Yeni Üyelik
27.
Bölüm

27. BÖLÜM

@sessizkiz22

Karan karşında rahatlıkla oturan adama baktı, hayla nasıl bu şekilde rahat dolanıp buraya gele biliyorlar dı diye düşünmeden edemedi. Karşısında ki adam rahatça arkasına yasladığında Karan " ne istiyorsunuz yine" diye sordu, karanın sorusuna karşılık adamın dudaklarında küçümseyici bir gülümseme oluştu " ne isteğim gayet açık değil mi Karan ağa" adam Karan ağa kelimesine öyle bir vurgu yapmıştı ki, sanki altında bariz bir tehtit var gibiydi.

 

Karan öne doğru eğilip masanın üzerinde ellerini kenetledi " amacınız biliyorum ve bende kararımdan vazgeçmiyorum" adamın arkasında ki simalar bakıp, küçümser bir şekilde gülümsedikten sonra tekrar adama baktı " hatta adamlarına da söylemiştim, yetmemiş karımdan dayak yemiş sonra da onları geri gönder miştim" diye dalga geçtiğin de içlerinden biri karana yeltendi.. karanın karşısında oturan adam elini kaldırıp onu durdurdu.

 

Karan korkmak yerine arkasına rahat bir şekilde yaslandıktan sonra " şimdi daha fazla vaktimi almayın defolun gidin" dedi rahat bir şekilde . Karşısın da oturan adam gülerek başını iki yana salladı " cidden bu dik başlılığın sana bela olucak Karan ağa dikkat et" diye tehtit ettiğin de karan öne doğru eğildi " size diyeceğim tek şey" bakışlarını ayakta ki adamlar da dolandırdıktan sonra tekrar adama dikti ve sesini alçatarak " siktirin gidin olur" dedikten sonra güldü ve arkasına tekrar yaslandı.

 

Karşısında ki adam sinirlenmek yerine güldü ve işaret parmağı ile karanı işaret ederek "cidden senin sonun olacak, ya senin yada" sinsi bir şekilde güldü " ailenin" karanın yüzünde ki rahat ifade bozuldu ve istemsizce gerildi. Karşısında ki adam bunu fark etmiş Olacak ki " işte zaafın ailen değil mi? Ne kendin ne paran senin zaafın ailen" dediğinde Karan ellerini masaya vurarak hızla ayağa kalktı ve dişlerini sıkar " ailemden uzak dur" dediğinde adam büyük bir kahkaha attı.

 

Kahkasının ardından " cidden kendi canın ile tehdit ettim bana mısın demedin ama konu ailen olunca nasıl da hemen aslan kesili verdin" dedikten sonra yüzüne korkutucu bir ifade takındı " ya bu yarıştan vazgeçersin Karan ağa yada" güldü " gerisini sen anladın" dediğinde Karan artık sabrının son demindeydi.

 

Karan sakin kala bilmek için derin bir nefes alıp verdi, asla geri adım atamazdı, gerekir ise kendi canını ortaya koyardı ama ailesinin canını tehlikeye atamazdı. Karan biraz sakinleştikten sonra aynı rahat bir ifadeyi yüzüne takındı ve yüzünde ki alaycı bir gülümseme ile oturan adama doğru eğildi " Ben de geri adım atacak bir göz var mı Erdal sence" dedikten sonra " siz bir çok aileye acı çektirmenize izin vermeyeceğim, gerekir ise elimden ne var ne yok satarım bütün arsaları alırım ama sizin pisliklerinizi çocuklara ailelere bulaşmasına izin vermem." sonra da güldü ve alayla " şimdi o çok güvendiğin gücün ile bir sikime yaramayan adamlarını al siktirip git " Erdal gülerek ayağa kalktı ve karana

 

" peki Karan ağa bundan sonra olacaklardan sen sorumlusun kendine ve ailene çok dikkat et " Karan erdalın tehdine karşılık kendini bozuntuya vermeden" siktir git " dediğinde Erdal karana son bir kez küçümseyici bir bakış attıktan sonra adamları ile odadan dışarı çıktı.

