@serifeuzun
|
Gözlerimi her zaman ki gibi annemin sesiyle açtım. "Sibel hadi kızım kalk gel yardım et kahvaltı hazırlayalım" Birşey demeden yataktan kalkıp toplamaya başladım. Ne diye bilirdim ki kendi başına her işe koşturuyordu ben de yükünü birazda almak için yapabildiğim ev işlerini yapıyor ona yardım ediyordum. "Sibel kime diyorum " Diye bağıran annemle ona yanıt vermediğim aklıma gelince odamın kapısını açarak "Kalktım anne üstümü giyip geliyorum gelinine de bir zahmet kalkıp yardım etsin " Diyerek kapıyı geri kapatarak giysi dolabımdan üzerime tşört ve pantalon alarak giyindim. Makyaj masamın önünde durup üstünde ki tarağımı alarak annemden aldığım kızıl saçlarımı tarayıp odadan çıktım odamda bana ait bir lavabo olmadığı için koridorun sonunda ki lavaboya ilerledim ilk kapıyı tıklattığım da yengemin sesiyle içerde onun olduğunu öğrenerek gözlerimi devirdim bu girdiğinde bir saat çıkmadığı için "Yenge benim işini çabuk bitir işim var " Dedim ne kadar kahvaltı hazır olana kadar çıkmayacağını bilsem de "Çıkamam işim uzun benim git sen ben çıkınca girersin" Demişti oldu birde onu bekleyecektim "Kusura bakma kimse senin keyfini bekleyemez çabuk hallet çık evde bir tane lavabo var senin yüzünden herkes işinden olamaz " Demiş merdivenlerden inmeye başlamıştım. Her sabah böyleydik herkes erken kalkar ama yengem nasıl oluyorsa lavaboya ilk önce girer kahvaltı hazır oluncaya kadar lavaboda kalır kahvaltı hazır dediğimizde anca çıkardı onun yüzünden babam bile evde lavaboya giremez iki üç lokma kahvaltı yapar çıkardı. Annen baban birşey demiyor mu? Diye sorabilirsiniz diyorlar ama abim karısına tek laf söyletmediği için abimle kötü oluyoruz buda yengemin hoşuna gidiyordu. Neden sizle kalıyorlar ev tutsalardı diyorsunuzdur. Abim işsiz güçsüz biri işe girmek istese iş çok ama abim çalışmayı sevmediği için çalışmıyor babamda bu nasıl ev çevirecek karısına bakacak diyerek bizimle yaşamalarına izin verdi yengem de abim gibi olduğu için evde hiçbir iş yapmaz gün boyu ya televizyon izler ya odasında takılır abim de babam işe gidince kahveye gider aslında tam tersi olmalı ama işte anlatılmıyor. "Günaydın annelerin bir tanesi " Diyerek mutfağa girdim benim sesimle annem bana bakıp gülümsedi "Günaydın çiçeğim hadi şu patatesleri soyda kızartalım gerisini hallettim ben" Demişti onu başımla onaylayıp patatesleri soymaya başladım "Abingil kalktı mı? " "Yengem kalkmış her zaman ki gibi lavabodaydı ikinci yüzünü yapıyor herhalde bir saat çıkmaz " Dedim "Aman kızım boşver abinle bugün kavga etmek istemiyorum" Demiş bardakları masaya dizmeye başlamıştı. Ona yanıt vermeden soyduğum patatesleri tavaya atarak ona döndüm "Tencere kapak ikisi de zaten al birini vur ötekine" Demiştim annemde bana hak veriyordu ama oğluydu "Kimden bahsediyorsun ? " Diyerek mutfağa gelen yengemle bakışlarımız onu buldu "Hayret bu sefer erken çıkmışsın yenge hayır mı ikinci yüzün çabuk ortaya çıktı herhalde " Dedim makyajdan pütürlü duran yüzüne bakarak benim cümlemle hemen kaşlarını çalarak "Ne diyorsun kızım sen bak kaşınma abine derim" Diyerek üstüme gelmek için bir adım attı bu kendinden veya abimden korktuğumu mu düşünüyor "Dersen de ya yalan mı yüzüne badana yapmaktan