Yeni Üyelik
24.
Bölüm

24. BÖLÜM

@sessizkiz22

İnsan sevdiği biri tarafından düşünüldüğünde içinde tarifsiz bir mutluluk oluşurmuş, tıpkı karanın elinde en sevdiğim çiçeklerin olduğu gibi. Yaşadığımız şehirde çiçekler yok denecek kadar azdı, çiçekleri bula bilmek için neredeyse bütün şehri dolaşmak lazımdı ve anlaşılan Karan bütün şehri dolaşıp bana o çiçekleri almıştı.

 

Neriman annenin yanında kalktım ve karanın yanına gittim "Karan" dediğimde Karan yutkundu ve " herşeyi açıklaya bilirim" dedi. Karana gülümseyip " neyi açıklayacaksın ki bana" dediğimde Karan " şey şimdi şöyle ki" demişti ki elinde ki çiçekleri işaret ettim

 

"bana almadın mı yoksa o çiçekleri" Karan üzerinde ki tedirginliği atıp gülümsedi " yok sana aldım" dedi ve çiçekleri bana uzattı " senin için aldım güzel karıma" gülümsedi ve karanın elinden çiçekleri aldım.

 

Çiçekleri karandan aldıktan sonra kokladım ve sonra da parmak uçlarım da yükseldim ve karanın her iki yanağına öpücük bıraktıktan sonra geri çekildim

 

" Karan bu çiçekler çok güzel teşekkür ederim çok beğendim" dediğimde Karan iki elini yanağıma koydu ve gülümsedi " çiçeklerden güzel bir şey var ise oda senin yüzünde oluşan gülümseme Kadem" kuruyan dudaklarını dili ile ıslatıp " tıpkı ilkbaharda açan çiçekler gibi, güzel ve hayran bırakıcı"

 

tahir " Abim yine romantik Karan alp Akay modunu açtı ikizim kusucam galiba" dedi Samet ise

 

" harbi kusucam bende" Karan bezgince nefesini dışarı verip ellerini yanağımdan çekti " size değil zaten bu sözler, karıma söylüyorum" dediğinde tahir " abi sen sözü boş ver de yengeme durumu nasıl açıklayacaksın onu söyle" dedi. Karan dişleri sıkarak

 

" oğlum canına mı susadın sen" diyerek dişlerinin arasından konuştu.

 

Kafa karışıklığı ile karana " neler oluyor Karan ağa tahir neyden bahsediyor" Karan soruma karşılık ensesini kaşıdı " evet bekliyorum neyi açıklayacaksın bana" diye tekrar sorduğum sırada Neriman anne " oğullarım gelsenize misafirlerimize hoş geldin diyin" dedi

 

Tahir " abicim hadi hoş geldin diyelim" dediğinde karan, yanımdan uzaklaştı ve tahirin yanına gidip bir şeyler dedi, tahire Karan her ne söyledi ise tahir sırıtarak bir şeyler dedi. Karan başını ikizlere salladıktan sonra misafirlerin yanına gitti ve büyüklerin elini öptükten sonra Karan ile yaşıt olan kızı başı ile hoş geldin dedi ve yanıma gelip kolunu belime doladıktan sonra beni kendine yasladı ve başıma öpücük bıraktı.

 

Neriman anne ayağa kalkıp " hadi masaya" dediğinde misafirler ayağa kalktı, herkes tek tek kapalı terasa yöneldi, İkizler ile baş başa kaldığımız da tahir " abicim eğlenceye hazır mısın? Biz ikimiz çoktan hazırız da" dediğinde Karan

 

Keyiften uzak tehtit kar bir şekilde gülümsedi " kaşınmayın gecenin sonu var canım kardeşim" diye tehitte buldun.

