. Bakışları ellerindeydi. "Günaydın kızım iyimisin" diyen babamla bakışları babamı buldu birkaç saniye baksa da sonra gülümseyerek başını salladı.Babam gülümseyerek çayını içerken annem lalisa ya doğru eğilerek başına bir öpücük kondurdu. Bu lalisa yı baya şaşırtmış olacak ki şaşkın surat ifadesiyle anneme bakmıştı. Onun bu hali benim hoşuma gidince kahkaha attım benim sesimle bakışlarını bana çevirdi sonra kaşlarını çatarak elinde getirdiği küçük defter ve kalemle bir şeyler yazmaya başladı. Hepimiz ne yazacağını merakla beklerken o yazmış olacak ki defteri bana uzattı. Elime alıp okuyacaktım ki elimde ki defter bir anda çekilince şaşkınca alana baktım talha defteri elimden alarak sesli okumaya başladı. " ne gülüyorsun komik mi abi" diye okuyan talha ile herkes şaşkınca "abi mi" demişlerdi... Şuan herkeste benim ilk okuduğum anda ki şaşkın surat ifadesi vardı bense sıratarak lalisa ya bakıyordum. Bir kız abisi olmak çok tuhaftı bakışlarımı ondan çekip diğerlerine çevirdiğiöde annem ve babam bize gülümseyerek bakıyor abim ve talha kıskandıklarını belli eden bie suratla ikimize bakarken okan şaşkındı. "abi mi dedi bu kız" diyen okanla başımı aşağı yukarı salladım ve konuşmaya başladım. "Evet abi dedi ben lalisayı kardeşim olarak görmeye başladım" dedim annem dolu gözlerle bana bakarken lalisa da gülümseyerek bakıyordu... "ne ara kardeşin olarak kabul ettin lan sana da mı büyü yaptı bu kız" diyen demir abimle bakışlarımı ona çevirdim "Hayır abi ne büyüsü ben lalisanın gaye gibi olmadığını anladım ve kabul ettim sizde kabul edin" dedim abim benim sözümle kaşlarını çatarak "asla kabul etmem" dedi lalisa elinde ki kağıdı bana verince kağıdı alarak okumaya başladım. "Bende o suratsıza meraklı değilim zaten muşmula kılıklı adam ne olacak" yazmıştı okumamla kahkaha atmaya başlayınca talha da merak etmiş olacak ki elimden alarak sesli okudu ve arkasından kahkaha attı. "Bende o suratsıza meraklı değilim zaten muşmula kılıklı adam ne olacak" onunla beraber diğerleride kahkaha atmışlardı demir abim hariç LALİSA Kabusumdan uyanmak istesem de uyanamıyordum yabancı bir ses bir kere daha seslenirken göz kapaklarım bu sefer inat etmemiş ve açılmıştı rüyamın etkisiyle ağlamıştım bunu gözlerimin yanmasından anladım yaşlı gözlerimi odadakilere çevirdim hepsi odamda endişeyle bana bakıyorlardı. Gözlerim bu sefer yatağın kenarında yanımda oturan emiri buldu demek ki bana seslen oydu yattığım yerden kalkarak ona sarıldım ve ağlamaya başladım o kadar dolmuştum ki karşımda düşmanım olsa ona sarılır ağlardım. Ben ona sarılıp ağlarken o sarılmamın etkisiyle kasıldı babam el hareketiyle herkesi dışarı çıkarınca biraz daha rahatlamıştım. Ağlamalarım dinerken Emir beni geri yatağa yatırıp üstümü örttü. "iyimisin" diye sorunca ona baktım yüzü hala endişeliydi ama benimle ilgilenmesi hoşuma gitmişti on altı senedir ilk defa birsi benimle ilgileniyordu bu çok değişik ve güzel bir düyguydu. Ona cevap vermem gerekiyordu konuşamadığım için ona sadece başımı aşağı yukarı sallayarak yanıt verdim benim başımı sallamamla aklına konuşamadığım gelmiş olacak ki hızla ayağa kalkarak odamda bulunan çalışma masamda ki kağıt ve kalemi alarak tekrar yanıma oturdu ve elinde