25. Bölüm

25.bölüm

Şerife Uzun
serifeuzun

Kara abi bir hışımla yanımıza gelirken demir abim dalga geçmeyi bir kenara bırakmış karan abimi ayıltmaya çalışıyordu.

 

"Lan kalk bir laf ile bayılır mı insan? " Diyor bir taraftan da tokatlıyordu. Karan abim ise sanki bayılmamış ölmüş gibiydi. Rana abisini görünce

 

"Geliyor gelme katil git gelme" Diyerek bağırıp Tufan'ın arkasına saklanmıştı tufan ise rana'nın arkasına saklandığını görünce tiz bir cığlık atıp onun önünden çekildi.

 

"Kız get sen öleceksin beni de yanında mı götüreceksin hayatta kara abinin önünde durmam ben " Demişti Rana ona göz devirip diğer kuzenlere baksa da onlarda olumsuz anlamında başlarını sallayınca yavru köpek bakışlarını bana attı onu hemen arkama alırken demir abim hala karan abimi uyandırmaya çalışıyordu ama karan abim hala aynı şeydi pusat demir abimin yanına gidip

 

"Bana bırak abi " Diyerek elini kaldırmıştı ki demir abim bir ona bir eline baktı.

 

"Emin misin yapacağın şeyden " Dedi pusat onun lafıyla karan abimde ki bakışlarını demir abime çevirip

 

"Eminim " Dedi demir abim başını sallayarak

 

"Vuranın sen olduğunu anlarsa o tokatı başka bir yerinde patlatır demedi deme " Demişti karan derin bir yutkunmadan sonra

 

"Bismillahirrahmanirrahim" Diyerek Osmanlı tokatını yapıştırdı. Ama öyle bir yapıştırdı ki şaak diye çıkan sesle hepimiz yutkunmuştuk ben ona kaşlarımı çatarak bakarken o bana masum masum bakıyordu. Tam o anda karan abim kendine gelip

 

"Ne oldu lan bana" Dedi ayağa kalkarken demir abim sırıtıp

 

"Erkeğim diye gezen karan uygur tek lafla yeri boyladı " Diyerek kahkaha attı karan abim kendine gelmiş olacak ki gülen demir abime kaşlarını çatıp bakarken bir anda öylece kaldı biz ona bakarken bir anda bize doğru dönüp

 

"Rana beni mi seviyor? " Demişti Rana karan abimin cümlesiyle kızarırken biz sadece evet der gibi başımızı sallayınca o şok tekrar yüzünde belirdi.

 

"Aman bir daha bayılma kaldırmam kalırsın öyle" Diyen demir abimle karan abim ona baktı.

 

"Ne bayılacağım lan " Dedi demir abim he he der gibi bakıp

 

"Biraz önce bayılanda babamdı zaten " Dedi o sıra yanımıza daha doğrusu benim önüme gelen kara abiyle hepimiz sustuk

 

Sen zaten konuşamıyon kanka hatırlatayım diyen iç sesime göz devirip kara abiyle baktım o ise kaşları çatık Rana'ya bakıyordu.

 

"Abi bir sakinleş önce sonra konuş kızla " Diyen pusatla başımı evet anlamında salladım kara abi pusatı bir tarafına bile takmadan bana baktı.

 

"Çekil önümden lal " Dedi ben hayır der gibi başımı sallayınca sabır çekip

 

"Lal çekilir misin? Abicim" Dedi sesini sakın tutmaya çalışıyordu ben yine hayır anlamında başımı sallayınca çekilmeyeceğimi anlamış olacak ki bir anda elini arkama atıp rana'nın kolunu tutarak yanına çekti.

 

"Gel biz seninle evde konuşalım abicim" Dedi dişlerini sıkarken Rana korkuyla abisine bakıp

 

"Abi kolum acıyor" Dedi sesi titriyordu. Kara abi rana'nın sözüyle kolundan elini çekiyordu ki

 

"Bıraksana lan kızın kolunu acıyor diyor " Diye bağırıp yanımıza gelen karan abiyle kara abinin kaşlar daha çok çatıldı.

