@sessizkiz22
|
Sabah yüzüme vuran gün ışığı ile gözlerimi araladım, sabah olmuştu ve saat, yatağın yanında ki komidinin üstünden telefonumu alıp saate baktım. Saati görmem ile hızla yataktan kalktım ve doğruca banyoya gidip işlerimi hallettikten sonra gardıropdan kırmızı yazlık elbisemi çıkarıp yatağımın üstüne attım. Pijamalarımı çıkarıp elbisemi giydikten sonra aynanın karşısına geçip saçımı taradım.
Saçımı taradıktan odadan hızla çıktım, geç kalmıştım çoktan kahvaltı hazırlamam lazım dı ve ben geç kalkmıştım, merdivenlerden hızla aşağıya iner iken ayağım takıldı neredeyse yere düşecek iken karnıma bil kol dolandı ve beni kendine çekip sırtımı göğsüne yasladı.
Tanıdık parfüm kokusu burnuma dolduğunda beni tutanın Karan olduğunu anladım, karanın nefesi saçlarıma karışır iken kısık sesle
" acelen ne güzelim" dedi. sesi o kadar derin ve kısıktı ki resmen kanımı kaynatıyordu, heyecanımı belli etmeden " sadece kahvaltı hazırlamak için geç kaldım ona yetişmeye çalışıyordum" dediğim de karan arkamdan kısık bir şekilde güldü " bu kadar acele edecek bir şey yok ki, hem alış artık sen bu konağın hanımısın erken kalkmana gerek yok" kafamı çevirip ona baktım, kafamı çevirmem ile dudaklarımızın arasında kısa bir mesafe kaldı. Karan bir süre dudaklarıma baktıktan sonra ormanı andıran gözlerini gözlerime çevirdi " anladın mı güzelim" dediğinde karnıma bıçak saplanıyormuş gibi hissettim.
Karanın sözlerine karşılık sadece başımı sallamakla yetindim, Karan ise bana gülümseyerek karşılık verdiğinde aramıza " bir aşk filmi olsa bu kadar etkilenmezdim be sahneye bak" diyen tahirin sesi girmesi ile Karan ellerini çekti ve elimi tutup " elini tutalım küçük hanımın tekrar düşme tehlikesi atlatmasın" dedi ve merdivenlerden peşinde ben ile indi.
Aşağıya indiğimiz de bize bakan beş çift göz vardı, Karan onları umursamayıp oturacağım sandalyeyi çekti ve " otur kademcim" dediğinde ben dahil herkes karanın bu haline şaşırdı. Karan çenesi ile sandalyeyi işaret etti " oturur musun Kadem" Karanı beklemeyip çektiği sandalyeye oturdum. Karan beni masaya yaklaştırdıktan sonra oda yerine geçip oturdu,
Tahir tam ağzını açıp bir şey diyeceği sırada Karan ondan önce davranıp " eğer bugün amacın benim ile uğraşmak ise kardeşim" bakışlarını masadan çekip tahire baktı " uğraşma da kahvaltını yap çünkü hep birlikte" masada uyuklayan Samete baktı, Samet in uyana bilmesi için yalandan öksürdü, Samet abisinin öksürmesini duymadığı için tahir sametin kolundan tutup sarstı.
Samet korkuyla uyandığın da " ne oluyor be" dedi uykulu bir ses ile, tahir " balığa gideceğiz kardeşim ondan uyandırdım" Samet esnedi ve " ne balığı ya" dediğinde Karan çayından bir yudum aldıktan sonra geri koydu " şirkete gidiyoruz İkizler hep birlikte" dediğinde tahir ağzında ki çiğnediği lokması durdu, Samet ise " iyi" dedi. Tahir ise ağzında lokma olduğunu unutup
" abi ya biz gitmesek" dediğinde Karan önünde ki peynir tabağından peynir alıp önüne koydu, peynir tabağını geri koyduktan sonra siyah gömleğinin kollarını kıvırıp " olmaz toplantı var gideceğiz dedim nokta" dediğinde tahir ikizine baktı ve işaret parmağı ile dürttü " uyan şerbetli baklavam abim neler diyor" Samet kapalı gözlerini açmadan " Aradığınız şerbetli baklavanıza şuanda ulaşılamıyor lütfen daha sonra tekrar deneyiniz" dediğinde tahir Sameti sarstı ve " uyan elmalı kurabiyem abim bize çin işgencesi yapacak" Samet tahirin sözleri ile hızla gözlerini açtı ve ikizine baktı " ne çin işgencesimi ballı lokmam" diye sordu.
