Bu havada hasta olan benden bir yeni bölüm..

Sizden tek ve küçük ricam okurken eğlenmeyi ve oy verip yorum yapmayı unutmamanız..

İyi okumalar🍷✨..

                      **

Asena Yıldırım:

"Yusuf"

"- Yağız"

"-Asena"

'-Duygu"

Waoww, maşallah diyerekten. Duygu ve arkasında erkek cinsiyetine mensup biri. Sanki ben buraya kiminle gelmişsem...

Konu bu değil, evet, konu..

DUYGU'NUN ARKASINDA YAĞIZ KILLISININ OLMASI!

AĞDA SPONSORLUĞU BUL BENİ!

Duygu' nun sesi geldi birden kulaklarıma ' ABARTMAYI KES ASENA ' cırtlak falan ama olsun..

Bir fenalık bastı mı sanki ne.. Bana paralar verseler imkan vermem. Tabii Almanı'mı bana verseler o ayrı konu. Yerdim onu..

Aşkın yaşı yoktur hem.

Tam benim Alman aklıma gelmişken benim küçük salağım üstüme atlayıp bana sarıldı. Özlemişim keratayı yalan yok.

Boyu da kısa garibimin, geldiğine göre onu istediğim kadar da zorbalayabilirim.

" Asena kurtar beni burdan gidelim, bir ekşın daha kaldıramam."

Acaba buraya Yusufla geldiğimi söylesem başta beni sever mi yoksa çığlık atıp rezil mi oluruz?

Duygu'nun dediği gibi düşünelim tartışalım.

"Duygu, ben kirpi olsam beni sever miydin, yoksa bu ne be deyip dışarı mı atardın ?"

Sallasam anca bu kadar tutabilir. Acaba seni sevmek ölümse koyam götüne gülümse desem daha mı az dikkat cekerdikine.

Duygu galiba şuan çevrimdışı.

Koyu kahve gözleri güneş yüzünden açık kahve olmuştu. Ve göz bebekleri küçüktü. Aha sıçtık galiba. Küçük boyuyla elini alnıma koyup;

" Asena başına güneş geçmiş. Beni oyalama da söyle. Ne bok yedin yine gerizekalı!"

Tanıyor beni gariban, yapcak bişi yok. Ufaktan Yusuflara doğru göz attım. Yağız kıllısıyla konuşuyordu. Hararetli bir şekilde, alla alla.

Bismillahirrahmanirrahim..

" Duygu ben buraya Yusufla geldim."

"Af buyur bacım.'

Güldü deli gibi. Salak diyorum kimse bana inanmıyor .

" Yarabbim şuan deli gibi saymak istiyorum ama mümkün değil. müsait ortamda olunca söyle de sayam ve şimdi neyle gidicez onu de gerizekalı."

Oha. Sadece gerizekalı dedi. Bu da sadece bir ilerleme ona da şükür.

" Araba orda yavrum sen koy valizlerini."

Ve penguen yürüşüyle Duygu arabaya doğru yol aldı.

" Herkes geldiği gibi bende şu sakarla arkada size uyar mı?"dedi Yağız kıllısı.

Ben Yusufla bir de dönüş yolu mu çekecektim..

" Asena bin öne hadi gidelim ,çok sıcak." Ay ismim bile çok iyi çıkıyor ağzından.

Duyguya baktığımda öldürücü bakışları Yağız ve Yusuf' un arasında mekik dokuduğunu gördüm. Saçı da havalanmış. Net sinirli. Uzaktan bakınca bile anlayabilirsiniz.

Penguen adımlarıyla yanıma gelen Duygu'yla bismillah çektim.

" Öne otur ama o iki salaktan biri laf söylerse sıçarım feleklerine."

Asena - Duygu bakışma loading..

Sonuç ne mi oldu?

" Önüne dön lan sanane neden geldiysem? Keyfim ve kahyam mısın, siktir git.'

Duygu, Yusuf'u sevmiyor demiş miydim?

Tekrar diyim nefret eder. İlkokul arkadaşları ama nedenini Duygu söylemez, şerefsiz bu der gömer onu.

Arkadan yüksek bir kahkaha geldi. Yağız..

' sen ne gülüyon lan puşt, film mi cekiyoruz burda?'

"Duygu kulaklığımı veriyim sen müzik dinle ha , sakinleşirsin."

"Olur , ver."

Sessizlik..

' senin şarkı zevkinle , Duygu kulaklığı sana vermese iyidir.' diyen Yusuf'a en ters bakışımı atmıştım.

' hayırdır ben senin gibi, Uzi, Çakal, dinlemiyorum diye zoruna mı gitti?'

' benim dinlediklerim gayet normal Asena, sen bozuksun'.

Ondan ne kadar hoşlansam da sinirlerimi fazlasıyla geriyordu.

Anlık gazla telefona bağlandığımız ortak şarkı listesinden,

Tokio Hotel' den Love& Death' i açtım.

Tam o da kapatacakken düğme yerine benim elimi tutmuştu.

Sıcak mı oldu buralar ne?

Ne yaptığının farkına vardığında elini çekip;

Kusura bakma demesine üzülebilir miydim?..

Şerefsiz..

Umut verip giden şerefsiz..

O anlık üzüntüyle kafamı cama yaslamışım.

Sonrası karanlık...

              *

" Asena, Asena. Lan puşt köpek kalksana!"

' ne kadar kibarsın sen ya?"

" Sana mı sorcam lan".

" En büyük aşklar nefretle başlar arkadaşlar, mazallah yapmayın."

Sesler netleşmeye başladı ve uyandım. Lanet uyumuşum.

' Asena kalk sana sarılayım gitmem gerek benim."

Koltuktan kalktığım gibi ona doğru gittim.

" Nereye kızım, gidecek bir yerin var mı?"

' sen uyuyunca hallettim ben o işleri uykucu, merak etme kalırım tek.'

Tam ağzımı açacakken

' bir ara net size gelicem merak etme ama o iki salağı göremem daha fazla " deyip sarılmasına kıyamadım.

' o zaman bizde evlere, görüşürüz koçum, görüşürüz Asena."

Yusuflara el sallayarak uzaklaştım. Kızarma yanaklarım, büyüme göz bebeklerim, amin.

Evli evine köylü köyüne artık.

Duygu'ya baktığımda gittikçe uzaklaşmıştı... Umarım doğruyu söylemiştir.

Evime gidip dinlenmem ve bugünü gözden geçirmem gereken konular var...

               * 

İstediğim gibi olmadı bölüm... Çok anlamsız oldu, kusura bakmayın...

Umarım okurken eğlenirsiniz. Yorum yapıp oy verirseniz gerçekten çok sevinirim.

Hoşça ve sağlıkla kalın..✨🍷