ki kağıt ve kalemi elime verdi Ve konuşmaya başladı. "bana demek istediklerini yazarsın" dedi onun bu lafıyla şaşkın bir şekilde başımı sallayıp yazmaya başladım yazdığım kağıdı ona doğru çevirdiğimde kağıdı eline alarak yazdığımı okumaya başladı. " odamda ne yapıyordunuz hepiniz" diye yazmıştım okuduktan sonra bana bakarak konuşmaya başladı. " yemek saati gelmişti annemde seni çağırmamı söyleyince seni çağırmak için odana geldim odandan sesler gelince merak edip odana girdim sen yatakta uyurken titriyordun uyandırmaya calıştım uyanmadın sesime annemgil geldi sonra uyandın " dedi duyduklarımla elinden kağıt ve kalemi alarak yazmaya başladım.Ne yazdığımı merakla beklediği bakışlarından belliydi yazdığım kağıdı gülümseyerek ona çevirdim bakışları kağıdı bulunca okumaya başladı. . " tesekkür ederim " yazmıştım bana bir şey söyleyecek gibi olunca onu elimle durdurup yazmaya başladım yazdığım kağıdı ona çevirip okuması için zaman verdim okumak için kağıdı elimden alarak okumaya başladı. " kabus gördüğümü bildiğin halde yanımda kaldığın için şimdiye kadar kimse benimle ilgilenmemişti onun için teşekkür ederim abi" yazmıştım gülümseyerek bir cevap vermesini bekliyordum o ise okuduğu sözlerle öylece kalakalmıştı abi dediğim için şaşırmış olmalıydı ama onu abim olarak görüyordum on altı senedir kimse kabuslarımdan sonra yanımda olmamış bana abilik annelik yapmamıştı.Her korktuğumda abimin odasına gitsemde o beni hep odasından kovardı ve kapıyı bir daha girmeyeyim diye kilitlerdi ilk defa yanımda biri vardı o ada yeni ailemde abim olan emirdi beni kardeşi olarak görmüyordu ama bu davranışından sonra ben ona abi diyecektim. Hala şaşkın olduğunu görünce bu hali hoşuma gittiği için hafifce kıkırdadım benim kıkırtımla bakışları beni buldu ve yüzümü incelemeye başladı bir süre yüzümü inceledikten sonra kendini toparlamış olacak ki konuşmaya başladı. "Bana neden abi dedin" diye sorduğunda kalem ve kağıdı elinden alarak yazmaya başladım bunu sormasını beklemiyordum ama merak etmiş olabilirdi ben olsam bende merak ederdim kim kendini istemediklerini bildiği birine abi derdi değil mi Yazmam bitince kağıdı ona çevirerek gözlerinin içine bakmaya başladım kağıdı ona cevirmemle bende ki bakışlarını elimde ki kağıda çevirdi ve okumaya başladı "Şimdiye kadar kaç gece kabus gördüm hepsinde de uyandığımda yalnızdım ne annem gelirdi çığlıklarıma ne abim zaten gördüklerimde onlara aitti ya neyse ilk defa uyandığımda yalnız değildim ilk defa yanımda biri vardı sen ilk defa kendimi güvende hissettim sen ne kadar beni kardeşin olarak görmesen de bu gün yanımda olarak bana abilik yaptın"diye yazmıştım okuduklarıyla gözlerimi dolmuştu onun ama neden ben ona merakla bakarken o sessizdi. Gözlerini kağıttan bana çevirdi yüzünde hala bir gülümseme vardı. Benim ona merakla baktığımı görünce derin bir nefes alıp şefkatle konuşmaya başladı. " sende bundan sonra benim küçük kız kardeşimsin lalisa seni her kötülükten koruyacağım herkesten " dedi onun bu sözleriyle yüzümde ki gülümseme daha çoğaldı onun beni kardeşi olarak görmesi beni sevindirmişti. Aklına bir şey gelmiş olacak ki konuşmaya başladı "hazırlan aşağıya inelim kahvaltı saati " dedi Ona başımı aşağı