Gören sanki gerçekten bunlara çin işgencesi yapacaktı halbuki Karan sadece şirkete gideceğiz demişti. Karan daha fazla dayanamayıp
" ne biçim hitap şekilleri lan bunlar" diye sordu. Tahir abisine bakıp " kızma lokumlu, elmalı, çikolatalı ballı lokmam" dediğinde Karan yüzünü buruşturdu, bende daha fazla dayanamadım ve " şeyi unuttunuz topalak köftem mi?" demem üzere Karan bana inanamıyormuş gibi baktı ve
" sende mi Kadem" diye sordu.
Karanın bu haline güldüğüm de tahir uzanıp abisinin yanaklarını sıkarak " amanda aman benim topalak ballı sütüm kızdımı" Karan bakışlarını bir tahirin eline bir tahire baktı ve bir süre sonra da ellerini tutup yanaklarını sıkan ellerini ittirdi. " yeter lan yapın adam gibi kahvaltınızı" dedikten sonra " o şirkete gidelecek beyler o şirket 5 mizin babam size boşa hisse vermedi" dediğinde tahir oflayarak " ya abi arkaşlarım gelecek benim" Samet te başını sallayarak ikizini onayladı.
Begüm " para ister iken istersiniz abinizden benden" dediğinde Samet begüme baktı " ya biz gelmeyelim demiyoruz ki geleceğiz de bugün değil yarın" dedikten sonra abisine baktı " abi lütfen ya bugün bari gelmeyelim" diye yalvarmaya başladığında tahir " aynen abi ya bari bugün gelmeyelim şirkete hem söz yarın geleceğiz" dedi Karan dirseğini masaya koyup burun kemerini sıktı ve bezgince nefesini dışarı verdi " Ben söyledim söyleyeceğimi" dedi net bir sesle İkizler abilerin kararı ile yüzleri düştü
ikizlerin bu haline daha fazla dayanamayıp " Karan bırak çocukları bugün bari gelmesinler hatta gerekir ise ben gelirim onlar yerine anlıyorum şirket işlerinden" dediğimde karan bana baktı, bakışları her zaman ki gibi yumuşak ve sıcaktı " peki karıcım sen nasıl istersen öyle olsun" dediğinde gülümsedim tahir ve Samet ise " işte bu be aslan yengemiz" dedikten sonra tahir
" abi harbi diyorum hanımcılığın kitabını yaz okuyalım lütfen" diye dalga geçti.
" çok kaşınmayın isterseniz fikrimi değiştire bilirim" dediğinde ikisi de
" aman abim fikrin on numara şahane hatta" dedikten sonra ikiside sustu, herkes kahvaltısını yapar iken Karan " beste neyin var abicim senin" diye sorması ile bütün gözler besteye döndü, beste karanın sesi ile sanki bir rüyadan uyanmış gibi sarsıldı ve abisine bakıp " bir şey olmadı abicim" dedi
Karan arkasına yaslanıp " yalan söyleme bir şey var" dedikten sonra ayağa kalktı " odama gel konuşacağız" dedi ve yukarı çıkmak yerine aşağıda ki odanın birine girdi. Beste de ayağa kalkıp abisinin peşinden gittiğinde tahir " anlaşılan yine başladı uyku problemi geçen gece kapısını neredeyse 5 kez kilitledi" bakışlarımı tahire çevirdim " bunu sormak istemiyorum ama beste yani" diye başlamıştım ki sözümü Begüm
" babası tarafından neredeyse tecavüze uğrayacakmış" diyerek sözümü kesti
Begümün söyledikleri şeylerden sonra bir daha ağzımı açıp tek kelime etmedim nasıl bir şey di bu nasıl bir iğrençlikti Öz mü Öz babası tarafından tecavüze uğramak üzere. İnsanlar iğrençti kabul ama bu kadar iğrenç ola bileceklerini tahmin edemedim. Bir süre sonra beste ve Karan dışarı çıktığında beste hızla karana sarıldı, Karan kollarını kardeşine sardı ve başının üstüne öpücük kondurdu.
Beste bir süre abisinin kollarının arasında kaldıktan sonra geri çekildi ve karana bir şeyler dedi. Beste karana her ne dedi ise bakışları beni buldu, bir süre beni inceledikten sonra besteye bakıp güldü ve oda bir şeyler dedikten sonra kardeşine kolunu omzuna atıp kendine çekti ve şakağına bir öpücük kondurdu, Beste ise abisinin öpmesi ile kıkırdadı.
Karan cidden çok güzel abiydi kendisi kan bağı olmayan kardeşlerini gerçekten çok güzel sevip koruyordu. Karandan çok güzel bir baba olurdu,
Şimdi karanın çok iyi baba olacağı düşüncesi nereden çıktı?
Ne bileyim ben iç sesim?
