@sessizhikayelerim
|
3. Bölüm Biliyordum ki yaşama geldiğim günden beri yaşadıklarımın bir sebebi olmalıydı. Gördüğüm korkunç rüyaların ardında bir sebep yatıyordu. Bunu hissediyordum. Ama nedenini de unutamıyordum. Geçmişi değiştiremezdik ama gelecek geçmişi unutturabilirdi. Ya da boşversenize gelecek geçmişin kırk kelepçeli tutsağıydı. Tüm gece boyunca kulağıma çınlayan o sesin peşinde idim. Elimde sopam, üstümde pijamalarımla. Sesin komşumuzun ıssız arka bahçelerinden geliyordu, bir ağacın ardından. Merakla sesin peşine düşmüştüm. Bu tatlı yolumda titriyen dizlerim boğazım da ki yumru ve hızla atan kalbim bana eşlik ediyordu. Bakımsız bahçede ilerlerken ısırgan otları derimi yakıyordu. Artık sesin nereden geldiğini biliyordum. Ses kaynağının artık dibindeydim. Ancak sesin sahibini göremiyordum. Artık sesin orman içinden geldiğine emindim. Ormana daldım korkusuzca. Sesin sahibini çokta uzak olmadığı bir yerde buldum. Bu sesin sahibini çok yakından tanıyordum. İlerlerken bu sesin Gizem'e ait olduğunu anladım. Koşmaya başladım. Oranın tam ortasın da Gizem'i ağaçlar ardında sayıklarken buldum. Üstü başı dağınık ve kan içindeydi daha yakından bakınca bazı yerlerinde kesikler olduğunu gördüm. Şok içersin de Gizem'e bakıyordum. Kimin yaptığını bilmeden etrafıma bakındım. Ne bir ses nede ayak sesi vardı. Ağaçların arasındaki hışırtı sesleriyle ürktüm. Ağacın arkasında bir çift ayak bir kol gördüm. "Daha yeni başlıyoruz" diye fısıldadı. Yüzünde ki maske sesinin cızırtılı ve boğuk çıkarmıştı. Ona doğru baktığımda etrafa verdiği karamsar hava birden daha çok gerildi. Bana baktığı saniyede koşarak uzaklaştı. Artık bir yanımda Gizem vardı. Gizemin uyumuş olma ihtimali umuduyla sırtladım ve soğuk sokaklarımızda yol almaya başladım. Eve varınca anahtarla evi açıp içeri kendimi zar zor attım. Sırtımdan Gizemi yavaşça kanepenin üstüne bıraktım. Ciddi bir yarası yoktu. Polisi ara maya karar verdim, ancak bu durum kesinlikle ne olduğu belli değildi. Gizem'e minik bir yatak hazırladım. Hala sayıklıyordu. Kelimeleri pek anlaşılır değildi. Ama sesleri kalp atışı yavaşlayıp düzene girince dedikleri netlendi. "o gün..." Sabaha kadar Gizem’e baktım. Dışarı baktığımda gün doğmuştu. Dün olanları anlayamıyor, kabullenmekte zorluk çekiyordum. Kim yapabilirdi ki böyle bir şeyi. Neden. Tüm bunlar kafamın içinde dönüp dolaşırken Gizem’in gözleri aralandı. "Gizem! İyi misin?" " Merve. Neredeyim ben? O!" "Sakin ol Gizem güvendesin." "Merve özür dilerim yapmamalıydık. Ama-" Derken kapı çaldı. Merve yorganını burnuna kadar çekti. Kapıya yöneldim. Kapıyı açtığımda Ömer karşımda duruyordu. "Merve! Gizem burada mı?" elimle Gizemi gösterdim. Ömer büyük mutlululukla sarıldı Gizem'e. Kapının ardında Hürkan'ı gördüm. Selamlaşmak istedi ama izin vermeden göz devirdim. Ne yapmalıydım ki en iyisi ona konuşmamaktı. Gözlerim Ömer'e kaydı. Çok mutluydu. Merve'nin yurtta kalıyordu. Ama olanlardan sonra bende kalabilir diye düşünmüştüm. Ömerler Merve'nin eşyalarını alamanın doğru olacağını söyledi. Arabayla alıp markete uğrayıp geri gelecektik. Arabaya yönelince Boranında arabada olduğunu gördüm. Bora yakın arkadaşımdı eskiden, aynı mahallede oturuyorduk. Sonra ağabeyi CEO olunca işler değişti taşındılar. Görmeyeli çok değişmişti. Arabanın ön koltuğundan bana göz kırptı. Adeta öne otur der gibi. Öylede yaptım. Herkes yerleşince Bora arabayı çalıştırdı. Merve'nin eşyalarını aldık. Markete uğramadan eve döndük. Bora arabayı durdururken Merve kapıya koştu. Ömer arkasından, Hürkan'da arkasından takip etti. Bende kapıyı açar açamaz ayağımda el hissettim. Boraya döndüm. "Konuşmamız lazım" dedi otoriter bir sesle. "Konuşalım?" dedim ve olduğum yere kuruldum. “ Görmeyeli uzun zaman oldu nasılsın?” dedi. Kaşlarımı yukarı kaldırdım. “İyiyim Bora bey bildiğiniz gibi yaşamaya çalışıyorum ailemden bana kalanlarla.” Dedim çok mutlu gibi görünerek. Boranın yüzü düştü adeta. “Ben burdayım Merve annem baban olmayabilir şu an ama biz varız.” Dedi. Hala gülümsüyordum. “ Biz derken?” dedim sorar bir tavırla “Merve Hürkan ve ben varım ailelerimiz var.” Dedi ve devam etti "Merve bak bana inanmayabilirsin ama buralarda birileri dolaşıyor Gizem'i bu halede onlar soktu. Senden tek isteğim-"derken elimi tuttu, ve Hürkan cama vurdu. Ödümün patladığına yemin edebilirim. Boranın ne diyeceğini merakla bekliyordum, sözün bitir diyecekken Hürkan kapıyı açtı. Bora sert bir bakış attı Hürkan'a. Birden konuşmaya başladı Bora, "Bak ne olursa olsun bana söyliye bilirsin. Daha fazla konuşuruz. Yeni numaranı verir misin?" "Tamam 0556*******" . Vedalaşıp kapıdan indim. Hürkan'ın ne yapmaya çalıştığını çözemiyodum. Aniden evden bir çığlik koptu. |
0% |