 

Karan Erdal ve adamlarının çıkışı ile kendini koltuğa kendini geri bıraktı ve sıkıntı ile iki eliyle saçlarını karıştırdı. Bu durum giderek boka sarmaya başlamıştı ve işin içine de ailesi de girmişti. Karan bakışlarını masada gezdirir iken gözü masanın üzerinde ki topluca çekindikleri aile fotoğrafına ve sadece Kademin olduğu fotoğrafa baktı, Karan uzanıp ikisini de eline aldı.

 

Bir elinde kendi kanından olmasada Öz kardeşinden ayırmadığı kardeşleri ve anne babası, bir diğer elinde ise nefesim, yaşamım dediği kadın. Karan fotoğraflara uzun uzun baktı bu durumun içinden nasıl çıkardı bilemiyordu ama ailesine ve sevdiği kadına onun yüzünden bir şey gelir ise yaşayamayacağını biliyordu.

 

******

 

Nefes nefese kalsamda durmadım, bir an önce orda olmam lazımdı, en sonunda eve geldiğim de kapıyı açtım ve içeriye girdim, içeriye girer girmez karşımda ki manzara ile öylece kala kaldım. Yüzümü tanıdık simalara çevirdikçe dudaklarımdan bir hıçkırık ve kalbim de büyük bir boşluk oluştu, en son bakışımı yerde yüz üstü yatan adama çevirdim, yerde öylece yatıyordu.

 

Yanına gitmek için hamle yaptığım sırada kolumu bir el tuttu, kim olduğunu bilmiyordum ama sanki beni olduğum yere çivilemiş gibiydi, elinden kurtulmak için kolumu çekiştirsemde başaramadım, elinden kurtulmak için çırpındım, çırpındım, çırpındım ama başaralı olamadım.

 

Bir süre sonra beni tutan el

" herşey onun yüzünden o yaptı" demesi üzere çırpınmayı bıraktım ve ağlamaklı bir ses tonu ile " kimin yüzünden" diye sordum. Kolumu tutan kişi bu sefer karşıma geçti, karşıma geçen kişiyi görmem ile

" sen - se - sen" inanmıyormuş gibi başımı iki yana salladım " sen, bensin" desemde, 18 yaşında ki halim beni duymazdan geldi ve elini kaldırıp işaret parmağı ile karanı işaret etti " onun yüzünden, o yaptı kendi sonunu yazdığı gibi ailesinin sonunu da getirdi" elini indirdi ve bakışlarını bana çevirdi

 

"tıpkı senin sonunu getirdiği gibi"

 

18 yaşında ki halim bana bunları söylediğinde başımı iki yana salladım, Karan öyle biri değildi, Karan asla böyle bir şey yapmazdı

" Karan böyle bir şey yapmaz asla Karan öyle biri değil" dediğim sırada her yer bir an da kana büründü ve ardından dayanılmaz kan kokusu, kanın kokusu ile midem de bir anda hareketlenme oldu,. Oldum olası kan kokusunu sevmezdim ve en ufak bir kan kokusunda kusardım, tıpkı şuan kusmak istediğim gibi ama benim kusmamı engelleyen bir şey vardı,

 

18 yaşında ki ben tekrar dan " aileni kaybettin sevdiğin adamı kaybettin sen" diye bana bağırdı ve ardından gülerek " o yaptı işte onun yüzünden" dedikten sonra bakışlarımı yerde yatan aile üyelerine çevirdim, tahir, Samet, Beste, Sare, Begüm, kemal baba, Neriman anne ve Bade.

 

Bakışlarım karanı aradı ama aralarında yoktu, bir süre sonra arkamdan " Ben yaptım Kadem, ben sizin sonuzun oldum" diyen karanın sesi ile bakışlarımı ona çevirdim. Karan bana suçlu ve acı çeker halde bakıyordu

 

Karanın yanına gitmek için bir adım attığım de kendimi bir anda yerde kanların içinde buldum, benim düşmem ile Karan tekrardan

" sizin sonunuz ben oldum" dediğinde kanların içinden kalkmaya çalıştım ama başaramadım, sanki sırtım da biri beni bastırıyordu ve kalkmamı engelliyordu.