başka bildiğin birşey yok insan utanır da az kalkıp bir işin ucundan tutar " Dedim arkamı dönerek patatesleri karıştırmaya başladım. "Sanane benim yaptığımdan abin beni böyle seviyor o diyor bir iş yapma diye " Diyerek salona geçti abim de biliyor birşey yapsan yenmeyeceğini ondan yaptırmıyor demek isterdim ama vereceğim cevabı bilince hemen çıktı zaten mutfaktan "Aman kızım birşey deme şuna abini nasıl kandırıyorsa bize düşman kesiliyor " Diyen annemle ona kısa bir bakış atıp patatesleri tabağa koyup masaya götürdüm. "Aman ikisi de aynı bunların yaptığı yedikleri tabağa tükürmek siz evladınız diye seslenmiyorsunuz ama ben cevabını veririm kusura bakma " Demiştim annem sadece başını sallayıp içeriye seslendi. "Kahvaltı hazır hadi gelin mutfağa " Annemin ardından elime caydanlığı alarak masaya ilerledim caydanlığı masaya koyduğum anda ilk babam ardından yengem ve abim mutfağa girerek masaya oturdu ilk babamdan başlayarak bardaklara çay doldururken yengemin seslenmesiyle ona baktım. "Benim kahvaltıda çay içmediğimi bir türlü öğrenemedin mi? Sibel kalk bana meyve suyu kat " Dedi allahım sabır ver elimde ki caydanlığı bırakarak yerime oturdum ona cevap dahi vermek istemiyordum. "Kime diyorum kızım ben " Diye tekrar konuşan yengemle elimdeki çatalı patatese batırarak konuşmaya başladım. "Kalk kendin kat senin uşağın yok bu evde " Diyerek tabağıma patates almaya devam ettim dediğim kelimeye bozulmuş olacak ki her zamanki gibi abime şikayete başladı. "Serkan şuna birşey dermisin büyükleriyle nasıl konuşacağını bilmiyor bu" Kendi çok biliyor ya "Sesini kes ve kalk yengene meyve suyu kat sibel " Dedi abim hemen karısının sözünü dinleyerek "Bir zahmet kalksın kendi katsın meyve suyunu" Dedim sakın bir şekilde "Kalk dedim sana " Diye bağırıp elini masaya vuran abime sinirle baktım "Bende kalksın kendi katsın dedim abi" Diye karşılık verdim aynı sinirle "Bak kızım zaten evde yüksün kalk bir işe yara " Dedi allah allah yük Nolan kendi ve karısı hala bana yüksün diyor. "Kusura bakma istersen bak ya kusura burda bir yük varsa oda sen ve karındır sabahtan akşama kadar bir iş yapmayan karın sen zaten hayırsız evlatsın baba parası yemekten başka birşey yapmıyorsun birde gelmiş bana yüksün diyorsun bu evde siz hariç herkesin bir işi var hala gelmiş pişkince bana yüksün diyorsun" Dedim sinirle abim dediğim lafla iyice kızarıp "Lan " Diye ayağa kalktı onunla bende ayağa kalktım ondan korktuğumu mu düşünüyordu bu "İkinizde susun ve yerinize oturun bir sabahta kavga etmeyin şu evde " Diye bağıran babamla abimle aynı anda oturduk. "Bana diyeceğine kızına de sen baba iki kuruş maaş alıyorum diye havalara girmiş baksana " Dedi abim "Aman kocacım bunun aldığı maaş ne ki senin sinirlenmene bile değmez " Diyen yengemle kahkaha attım. "Tabi canım benim aldığım maaş ne demi sizin için benim aldığım maaşla kocan sana hediyeler alıyor gezdiriyor ben calışmayı bıraksam siz gezmeyi rüyanızda görürsünüz " Dedim babamda calışıyordu ama aldığı maaş ancak ev ihtiyaçlarına gittiği için bende bir kafede hem garsonluk hem pasta yapıyordum ordan baya bir kazanıyordum annem sağolsun küçükken herşeyi öğretmişti bir kaç tarifte kendim bir şeyler yaparak yeni tatlılsr