 

Karana " tahir neyden bahsediyor Karan" Karan Tahir den bakışlarını bana çevirdi " bir şey yok yavrum sadece İkizler işte" dedi. Tahir ise

 

" aynen yenge aynen her zaman ki biz işte" Karan bana gülümseyip eli ile terası işaret etti " hadi gidelim çok acıktım" gözlerimi kısıp şüpheci bir şekilde karana baktım

 

" bir şeyler var Karan ağa ama ne bilmiyorum yakında çıkar kokusu" dediğimde Karan tedirgin bir şekilde " ne olacak canım karım sende hem ben senden ne saklarım ki değil mi?" dediğinde samet "tabi tabi abim ne saklar yenge senden" demesi üzere Karan hızla başını çevirdi ve samete baktı. Samet abisinin bakışı ile yüzünde ki alaycı ifade silindi.

 

Karan Sametten sonra kucağım da ki çiçeklere baktı " Saliha ablaya söyleyeyim de alsın elinden çiçeği sonra odada güzel bir yer ayarlarız ona" dedikten sonra Saliha ablayı çağırdı. Saliha abla bir süre sonra mutfaktan çıktı ve yanımıza gelip elimden çiçeği aldıktan sonra bizde terasa çıktık.

 

Terasa çıktığımız da büyükler yemek yiyip sohbet ediyordu sohbet etmeyen bir tek Karan ile yaşıt olan yasmin vardı ve şuan bakışları bir tek Karandaydı. Yasminin bakışları ile karana daha da sokuldum, Karan o ara ne yaptığımı anladığın da benim duya bileceğim şekilde " sakin ol ben senden başkasına bakmıyorum ve ben seninim Kadem.kademin karanıyım sadece sana özelim güzel karım " diye fısıldadı.

 

Başımı karana çevirdim ve onunda duya bileceği şekilde " elbette benimsin ve bende seninim Karan ağa karanın Kademi ve ben de sadece sana özelim yakışıklı kocam" diye fısıldağım da Karan gülümsedi.

 

Karanın gülümsemesi ile sanki karnıma darbe yemiş gibi hissediyordum, bazen o kadar güzel ve içten gülüyordu ki resmen kendine hayran bırakıyordu.

 

Masaya vardığımız da Karan sandalyemi çekti ve oturmamı bekledi, karana gülümseyip çektiği sandalyeye oturduğum da Karan masaya doğru yaklaştırdı ve oda yerine geçip oturdu. İkizler de yerine geçip oturdu ve yemek yemeye başladılar.

 

Karana yaklaşıp " az önce gülümsedin ya bana Karan" diye fısıldadığım da Karan başını bana çevirdi, dudaklarımızın arasında kısa bir mesafe kalmıştı ve nefeslerimiz bir birine karışıyordu.

 

" evet gülümsedim çünkü sen gülümsemem sebep oluyorsun" dediğinde " işte ben sen her güldüğün da gülümsemene hayran kalıyorum ve biraz tuhaf olucak ama bazen midemde kelebekler uçuşuyor" diye itirafta buldundum.

 

Karan kısa süreliğine bakışlarını dudaklarıma çevirdi ve kuruyan dudaklarını dili ile ıslattıktan sonra tekrar bakışlarını gözlerime çevirdi. " öyle mi madem itirafta bulunuyoruz bende bulunayım sende her gülümsediğinde, bana baktığın da nefes aldığın da, sinirli olduğunda ve uykudan uyandıktan sonra uykulu yüzün ile nefesimi kesiyorsun. Kısacası direk sen benim aklımı, kalbimi ve hayatımı karıştırıyorsun ki ben bundan oldukça memnunum " dedi ve biraz dudaklarıma yaklaşıp" bebeğim " dedikten sonra geri çekildi.

 

Karan geri çekildikten sonra gören oldumu diye bakışlarımı masada ki büyüklerde gezdirdim herkes kendi arasında sohbet ediyordu, bakışlarımı büyüklerden çekip diğerlerine baktığım da onlar da aynı şekildeydi ama bir tek kişi sohbet etmiyordu ;yasmin kaşları çatılmış bir şekilde bana bakıyordu

 

Yasmine masum yalandan ve soğuk bir gülümseme attığım da kaşları daha da çatıldı ve ağzının içerisinde bir şey geveledikten sonra bakışlarını benden çekti. Bir süre sonra karanın önüme koyduğu yemek dolu tabağa baktım ve sonra da Karana. Karana tam ağzımı açıp bir şey söyleyeceğim sırada Karan

 

" bitecek güzel karım, miniminnacık karım" diye sözümü kesti.