" manyak mıyım neyim ben ya resmen kendi iç sesim ile konuşuyorum" diye mırıldandım tabi ben öyle sanıyordum " ne dedin Kadem duyamadım" diyen karanın sesi ile kendime geldim, karanı geçiştirmek için elimi havaya kaldırıp salladım " boş ver ya önemli bir şey değil" Karan gülümse di ve yerine oturdu ve bana baktı
" senin ne dediğin benim için önemli Kadem çünkü senin sözlerinin ve cümlelerin benim için bir anlamı var" dediğinde şaşırdım. Karandan böyle bir şey beklemiyordum " yani şey -" demiştim ki tahir " Sahneye bak be çok duygusal ve dramatik" Karan gözlerini kapatıp nefes alıp verdikten sonra gözlerini geri açtı, yüzüne sahte bir gülümseme takınıp tahire baktı " dua et kızlar var kardeşim yoksa" dediğinde Samet " ohooo yenge abim yine tahire yürüyor boşa sen abimi bence" dediğinde tahir sırıttı
" aynen bayılır bana" dedi ve karanın yanağından makas alıp "bebeğim" dedi
Bebeğim kelimesini öyle bir söyledi ki gülmeden edemedim, Karan sabrının sonuna gelmiş olacak ki
" lan" diye bağırdı, tahir abisinin bağırması ile Samete sokuldu,
" lan bari iki saniye adam gibi durun diyeceğim de yok amına koyim durmazsınız size iki saniye bile çok" dediğinde tahir ikizinden uzaklaşıp işaret parmağını yana sallayarak " cık cık cık çok ayıp hiç amina koyim denir mi çok terbiyesiz ce" dediğinde Samet
" sen ne dedin az önce" diye sordu
Tahir sırıtarak "ne dedim ki alt tarafı amk dedim ayıp değil ki"
Karan derin bir nefes alıp verdi sabır çekiyordu ama sanki oda çok başarılı olmuyor gibiydi. Tahir abisine bakıp " abicim küfür değil dimi bence değil" dediğinde Karan güldü. Karanın gülmesi ile İkizler güldüğünda Karan " hayır ne günah işledim de allah sizi bana kardeş diye gönderdi" tahir alınmış gibi yaparak " çok ayıp abicim anca sen sevap işlemişsindir de ondan göndermiştir" dediğinde Karan bana baktı " benim sevabım başkasına gitti" dedikten sonra İkizlere baktı " siz anca sabır sınavımsınız" dedi
Karanın bu halleleri bir tuhaftı, bana evlenmeden önce böyle davranmıyordu ne oldu da bir anda bana karşı böyle şeyler demeye başlamıştı anlayamamıştım. Tahirin sesi ile düşüncelerim den çıktım " bak işte biz senin için bir şeyiz abicim bizsiz yapamazsın" dediğinde Begüm " iki gün sonra kendinizi kapıda bulduğunuz da böyle dermisiniz görürüz" tahir ablasına bakıp " sence abim öyle bir şey yapar mı" dediğinde Samet "yapmaz" dedi ve abisine baktı
" yapmazsın değil mi abi"
Karan gülerek arkasına yaslandı ve
" valla burası karım ile benim evim kafam bir gün attığın da kovarım" dediğinde tahir bana baktı " yenge bir şey de bizi evden atacak kocan"
Karana baktığım da Karan göz kırptı, bakışlarımı karandan çekip bana yalvaran gözler ile bakan ikizlere baktım " kocam ne der ise o" dediğimde yüzleri düştü
Karan ise " demek ki neymiş hanımcı olmak kötü değilmiş değil mi kardeşlerim" dedi ve güldü. Tahir karanın gülmesine karşılık
" inşallah sana bizden daha çok bela olacak bir kişi gelirde görürsün gününü" diye beddua ettiğinde Karan keyifle elini masaya vurup tahirin somurtkan yanaklarını sıktı " amanda aman benim ballı lokmam, benim topalak köftem, ballı sütüm bana darıldımı"
Tahir abisinin elini yanağından çekti, Karan ise geri arkasına yaslanıp keyifle çayından büyük bir yudum aldı, bir süre sonra kapı çaldığın da evin yardımcısı kapıya gidip açtı, içeriye 50 lili yaşların da bir kadın girdi ve " heyyoo nerede benim minik kuşlarım" dediğin de karan ağzın da ki çayı püskürtü. Diğerleri ise hep bir ağızdan " hayır" dediler.
Karan ağzını silip " senin edeceğin bedduanın" tahir elini kaldırıp susturdu " sus abicim beddua eder iken ben bizi katmamıştım ama görüyorum ki evren beni yine şaşırtmadı" dedi ve gökyüzüne baktı " Allahım ben abimi kast ettim hepimizi değil" dediğinde karana baktım " Karan kim bu kadın diye" fısıldadım Karan bana bakmadan kapıda ki kadına baktı
" tahirin bedduası gerçek oldu karıcım bizim belamız olur kendisi" |
0% |