keşfetmiştim. "Sen ne diyorsun be benim kocamın birikmiş parasıyla geziyoruz harcıyoruz biz " Diyen yengeme he he diye başımı sallayıp kahvaltıma geri döndüm. "Hem sen ne zaman evlenip gideceksin bu evden bir an önce git biz senin odana gececeğiz bizim oda bize küçük geliyor tek kişisin maşallah koca odada kalıyorsun" Diyen yengeme baktım gelin geldiği günden beri benim odamda gözü vardı her kahvaltıda oda konusunu açar benim cevap vermemle daha çok kavga çıkartır huzur diye birşey kalmazdı. "Merak etme yakında geçersin gözün kalan odaya " Dedim ve babama baktım. "Baba dün işten gelirken bir ev buldum kafeye bir iki sokak yakında biliyorsun burdan kafeye gitmek için iki dolmuş değiştiriyorum orası yürüme mesafesinde kirası uygunmuş eşyalı da biraz eski bir ev gibi ama bana yeter ne dersin " Dedim babam birşey demeden abim hemen ortaya girdi. "Ne ayrı evi lan biz senin odana geçelim sen bizim odaya geç aldığın maaşı olduğu gibi bize vermeye devam et ayrı bir ev tutunca ne olacak aldığın maaş oraya mı yetecek buraya mı unut sen ayrı evi" Diyen abimle göz devirip babama baktım. "Ben varken sana laf düşmez serkan çeneni kes " Dedi babam abime bakarak ona gülümsedim ardından başını bana çevirip gülümseyerek konustu. "Sen beğendiysen tutalım kızım aldığın maaş sana kalsın elhamdülillah ben kazanıyorum evi çeviririm bunlarda gezmeyi versin sen rahat et yeter " Diyen babamla masadan kalkarak sarıldım. "Ne demek tutarız baba sibel bir yere gitmiyor maaşta bu evin içinde kalıyor o kadar " Diye sinirle bağıran abime yengemde başıyla destek verdi tabi ben gidersem evde işler yengeme kalacak tabi abimle de canı istedimi gezip tozamayacak ya ondan ayrı eve çıkmamı istemiyor. "Sana çeneni kes dedim serkan ben izin verdim sen karışamazsın " Diye bağıran babamla abim sinirle mutfaktan çıktı çokta tın yani yengemde hemen sinirle arkasından çıkınca babam bana bakarak devam etti konuşmasına "Bugün izinliyim seninle aynı gün yapalım diye izin aldım bugün çıkıp eve bakalım hoşuna giderse tutar yarın annenle gider temizlik ihtiyaclarını falan alırsın bir haftaya taşınırsın " Dedi "Kafe tadilatta baba yeni şeyler ekleyecek patron onun için iki hafta izinliyim olur " Dedim sımsıkı sarılarak bu halime kahkaha atıp hadi çıkıp halledelim işimizi deli kız " Diyerek evden çıktık... Sabah gözlerini yine tavan arasında actı bu evde yaşamak istemiyordu ama yapacak birşeyi yoktu lanet üzerinden kalkasıya kadar bu evden ve ruhlar aleminden kurtulamazdı yattığı yerde öylece tavana baktı Lucifer daha 23 yaşında bir delikanlıydı eskilere daldı her zamanki gibi kütüphaneden cıkmış evine giderken ilk defa sokağın bu kadar tenha olduğunu görmüş tedirgin olsa bile umursamamaya calışıp yürümeye devam etmişti başına gelecekleri bilse o gün belki evinden hiç dışarı cıkmazdı. Evinin sokağına girmişti ki ara sokaklardan bir kadın sesi duymasıyla bakışları sağ taraftaki tenha ara sokağı buldu "Bu tarafa gel Lucifer bana gel" Diyen sesle ilk başta şaşırdı sesi tanımıyordu ama kendisini çağırdığını anlamıştı. Gidip gitmemekte kararsız kalsa da aynı sesi tekrar duymasıyla adımları kendiliğinden o tarafa gitmeye başladı. "Bana gel Lucifer hadi seni bekliyorum" Adımları sesin olduğu