Yeni Üyelik
6.
Bölüm

6. Bölüm

@serifeuzun

Gözlerimi actığımda aynı hastane odasındaydım üstümde bir ağırlık hissedince bakışlarımı bedenime cevirdim biri ahtapot gibi sarılmıştı ama kimdi bakışlarım kolun sahibine dönünce bunun demir olduğunu gördüm kaşlarımı catıp ona bakıyordum ki dün aksam yasadiklarimiz gecti gözlerimin önünden ne kadar şerefsiz biride olsa birini öldürmüştüm katil olduğum icin aglarken benimle konuşmuş sakinleşmem icin bana ninni okumuştu ne yalan söyleyeyim gercekten sakinleşmiştim ama bu ninniden değildi onun kokusundandı kahve ve sigara karışımı bir kokusu vardi baskasinda kötu bir koku gibi olsada onda cok guzel durmuştu beni rahatlatmıştı nedense ben ona bakmaya devam ederken gözlerini actı ve kendisini inceleyen beni görunce gülümsedi

"Günaydın prenses " dedi gülümsemesi hala yüzündeyken ona ellerimle bir cevap verebilirdim ama hem anlamaz hemde cevap vermek istemiyordum.

"Hayatımda en güzel uykumu çektim diye bilirim bundan sonra beraber yatalim benim odayla senin odayı birleştirelim bence " dedi yanimdan kalkarken buna ne olmuştu iki gunde kacirildiğim icin mi böyleydi bu? Kacırlinca mi kıymetim bilinmişti? Gözlerimi devirip ellerimi kaldirarak ona cevap verdim anlamayacağıni bilsemde

"Gerek yok seninle mecbur kalmasam aynı evde bile kalmam ben ta ki aynı odada kalacam" dedim ama anlamadığı icin mal mal suratıma baktı

"Ne dedin ?" Dedi anlamadığı belliydi zaten

"Ebeni" demek isterdim ama konusamıyordum işte ben ona oylece bakınca aklına gelenle hemen yatağın yanina gelip yan taraftaki dolaptan telefonunu alıp bana uzattı.

"Daha yeni ne dediysen yaz buraya " dedi elinden telefonu alıp mesaj bölümünü açtım telefonu şifresizdi bunu direk kaydirip elime vermesinden anlamistım. Mesaj kutusunu açıp yazmaya başladım.

"Gerek yok seninle mecbur kalmasam aynı evde bile kalmam ben ta ki aynı odada kalacağım" yazıp telefonu ona uzattim telefonu eline alıp bana kısaca bakip bakışlarını telefona cevirdi mesajı okuyunca suratı düştü. Üzülmüş müydü? Üzülmeliydi bana dediği o lafları unutup hemen onu abim olarak kabul edeceğimi sanıyordu herhalde bakışlarını telefondan cekip bana baksa da gözlerini pencereye cevirip

"Belki bir gün yatarsın " dedi sesi mi titredi onun yoksa bana mı oyle geldi büyuk ihtimal bana öyle gelmişti yoksa bunun sesinin titreyecegine bile inanmazdim bakışları tekrar beni bulup umutlu gözlerle

"Ama kendimi sana affettireceğim affetmen icin herşeyi yapacağım o zaman gelince beni affet olur mu?" Dedi sesi oyle umutlu oyle güzel cıkmıştı ki affetmem affedebileceğim ne yapabilirsin ki ? Diyemedim sadece başımi aşağı yukarı salladım onu kırmak gelmemişti icimden benim baş yanıtımla gülümsedi anlaşan abi kardeşlerden olsaydık şimdi ona sımsıkı sarılır yanaklarını kocaman kocaman öperdim ama biz oyle bir abi kardeş değildik ve hiç olmayacaktik.

"Birazdan kahvaltın gelir bizimginlerdr damlar " dedi yan koltuğa otururken sesi keyifliydi tam o anda kapı pat diye acılip iceri pusat annem babam okan, talha, emir abim ücüz kuzenlerim,rana ve halam girmişti.