yukarı sallayarak cevap verdim benim bu cevabımla yataktan kalkarak konuşmaya başladı. "Tamam sen hazırlan ben aşağıya iniyorum" dedi ben başımı sallayarak ayağa kalkıp lavaboya girdiğimde kapının kapanma sesiyle abimin odadan çıktığını anladım.Lavabodan çıktığımda giyinme odasından kendime tişört ve pantolon alarak giyindim saçlarımı at kuyruğu yapıp odadan çıktığımda adımlarımı yemek odasına çevirdim. Odaya girmeden önce birinin "numarasını başarı ile yaptı tabi iyi olur" dediğini duymuştum bu halimi numara sanan kişi gerçektende gerizekalıydı derin bir nefes verip içeri girecektim ki emir abimin sesiyle kalakaldım. " numara değildi talha kız kabus görüyordu dediklerini düşünde de" demişti beni savunmuştu yüzümde bir gülümseme oluştu işte aradığım abi buydu beni her şeyden herkesten koruyan savunan bir abi sonunda istediğim bir abim olmuştu adı emirdi.Daha Fazla burada durmayıp içeri girdim benim odaya girdiğimi gören abim bakışlarında ki sertliği yok ederek şefkatle bana baktı Çekinerek yanlarına giderek annemin yanında ki sandalye ye oturdum Bakışlarımı ellerime çevirdim daha bu aileye geleli bir gün olmuştu ve çekinmekte haklıydım. "Günaydın kızım iyimisin" diye bana seslenen babamla bakışlarımı babama çevirdim bu adama baba demek istiyordum ama diyemiyordum hem konuşamıyor olmam engeldi hemde tam güvenmiyordum ya eski babam gibiyse bu evde tek güvendiğim kişi emir ağabeymdi.onun sorusuna cevap vermeden önce birkaç saniye ona baksamda kötü bir niyetle sormadığını anlayınca gülümseyerek başımı aşağı yukarı salladım.Babam bana gülümseyerek çayını içerken annem bana doğru eğilerek başıma bir öpücük kondurdu. Bu hareketi beni baya şaşırtmıştı çünkü başımı öpen bir annem olmamıştı hiç şaşkın bakışlarım gerçek anneme kaydı kesin suratımdan belli ediyordum şaşkınlığmı her zaman duygularını belli eden bir kız olmuşumdur. Yüzümde ki şaşkın ifade emir abimin hoşuna gitmiş olacak ki kahkaha atmaya başladı onun kahkahasıyla bakışlarımı ona çevirdim bunda gülecek ne vardı ki ilk defa başımdan öpülmüştü tabi şaşıracaktım emir abim hala gülünce kaşlarımı çatarak elimde getirdiğim küçük defter ve kalemle yazmaya başladım gülmesine sinir olmuştum.Benim bir şeyler yazdığımı gördüklerinde hepsi merakla ne yazacağımı beklerken ben defteri emir abime uzatmıştım. Defteri Eline alıp okuyacaktı ki elinde ki defter bir anda çekilince şaşkınca alana baktı talha denilen şahıs defteri elinden alarak sesli okumaya başladı. " ne gülüyorsun komik mi abi" diye yazdığımı okuyan talha ile herkes şaşkınca "abi mi" demişlerdi bu lafa neden herkes bu tepkiyi veriyordu Şuan herkeste emir abinin ilk okuduğu anda ki şaşkın surat ifadesi vardı emir abi ise sıratarak bana bakıyordu air kız abisi olmayı sevmiş gibiydi. Bakışlarını benden çekip diğerlerine çevirdiği bende onunla beraber diğerlerine baktım annem ve babam ikimize gülümseyerek bakıyor demir ve talha kıskandıklarını belli eden bir suratla aynı annem ve babam gibi ikimize bakarken okan şaşkındı. "abi mi dedi bu kız" diyen okanla abim başını aşağı yukarı salladı ve konuşmaya başladı. "Evet abi dedi bende lalisa yı kardeşim olarak görmeye başladım" dedi annem dolu gözlerle ona bakarken bende ona gülümseyerek