tarafa gitsede içinden bir ses gitmemesi gerektiğini söylüyordu ama o içinde ki sesi bile duymuyordu. Sokağa girdiğinde sağ tarafında bir anda yanan ışıkla kendini sert bir şekilde duvarda boğazı sıkılırken buldu gözlerini actığında karşısındakş varlığı görünce korkmuştu ama yine de cesur olmaya calışıyordu. "Yeni yemim sensin " Dedi kahkaha atarak nefesi küf kokuyordu sesi ne kadar kalın olsa da karşısındaki bir kadındı. "K... Kimsin sen b... Benden ne istiyorsun? " Diyebildi zar zor nefes alarak karşısında ki çirkin kadın tekrar güçlü bir kahkaha atarak konuşmaya başladı. "Ben cadı jasmin çirkin cadı jasmin derler bana ben dünyaya gelip kendime bir kurban secerim ve onu lanetlerim lanetlediğim her insan bana güç kazandırır " Dedi "N... Ne laneti? N... Ne güçü? " Diye sordu "Senin ruhunu lanetliyorum lanetlerken çıkan enerji bana geçiyor ve ben güçleniyorum " Dedi ve ardından kahkaha attı Lucifer birşey diyecekti ki çirkin cadı jasmin boğazını biraz daha sıkarak devam etti konuşmasına "Seni lanetliyorum Lucifer ruhun bir oyuncak bebeğe mühürlü olsun o bebeğin başına ne gelirse hepsi senin ruhuna ve bedenine de gelsin taa ki seni olduğun gibi sevebilecek lanetinle gelen bütün zorluklara boyun eğecek senin için bütün acılara katlanacak biri karşına çıkana kadar lanetin seninle herşeyde gönüllüce olan bir kızın ağzından çıkacak son iki sözüyle bozulacak ama lanet bozulduktan sonra kıza ne olacak bu sır olarak kalacak bunu yaşayarak öğreneceksin " Diyerek elini Lucifer den çekti Lucifer bir anda yere yere düştü kalkmak istese bile bogazının ağrısıyla kalkamadı jasmin ellerini kaldırıp büyülü sözleri söylerken Lucifer acıyla inledi vücudundan yeşil bir ışık çıkıyordu ve bu ona acı veriyordu jasmin cümleleri bağırarak söylerken Lucifer acıyla "Bir gün senden intikamımı alacagım pis cadı bekle intikamım için bekle seni öldürdüğüm günü bekle " Dedi o anda güçlü bir ışık bütün vücudundan çıkınca bilinci kayboldu tek duyduğu ses jasmin'in O gün hiç gelmeyecek Lucifer o kızı bulmana hiçbir zaman izin vermeyeceğim diğerlerine olduğu gibi sende sonsuza kadar bu lanetle yaşayıp bana güç vereceksin " Demesi ve attığı kahkahaydı... Bilinci acıldığında kendini eski bir kulübede bulmuştu yanında tanımadığı kendi yaşlarında bir kız ve bir erkek vardı erkek kumral saçlı yeşil gözlüydü kız kıvırcık sarı saclı zeytin gibi iri siyah gözleri vardı. "Kimsiniz siz? " Dedi ayağa kalkarken başı dönünce yanındaki yatağa tutunmuştu kız hemen onun yanına gidip koluna girip yatağa geri yatırdı. "Dikkatli ol daha tam kendinde değilsin" Demişti Lucifer onu başıyla onaylayıp tekrar onlara baktığında erkek konuşmaya başladı. "Ben gürkan bu da arkadaşım damla " Diyerek kendilerini tanıttı. "Bende Lucifer nerdeyim ben? " Diye sordu bu sefer "Güçlan ülkesindesin " Dedi kız bir tasa çorba katıp yanına geldiğinde "Ne ülkesi? " Diye sordu tekrardan "Güçlan ülkesinde cadı jasmin'in lanetlediği insanların olduğu bir ülkedesin" Diye yanıtladı onu gürkan Lucifer aklına gelenlerle hışımla ayağa kalktı o cadıyı bulup öldürecekti bu lanetten bir an önce kurtulacaktı. "O cadıyı bulup geberteceğim" Dedi zar zor ayakta dururken "Sen önce bir ayakta dur da " Dedi gürkan onu geri