Yeni Üyelik
15.
Bölüm

Aşkım

@sevda.h

keyifli okumalar.

Gece boyu ağlayarak sabah eden Ceylan nasıl böyle bir laf söylerdi kendiside inanamıyordu. Bir anlık gaflet ile Afran'a Mihrayı savunmuştu. Olacak işmiydi. Mihra ile Afran kıyaslanmyacak kadar zıtlardı. Dünyanın en kötü insanı unvanını alabilecek kadın Afran'ın tırnağı bile olamazdı. Kaçıncı kez aradığı adamı tekrar aradı ama tek duyduğu ses operatörün "aradığınız numaraya ulaşılmamaktadır" demesiydi. Aklına gelen düşünce ile kalktı ve mutfağa gitti. Bugün Afran'ın gönlünü alacaktı.

Afran ise dünkü tartışmadan sonra eve bile gitmemiş şirkette sabahlamıştı. Gözüne uyku girmemiş kaç sigara bitirmişti saymamıştı. Allah biliyor ya Cihan güzelinin lafları çok zoruna gitmişti. "Sen yoktun onlar vardı" demişti. Tamam kabul aile her şeyden her kesten önemliydi lakin bu kızın kötülüğü için elinden geleni ardına koymayan bir kadın için bu kadar ağır lafı hak etmemişti. Dağılmış üstü başına baktı sabah çalışanları karşısına böyle çıkamazdı. Odasında kendine ait küçük giyinme odasına girib beyaz gömlek lacivert kareli pantolon giydi. Ceket giyince kravat takacak mecali yoktu. Tekrar odasına geçip saate baktı. Sekreterin iş başı saati gelmiş geçiyordu bile. Odasından çıkıp sağ tarafında kalan sekreter masasına göz attığında asistanı Esra elindeki bir kaç dosya ile gözlüklerini takmaya çalışıyordu. Kendisini fark edince hemen toparlanıp "Günaydın Afran Bey ben ajandanızı ve bur kaç imzalanacak dosyayı hazırlayıp odanıza geliyordum." diye artık rutin haline gelmiş konuşmasını yapıyordu. Afran sadece kafasını sallamak ile yetinir odasına girdi. Arkasından açık bıraktığı kapıdan Esra gelirken not aldığı günlük işleri sıralıyordu.

Saat 10 da insan kaynakları müdürümüz İhsan bey ve şirket avukatları ile toplantınız var. Öğleden sonra şantiyeye ziyaretiniz var. Birde bugün kardeşiniz Helin hanımın doğum günü. Hediye göndermemi istermisiniz?

Aklımda. Hediyeyi ben seçiçem. Her zaman ki yerimizde rezervasyon yaptır. Eksiksiz doğum günü partisi istiyorum.

Tabi efendim. Kahvenizi şimdi gönderiyorum. İyi çalışmalar.

Esra çıktıktan sonra dosyalara gömüldü Afran. Kafasını meşgul etmek için en iyi çözüm buydu onun için. Zira Cihan kızının soylediklerini düşünmekten aklını kaçıracak tı. Dosyalar ile kaç saat uğraştı bilmiyordu ama asistanı arayıp telefonda bir şeyler söyleyip onayı aldıktan sonra kapısı bir kaç kere tıklatıldı. İçeriye önce bir kaç adım topuk sesi sonrada Esma hanımın neşeli sesi yankılandı.

Merhaba Afran bey. Rahatsız etmiyorumdur umarım.

Hoş geldiniz Esma hanım. Buyurun oturun lütfen.

Kadını karşısındaki koltuğa buyur eden Afran kendiside tekrar yerine oturarak sohbete başladılar.

Ahmad bey sözleşmede bir kaç madde ekletildiğini söyledi. Bende bir önceki sözleşmeye fesh Edib yenisini hazırlamıştım. Kendisinin vekili olarak imzamı attım. Sizin imzanız için gelmiştim.

Doğrudur. Projeyi Eylül ayında teslim edilmesi gerekiyormuş lakin toplatıda Kasım diye anlaşmıştık. Ahmad bey bir daha iletişime geçerek Eylül ayını isteyince bir seferlik olmak üzere kabul ettim.