bakıyordum... "ne ara kardeşin olarak kabul ettin lan sana da mı büyü yaptı bu kız" diyen demirle ben göz devirirken o bakışlarını ona çevirip konuşmaya başladı. "Hayır abi ne büyüsü ben lalisanın gaye gibi olmadığını anladım ve kabul ettim sizde kabul edin" dedi demir onun bu cevabıyla kaşlarını çatarak "asla kabul etmem" dedi haspama bak bende sana çok meraklıyım ya elimde ki kağıda bir şeyler yazıp emir abime verdim abim kağıdı alınca okumaya başladı "Bende o suratsıza meraklı değilim zaten muşmula kılıklı adam ne olacak" yazmıştım abim okumasıyla kahkaha atmaya başlayınca talha da merak etmiş olacak ki elinden kağıdı alarak sesli okumaya başladı okuması bitince arkasından kahkaha attı. "Bende o suratsıza meraklı değilim zaten muşmula kılıklı adam ne olacak" onunla beraber diğerleri de kahkaha atmışlardı demir hariç o bana kızgın kızgın bakıp masadan kalktı... Kahvaltı bitmiş herkes odasına çekilmişti bende kendi odama gidip raflardan dilruma adında bir kitap alarak okumaya başladım bir töre kitabıydı ve çok güzeldi. Kaç saat okudum bilmiyorum acıktığımı hissedince odamdan çıkarak merdivenlerden inmeye başladım benim odam üçüncü kattaydı ikinci kata geldiğimde merdivenlere doğru ileriliyordum ki merdivenlerin sağında kalan odadan sesler gelince adımlarımı o tarafa cevirdim kapıya yaklaşmıştım ki okanın sesi olduğunu anlamıştım. "abla ne olur söyle dövmesinler çok acıyor abla tamam babama bir daha bir şey demeyeceğim ne olur yeter" diye bir ses gelince düşünmeden kapıyı açarak odaya girdim okan yatakta bir sağa bir sola gidip geliyordu hızlı adımlarla kapıyı kapatıp yatağa çıktım okan hala bir sağa bir sola dönüyordu ter içinde kalmıştı "abla çok acıyor vurmasınlar" demişti elleri giydiği tişörtü sıkıyordu gözümden bir yaş düştü ne yaşadıysa aynı benim gibi rüyasında görüyor ve acı çekiyordu konuşamadığım için daha çok ağlarken ellerim tişörtünü tutan elini buldu zorda olsa elini çekip kenara koydum kabus görürken kendimizi sıkardık bu daha çok acı çekmemizi sağlardı ama farkında bile olmazdık ne kadar onu dürtsem de kendine gelmiyordu aklıma gelemle ikimizin de göz yaşlarını elimle silerek yanına yatarak onu kendime çektim okuduğum bir kitapta anne çocuğu rahatlasın diye ona sarılıyordu onu kendime çekip bir kolumla ona sarıldım diğer kolumla da saçlarını okşamaya başladım benim varlığımla derin bir nefes vermiş bana biraz daha yaklaşmış ve kolunun birini kaldırıp bana sarılmıştı şuan huzurlu görünüyordu gülümsedim çok tatlı duruyordu şuan hep bir küçük kardeşim olsun isterdim ama korkardım da bir kardeşim olunca beni sevmeyen anemin babamın ve abimin benden daha çok nefret edeceğini sanırdım aslında hep çok nefret ediyorlardı ya ben düşüncelere dalarken okan gözlerini açmış ona sarılmış bir şekilde saçlarını okşayan bana bakıyordu onun beni izlediğini görünce gülümseyerek yüzünde ki terleri elimle sildim bu hareketimle değişik bir şekilde bana baktı ben hala saçlarını okşamaya devam ederken başını boynuma koyarak konuşmaya başladı. "teşekkür ederim" dedi sesi yorgun çıkmıştı bedeni değil ruhu yorgundu onunda aynı benim gibi belinde ki elimi yüzüne koyarak yanaklarını okşadım bu ona rica ederim deme şeklimdi sanki demek