yatağa oturturken "Cadı jasmin'i bulmak çok zor " Dedi damla "Bulunca görürsünüz zor muymuş değil miymiş" Diye yanıtladı onu Lucifer o cadıyı bulup öldürmeyi aklına koymuştu. "Ruhlar kralı bulamıyor sen nasıl bulacaksın senelerdir bizde bulmaya calışıyoruz "dedi gürkan sinirle bulsalar cadıyı kırk parçaya ayıracaklardı ama pis cadı çok iyi saklanıyordu. " Ruhlar kralı da kim? Neden cadıyı arıyor" Diye yeni bir soru sordu Lucifer "Ruhlar ülkesi zararsız ruhların ülkesi insanlar veya diğer türler öldüklerinde ruhları boş kalan ruhlar oraya gidiyor " Dedi damla "Nasıl yani? " Dedi Lucifer birşey anlamamıştı. "İnsanlarda cennet ve cehennem diye birşey var dünyada kötülük yapmamış her zaman iyilik yapanlar cennete gidiyor kötülük yapanlar ise cehenneme ikisinden birine gitmeden önce ilk ruhlar ülkesine gelirler orda şekillenip ordan sonra cennet ve cehhennem'e giderler tabi cennete de ceheneme gidenlerde yine ruhlar ülkesine gelebiliyor ama oranın kralına sadık oldukları için kimse kavga savaş falan yapamıyor bizim türlerimiz dışında " Dedi gürkan Lucifer'in anlamadığını anlayan damla derin bir nefes alarak konuşmaya başladı. "Bizim türümüz lanetli tür olduğu için kral bizi istemiyor düşman olarak görüyor onlardan güçlü olduğumuz için kendilerinde tek bir güç varken bizde iki veya daha fazla güç olabiliyor bazılarımız senin ve bizim gibi bir bebeğe lanetli bazılarımız vampir Kurt adam veya elf olarak lanetlendi cadı jasmin yüzünden o bizi lanetledi ama lanetle beraber bize çeşit ceşit güç verdi onun bile haberi yoktur bu güçlerden bunu bize bilge Kağan dedi lanetler sizden enerji alır ama o enerji ondanda bazı güçleri alıp size verir demişti benim güçüm görünmezlik gürkanın güçü hava olayları seninki ne bilmiyorum bir çok vampir kurt adam arkadaşlarımız var hepsiyle bu ülkede yaşarız iyi anlaşırız bazıları vampir özelliği olarak hızlı koşar olsada bazıları koşmayla beraber esneklik veya eşyaları hareket ettirme güçüne sahip oluyorlar bazı Kurt adamlar dövüşmekte iyi oldukları gibi düşünce okuma veya hayvanlarla konuşma gibi güler'i oluyor bilge Kağan sadece iki kişiden bahsetti biri sonradan güç sahibi olacak ama gücünün ne olduğu belli değildi ama biri doğuştan güç sahibiymiş ama güçlerini bulmak için canından bile olabileceğini söyledi ama kim olduklarını bilmiyor " Diyerek sonlandırdı sözlerini Lucifer anladım diye başını sallamış çorbadan içmeye devam etmişti bu yaşadıklarına bir türlü anlam veremiyorum tek istediği o cadıyı bulup öldürmekti... Lucifer ın güçlan ülkesine geldiğinin beşinci günü bilge Kağan gürkan ve damlanın yaşadığı eve gelip Lucifer'i görmüş ve onunla güçünün ne olabileceğiyle konuşmuştu Lucifer ise güçmüç istemediğini istediğinin lanetten bir an önce kurtulmak olduğunu bunun içinde o cadıyı bulup öldürmek olduğunu söylemişti ama bilge Kağan bunun pek mümkün olmadığını cadıyı bulmak için güçünün ne olduğunu öğrenmesi gerektiğini kendini geliştirip güçlenmesini ve lanetli olduğu oyuncak bebeği korumasını ve laneti kaldıracak kızı kendinin bulamayacağını kızon bir şekilde ona geleceğini söylemişti diğer bir bebeğe lanetli olanlara da aynı şeyleri demişti hepsini yapmışlardı bazıları lanetten kurtulsa da bazıları