 

Karan çok güzel seviyordu, onun gibi bir eşe sahip olduğum için çok şanslıydım. Hayat bizi farklı şekilde ayırsada yıllar sonra tekrar beraber karşılaşmıştık ve bu sefer eşim olarak eşi olarak. Karanın her zaman dediği gibi çok şükür onu bana verene.

 

Karan benden sonra badenin tabağını tıka basa doldurduktan sonra aynı şeyi badeye söyledi. Bade başı karanı onayladı, Karan ise saçlarına öpücük bırakıp kendi tabağını doldurmaya başladı. Karan aynı zamanda iyi bir eş değildi aynı zamanda çok iyi bir babaydı, Bade kendi kanından canından olmasa bile ona çok güzel sahip çıkıyordu ve şimdi düşünmeden edemiyordum.

 

Karan ile bir bebeğimiz olsaydı nasıl olurdu diye...

 

" ee Neriman hanım kaderde dünür olmamak var mış" diyen nergis hanımın sesi ile bakışlarımı karandan çektim ve ona baktım. Neriman anne iç çekip " Ben demiştim sana zaten nergis çocuklar için" dediğinde yasmin

 

" evet ama karanda demişti bir şeyler" bakışlarını karana çevirdi

 

" değil mi Karan" diye sordu.

 

Karan yasminin sorusu ile yutkundu, yasmin ise karanın bu haline güldü. Bir süre bakışlarımı yasmin ile Karan ile arasında gitti ve en son karana baktıktan sonra kulağına doğru yaklaştım " yasmin neyden bahsediyor Karan" diye sordum.

 

Karan bana bakıp " herşeyi anlatacağım güzelim"

 

Nefesimi dışarı verdim " az çok tahmin ediyorum Karan ağa ama sanada bil diye söylüyorum benden önce ne yaşandı ise umrumda değil ama eğer bu yasmin denen kadın biraz daha sana yiyecekmiş gibi bakar ise bil hiç iyi şeyler yapmam" Karan güldü " baksen benim karıma" dediğinde çenemi kaldırdım " ciddiyim yaparım Karan ağa" Karan ise gülerek

 

" eyvallah Kadem hanımım biliyorum yaparsınız" dedi ve masanın altından elimi tutup " hiç bir şey umurumda değil Kadem, ben artık senin ile hayaller kuruyorum ve geçmişte de senin ile kurdum. Bunu kimsenin değiştirmesine gücü yetmez, sen benim hep hayallerimdeydin" elimi kaldırıp üzerine masum bir öpücük bıraktıktan sonra dizinin üzerine koydu.

 

" önceden hayallerimi süslüyordun şimdi de ömrümü, tıpkı bir ışık gibi hem yolumu aydınlatıyorsun hemde hayatımı Kadem" dediğinde gülümsedim. Karan ne zaman böyle konuşsa sanki bambaşka bir hayatta oluyordum içinde sadece karanın olduğu bir hayatta.

 

Derin bir nefes alıp şakaya vurarak

 

" ağzınız iyi laf yapıyor Karan bey" dediğim de karan güldü " ne demişler söyleyene değil söyletene bakın sen söyletiyorsun ve bu içimden geliyor yani tamamen sana ait olan yerden, kalbimden" dedikten sonra göz kırptı ve yemeğini yemeye koyuldu.

 

Yine yapmıştı yapacağını yine beni bu dünyadan soyutlamıştı ve ben onun ile bambaşka bir dünyada kalmıştım. Yemeğinden kafasını kaldırıp bana baktı ve çenesi ile yemek dolu tabağımı işaret ettiğin de gülümsedim ve bakışlarımı karandan çektikten sonra elime kaşığımı alıp yemek dolu tabağıma daldırdım ve kaşığımı doldurduktan sonra ağzıma götürdüm.