"Bari beş dakika gecseydi dediğim lafın üzerinden"dedi demir kaşları catik bir şekilde kimse onu takmamişti bile annem koşarak yanima gelip hemen bana sarılmıştı.

"Oy benim kınali kuzum nasil oldun? iyimisin? Abin iyi baktı mı sana? Seni üzecek bir sey demedi dimi? Dediyse soyle bacaklarını kırayım onun ? Bir yerin acımıyor demi? Acıyorsa doktor cağıralım mı? Agri kesici eklesinler mi serumuna? Açmısın? Kahvaltı getirdiler mi? " diye peş peşe sorulari sıralayan bu kadin benim annemdi değilmi? Nefes almadan tramalı tüfek gibi sıralamıştı sorulari dur kadin accıl motorun sogusun demek isterdim ama işte ben tam elimi kaldiracaktim ki emir abim benden önce annesine yanıt verdi.

"Anne azcık susda kız bir cevap versin nefes almadan sıraladin sorularini " dedi haklıydı

"Sen sus eşşek sıpası" degip tekrar bana baktı elimde ki demirin telefona bakıp sorulara yanıt yazmaya başladim.

" iyiyim şuanlik pek ağrim yok demir iyi bakti diyebilirim beni üzecek tek kelime etmedi onun yerine beni rahatlatacak sözler söyleyip beni ninni söyleyerek uyuttu tabi kendiside uyumuş kalmış benim yanimda bir yerim acımıyor agri kesicine gerek yok kahvaltı yapmadim birazdan yaparım getirirler" dedim ve telefonu ona uzattım annem telefonu eline alarak oburlerinde duymasi icin sesli okuyunca büyük bir kargaşa koptu odanin icinde

"Ne sen lalisayla beraber mi uyudun ? " diye sordu emir abim yuksek bir sesle

"Ve ona ilk ninniyi sen mi okudun" dedi talha ikiside kaşlarını catmış bir şekilde demir ise onlari hiç takmadan arkasina iyice yaslanip yüzünde sabahtan beri olan gülümsemesiyle yanıtladi onları

"Evet onunla beraber yattim ve cok güzel bir uyku cektim ve ilk ninniyi ben okudum ona" dedi şuan suratında pic bir gülümseme vardı. Emir abim ve talha onun üzerine dogru yürüyorlardı ki babamin hafif öksürmesiyle oldukları yerde kalmak zorunda kaldılar eminim ki bunlar tek kaldıkları an birbirleriyle kavga edeceklerdi.

"Iyi ol kızım sen birazdan doktor kontrol ettikten sonra cıkış işlemini halledip evimize gidecegiz " dedi babam onu başımla onaylayınca rana yanıma gelip sımsıkı sarıldı yuzu gercekten kötüydü benim yüzümde aynı sekilde olmaliydi ama daha aynadan bakmamıştım.

"Kurtulmana cok sevindim iyisin değilmi gercekten " diye sordu benden ayrilirken bunu oyle bir icten sormuştu ki gözlerim dolmuştu.
Annemdeki telefonu alıp yazmaya başladım.

"Bedenim iylesecek ama ruhum hep o günü yaşayacak" diye yazdım telefonu okuyunca onunda gözleri doldu.

"Sakin o şerefsizi öldürdüm diye pişman olma sen bizim gibi kızlari bir şerefsizden kurtardığin icin sevin biz kurtulmuş olsak bile belki kaç kız kurtulamayacakti" dedi haklıydi telefonu elime alıp

"Ben o şerefsizi öldürdüğüm icin degil bu yaşta katil damgasi yiyeceğim icin üzgünüm " diye yazıp verdim rana sesli bir şekilde okuyunca herkes dolu gözlerle bana baksada