 

Karan tekrar dan " Ben yaptım Kadem sizin sonuzun ben oldum" dediğinde " lütfen Karan sen yapmadın, sen benim aşık olduğum adamsın yapmasın" Karan son kez

" Ben yaptım Kadem, ailemin sonu ben oldum" demesi üzere kafamı kaldırdım ve karana baktım,

 

Karan benim gibi kanlar içinde değildi aksine sırılsıklamdı ve kapının eşiğinde duruyordu. Son kez " Ben yaptım Kadem ve ben bunun bedelini ödemek zorundayım" dedikten sonra kapıya bir adım daha attı.

 

Yattığım yerden " Karan lütfen" desemde karan son bir adım daha adım atıp dışarı çıktıktan sonra son kez bana baktı " sizin sonunuz olan bu adam şimdi kendi elleri ile kendi sonunu yazacak" dedikten sonra ortadan kayboldu.

 

Karan gözden kaybolduktan sonra ardından Karan diye bağırdım ama

 

Karan asla geri dönmedi !

 

Uykumdan bir anda uyandım ve hızla yattığım yerden doğruldum, benim uyanmam ile Karan da hızla yanıma gelip yatağın kenarına oturdu. Karan yanıma oturur oturmaz hızla ona sarıldığım da ilk başta şaşırsada sonra oda bir kolunu belime doladı bir eli ilede saçlarımı okşadı " tamam yavrum geçti ben buradayım" dediğinde dudaklarımdan bir acı bir hıçkırık çıktı.

 

Karan bu hareketim ile kolunu bana daha sıkı sardı, bir süre öyle kaldıktan sonra Karan Beni kendinden uzaklaştırdı ve yüzüme düşen saçlarımı geriye atıp her iki avucunu yanaklarıma koydu " söyle bakalım ne oldu" dedi yumuşak bir ses tonu ile. Bakışlarımı karanın bakışlarına çevirdim, eğer bir gün ben bana bakan bu yeşil cennetleri göremez isem yaşayamazdım.

 

Karanın sorusuna karşılık başımı iki yana salladım, Karan ise nefesini dışarı verdi ve beni tekrar göğüsüne çekti. Bende kollarımı ona sıkı sıkıya doladım ve kokusunu içime çekerek gözlerimi kapadım.

 

Karan benim yaşamımdı...

 

Karan benim kokusuna aşık olduğum adamdı....

 

Karan benim gençliğim di...

 

Kısacası Karan benim masalımdı...

 

Göz kapaklarım ağırlaşmaya başladığın da " Karan lütfen beni bırakıp gitme olur mu?" diye mırıldandım. Karan saçlarıma öpücük kondurdu ve bir eli ile saçlarımı okşayarak " asla canımın içi bu bedende bu kalp attığı sürece seni bırakıp gitmem" dediğinde uykuma daha fazla direnmedim ve karanın kokusu ve kalp atışının sesi ile huzur bulduğum kollarda kendimi uykuya teslim ettim.

 

************************************

 

Evim evim, güzel evim...

 

Hastaneden nihayet çıka bilmiş. ve evime gele bilmiştim. Karana kalsa daha 10 gün beni orada tuta bilirdi ama ben kalırmıydım ; hayır

 

Zaten çıka bilmek için o kadar çok dil dökmüştüm, Karan tutturup doktorun son kontrolleri yapmadan sonra asla çıkmayacağımızı söylemişti. Neyse ki doktor korel bey gelip iyi olduğumu söylemişti ki Karan anca öyle ikna olmuştu.

 

Şimdi ise evime gelmiş rahat bir şekilde otura biliyordum ama maalesef ki rahat olsada kafa şişiriciydi. Tahir yine saçma sapan bir şarkı bulmuş ve eline tarağını alıp bize sözde konser ama bizim için işkence olan şarkıyı söylüyordu

 

Of of

 

Manda yuva yapmış söğüt dalına amman amman

Yavrusunu sinek kapmış gördün mü

 

Amanin yandım

Amanin amanin yandım

Tiridine tiridine bandım

Bedava mı sandın para verip aldım

Tiridine tiridine tiridine bandım

Bedava mı sandın para verip aldım

 

Diye şarkıya devam eder iken Begüm hızla ayağa kalktı ve tahirin elinden mikrofonu. Pardon tarağı aldı " yeter ulan yeter sabahtan beridir manda yuva yapmış söğüt dalına diye diye dolanıyorsun" dediğinde tahir " hiç sanata saygınız yok sizin ne var yani manda yuva yapmış söğüt dalına diye şarkı söyledim isem" begüm büyük bir of çektikten sonra geri yerine oturdu.