 

Herkes hep gülüp hemde sohbet ederek yemek yiyordu, Karan bazen benim ile bazen de Bade ile konuşuyordu, İkizler ise her zaman ki gibi bir birlerinin önünde ki tabaktan aşırıyordu.

 

Nergis hanım Neriman anne ile sohbeti bırakıp bir birlerine yemek yediren ikizlere " eee fırlamalar siz ne zaman evlenir sunuz bakalım" diye sordu. Tahir ile Samet kaşıklarını aynı anda bıraktı ve nergis hanımın sorusunu tahir

 

" Ben evliyim zaten nergis hanım" dediğinde herkes tahire şaşkın gözler ile baktı.

 

Karan ise " aynen hayali karısı var tahirin onun ile evli" dediğinde tahir abisine " yooo gerçekten evliyim" dedi. Neriman anne ise

 

" baban mezardan çıktı geldi deseler inanırım çocuğum da senin evli olduğuna hayatta inanmam" dediğinde tahir " niye anne ben insan değil miyim abim evlendi ise ben hayli hayli evlenirim" dedi

 

Herkes tahire güldüğünde tahir tıkınan ikizine baktı " ya ikizim bırak yemek yemeyi burda bizim ile dalga geçiyorlar biz evlenemezmişiz" diye Sametten destek bekledi, Samet elinden kaşığı bıraktı ve arkasına yaslandı

 

" yoo biz evliyiz ikizim haklı" dediğinde Karan " kimle söyleyin hadi" diye sordu.

 

Tahir ikizinin omzuna kolunu attı, Samette aynı hareketi yaptığın da tahir güldü ve " ikizim ile evliyiz biz onun dışında kimse ile bir evlilik düşünmiyik" Herkes bir süre tahirin ağzından çıkan kelimeleri anlamaya çalışır iken ilk gülen kemal baba oldun, onun arkasından herkes güldüğünde tahir " işte be bir evlilik olayını daha savuşturduk ikizim" dedi.

 

Karan " çok beklersiniz ben sizi evereceğim bekleyin siz okulunuz bir bitsin" dediğinde Begüm " aman gadaşım yapma etme kızlara yazık" sarmaş dolaş ikizleri işaret etti

 

" şunlara bak resmen bir birlerine kur yapıyorlar ilerde eşleri bunları zor ayırırlar" güldükten sonra "bunlar karılarını bırakıp aynı odada kalır" dediğinde tahir ikizine

 

" ikizim biliyor musun gay olsam sana yavşardım çok yakışıklısın" samet ise " bende ikizim bende gay olsam ilk senin ile evlenirdim"

 

Karanın nefesini hissettiğim de başımı çevirdim, Karan bir süre dudaklarıma baktıktan sonra

 

" akşam tam 12 de çatıda ol kül kedisi" dediğinde " neden ki" diye sordum. Karan geri çekildi ve gülümsedi " sen ol yeterli" dediğinde nefesimi dışarı verdim

 

" peki sen nasıl istersen prens hazretleri" Karan ise güldü ve tabağında ki kalan yemekleri yemeye devam etti.

 

Yemekler yenip bittiğinde büyükler masadan kalktı ve geriye gençler kalmıştı, bende ayağa kalktım ve tabağımı elime aldım. Karan ise boşta ki elimi tuttu " bırak hayatım Saliha abla yapar" dediğinde yasmin nefesini dışarı verdi.

 

Ay çok da meraklıydık senin tribine yasmin hanım!!!

