Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1 Ahu gözler

@sevda.h

 

​​​​Keyifli okumalar.

 

Ve bir çift göze aşık olursun, diğer bütün gözlere kör...

 

Kardeşinin sesiyle kaldırdı kafasını incelediği dosyadan genç adam. Anlaşılan kardeşi yine boş durmamış sosyal medyadan bulduğu bilmem kaçıncı aşkını dillendiriyordu. Elindeki kalemi fırlattı kafasına doğru.

 

Has siktir...diyerek kafasına tuttu Fırat.

 

Lan kırarım o çeneni' diye söylendi Afran.

 

Ağabey ya şurda manitamız ile iki laf edelim dedik onuda çok gördün.

 

Lan eşek herif ben bu dosyayı toplantıya yetiştirelim diye kıçımı yırtıyorum. Sen keyfine düşmüş kız peşindesin.

 

Sitem etti Afran. İran'lılar ile yapılacak bir hafta sonraki toplantı çok önemliydi. Kaç gündür ihale üstünde çalışıyorlar şirkette sabahlıyorlardı. Eve uğradıkları yoktu! Zira bu ihaleyi alırlarsa şirketleri yüzde otuz daha büyüyecekti. Şükür şimdide işleri gayet iyi şirketleri holding olma yolunda ilerliyordu hatta kendisi Türkiye'nin ileri gelen iş adamları listesinde ilk 5'deydi ama Afran Barzan hep daha çok çalışmak daha çok başarılı olmak isterdi.

 

Aşk olsun ağabey ben çalışmıyormuşum gibi konuşma lütfen. Bende en az senin kadar istiyorum bu ihaleyi almayı ve ne kadar çabaladığımıda sen görüyorsun. Bu ihaleyi alırsak hem ailemizin geleceği hemde aşiretimiz daha güçleneceği düşünerek çok çabalıyorum biliyorsun.

 

Doğru ya birde aşiretleri vardı değil mi? Hemde bu aşiretin ağasıda ta kendisiydi. 3 sene önce babasının vefatından sonra hiç istemesede aşiret liderliği kendisine devir edilmiş ve Barzan aşiretinin ağası olmuştu. Afran Barzan hem iş hayatında hem aşiret işlerinde önemli konumdaydı. Başı ağrımaya başlamıştı artık. Biraz dinlenme iyi gelecekti ikisinede.

 

Alırız. İnşallah bremin alırız.

 

Hee şöyle Afran Barzan'a yakışır konuş ağabey. Alacağız tabi. Zaten Barzan'lardan bir uçan bir kaçan. Değilm mi?

 

Güldü Afran kardeşinin sözlerine. Kafasını iki yana salladı sen iflah olmazsın manasında.

 

Hadi kalk çıkalım hava alalım biraz hemde bir yemek yeriz orda konuşuruz toplantı detaylarını.

 

Hala toplantı diyorsun ağabey ya. Şu iş bitsin ikimizde kafadan izin yapacaz Hee. Valla gidecez Maldivlere 1 hafta tatil yapacaz.

 

Ensesine tokadı geçirdi en son Afran. Karşısındaki eşek kadar olmuş adam 25 değil sanki 5 yaşında yaramaz bir çocuktu.

 

O sırada Cihan konağın da büyük bir sevinç vardı. En büyük oğulları Mirza baba olmuştu. Bugün ise karısı ve kızı hastaneden taburcu oluyordu.

 

Kız Ceylan. Neredesin gözü çıkmayasıca? Gel kız buraya.

 

Mihra hanım sabahtan beri işleri yetiştirme derdinde stresten ne yaptığını bilmiyordu. Sürekli çalışanlara iş buyuruyor sonrada yapamadınız diye azarlıyordu. Gerçi her gün böyleydi. Hiç merhametli bir hanımağa değildi. Aksine elindeki gücü sonuna kadar kullanır her kesi küçümserdi. Yengesinin seslenmesiyle fırladı temizliğini yeni bitirdiği odadan Ceylan. Sabahtan beri hiç durmamış tüm evi tek başına temizlemiş birde üstüne elin hızlı değil diye azar yemişti. Allah aşkina koca konaği tek başına en fazla kaç saatte temizleyip bitire bilirdi? Merdivenlerden koşar adım indi. Allahtan giydiği elbise diz altındaydı da ayağina takılıp düşmedi. Yengesi elini beline koymuş göz çanakları öfkeden kızarmışti. Allah bilir yine hangi olur olmadık şeye sinirlenmişti bu kadın.