 

Begüm oturduktan sonra bir alkış sesi koptu, alkışlayan kişiye dönüp baktığımız da " bravo ikizim, bravo sanatçı işte be" diyerek Samet Tahiri alkışlıyordu, tahir hafif eğilerek reverans yaptıktan sonra begüme dil çıkardı " gör gör işte sanattan anlayan biri" diyerek Sameti işaret etti, Begüm gözlerini kapatıp sabır çeker iken, Sare karanın yanına yaklaştı " abi sen söylesene uzun süre söylemedin hiç" diye fısıldadı.

 

Karan. Sareye gülümsedi " pek havamda değilim güzelim" dediğinde Begüm " hiç değil ise" ayakta hayla dikilen tahire baktı ve sonra da karana " şunun söylediği şarkıyı kulaklarımızdan silersin gadaşım yoksa ben bu gece uyuyamam" dediğinde tahir de yanımıza geldip yerine oturdu.

 

Begüme ters bir bakış atıp " yani benim kadar iyi olmasa da abi senin sesinde güzel patlat bir şarkı bize de dinleyek" Karan gülümsedi ve bana baktı " güzel karımın sesi de güzel keyfi yerinde ise bana eşlik eder misin?" diye bana sorduğun da bütün bakışlar beni buldu.

 

Herkese tek tek baktıktan sonra en son karana baktım " pek keyfim yok hayatım benim ya sen söylesen" Karan başını salladı ve gülümsedi

" tamam hayatım sorun değil" dedikten sonra begüme baktı " o zaman getir senin emaneti de söyleyelim gadaşım" begüm gülümsedi ve ayağa kalktı ve yanımızdan ayrıldı.

 

Bir süre sonra elinde saz ile geri geldiğin de yerine oturdu ve sazın akorları ile oynadıktan sonra karana baktı, Karan boğazını temizledi ve herkesi mest eden sesi ile türküyü söylemeye başladı.

 

Şu garip hâlımdan bilen şiveli nazlım

Göğnüm hep seni arıyor, neredesin sen?

Datlı dillim, güler yüzlüm, ey ceylan gözlüm

Göğnüm hep seni arıyor, neredesin sen?

Neredesin sen?

 

Ben ağlarsam ağlayıp gülersem gülen

Bütün dertlerimi anlayıp göğnümü bilen

Sanki kalbimi bilerek yüzüme gülen

Göğnüm hep seni arıyor, neredesin sen?

Neredesin sen?

 

Karan türküyü söyledikçe beni kendine daha da aşık ediyordu, kokusu huzur verdiği gibi seside huzur vermişti bana. Karan türküyü söyleyip bitirdiğin de kimseden ses çıkmadı sanki herkes mest olmuş gibiydi, Karan diğerlerine bakmayıp bana baktı

Gözleri ile sanki bana bir şey anlatmak istiyor muş gibiydi.

 

Karana gülümsediğim de oda bana gülümsedi. Bir süre sonra " ulan demeyeyim demeyeyim diyorum ama olmuyor abim benden iyi söyledi ya" diyen tahirin sesi ile Karan bakışlarını benden çekti ve tahire baktı " estağfurullah kardeşim, senden daha iyiyim ben" dediğinde tahir " ağlarım bak" eli ile yeri işaret etti " şuracığa düşer bayılırım, bayılıyım mi bak bayılırım." Karan güldü " bayıl kardeşim seni de hastaneye götürür" ellerinini iki yana açarak ölçü gösterdi " Sana şu kadar iğne vurdurur ayıltırız hastane de" dediğinde herkesten büyük bir kahkaha koptu.