 

Bakışlarımı yasminden çektim ve karana bakıp gülümsedim " olur mu kocam öyle şey içim rahat etmez canım kocam, biricik kocam, aslan kocam benim" dediğimde İkizler :

 

Bu adam benim kocam

 

Bak dikkat edin "Benim" diyorum

 

Kocamda kocam, paşamda paşam

 

Evimin direği, gözümün bebeği

 

Diye roman havası şarkısını söylediğin de karan " ikinizde kaşınıyorsunuz canınız yakmayayım ikimizinde" dedi. Samet ise abisine " abi sende yengeme - Karıcım, sultanım

 

Evimin neşesi, kalbimin sesi

 

Kocasının nefesi

 

Hiç durmuyor çenesi (Hişşt, len)

 

Ama doğru - kısmını söylesene bak çok güzel olur tam yengemlik" dediğinde bakışlarımı karana çevirdim

 

" Karan benim çenem hiç mi durmuyor çok mu konuşuyorum bazen" diye sordum. Karan bir şey diyeceği sırada yasmin " demek ki öyle İkizler dediğine göre" dedi. Karandan bir cevap beklemedim ve

 

" öyle olsun Karan ağa" dedim ve arkamı dönüp ordan uzaklaştım. Karan ise arkamdan " karıcım" dediğinde duysamda duymazdan geldim ve mutfağa girdim.

 

Mutfağa girmeden İkizlerin en son

 

Miyekis ınana dediklerini duydum, anlaşılan Karan İkizleri yine darma duman edicek gibiydi.

 

🤍🤍

 

İçim içime sığmıyordu Karan yemek masasında dediği saatten beridir düşünmeden edemiyordum acaba çatıda beni ne süpriz bekliyordu. Saate baktığım da gece yarısına gelmişti, son kez odadan çıkmadan aynada kendime baktım. Karanın gece için gönderdiği beyaz renkli, çiçek desenli, kare yaka elbisem üzerime tam olmuştu.

 

İyi olduğumun kanaatine vardıktan sonra derin bir nefes alıp verdim ve odadan dışarıya çıktık. Etrafta kimse yoktu konak o kadar sessizdi ki resmen in cin top oynuyordu

 

 

Kademin elbisesi

 

Daha fazla oyalanmadan çatıya çıkan merdivenleri tırmandım, kalbim heyecandan ağzımda atıyordu. Basamakları çıktıkça sanki yüreğim göğüs kafesimden çıkıcak gibiydi, çatıya çıkmak üzere iken derin bir nefes alıp verdim ve çatıya çıkmama son bir basamağı çıktığım da Her yerde ki küçük ışıklar aldı. Karan bize öyle güzel bir ortam hazırlamıştı ki neredeyse küçük dilimi tutacaktım

 

Karan Küçük üçken bir çadır kurmuştu ve üzerine küçük Led ışıklar döşemişti, çadırın içine ise küçük bir yatak atmış etrafınada küçük yanan mumlar koymuştu. Her şey o kadar güzel di ki kendimi sanki bir masalını içinde gibi hissettim.

 

 

( karanın yaptığı ortam) temsili..

 

Bir süre sonra Karan beni gördüğünde gülümsedi, her zaman ki halinden bambaşkaydı üzerine giydiği beyaz kumaş gömleği ve siyah kot pantolonu ile sanki bir yere gider gibiydi.

 

Karan iki kolunu yana açtı ve " evet güzel karım ilk randevumuza hoşgeldin" dediğinde gülümsedim. Karan beni mutlu ediyordu hemde herşeyi ile en ufak bir hareketi bile mutlu olmama sebep oluyordu.

 

Karanın başım ile onayladığımda Karan yanıma geldi ve bir elimi tuttu " beğenmedin mi yoksa" arkasına baktı ve sonra bana bakıp

 

" aslında güzel yani tabi" demişti ki parmaklarımın üzerinde yükseldim ve karanın dudaklarına masum bir öpücük kondurup geri çekildim.

 

Karan benim öpüşüm ile elimi bırakıp ellerini belime yerleştirdiğinde bende kollarımı boynuna doladım, ikimizde bir süre konuşmadık Karan hayran hayran beni izler iken elini belimden çekti ve işaret parmağının tersi ile yanağımı okşadı " o kadar güzelsin ki bazen seni çok izler iken yaşam kavramını unutuyorum Kadem" diye fısıldadı.