istediğimi anlamış gibi gülümsedi "Yasemin kokuyorsun kokun bana huzur veriyor abla" dedi ben duyduğum kelime ile şaşkınca ona bakınca boynumda ki başını kaldırıp benim şaşkın suratıma baktı. "biliyorum sana abla dememe şaşırdın bende kendime şaşkınım ama kimse yanımda olmadı " dedi ben oturma pozisyonuna gelip etrafa bakınca aradığım şeyi anlamış olacak ki ayağa kalkıp çalışma masasından kalem ve kağıt alarak yanıma gelip elime verdi ona gülümseyerek bakıp kağıdı alarak yazmaya başladım ben yazarken oda dolaptan başka bir tişört alıp üstüne geçirdi o yanıma otururken bende yazdığım kağıdı okuması için ona uzattım elimdeki kağıdı alarak okumaya başladı. " Ne gördün rüyanda" diye yazmıştım okuduktan sonra yutkundu ve bana baktı gözleri dolu doluydu. "bir gün gaye ile bir kafeye gittik gaye diyorum çünkü ona abla demek bile gelmiyor içimden neyse ben benimle fakit geçirmek için kafeye gittiğimizi sanırken meğerse sevgilisi ile buluşmak için gitmişiz beni yanına alması da rahatça evden çıkmak içinmiş neyse adam iki üç adamla geldi masaya oturdu gayeden neredeyse on iki yaş büyüktür ben adama karşı çıkarken gaye sinirle bana bakıp kızıyordu neredeyse iki saat oturduk adamla eve gittiğimizde babama her şeyi anlattım adam pek tekin birine benzemiyordu ve gayeden oldukca büyüktü babam gaye ye baya kızdı ve evden çıkmama cezası verdi o günden bir hafta sonra cezası kalkan gaye beni zorla bir yere götürü depo gibi bir yerdi içeri girdiğimiz an iki adam hemen ellerimden tutarak bir zincire bağladılar o adamda depodaydı bana türlü işkenceler yaptılar bıçakla bacağımı mı çizmediler kırbaçla sırtıma mı vurmadılar kolumu kırdılar tabi hepsini bir günde değil üç günde yaptılar tam tamına üç gün o depoda türlü işkencelere maruz kaldım annem ve babam beni arkadaşım erende sanıyorlarmış çünkü gaye telefonumdan onlara benim ağzımdan böyle bir mesaj atmış demir abim erenin evine gitmiş iş çıkışı benialmak için Allahtan şarjı bitmiş ki benim telefona mesaj yazamamış eren ona hiç gelmediğimi söyleyince deli olmuş abim eve gelip herkese bahsettiğinde gayede bir tedirginlik görmüş sıkıştırınca da her şeyi öğrenmiş depoya geldiklerinde her yerim kan kolum kırık bir şekilde bulmuşlar bir ay hastanede yattım ama o olay yüzünden piskolojim bozuldu ne zaman uyusam o günlere dönerim" dedi gözümden bir damla yaş düştü o yaş sanki başlangıçmış gibi arkasından birkaç damla daha geldi ve onu kendime çekip hıçkıra hıçkıra ağladım benimle beraber oda ağladı kendimi ondan çekip kağıdı alarak yazmaya başladım o biraz önce benim yaptığım gibi kendisinin ve benim yaşlarımı eliyle sildi yazmam bitince kağıdı ona verdim kağıdı elimden alıp okumaya başladı okuduğunda yüzünde gülümseme oluşmuştu tabi benimde " bundan sonra ben varım kabus gördüğün gecelerde yanıma gel artık tek değilsin ve korkmana gerek yok o kız bir daha sana bir şey yapamaz" yazmıştım okuduğu bu çümlelerle gülümseyip boynuma sarıldı. Onun odasında ne kadar oturduk bilmiyorum bana sevdiği dizileri müzikleri oyunları kitapları anlattı bende ona bir çok ortak noktamız vardı tabi bir konu hariç tabi ki de takım ben koyu bir galatasaylıyken o fenerbahceliymiş tabi onunla beraber emir ve talha da emir