 

Tahir ise çocuk gibi kollarını göğüsünün üzerinde birleştirdi ve alt dudağını sarkıttı, Samet ikizinin yanağına dokunup " topalak köftem bak yapma böyle şeyler" dediğinde tahir " nasıl yapmayayım topalak köftem baksana abim dalga geçiyor benim ile"

 

Samet ise gülmemek için alt dudağını dişlerinin arasına aldı, Karan üzerimden kolunu uzatıp tahirin bacağına attı ve hafif sıktı

" tamam lan asma çocuk gibi suratını yaptırmayız iğne sana" tahir ise yüzünü karana çevirdi ve başka bir yere bakarak " Sana 10 saniye tripliyim abi" dediğinde samet " ikizim oldu olacak gloşda sür" tahir Samete baktı " yok gloş sevmem ama oje sürerim bebeğim" dediğinde Begüm " aynen sürer ikizi bayılır ojeye, geçen gün sürmüş zaten ojemi gelmiş bana gösteriyor senden daha iyi durdu tırnaklarım da diye" Karan tahirin bacağını sarstı " benim kardeşime herşey yakışır" dediğinde samet

" etek bile yakışıyor değil mi abi" diye sordu.

 

Karan dayanamayıp güldü " aynen kız olsa yürürüm sana ama işte erkeksin" dediğinde tahir karana baktı " yiaa şapşik şey seni" diye kız taklidi yaptı, Karan ise yüzünü buruşturdu " 10 dk normalin yok çocuk senin" dediğinde " demek kız olsa tahire yürüyeceksin öyle mi Karan ağa" karan göz ucu ile bana baktıktan sonra elini tahirin bacağından çekti " yani karıcım şöyle ki" diye kekelediği sırada Sametin " Cafer sıçtı don getire"

 

Karan Samete " kapayın çenenizi" dedikten sonra bana baktı " ya yavrum lafın gelişi dedim ben onu yoksa" Tahiri işaret etti " Ben bunun neyine yürüyeyim" dediğinde tahir eli ile kapak işareti yaptı " bende sana çok meraklıydım zaten abicim sen git yengeme hesap ver " Karan dişlerini sıkarak " Ben sizi çekeceğim hesaba az kaldı" dediğinde ayağa kalktım, benim ile karanda ayağa kalktığın da " sakın peşimden gelme Karan ağa" dedikten sonra odaya çıkmak için merdivenlere yöneldim, arkamdan karanın " karıcım beni bir dinlesen" diye söylediğinde ikizlerin " abi dur gitme sensiz yapamam nayır nolamaz repliği yap işe yarar" dedikten sonra çığlıklarını duydum.

 

Sesleri ve bağırışları duymayıp odaya girdiğim de büyük bir kahkaha attım, karanın yüz ifadesi o kadar komikti ki gülmemi bastıramıyordum. Karan eğer beni biraz tanıdı ise yalandan ona trip attığımı anlardı, ayakta daha fazla beklemedim ve kendimi sırt üstü yatağa attığım da kapı açıldı ve Karan içeri girdi.

 

Karan içeri girdiğin de yataktan doğruldum, Karan ise yanıma gelip oturduktan sonra elimi tuttu " benim güzel karım yalandan trip atma olayını da iyi beceriyormuş" dediğinde güldüm " evet ben yaparım" dedim. Karan ise elinin içinde ki elimi kaldırdı ve avuç içime öpücük bıraktıktan sonra beni kendine çekti ve sarıldı.

 

Karan kollarını belime dolandığın da bende kollarımı beline doladım, Karan saçlarıma öpücük bırakıp " kokun huzur, Bakışların yaşam, nefesinin ise ömrüme ömür katıyor güzelim" dediğinde " kalbin sanki dünyada duyulmamış en güzel melodi, kokun ise huzur bulduğum, kolların ise dünyanın en güvenli yer, Karan sen benim geç kalmış evimsin" Karan başımın üzerine tekrar öpücük bıraktıktan sonra " beni bir gün göre bileceğini tahmin etmeden yaşadım Kadem yada aşkımı, ben hep seni ta en derinimde yaşadım. Herkes bana kendini beğenmiş kimseye bakmaz burnu hava da ağadan, iş insanından sanıyordu ama seni bilmiyorlardı" nefes alıp verdi " beni nasıl bildikleri umurum da değil, ben onlar için burnu havada biri olayım Kadem. Ben bir tek senin önünde diz çökerim bir tek sana yenilirim, sen bir tek bana iyi gelmedin sen benim hayatıma iyi geldin " dediğinde karana kollarımı daha sıkı sardım.