 

Ağzımı açıp bir şey diyeceğim sırada Karan benden uzaklaşıp "bir saniye bekler misin beni" dediğinde de başım ile onayladım. Karan yanımda gitti, Karan gittikten sonra özdemir Erdoğanın - bana ellerini ver şarkısı çaldı. Karan bir süre sonra tekrar yanıma geldi ve sol elini uzattı " bu dünyalar güzeli kadın benim ile dans eder mi acaba?" diye sordu.

 

( BÖLÜM ŞARKISINI BURADA AÇA BİLİRSİNİZ 😊)

 

Gülümsedim ve eteklerimin ucundan tutup hafif eğilip reverans yaptıktan sonra elimi kaldırıp karanın eline bıraktım, Karan elimi tutup üzerine öpücük kondurdu ve beni kendine çekip elimi boynuna koyduğunda diğer elimi de ben boynuna doladım. Bir süre sonra ikimizde sarmaş dolaş bir şekilde dans etmeye başladık.

 

Karanın gözlerine baktım, sanki hayatım oradaydı, sanki yaşamım oradaydı kısacası ben oradaydım. Karan başını eğdi ve dudağımın kenarına öpücük bırakır iken gözlerimi kapadım, kokusu o kadar güzeldi ki sanki ilkbahar ile sonbaharın karışımı gibiydi. Huzur veriyordu yaşam veriyordu, hayat veriyordu.

 

Karan öpücük kondurup geri çekildiğinde gözlerimi açtım, yeşilin cenneti sıcacıktı ilkbaharın yeşillikleri anlatan bakışları insanı hayata bağlıyordu, yada bana öyle geliyordu, bilmiyorum.

 

Karan gülümsedi ve " hayatımın bu denli değişe bileceğini tahmin edemedim, sanki yeniden huzur buldum gibi Kadem sanki yeniden doğmuşum gibi. Çıktığımız bu yolda sanki ilk adımlarını atan bir bebek gibiyim, içim içime sığmıyor bazen. Bazen diyorum ki acaba rüyadamıyım yada yine kurduğum hayallerden birimi " dediğinde

 

" hayır Karan biz gerçeğiz, şuan gerçek. Ben gerçeğim ve kollarındayım dahası ömrümün sonuna kadar da senin ileyim " Karan yine her zamanki gibi sıcacık gülümsedi " biliyorum canımın içi ama gel gör ki her şey o kadar güzel olduğu için istemsizce korkuyorum işte dahası ben bu anı, senin hayalini o kadar çok kurdum ki sana anlatamam " başımı karanın göğüsünün üzerine yasladım ve gözlerimi kapatıp kokusunu içime çektim.

 

Kalp atışları çalan müziği bastırıyordu, insanı huzur veren bir kalp atışı vardı. Karan kollarını dahada sıkı sardı belime sanki elinden gelse içine soka bilecekmiş gibi.

 

"Karan" diye mırıldandığımda Karan " söyle bahar kokulum" dedi.

 

" kalp atışların o kadar güzel ki huzur veriyor, insana evimdeymiş gibi hissettiriyor dahası insanı öyle bir sarıp sarmalıyor ki sanki dünyanın en güzel şarkısıymış gibi geliyor" diye mırıldandım. Karan başımın üzerine öpücük bırakıp " o kalbin atmasına sebep olan sensin Kadem, 12 yıl önce bu kalp böyle attı senden uzakta ama sanki bu sefer daha başka atıyormuş gibi hissediyorum. Yaşam kaynağını bulmuş gibi, seni bulmuş gibi" başımı karanın göğsünden çektim ve gözlerine baktım.