hala lanetli olarak devam ediyordu. Lanetten kurtulanlar ise güçlan ülkesine bir daha gelmiyorlardı burdaki arkadaşları görmek isteyen gidip görüyor ama etrafta görünmeden geri geliyorlardı. Damla ve gürkan da birer bebeğe lanetliydi ama daha lanetten kurulamamışlardı. Günler geçmiş Lucifer git gide vücut geliştirmiş güçlenmişti güçünü keşfetmişti onun diğerlerine göre daha fazla güçü vardı diğerlerinin bir veya iki tane güçü varken onun dört güçü vardı bilge Kağan'ın dediğine göre bu güçler lanetten sonra ortaya cıkmıştı yani bilge Kağan'in dediği iki kişiden biri Luciferdi Lucifer'ın hipnoz düşünce okuma rüyalara girme ve elektrik güçü vardı bunları baya geliştirmişti. Ama kaç ay geçse de laneti kaldıracak kız onu bulamamıştı bilge Kağan lanetli bebeğin dünyada bir evde olduğunu söylemiş Luciferin o bebeği korumak adına o evde yaşaması gerektiğini ama insanlara gözükmemek gerektiğini söylemişti Lucifer dünyada sadece o eve gidiyor ama dışarı hiç cıkmıyorfu çıkmak istemişti ama kapıda bir büyü vardı ve hiçbir şekilde Lucifer ı dısarı bırakmıyordu ve bir çok kiracı gelmişti ama hepsi bebeği bulduktan sonra ya parcalıyor ya cöpe atıyor yada bir yerlerini bıcakla yırtıyorlardı o bebeğe ne yaparlarsa bu Lucifer ın bedenine de yansıyor Lucifer acı çekiyordu son çare gelenleri ruh halinde yüzünü göstermeden korkutuyor ruyalarına giriyor veya hipnoz edip evden kaçmalarını sağlıyordu. Onlar yüzünden yüzünde bir çok bıcak izi vardı sadece yüzünde değil vücudunun her yerinde vardı bu izlerden nefret ediyordu güçlan ülkesindeki ler dahil ruhlar ülkesinde de herkes ondan korkuyordu ruhlar ülkesine bazen kaçak girdiği için bazen ordaki ruhlar kendi ülkesinde ki arkadaşlarını yakalayıp zindanlarda eziyet ettiği için girip arkadaşlarını kurtarınca orada ün kazanmıştı kaç kez kralın adamları tarafından yakalansa da bir şekilde elinden kurtulmuştu. Tavan arasında öyle yatarken aşağı katta tıkırtılar duyunca hızla yataktan kalktı ruh olarak kimseye gözükmeden aşağı kata inince emlakcıyı hemen tanıdı bu adam hala bu evden para kazanmaya calışıyordu ya pes dedi Lucifer yanındaki adam ve kıza baktı kız kızıl saclı güzel bir kızdı ama masum görülen kaç kız gelmişti bu eve onun ın onun bu masum yüzüne kanmayacak o bebeği bulmadan bu evden kovacaktı onu kızın görünüşünden belliydi ne kadar korkak kırılgan olduğu "Bunu bu evden kovmam iki günü anca bulur bu hemen kaçar " Dedi Lucifer keyifli sesiyle o anda birşey oldu kız başını çevirerek onun gözlerinin içine baktı Lucifer şaşırdı kız onu görmüş müydü bu imkansızdı kimse onu göremezdi kızın yanındaki adam kızın koluna dokunarak "Ne oldu kızım " Dedi kız dokunan adama bakarak "Birşey olmadı baba etrafa bakıyordum" Dedi ve emlakcıya döndü "Ben evi beğendim tutuyorum" Dedi emlakcı gülümseyerek kıza ve babasına bakarak "Peki dükkana gidip kira sözleşmesi yapalım anahtarı size teslim ederim " Dedi kız ve babası olduğunu öğrendiği adam onu başıyla onaylayıp evden çıktı kız evden cıkmadan önce gülümseyerek evi incelemiş son olarak Lucifer tarafına bakıp evden cıkmıştı. Lucifer şaşkın bir şekilde tavan arasına gidip güçlan ülkesine gitmek için bilge Kağan ın olusturduğu anahtarı kapıya koyup actı... |
0% |