"Abim polis benim o işi halletti o seni kacırip öldürmeye calıştığı icin seninde kendini korumak icin onu oldürmek zorunda kaldigin icin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu madde 25/1’e göre Meşru savunma olarak bilinen meşru müdafaa uygunluk nedenidir. Bu şu anlama geliyor: kişinin gerçekleştirdiği fiil aslında suçtur. Ancak bu savunma maksadı ile gerçekleştirildiği için cezalandırılamıyor yani senin olayında meşru müdafaaya giriyor" dedi onu başımla onayladım kanunen suclu olmasamda kendimi her gördüğümde katil hissedecektim.
Diğerleri de bana moral vermek icin konusacakti ki kapınin acılmasıyla hepimiz kapıya baktik bir hemsire kahvaltı getirmiş masaya koyarken afiyet olsun değip cıkmıştı. Ondan sonrada gün benim icin hizli gecmisti doktor kontrolu cikiş islemleri hastaneden cıkip konağa gelmemiz hepsi neredeyse bir saati bulmuş gibiydi konağa geldiğimde herkes beni kollarınin arasina almış iyi olmam icin nasihat vermişlerdi. Iyi olacaktım babam burda kendimi iyi hissedemeyeceğimi düşünmüş aksama ucak bileti alarak istanbula geri dönmuştuk ne yalan söyleyeyim evi özlemistim...

"Odana cıkartayımmi kuzum seni rahat edersin " diyen annemle başımı olumsuz olarak iki yana salladım odada tek kalırsam düşüncelerim beni hep bunaltacaktı biliyordum. Annem benden aldiği cevapla okan' a bakıp

"Oglum ablanin odadan bir yastik carsaf battaniye al getir koltuğa ser dedi okan onu başıyla onaylayip hızlı adımlarla merdiveni cıkarak gözden kayboldu biz ise salona gecerek koltuklara oturduk.

"Sen şimdi güzelce yatar dinlenirsin bende sana birseyler hazirlarım yer ilaçlarını içersin kızim" dedi annem sadece başımı salladim birsey yemek istemiyordum ama onu da kirmak istemiyordum. Okan elinde yastik carşaf ve battaniyeyle gelince demir oturduğu tekli koltuktan hizla kalkarak onun elindekileri alarak koltuğa serdi ben dahil herkes ona bakarken o hicbirimizi umursamadan yanima gelip beni kocağina aldi bu yaptığına şaşırsamda kollarımı boynuna doladim ne diyeyim kokusu cok guzeldi istemsiz bir sekilde ona sokulup kokusunu icime cektim beni hazirladıği koltuğa yatirip üstüme battaniyeyi örttü ve bana göz kırparak yerine oturdu o zaman anladim kokusunu icime cektiğimi anladiğıni anladım utansamda ona bakmadim . Annem elinde corba kasesiyle gelince şaşkınca ona baktim ne ara gitti dr corba yapti bu kadın ben ona şaskın şaskin baksamda o beni umursamadan getirdiği tarhana corbasına kaşıgı daldırıp dudaklarina götürdü ve üfledi.

"Üfleyeyimde kuzumun dili yanmasın" dedi gülumsedim anne sevgisi ne kadar güzelmiş birinin seni karşılıksız sevmesi cok güzeldi. Ona hiç zorluk cıkartmadan corbamı içmiş getirdiği ilacları içmiştim. Demir doktorun kremini sürmek isteyince resmen salonda bir kargaşa cıkmışti.

"Ben babasiyim ben sürecegim eşek sıpası ver kremi" dedi babam sinirle demir abime bakarak

"Bende abisiyim ben süreceğim " dedi demir kremi gögsüne saklayip

"Ben en sevdiği abisiyim ben süreceğim" dedi emir abim ona kirgın degildim benim onlarla gezmemi isterdi ama buyuk ihtimal demir kalbimi kırar diye sessiz kalmıştı yada ben oyle dusunmek istiyordum.

"Bende tek kardeşiyim ben surecem ablama kremi " diyende okandi ben onlara şaşkınca bakarken

"Benim yaşım daha yakın lalisaya ben sürecegim kremi " diyen talha ile daha cok şaşırdım baktilar kimse kendini geriye cekmiyor kreme dogru atak yapıyorlardı ki annem ayağa kalkip demirden kremi alarak yanima oturdu.