 

Korkuyordum ona bir şey olacak diye, korkuyordum bir daha onun kokusunu alamayacağım diye.

 

Karan başımın üzerine öpücük kondurup" şuan sana sarılıp kokun ile uyumak istiyorum " dediğinde gülümsedim ve kollarının arasından çıktım, elim ile yan tarafıma yatağa vurdum" gel o zaman uyuyalım " demem üzere Karan gülümsedi ve ayakkabılarını çıkarıp yatağa girdi.

 

Yatağa girdiğin de sırtını yatağın başlığına dayadıktan sonra kollarını bana açtı, karanı bekletmeyip hızla kollarının arasına girdim ve başımı göğüsüne koydum. Kalp atışları yine huzur veriyordu her zaman ki gibi, Karan başıma tekrar öpücük bıraktıktan sonra bir eli ile saçlarım ile oynamaya başladı.

 

İkimiz de bir daha konuşmadık, ben onun kalp atışlarını dinledim o ise kokumu içine çekti. Bir süre sonra uyku yavaş yavaş bedenimi ele geçirmeye başladığın da karana

" sonsuz sevgilim" dedim Karan hafif derin bir nefes alıp verdi

" sonsuz sevdam" dediğinde daha fazla uykuya direnmeyip karanın kalp atışları eşliğinde de kendimi uykunun kollarına bıraktım.

 

Uykumdan tekrar sıçrar halde uyanmam ile karanda uyandı ve yatakta doğruldu " yavrum ne oldu" diye sordu uykulu bir ses tonu ile, karana baktım. Saçı dağılmış gözleri uykudan dolayı şişmişti.

 

" Karan ben bir rüya gördüm" dediğim " ne rüyası" diye sordu, karana rüyamı tam anlatacağım sırada " abi, yenge yemek hazır" diyen Sametin sesi ile sustum. Karan bana bakıp rahatlatmak için iki elinide yanağıma koydu " bak her ne gördün ise çok düşünme güzelim, genelde rüyaların tersi çıkar. Böyle yaparak kendini yorarsın düşünme çok fazla rüyanı tamam mı?" dediğinde karanı rahatlatmak için başımı salladım.

 

Karan gülümse di ve yanağıma bir öpücük bıraktıktan sonra yataktan kalktı" hadi inelim aşağıya çünkü kurt gibi acıktım " dedikten sonra yüzüne arsız bir ifade takınıp" yoksa seni yiyeceğim " güldüm

" aman lütfen kocam ben yaşamak istiyorum " karan söylediğime güldükten sonra" o zaman hadi gidelim "

 

Karanı bekletmeyip yataktan çıktım ve lavaboya gittim, elimi yüzümü yıkayıp odaya geri döndükten sonra Karan elimi tuttu ve odadan dışarı çıktık. Karan ile aşağıya indiğimiz de Samet " abi kurt gibi acıktım " dediğinde güldüm " sizin ailede galiba kurt gibi acıkmak normal" dedim

 

Karan " evet öyle hele tahir kurt gibi acıktım der ise masada bir şey bırakmaz, çocukta mide yok çocukta işkembe var" dedikten sonra Samete baktı " sahi tahir nerede Samet" diye sordu. Samet elinde ki ekmekten bir ısırık aldıktan sonra " dışarı da kaldı abi" dediğinde Karan telaşla " Samet tahir nerede "

 

Karanın bu anlamsız telaşına şaşırmadan edemedim, Samette benim gibi şaşkınlıkla abisine bakar iken "dışarı da kalmıştı abi dedim ya" dediğinde dışarıdan iki el silah sesi duyuldu.

 

Ardıdan ise tahirin acı içinde çığlığı....

 

 

🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍

 

 

Ay ay nasıl buldunuz bölümü inşallah beğenmişsinizdir 😌 sizce tahire ne oldu dersiniz??

 

Ve sonra olarak inşallah iyisinizdir canlarım benim 🥰 diğer bölümde görüşmek üzere kendinize cici bakın balımlar hepinize kucak dolusu sevgiler gönderiyorum 😍

 

 

 

 

 

Loading...
0%