Anlayışınız için teşekkür ederiz Afran bey. İnanın çok önemli bir iş olmasaydı, Ahmad bey sizide zor durumda bırakmak istemezdi.

Kafasını sallayan Afran " filtre kahve söylüyorum" diye telefona uzanınca Esma hanım şuh bir kahkaha atarak " unutmamışsınız filtre kahveden başkabir şey içmediğimi" demişti. Parmağındaki yüzüğü fark eden Esma'nın kahkahası yarıda kesilirken boğazını temizleyerek konuştu.

Haberlerde okumuştum Afran Barzan sözlendi diye ama her zamanki gibi yalan haberdir diye inanmamıştım. Yüzük taktığınız göre gerçek habermiş.

Evet haber gerçek. Nişanıda dün yaptık. Düğünde yakın zamanda sizinde bekleriz.

Zoraki Bir gülümseme ile teşekkür eden Esma tam konuşacağı sırada kapı tekrar açılmış içeriye Kıvırcık saçlı güzel girmişti. Kızın kim olduğu merak eden Esma Afran'ın ayağı kalkıp "Ceylan" diye yanına gitmesinden az çok tahmin etmişti kim olduğunu.

Şey... rahatsız etmedim umarım? Ben sana ulaşamayınca yanına gelmek istedim.

Çekingen bir şekilde Afran'ın yüzüne bakan Ceylan şu an karşısında kedi yavrusu gibiydi. Esma'nın yanında kızı üzmek istemediğinden "Gel güzelim" diyerek belinden sarılmıştı. Hiç beklemeden kollarını Afran'ın boynuna dolayan Ceylan boynuna öpücük kondurmuştu. Kendisini öpen kız ile kaskatı kesilen Afran belli etmedi tabiiki. Afran'ın arka tarafındaki koltukta onları izleyen kadına bakan Ceylan bu kadını geçen gün Afran ile fotoğraf paylaşan kadın olduğunu anlaması uzun sürmemişti. Geri çekilib kendisine bariz bir kıskançlık ile bakan kadına yalandan olsada gülümseyen Ceylan Afran'a dönerek " önemli ise ben dışarıda bekleyeyim" diye sorarken şu an Afran ona olur dememesi için Allah'a yalvarıyordu çünkü öyle bir şey olursa Afran'ın katili olacağına emindi. "Benim için önemli olan sadece sensin küçüğüm" diyerek şakağına öpücük konduran Afran'ı daha sonra öpücüklere boğmayı düşündü. O sırada ayağa kalkan sarı çıyan! elini kendisine uzatarak "Merhaba ben Kayyum şirketi avukatı Esma Yılmaz". Kendisini çok önemli insan gibi tanıtan kadının elini sıkan Ceylan "Memnun oldum Bende Afran'ın nişanlısı Ceylan" diye cevapladı. Sohbet biraz devam ettikten sonra ikisinin aşık aşık bakmalarına sinir olan Esma bu manzaraya daha fazla seyirci olmak istemediğinden gitmişti. Odada baş başa kalan ikili biraz sessiz kaldıktan sonra ilk söze başlayan Ceylan oldu.

Afran ben öyle demek istemedim. Lütfen bir dinlesen beni.

Sessiz kalan adam ile devam etti sözlerine

Çok sinirliydin. Ben seni ilk defa böyle sinirli gördüm. Sen öyle bağırarak konuşunca ben ne diyeceğimi bilemedim. İçim başka dilim başka konuştu yoksa tabiiki öyle düşünmüyorum. Sen benim için çok değerlisin.

Kızın ağlamaklı ses tonu ile söyledikleri Afran'ın içine işlerken " Gel buraya" diyerek Ceylan'ı yanına çağırdı. Hiç beklemeden Afran'ın yanına gelib dizlerine oturan Ceylan başını Afran'ın boynuna gömüp ağlayarak konuştu.

Ben hayatımda ilk defa senin yanında kendimi güvende his ettim. Sanki sen varken kimse bana dokunamaz gibi geliyor. Ben babamdan sonra ilk defa bir erkekte merhamet şefkat his ettim. Ben ilk defa kendimi çok değerli his ettim Afran.