"Krem bende ben sureceğim kizima sizde susup oturun oturduğunuz yerdd " diyerek kremin kapağını acıp yaralarima sürmeye başladı. Abi takımı okan ve babam şaşkınca anneme bakmiş ardindan ellerini gögüslerinde capraz yapıp koltuklara oturmuşlardı hepsi çok komik ve tatli duruyorlardı ben istemsizce kıkırdayınca hepsinin bakışları beni buldu yüzümde ne gördüler bilmiyorum ama hepsinin yüzünde bir gülümseme vardı...

1. Hafta sonra

O günün üzerinden neredeyse bir hafta gecmişti yüzumdeki yaralar gecmişti bir haftada herkes üstüme cok düşmüştü dedem bile gorüntulu aramıştı rana ve diger kuzenler aslinda istanbulda oturuyorlarmis bizimginler beni dedemle tanıştırmak icin götürünce onlarda orda tanışırız diye oraya gitmisler ama hepsi gelecegimiz günü şaşirtinca erken gitmişler evlerimizde yakınmış resmen mahalle sadece bizim aileden oluşuyor şaka gibi ama gercek birde pusatgilde bizim mahallede oturuyorlarmiş onlarin evi daha yakınmiş bize hemen yan villaymiş onların ev bu bir haftada kuzenler ve pusat hergün bize gelmiş benim mutlu olmam icin ellerinden ne gelirse yapmişlardı abi takimi onları biraz kıskansada annemin uyaran terliği sayesinde suspus oturmuşlardi demekki zengin olsanda anne terliğinden kurtuluş yoktu bu bir haftada olan bir diğer şeyde demir kendisini affetmem icin herseyi yapıyordu mesela birgun elinde ciğkofte torbalarıyla gelmişti.

"Ben geldim" diye neşeyle salona giren demirle hepimizin bakışları onu buldu elinde neredeyse 9 10 poset vardı.

"Hoşgeldin oglumda bunlar ne" diyen tolga abiyle hepimiz merakla ona baktik

"Ciğkofte hepsini lalisaya getirdim " dedi ben bi ona bir elindeki poşetlere şaşkınlıkla bakarken

"Hepsi mi ? Lalisa'nin abi "dedi tolga bakişlarında bile bende istiyorum diyordu" demir onun bakışlarını anlamamış olacak ki başını sallayarak

"Evet hepsi lalisa'nın bir tek o yiyecek " dedi ve hemen önümdeki sehpanin üzerine elindeki poşetleri acmaya başladı

"Abi bizde yesek ya biraz" diyen okanla ben başımı evet anlamında sallarken demir olumsuz anlaminda başını sallayarak

"Hayir sadece lalisa yiyecek gecen gün anneme bahsetmiş bende annemden duydum ve belki affeder umuduyla ona ciğkofte yaptirdim " dedi gözlerimi devirdim o kadar sözleri bir kaç paket ciğkofteyle unutacağımı mı saniyordu bu"

Emir abime bakıp ellerimle kağit kalem işareti yaptim beni anlamiş olacak ki başıni sallayarak salondan cıktı o elinde kagit kalemle gelirken demir hala posetleri açma peşindeydi. Emir abim kağıt ve kalemi elime verince hemen yazmaya başladim ben kalem ve kağıdı elime aldiğim an demir de dahil hepsi bana bakmaya başladi ne yazdiğimi merak ediyor olmalılardı. Yazmam bitince kağıdı demir' e verdim ve arkama yaslandim demir ilk bana baksada yüzumden bir şey anlayamamış olacak ki bakışlarını tekrar elindeki kağıda çevirdi yazdıklarımı okudukca yüzü düştü okumuş olacak ki üzgün bakışlarıyla bana bakip odadan cıktı. Diğerleri birşey anlamamışlardı talha demirin yere bıraktıği kağidi alip sesli okumaya basladi bu cocukta ki merak bir gun başına bela olacaktı her yazdiğimi merakla herkesten önce atılıp talha okuyordu şimdi olduğu gibi

"Bırak torbalarca ciğköfteyi dunyada ki bütun ciğköfte dükkanlarini üzerime yapsan bile seni affetmem " diye yazmıştım talha kağıtta yazdıklarımı sesli okuyunca oda üzgün bir suratla bana bakmişti.