 

"Sanane oğlum sen kimsin de bana karışıyorsun kardeşimin canı beni ilgilendirir " Dedi

 

"Onun canı acıyorsa beni de ilgilendirir ben karan uygur lalisanın manevi abisi oluyorum" Dedi Rana onun bu sözüyle

 

"Sıçtın cafer bez getir" Dedi ben ona bakarken kara abi bir aydınlanma yaşamış gibi rananın kolunu bırakıp

 

"Demek o puşt sensin ha " Diyerek kafayı karan abime gömmüştü. Rana ile ben öylece onlara bakarken karan abim yumruğun etkisinden çıkıp kara abiye vuruyordu diğerleri ise onları ayırmakla uğraşıyorlardı.

 

"Bizde ayırmaya girsek mi? " Diyen ranaya göz devirip

 

"Zaten senin yüzünden böyleler araya girersek biz harcanırız " Dedim işaret diliyle o elimi okumuş olacak ki

 

"Haklısın " Dedi başımı sallayıp kavgayı izlemeye devam ettim...

 

Sabah her zamanki gibi erkenden uyandım bu gün sonunda okula gidiyordum bu yıl büyük bir ihtimal ya sınıftan atılırdım ya okuldan o kadar okulla bşr alakam yoktu ki ama yinede seviyordum okulu

 

Sen şuna okulda pusatla daha rahatım desene diyen iç sesime katılıyordum ama dersleri de seviyordum siz şimdi o kavga ne oldu diye soracaksınız büyük bir ihtimal kara abi ve karan abim öyle bir kavga ediyorlardı ki sormayın gitsin bizimkinler ayırmayı geç arada bir iki yumrukta onlar yemiş olabilirdi neyse kara ve karan abimin artı demir abim gilin seslerine annem babam diğerleri halam ve eniştem de gelmişti onlar bu kavganın nedenini anlamasalar bile ayırmaya girmiş onlarda birbirleriyle kavga edip çıkmışlardı. Kavga birşekilde bittiğinde hepimiz bizim Eve geçip salonda otururken annem babama halam enişteme Rana kara abisine ben karan abim ve demir abime talha Emir'e okan tufan'a tuğrulda pusat'a pansuman yapıyordu.

 

"Oğlum biz niye dayak yedik niyetimiz ayırmaktı" Diyen emirle

 

"Ne bileyim oğlum sen vurunca bende vurdum " Diyen tufandı

 

"Hayır çocukları geçtim siz nasıl lavga edersiniz ekrem " Diyen annemle

 

"Kumru ya katılıyorum kocaman adamsınız allah allah" Demişti halam

 

"Ne bileyim hanım kendimi bir anda ekreme vururken buldum neden vurduğunu da bilmiyorum ki" Diyen eniştemle güldüm

 

"Valla bende anlamadım niye kavga ettik" Diyen babamla annemgil sabır çekiyordu.

 

"Sizin yüzünüzden bütün aile yaralı lan " Diyen demir abim karan ve kara abiye kaşları çatık bakıyordu.

 

"Doğru diyor demir siz neden tartışıyordunuz? " Diyen eniştem ilk kara abiye ardından karan abime baktı.

 

"Hem sen kimsin oğlum bizim kara ile alıp veremediğiniz nedir? " Diye devam etti konuşmasına karan abim ağzını açıp tam birşey diyecekti ki kara abi ondan önce davranıp

 

"Kim olacak baba pedofili o şerefsiz " Dedi sinirle ben dahil herkesin kaşları çatıldı.

 

"O ne demek oğlum " Diyen halamla kara abi agzını açmıştı ki

 

"Bana bak o ağzını topla yoksa gelip bizzat ben toplayacağım" Dedi karan abim

 

"Ne yalan mı kendinden altı yaş küçük bir kıza ilgi duymuyon mu lan hem o daha reşit bile değil " Dedi karan abim onun bu sözüyle sinirle ayağa kalkıp onun üstüne yürüyecekti ki demir abim önünde durup onu durdurdu. Ardından kara abiye bakıp

 

"Bu biraz ağır olmadı mı kara" Dedi kara abi omuz silkip

 

"Ben bildiğimi söylüyorum " Dedi onun bu cümlesiyle karan abim

 

"Lan" Diyerek üstüne yürümek için adım atsa da demir abim onu tutuyordu.