 

Karan beni gülümsemi ile karşıladı

 

" bundan sonra senin ileyim, her ne olursa olsun kim ne derse desin. Hasta olman umrumda değil Karan ben biliyorum" elimi boynundan çektim ve kalbinin üzerine koydum

 

" Ben bu kalbin nasıl attığını hissettim ne denli attığını o yüzden bu kalp böyle atar iken asla arkamı dönüp gitmem." nefesimi dışarı verdim " nasıl hissetmemişim bunca zaman böyle atan kalbi bilmiyorum"

 

Karan elini belimden çekti ve çenemi tuttu " sorun değil Kadem sen önünde sonunda gördün ya bu kalbin attığını benim için yeterli" başını iki yana salladı " bu kalp senin ile tıka basa dolu ve ömrümün sonuna kadar da dolu kalacak. Bu kalp sana 12 yıl önce ayrıldı ve bir ömür böyle devam edecek, kimsenin gücü yetmedi, yetemez seni bu kalpten silmeye." gülümsedi " Ben herkese körüm bir sana değilim Kadem, bu kalp herkese kör ama sana değil, sen yeter ki gör beni de bu kalp görür, sen yeter ki duy beni de bu kalp seni duyar. Sen yeter ki iste Kadem sen yeter ki bu kalpten iste, iste ki bu kalp sana köle olsun"

 

Neredeyse mutluktan ağlayacakmışım gibi hissediyorum, Karan gözlerimin dolduğunu hissetmiş gibi olucak ki "sakın sakın dolmasın yer yüzümde ki cennetim" dedi. Sessiz kalıp başımı salladım. Karan gülümsedi ve eğilip dudaklarıma kapandığında anında karşılık verdim.

 

Yaşıyorduk, mutluyduktan daha da önemlisi bir biri için yanıp tutuşan kalplere sahiptik.

 

Karan öpüşünü daha da derinleştirmeye başlamıştığında ellerimi kaldırıp saçlarına attım ve hafif çektim, Karanın saçını çekmem ile dudaklarının arasından hafif inilti çıkmasına sebep oldum. Karan son kez üst dudağıma öpücük bırakıp geri çekildi ve belimde ki olan bir elini bacaklarıma doladı ve beni kucağına aldı.

 

Şarkı bilmem kaçıncı kez başa sarmıştı, çalan şarkıyı ikimizde unutmuş gibiydik yada ikimizde bu dünyadan soyutlanmış gibiydik.

 

Karan yaptığı çadırın içinde ki yatağın üzerine hafif ve narin bir şekilde bıraktı ve üzerime çıkıp

 

" hayat bana bir çok seçenek sundu o seçeneklerin içinde seni sevmek vardı ve ben o seçeneği seçtiğim için asla pişman değilim" dediğinde gülümsedim " bende asla pişman değilim Karan senin ile evlendiğime" dediğimde Karan

 

" zaman bizi farklı bir şekilde ayırdı ama bambaşka bir şekilde tekrar karşılaştık bu sefer ikimizde aşık bir şekilde ve ben 12 yıldır bu beden de ki kalbe sahip olan kadına ömrümü vermiş bir şekilde" karana gülümsedim ve başımı aşağı yukarı hareket ettirdim.

 

Karanda gülümsedi ve ilk önce anlıma sonra her iki yanağıma en son da boynuma öpücük bıraktıktan sonra kendini sırt üstü yana attı ve kolunu açıp beni göğüsüne davet etti. Karanın davetini geri çevirmeyip hızla kollarının arasına girdim ve başımı göğsüne koydum.

 

Yine o huzur veren kalp atışları kulaklarıma dolduğunda gülümsedim " iyi ki varsın Karan iyi ki bana aşkı öğrettin" diye mırıldandım. Karan başıma öpücük kondurdu ve saçımı okşamaya başladı.

 

" asıl ben teşekkür ederim Kadem bu kalbi böyle atmasına sebep olduğun için, acaba ile geçen ömrümü iyiliklere çevirdiğin için" dediğinde hiç bir şey demedim ve sadece başımı sallayıp mırıldandım. Karanın o baharı ve sonbaharı andıran kokusu yavaş yavaş bedenimi gevşetmeye ve uykmu getirmeye başladığında. Karana uyumadan " seni seviyorum Karan alp Akay" diye mırıldandım.

 

Yarı ayık yarı uyanık bir şekilde olduğum sırada karanın " bu atan kalbin üzerine yemin ederim ki bende seni ömrümün sonuna kadar seveceğim" dediğinde duyduktan sonra kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Loading...
0%