"Beni de mi affetmezsin" dedi oda bana kötü sözler söylemişti kagıdi elinden alip tekrar yazmaya başladı.

"Evet seni de kolay affedemem bana davranışlarıniz iyi değildi" dedim okudu ve başını aşagı yukari salladı ve oda salondan çıktı. Diğerlerine baktığimda onlarda bana bakıyordu.

"Onlari hiçmi affetmeyeceksin ? Sana söyledikleri laflar davranişlarıni kabul etmiyorum ama affet be güzelim gaye bize cok seyler yaşatti biz hep bir kız kardeşimiz olsun istedik demirle talha daha küçüktu ama hep kaydeş kaydeş derdi peltekce bir gün kız kardeşimiz olacağını öğrendiğimizde demirle havalara uçtuk üç gun uyumadığımızi bilirim heycandan talha her yerde kış kaydeşim olacak kıs kaydeşim olacak bana api diyecek diye gezerdi annemin karnındayken her gün sabah akşam seninle konusurduk o gun ne yaptiysak gelir sana anlatir seninle neler yapacağımızı konuşurduk sonra bir akşam annem acele ile hastaneye götürüldü ne oldugunu biz anlamiyorduk tabi sonra babam anlatti meğerse sen dunyaya geliyormuşsun ücumuzde heycanla seni bekledik ertesi gun akşam annem elinde bir bebekle geldi biz tabi sen saniyoruz megerse gaye imiş neyse ilk hersey cok guzeldi taki annem gaye birinci sınıfa başlayıncaya kadar o zaman hepimiz icin bir cehenneme dönüşmuştu ev babamla annemi boşanma evresine getirdi okan anlatmış zaten sana o günu anmak istemiyorum demir abim isterse anlatir sana detaylarinı ama onun sevdigi kizi öldürdu gaye talhayı uyuşturucuya aliştirdi iki sene tedavi gordu talha bana gelince arabamin frenini kesmiş üc ay komada kalmişım kalktığimda yürüyemiyordum fizik tedavi ilaclar doktorlar derken bir iki senede yürüdüm babamin ihale dosyalarini mi yakmadi annemin yüzunu baska bir kadinin yüzüyle degistirip babamla kavga etmelerine mi sebeb olmadı daha saysam bitmez kuzenlere yaptiklarini bile saysam kitap olur en önemlisi babannemin ilaçlarıni değiştirip kalp krizi gecirmesini sağladı kadin kalp krizinden öldü. Dedem onun sebeb olduğunu bile bilmiyor hala biliyormusun kuzenler babam annem biz ve pusatlardan başka kimse bilmiyor biliyormusun amcalarım yengelerim halam enistem dahil kimseye soylemedik sana onları hemen affet diye demiyorum bunlari ama zamanı gelince affet be abim" dedi emir abim gözlerinde ki yaşlarla bende ağlıyordum daha 16 yaşinda bir kiz bu kadar seyi nasil yapti neden yaptı ? Kan ceker diyorlar ya dogru bir söz onun kanindan olanlarda sebebsiz bana bir süru sey yapmamışlarmıydı. Kagidi tekrar elime alip yazmaya başladım goz yaşlarim yüzunden zor gorsem bile yazdim kagidi abime verdim emir abi göz yaşlarimi silip kagidi elimden alip sesli okumaya basladi digerlerinin de duyması icin