abimin fenerli olduğunu öğrenince üzülmüştüm ama o muşmula suratlı demirle aynı takımlı olduğumu öğrenince kusar gibi yapmıştım ve bu okanı güldürmüştü. Odadan çıkmayı planlamıyorduk ama annemin çığlığı ile odadan nasıl çıkıp salona gelmiştik bilmiyorum annem ben ve okan hariç diğerlerini salona toplamış endişeli bir şekilde salonda dönerken babam ve abilerim ona bakıyordu kimse bizim geldiğimizin farkında değildi. "ne oluyor " dedi babam annem babamın sesiyle bakışlarını ona çevirip konuşmaya başladı. "lalisa yok " dedi biz annemden duyduğumuz cümleyle okanla birbirimize bakmış abilerim ve babamsa aynı anda "nasıl yok " demişlerdi "baya yok odasına ona bakmaya gittim ama odada değildi balkona banyoya giyinme odasına baktım orada da yoktu" dedi annemin cümlesiyle hepsi panik yaparken okan konuşarak hepsini rahatlattı. "ablam benim odamda benimleydi" dedi onun sesiyle hepsi bize dönerken bir taraftan rahatlamış diğer taraftan şaşırmışlardı şaşkınlıklarını koro halinde "ablan mı" demelerinden anlamıştım okan onlara başını sallayıp benim kolumdan tutarak ikili koltuğa oturdu tabi bende "evet ablam " dedi onun bu cevabına demir homurdanırken babam tekli koltuğa otutup konuşmaya başladı. "ablan olarak kabul etmene sevindim oğlum" dedi okan ona gülümseyerek bakarken demir konuştu. "cadı yine ne yaptı da kandırdı seni de" dedi ben ona kaşlarımı çatıp bakarken okan coktan konuşmaya başlamıştı. "ben yine kabus görüyordum ablam odamdan gelen sesimi duyunca odaya girmiş ve bana sarılarak saçlarımı okşuyordu beni sakinleştirdi ve benim yanımda olduğunu kabus gördüğümde onunla beraber yatabileceğimi söyledi o gerçekten iyi biri " dedi ve bana bakarak gülümsedi bende aynı şekilde ona gülümsedim. Bizim bu halimiz demir ve talha hariç diğerlerini de gülümsetmişti. Babamın aklına bir şey gelmiş gibi oturduğu yerden biraz dik bir pozisyona gelerek konuşmaya başladı. "Yarın urfaya gidiyoruz" dedi onun sözleriyle hepimiz ona bakınca açıklama yapmak zorunda kalınca tekrar konuşmaya başladı. "Dedenize ve amcalarınıza olaylardan bahsettim lalisa ile tanışmak istiyorlar onun için yarın urfaya gidiyoruz" dedi... Sonunda urfa ya gelmiştik annem uçaktan korktuğu için arabayla gelmek zorunda kalmıştık ve tabi beni de yol tutunca zor kötek urfaya gelmeyi başarmıştık. Araba kocaman bir konağın önünde durunca arabadan inerek etrafımı incelemeye başladım güzel bir konaktı bahcesinde neredeyse otuza yakın insan vardı. Babam önden gidip yaşlı tombul bir adama sarılıp elini öpünce o adamın benim dedem olduğunu anlamıştım. "hoş gelmişsen oğul" diyen dedemle babam gülümsedi "hoş bulduk baba" dedi sonra bakışlarını bana çevirip konuşmasına devam etti. "bu kızım lalisa baba" dedi babamın sözleriyle dedem başını çevirerek bana baktı gülümsese de şaşkındı. " aynı annesi" dedi annem dedemin bu sözüyle gülüp yanına giderek oda aynı babam gibi elini öptü dedem ona da gülümseyip sarıldı. " sen nasılsın gelinim" dedi şefkatle "iyiyim baba" dedi annem dedem ona başını sallayıp tekrar bana bakınca yanına giderek elini öptüm benim bu hareketimle beni kendine çekerek sarıldı. "hep mutlu ol kızım ben deden kamil" dedi ondan ayrılıp gülümsedim ve anneme baktım annem demek