 

"Kime ilgi duyuyorsa seni bu kadar sinir etti oğlum" Diyen eniştemle kara abi derin bir nefes çekip konuşacaktı ki

 

"İlgi değil hoşlanma veya aşk diyelim adına ben ranadan hoşlanıyorum aynı onunda benden hoşlandığı gibi " Diyen karan abimle ortalığa bir sessizlik çöktü annem ben rana halam şaşkınlıkla karan abime bakıyorduk ben onunda ranayı sevmesine şaşırırken rana da aynı nedenle şaşırıyordu annem neden şaşkındı bilmiyorum ama halam kızının da karan abiyi sevmesine şaşırdığı kesindi. Ortalık hala sessizken demir abim koltuğa geri oturunca pusat emir talha okan ücüzler ben ve rana ona baktık o ise arkaya rahatça yaslanıp suratında eğlenen bir ifadeyle

 

"Helvan fıstıklı olcak kardeşim " Demişti zaten ne olduysa o anda olmuştu eniştem bir anda ayağa kalkıp yumruğu karan abime geçirdiğinde biz korkuyla ayağa kalksakta demir abim kahkaha atıyor karan abim ise karşılık bile vermiyordu ben babama durdur der gibi bakınca oda aynı demir abim gibi arkaya yaslanmış gülerek bana baktı.

 

"Aile içine karışamam kızım" Dedi sonra ne oldu diye soracak olursanız karan abim eniştemden bir güzel dayak yemiş ardından

 

"Kızımdan uzak dur benim kimseye verecek kızım yok" Diyerek ranayı da alıp evden çıkmışlardı rana üzgünce karan abime bakıp gidince karan abim

 

"Sanki hemen evlenelim demedim ki beklerdim " Dedi tabi bizimkinler o anda kahkahayı bastı...

Babam ayağa kalkıp karan abimin omzuna dokandı karan abim yanına gelen babama bakınca

 

"Valla delikanlı bende karşıyım kız daha reşit değil zaten hemen evlenmeyeceğinizi de biliyorum ama senin iş yaş bizden kız almak kolay değil" Dedi tabi bu arada pusat'a da bakmayı ihmal etmedi karan abim babamın sözleriyle derin bir nefes aldı işi gerçekten zordu.

 

"Ne yapalım ekrem abi sefasını süreceksem doya doya seveceğim gözümden sakınacağım günler gelecekse cevasını da çekerim " Dedi babam onu başıyla onaylayıp odadan çıkarken hepimiz orda öylece kaldık tabi daha sonra da odalarımıza çıktık karan abime

 

"Bak burda bir odam var kal" Desekte o itiraz ederek

 

"Kaç gündür buradayım sağolun artık evime gideyim" Demiş ve evine gitmişti.

 

Ben size bunları anlatırken çoktan okul için hazırlanmış aşağıya inmiştim demir abim İzmir'e elif'in yanına gitmişti ne kadar ilhan amcanın elifi hemen vermeyeceğini bilse de gitmişti yani adam haklıydı kızını kaç yıl öldü bilmişti hemen ayrılmak istemezdi

 

"Gazan mübarek olsun" Abi diye yazdığımda gülüp

 

"Amin abim amin" Demişti bende gülmüştüm elifi gerçekten sevmiştim oda ben gibi yaralıydı.

 

Senin kadar kimse yara almamıştır lal diyen iç sesimi susturdum o konulara girersem çıkamazdım aşağı indiğimde herkes kahvaltıdaydı demir abim hariç tabi onun olmaması içimi kötü de yapsa umursamadım artık onunda bir ailesi olacaktı

 

İşte ne güzel onların evinde de ondan var evlendiklerinde gider onlarla yaşarsın bu meymenetsizlerin yüzünü de görmeyiz diyen iç sesimi birkez daha dinlemeden sofraya oturdum

 

"Günaydın kızım " Diyen anneme

 

"Günaydın prensesim " Diyen babama

 

"Günaydın güneşim" Diyen Emir'e

 

"Günaydın kalbim" Diyen talha'a yüzlerine bakmadan baş salladım onlarla iletişim anca bu olurdu

 

"Günaydın abla" Diyen Okan'a bakıp gülümsedim oda aynı şekilde gülümseyince kimse birşey konuşmadan kahvaltıya başladik

 

"Bu gün ben götürcem sizi okula" Diyen emirle baş sallayıp masadan kalktım. Okanda doymuş olacak ki oda hemen arkamdan kalktı ben inerken çantamı da aldığım için tekrar yukarı çıkmama gerek kalmamıştı ama okan koşarak odasına çıkıp çantasını aldı arabaya bindiğimizde sofradaki sessizlik burda da sürdü okulun önüne geldiğinde pusat rana ve üçüzlerin beni beklediğini fark edince gülümsedim