"Peki abi benim yaşadıklarim daha 2 yaşindayken bir arkadaşimdan cikolata istedim diye sacimı kökünden ayıracak gibi cekip ne cikolatasi lan birde senin bogazina parami harcayacagim ben denilerek saatlerce bodrum katinda kemerle dövülmem daha 3 yaşındayken gece şimsekten korktum diye abimin yanina gidip abi ben koyktum yayında yatayim hı dedim diye gecenin bilmem kacinda şiddetli bir firtinanin ortasinda sokağa atılmam sirf oglunun uykusunu böldum diye ertesi gun hastalanip doktora gittim onlara masraf cıkarttim diye bodrumda saatlerce kemer sigara bicakla dayak yemem ya 5 yaşında abimin arkadaşi beni taciz edince kendimi korumak icin onun kafasına vazo ile vurup onun bayilmasini sagladim diye sen ona kur yapmışsındır kuyruk sallamışsındır o..... denilip saatlerce yine dövülmeme ne demeli ya 12 yaşnda babamin kumar borcu yüzunden dedem yaşında ki bir adama beni satmasina o adama gitmektense ölürum deyip bir arabanin önüne cıkmama intihar etmeme ne demeli peki o adam ben intihar edince bu kiz olur paramı istiyorum diyerek babam odemeyince babami olduresiye kadar dövdürup evin önune atmasi babam hastaneden geldigim gun beni saclarimdan tutarak yine bodrumda isgence etmesi daha bir suru sey daha demir ve talha'nin yaptiklari onların yaptıklari yaninda hiçbirsey değil benim icin onlari affederim biliyorum ama biraz süründurmek istiyorum " dedim yazdiklarimla hem o hickırarak agliyordu hemde ben digerleri de sessiz sessiz göz yaş dökuyordu abim okumayi bitirip hemen yanima gelip kollarini bana doladi ikimizde agliyorduk rana bu kadar duygusallıga gelememiş olacak ki goz yaşlarıni silip başka bir konu açtı ve biz o konulari kapattık emir abimin kapatmadığıni biliyordum bana yalnız kaldigimiz bir an hepsini anlattiracaktı ama o an benim gibi etrafındakilerle konuyu kapatmayı seçmişti. Ertesi gun ise sabah ailecek kahvaltı yaparken kapınin calmasiyla hepimiz merakla sofradan kalmıştık cunku kimse birini beklemiyordu korumalardan bir adam elinde kocaman bir kutuyla salona girip

"Lalisa hanim bu paket sizeymiş " demis kutuyu birakip cıkmıştı ben merakla kutuyu acmaya başlayinca digerleride koltuklara oturmuş kutunun icinden cikacak şeyi merak ediyorlardı tabi bende boyumdan buyuk bir paketti kutuyu acinca icinden cok şirin bembeyaz kocaman bir ayi cikti ben gülümseyerek ayicigi kutudan cıkartirken demirin sesiyle oylece kalakaldim.

'Insallah beğenirsin kardeşim" dedi o mu almişti bu otuncaği?

"Sen mi aldın abi ayiyi " dedi okan şaşkinca valla bende bunu merak ediyordum demir başını sallayarak talha ile ortak aldik sağ kolunda bir düğme var lalisa oraya basarmisin ?" Dedi ayının sag kolunu kaldirip kırmızi olan düğmeye basınca ayi gözlerini acarak konuşmaya başladı.

"Merhaba lalisa ben ayi kodi ben senin en yakin arkadaşınım benim icin demir ve talhayi affet affet affet " diyordu şirin birseydi ama yinede affetmeyecektim elime masada duran kalem.ve kagidi alip yazmaya basladim yazdiktan sonra kagidi yirtip talhaya verdim

"Hediye icin tesekkurler evde iki ayı varken ücuncuye gerek yoktu ama bu daha şirin ve sizi affetmiyorum" yazmıştim o sesli bir sekilde okuyunca ikisi de üzgunce bana baksada ben gidio kahvaltiya devam ettim valla onlar icin aç kalamazdim. Diger gunlerde de küçük seyler yapmışlardı ama yine affetmemistim

Bu güne ise daha gözlerimi yeni açmıstim yataktan kalkip lavaboya girerek elimi yüzümü yikamiş giyinme odama girerek siyah bir tayt ve beyaz tşort alarak giymiştim geçmişte olan yaralar geçsede izleri hala kollarimda bacakalrimda ve sirtimda duruyordu sacimi baglayip odadan cıktığimda herkes bahcedeydi demek ki bugun bahcede yiyecektik bahceye gittigimde bakışlar bana dondu ne kadar gunaydin demek istesemde diyemedigim icin direk masaya oturdum bakışlarin bende oldugunu hissettigimde bakişlarımı kaldırıp hepsine baktim ama onlar bana değil kolumdaki sıgara yaniklarina bicak izlerine kemer izlerine bakiyorlardı annem dolu gözleriyle bana bakıp