istediğimi anlayıp dedeme baktı galiba dedemin konuşamadığımdan haberi yoktu. " baba lalisa konuşamıyor bir kaza sonucu" dedi sesi son anda kısılmıştı üzüldüğü belliydi. Dedem annemden duyduklarıyla üzgünce bana baktı. "ah benim talihsiz yavrum" dedi başımı okşayarak okan benim üzülmemi istemiyor olacak ki haylaz bir tonda " dedeme bak ablamı buldu bizi unuttu" dedi onun bu cümlesi ile üzgün ortam bir anda neşelenmişti. Dedem gülerek onlara bakıp kollarını açtı. " gelin buraya keratalar " dedi abilerim ve okanda gülümseyerek ona sarılınca ortama kahkaha hakimdi. " baba yeni torununu test etmeyecek misin" diyen bir sesle bakışlarımı arkamda ki sesin sahibine cevirdim uzun boylu kumral saclara sahip siyah gözlü bir kadındı. Dedem onun sözüyle gülerek konuşmaya başladı. "Tabi ki de test edeceğim her şeyi dünden hazırlattım arkaya geçelim" dedi ben merakla bakmaya devam edince içlerinden biri açıklamaya başladı. " Bizim aile de gelenektir aileye katılan her bir kişi erkek veya kadın fark etmiyor eli silah tutabilecek yaşa geldiğinde evin arkasına bir alan oluşturur onu test ederiz" dedi bir taraftan yürüyüp bir taraftan da anlatıyordu onu anladım anlamında başımı sallayarak onaylayınca gülümsedi arka tarafa geldiğimizde karşımda bizden on veya on beş adım uzaklıkta ki bir masada yan yana dizilmiş şişeleri gördüm. Dedem konuşmaya başladı "rana ile ateş edeceksin lalisa en çok şişeyi vuran kazanır" dedi rana onun sözüyle öne çıkarken demir elime bir silah verdi ve gülümsedi ben onun bana gülümsemesine şaşırırken o Benden bir kac adım uzaktaki diğerlerinin yanına gitti. Rana yanıma geldiğinde demirde olan bakışlarımı ona çevirdim yüzünde kendini beğenmiş bir ifade vardı. " Sana şans dilemek isterdim ama dileyemeyeceğim çünkü atışlarda iyiyim atamasan da ailedensin sonuçta ama dedemin gözdesi olabilmek için iyi atışlar yapmalısın tabi ben oldukca bu zor beni gaye yenememiş senin gibi dilsiz bir kız asla yenemez" dedi onun bu sözlerini abi takımı da duymuş olacak ki "lan" diyerek bize doğru geliyorlarken onları tutanlardan dolayı durmak zorunda kaldılar ben rana denilen kıza kaşlarım çatık bakarken demirin sesiyle ona baktım "atamasan da bu ailedensin ama şu kıza laf verme " dedi hayırdır birader ne oluyoruz diyecektım ama konuşamıyordum. Rana kendinden emin bir hareketle nişan alıp arka arkaya ateş etti toplam on tane vurabilmişti bana yüzündeki itici gelen gülümsemesiyle baktı. Benim silah kullanamadığımı sanıyordu galiba bu nedenle Salih abiye teşekkür ettim Salih abi arkadaşım yusufun abisiydi ve polisti taşınasıya kadar bana ve yusufa dövüşmekten tutun silah tutumuna kadar her şeyi öğretmişti ama bu öğrendiklerim eski aileme yapacak kadar değildi onlaran kendimi korurdum ama ailem diye hiç bir şey yapmamıştım düşüncelerimden çıkarak önümde ki şişelere odaklanıp ateş etmeye başladım bitirdiğimde şişelere baktığımda yirmisini de vurduğumu gördüm sevinçle arkamı döndüğümde rana ve o kumral saçlı kadın hariç diğerleri şaşkınlıkla bakıyorlardı rana ve o kadınsa sinirli sinirli bakıp eve girmişlerdi. Ben bana şaşkın suratlarla bakanlara tek tek bakarken arka tarafa geçilen kısımda beni hayranlıkla izleyen adamla göz göze geldim... |
0% |