 

Buyur yenge. Dedi Elinide gelişi güzel elbisesine silerken. Mihra hanım tepeden bir bakış attı kıza. Güzeldi. Hemde çok güzeldi. Kalbinin güzelliği yüzune vurmuş derecede güzel bir kızdı Ceylan ama bir türlü sevemiyordu bu kızı. Anası o daha bebekken ölmüş babasıda kan davası uğruna öldürülmüştu Ceylan'ın. Daha 7 yaşındayken amcası yani Mihra hanımın kocazi Hozan ağa sahib çıkmıştı yetim yavruya. Evine getirmiş karısına Ceylan'a analık babalık yapacaz demişti. Kendisi babalık yapmıştı ama karısı hiç analık yapmamış, hatta hep onu hör görmüş bir hizmetçi gibi büyütmüştu evinde.

 

Git giyin çarşıya inecez birlikte.

 

Yengesinin lafıyla heyecanlandı Ceylan. Hiç öyle kolay kolay dışarı çıkarmadı yengesi onu. Öyle ayda bir amca kızı Berfin ile "Berfine ders kitabı alacaği" diye çıkarlardı bir kaç saatliğne ama zar zor izin alırlardı.

 

Çarşıda ne yapacaz yenge?

 

Mirza aradı. Karısı bebenin odasını süslememizi istiyormuş. Erkek doğurdu sanki de bizden bunları istiyor. Neyse ne. Mirza tembihledi odayı süsleyecez. Ben anlamam o işlerden seninle gidelim sen alırsın bir şeyler gelir yaparız odayı.

 

Hızla başini salladı olur anlamında. Koşarak odasına gitti tabi hemen geliyorum demeyide ihmal etmedi. Hızlıca üzerine boydan mavi çiçekli elbisesini giydi. Makyaj falan yapmazdı zaten yengesi izin vermezdi. Sade bir sürme çekti gözlerine. Saçlarınıda gelişi güzel salık bıraktı. Acele ile çıktı avluya. Yengesini kızdırmak istemedi. Yoksa fikrinden vaz geçer götürmezdi kendisini çarşıya. Mihra hanım korumalardan birime arabayı hazırlamasını emr ettikten sonra çıktılar çarşıya doğru.

 

Barzan kardeşler öğle yemeklerini yedikten sonra şirkete geçecekleri sırada anneleri Gülnaz hanım aramış "kuyumcu Halil'e bir emanet bıraktım onu alın gelin " diye söylemişti oğullarına. Zaten çarşıya yakın olan kardeşler analarını kırmamış beraber kuyumcuya girmişlerdi. Kuyumcu onların emanetini hazırlarken Fırat çok meraklısıymış gibi altınlar bakıyor, Afran sigara içmek için dışarı çıkıyordu. İşte ne olduysa o sırada oldu. Afran tam kapıdan adım atmışken birisi ile çarpıştı. Bunalmıştı artık bu oyunlardan. İlk değildi bu. Bazen kendini Afrana göstermek isteyen kızlar gelir bilerek ona çarpar sonrada tanışmak isterlerdi ama Afran hiç oralı olmak istemezdi. Yine öyle bir gün diye geçirdi içinden. Sıkıntı ile kaldırdı kafasını ve nutku tutuldu bir an. Zaman kavramını yitirdi, dünya durdu sanki Afran Ağa için. Sadece karşısındaki kıza odaklanmış saniyeler içerisinde yüzünün her zerresini ezberler gibi incelenmişti. Aklını kaçıracak gibi olmuştu. Bu ne güzelliktir Yarabbim diye düşündü bir an. Ama karşısındaki kız kendisine hiç oralı olmamış aceleci bir tavır ile özür dileyerek koşarak gitmişti hemen. Ayrıca bir korku vardı güzelim gözlerinde. Arkasından baka kaldı öylece. Nutku tutuldu o ahu gözler karşısında. Ne demişti sabah kardeşi Fırat

 

Bir çift ahu göze aşık olursun, diğer bütün gözlere kör!

 

Ve Afran Barzan Ceylan Cihanlı hikayesi burda başlamıştı...

 

 

Yazım hatalarım olduysa affola.

 

 

 

 

Loading...
0%