"K....kizim bunlar nasil oldu kim yapti bunu sana?" Demişti titreyen sesiyle o zaman aklima geldi onların yanina hep uzun kolluyla cikınca yaralarımdan haberleri yoktu masada benim icin duran kagit ve kalemi elime alip yazip anneme uzattım

"Eski ailem ama suan anlatmak iatemiyorum birgun anlatirim olur mu?" Yazmistim emir ve okan gecen hafta duysalarda birsey belli etmiyorlardı uzuntuden başka annem okuduklariyla basinı asağı yukari sallayıp

"Peki kizim" dedi babam demir ve emir yumruklarını sıkıyorlardı.

"Ben o aileye yapacağımķ biliyorum " dedi babam sesi sert cikmısti hic birsey demedim kahvaltiya başladıgimizda herkes sessizdi yaralarımdan kaynakliydi bu sessizlik

"Lalisa bu gun seni bir yere göturmek istiyorum benimle gelir misin?" Diyen demirle ona baktım

"Nereye götureceksin abi bizde gelelim" diyen okanla merakla demir'e bakmaya devam ettim

"Sizin gelmenizi isteseydim size de derdim okan ben kiz kardeşimle gitmek istiyorum" dedi ve cevap bekler gibi bana bakti basimi olumlu anlamda sallayinca gulumsedi. Kahvaltiyi yapinca demir ile ben demirin beni nereye goturecegini bilmedigim yer icin evden cıktik arabay bindigimizde demir kendi tarafina otursada benim tarafima dönup emniyet kemerimi takti.

"Emniyet kemeri hayat kurtarır her zaman takmalisin umutma" dedi onu başımla onayladim o ise bana hiç bakmadan kendi emniyet kemerini de takıp arabayi caliştirarak bahceden cıktı ne kadar süre gecti bilmiyorum ama geldigimiz yeri götunce yuzume bir gülumseme geldi beni lunaparka getirmişti.

"Kiz kardeşim olursa onu lunaparka goturmek isterdim gaye ile bu pek mümkun olmadi ama seninle olsun istedim begendin mi ? Dedi basimi hizla asagi yukari salladim begenmez olur mudum hiç demir benden aldiği cevapla gülumsemiş arabayi bir yere park ederek lunaparka girmiştik

"Ilk hangisine binmek istersin " diye soran demirle ilk ona bakmiş ardindan bakişlarimi heycanla lunaparktaki butun oyuncaklarda gezdirmiştim...

Demir kozcuoglundan...

Ilk hangisine binmek istersin diye sorunca heycanla etrafina bakan lalisaya baktim o kadar şirin ve tatliydi ki icime alip sarip sarmalamak istiyordum ben bu kıza neden kötü davranmistim pişmandim hemde cok pişmandim kendimi affetirmek icin herseyi yapsamda lalisa affetmiyordu ama affetirecektim eliyle gösterdigi yeri gorunce gulsem mi aglasam mi bilemedim çarpışan arabalari göstermisti kizim ben bu koca cüzseyle nasil sıgacaktim o minicik arabaya ama hic sesimi cikarmadan istedigi butun oyuncaklara bindim hic itiraz etmeden hatta kamikazeye bile yukseklik korkusu olan demir kiz kardeşi icin kamikazeye bindi indigimde kotu olsamda lalisaya belli etmedim endişelenmesini istemiyordum oyuncak alanindan biraz uzaklaşmiştik ki kolumun dürtülmesiyle lalisaya baktim

"Efendim güzelim" dedim bana elleriyle bir tarafi gösterince gösterdigı yere baktim lavabolarin oldugu tarafti

"Tamam sen git ben bekliyorum burda seni " dedim o başiyla beni onaylayip lavabo tarafina gitti bende bir sıgara yakip onu beklemeye başladim. Gitmesinin ustunden beş dakika geçmisti meraklanip arkasindan gittigimde bir erkek sesi duymuştum bir erkegin kizlar tuvaletinde ne işi vardi