 

"Görüşürüz abi" Diyerek arabadan inen Okan'ın ardından bende inecektim ki

 

"Beni hiç mi affetmeteceksin lal" Diyen emirle ona baktım bana bir umut ışığı beklermiş gibi bakıyordu ama o beklediği ışık bende yoktu. Çantamın kenarındaki küçük defteri ve kalemi alıp yazmaya başladım o yazacağım şeyi heycanla beklerken ben kağıdı koparıp eline verdiğimde zaman kaybetmeden arabadan inip pusatların yanına varmıştım bakışlarım arabaya dönerken elindeki kağıda öylece bakakaldığını gördüm.

 

"Bir kitapta okumuştum bana çok ağır gelen bir söz olmuştu ama sana nekadar ağır gelir bilemem emir ben seni ölsem affetmem " Yazmıştım kitap okumanın faydaları işte hiçbir sözü unutmuyordunuz...

 

Gözlerimi emirden çekip bizimginlere baktığımda

 

"Günaydın" Dedi rana üzgündü bu gün nasıl olmayacaktı ki dün olanlardan sonra

 

"Sana da günaydın asma suratını düzelir herşey " Dedim işaret diliyle o elimi okuyup başını sallarken pusat kolunu omzuma atıp saçımdan öpmüştü

 

"Nasılsın güzelim " Dedi gülümseyerek

 

"İyi sen" Dedim her zamanki gibi işaret diliyle o ellerime dikkatle bakıp

 

"Hep iyi ol " Dedi ben şaşkınlıkla ona bakarken o göz kırpıp

 

"İnternet sağolsun" Dedi güldüm okula girdiğimizde bir yerde toplanan dört beş tane insanı görünce merakla orayı gösterip

 

"Orda ne oluyor" Demiştim işaret diliyle benim gösterdiğim yere baktıklarında ben hariç hepsinin kaşları çatıldı.

 

"O yasmin mi derin'in çetesindeki kız " Dedi rana ben o kim diyecektim ki dediği kız bizi daha doğrusı pusatı görünce eğilip birine birşey dedi

 

"Galiba o ama onlar okuldan ayrılmıştı" Diyen tufanla merakla bakarken yasmin dedikleri kızın eğilip birşey dediği kız ayağa kalkıp görüş acımıza girdiğinde

 

"Siktir " Dedi tufan ben ne oluyor der gibi bakarken kız gülümseyerek yanımıza gelmiş

 

"Derin? " Demişti pusat adının derin olduğunu öğrendiğim kız bize hiç bakmadan pusata bakıp

 

"Ben geldim aşkım kaldığımız yerden devam edebiliriz" Demişti aşkım mı? Ben sorgular biçimde pusata bakarken pusat kaşları çatık karşımda ki derin'e bakıyordu.

 

"Bana aşkım deme derin" Dedi dişleri arasından derin ise onun bu halini hiç takmadan daha çok gülümsetip

 

"Neden sevgilim değil misin? " Dedi pusat sabır çeker gibi bakarken ben kaşlarımı çoktan çatmıştım

 

"Sevgilim değilim derin biz ayrılalı iki yıl oldu " Dedi demek ki eski sevgilisiydi bu derin pusatın sözleriyle kaşları çatılırken bu sefer beni fark etti

 

"Bu kız kim pusat " Dedi sesinde gözle görülen bir sinir vardı artık. Pusat beni kendine biraz daha çekip saçlarıma bir öpücük daha kondurdu.

 

"O değil lalisa adı ve o benim herşeyim olan kadın senin değiminle sevgilim" Dedi ben gülümserken derin sinirden kızarıyordu

 

"Neyse çekil şekerim önümüzden " Diyerek onu itip geçen rana'nın ardından bizde geçtik tabi arkamızda sinirli bir derin bıraktığımızı bilerek

 

Gaye gitti derin çıktı başımıza şimdide diyen iç sesime hak verdim bu kız rahat durmazdı adımın lalisa olduğu kadar emindim

 

Demirden önce bizim gazamız mübarek olsun lal'ım diyen iç sesime

 

"Amin" Diyerek yanıt verdim geleceği varsa göreceği de var şekerim...

 

 

Bölüm : 27.12.2024 03:53 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...