"Bu ani ne zamandir bekliyorum biliyormusun öz kardeşimsin diye birşey yapamıyordum ama oz kardesim olmaman işime geldi bu anı bir tuvalette hayal etmedim ama olsun ikinci güzel bir yerde olur degilmi güzelim" ses bir an kesildi lan bu şerefsiz kimdi kim kendi kardeşine o gozle bakardi oz olsun olmasın hicbir kadina o gozle bakamazdin sinirle bir an kapıyi acip girmiştim ki gordugum goruntu karsisinda kan beynime sicradi duvara yaslanmis gözleri yaşlı bir lalisa onu sıkıştıran ise obur ailesinden abisi olmaliydi soyledigi laflardan oyle tahmin etmistim simdi seni benim elimden kim alacakti serefsiz

"Sen benim biricik kiz kardeşimi sıkıştırıp onun izni olmadan ona dokunmaya kalkarsin ha seni kim elimden alacak bakalim serefsiz " diyerek üstune atladim anin şokuyla put gibi kalan serefsizi tutup ilk bir kafa gömdum kırt sesiyle burnu kırılmisti kirilsin ben onun daha kirmadik kemigini birakmayacaktim...

Kaç dakika oldu bilmiyorum serefsiz agzi burnu yuzu kan icinde bayılınca bıraktim daha bu şerefsizle cok işim vardi hemen kurtulamayacakti benden bayilan serefsize bir tekme atip lalisaya baktim yere çökmüş ileri geri sallanarak ağlıyordu kalbim sıkıştı hemen yanina giderke diz cöktum başi dizlerinde olunca gelenin ben oldugumu bilmedigi icin hıckirarak benden uzaga kacinca onu kollarimin arasina alarak

"Gecti guzelim gecti abin burda ben burdayim" dedim sesimle bana sımsıkı sarildi ve hickirarak aglamaya devam etti o agladikca kalbim sıkışıyordu o şerefsizi daha cok beter etmezsem adim demir değildi lalisayi kucağima alip oradan cıktım orada kaldikca daha kotu olacakti arabaya gelip arka koltuğa oturtacaktim ki beni sıkı sıkı tutmasiyla gözlerimi kapattim suan o kadar savunmasızdi ki bana bile sarılıyordu onunla beraber arka koltuğa oturdum sanki onh birakacakmışım gibi bana daha cok sarılınca gözümden bir damla yaş düştü o anda aklima gelen şarkiyla sarkıyı söylemeye başladim.

Kırgınım
Ait değilim bu dünyaya
Yorgunum
Fakat duy diye sesim gür hala
Kaç şarkı, kaç şiir seni yazacak satırlarca?
Yoksun ya, dünya yıkılsın üstüme canım yanmaz

Benim sesimle bakışlarını bana cevirsede söylemeye devam ettim

Bu rüyadan uyanmam gerek
Küçüğüm affet
Anladım, sevgiymiş emek
Uyandır beni, affet

Anladim senin sevginmiş benim bekledigim pişmanim küçüğüm affet

Bu rüyadan uyanmam gerek
Küçüğüm affet
Anladım, sevgiymiş emek
Uyandır beni, affet

Sana kötu davrandığim gunler keşke bir kabus olsa uyansam ve seninle gercek bir abi kardeş olsak affet kücüğüm nenolur affet

Gelemiyorum
Dizim yara, yüzüm kara sana
Gidemiyorum
Senden uzağa bir adım daha
Ruhum araf, bedenim harap
Sesim ziyan, sözüm yalan ulaşmıyor sana

Ben sana gelemiyorum kardeşim sen bana gel affet demeye ne dilim variyor ne yuzum var beni affet demene ama sen beni affet be küçüğüm

Bu rüyadan uyanmam gerek
Küçüğüm, affet
Anladım, sevgiymiş emek
Uyandır beni, affet

Bu kabus gunlerden uyandır beni kücüğum affet kücüğum affet

Bu rüyadan uyanmam gerek
Küçüğüm, affet
Anladım, sevgiymiş emek
Uyandır beni, affet

Ne olur affet kücüğum affet


Loading...
0%