Kızın saçlarını okşayan Afran

Sen zaten benim için çok değerlisin Ceylan. Sen benim yanımda hep güvendesin. Sana bir şey olmasına asla izin vermem. Dün gecede sinirlenmem bu yüzden. Senin hakkında kimse ama hiç kimse karar veremez. Senin kılına zarar gelmesini isteyenlerin eceli olurum.

Başını kaldırıp Afran'a bakan Ceylan "affetinmi" diye sordu.

Ulan sen bana böyle bakarken ben nasıl affetmem.

Afran'ın söylediklerine sevinerek dudaklarına öpücük konduran Ceylan geri çekilmek isteyince Afran tarafından engellenmiş opüşmeleri daha derinleşmişti. Afran'ın ensesindeki saçına elini daldıran Ceylan yaşadığı haz ile adamın saçlarını çekti. Dahada haz alan Afran kızın alt dudağını ısırmıştı. İnleyen kızı kucağından indirmeden üçlü koltuğa doğru ilerledi. Sırtı koltuk ile buluşan Ceylan'ın hemen üzerine Afran uzandı. Hiç vakit kayb etmeden tekrar kızın dudaklarına uzanan Afran biraz daha öptükten sonra boynuna indirdi dudaklarını. Saçlarını çekiştirerek "Afran" diye inleyen kıza "hmm" diye cevap verdi adam. Boynu burnunu sürtüp kokusunu içine çekti. Nefes nefese tahrik olmuş boğuk sesi ile konuşan Afran "Ben kendimi durdurmakta zorlanıyorum Ceylan. Durdur beni güzelim". Tam o sırada bir kez daha tıklatılan kapı ile panik yapan Ceylan Afran'ı üstünden iterek kaldırdı. Ayağı kalkan Afran elini kıza doğru uzatırken onuda ayağı kaldırdı. Panik yapan kızın belinden sarılarak dudaklarına öpücük konduran Afran "Sakin ol ben izin vermeden kimse giremez" diye kızı rahatlattı. Saçı başı dağılmış kız odadaki lavaboya giderken kendiside masasına ilerleyib "Gel" komutunu verdi. İçeri giren Fırat normalde olsa ağabeyinin odasına destursuz girerdi lakin içeride yengesi olduğunu bildiği için beklemişti. Kendisine öldürecek gibi bakan ğabeyinin karşısına oturup tam lafa girecekken lavaboda çıkan yengesini görüp "yalnış bir zamanda gelmedim değilmi" diye sorarken utancından yerin dibine giren Ceylan'ın yanakları kızarmıştı. Afran ise hiç keyfini bozmadan arkasına yaslanarak rahat bir şekilde " yalnış malnış geldin işte konuş niye buradasın" cevap verdi. Kahkaha atan Fırat " akşama ne yapıyoruz bizim cadıya" diye sordu. "Ben ayarladım. Sen akşam Helin ile dayemi getirirsin mekana" diye cevap verdi Afran. Ne konuşulduğunu anlamayan Ceylan Afran'a baktı. "Bugün Helin'in doğum günü" diye açıklama yaptı Afran.

Yaa öylemi? Bende telefonda arayıp tebrik ederim o zaman. Keşke daha önce haberim olsaydı. Hediye alırdım böyle kuru kuru nasıl olur.

Öyle düşünme gülüm. Helin küçük şeylere bile mutlu olur. Sen ona iki güzel laf söyle. Ona yeter.

Söylediklerine kendisi bile inanmadı Afran. Helin ve küçük şeyler yanyana gelince ne kadar komik olmuştu böyle. Fırat da "Ya ya kesin öyel" diye sırıtırken "Yengemi sen mi bırakırsın yoksa getirdiğim gibi benmi geri götüreyim". Kardeşine ters ters bakan Afran "daha o konu tartışılmadı. Dökülün bakalım arkamdan nasıl iş çevirdiğinizi" Topu yengesine atan Fırat hemen ayaklanarak "oldu o zaman ağabeyciğim size iyi günler, iyi akşamlar" diyerek kaçmıştı hemen. Ayağı kalkan Afran ile Ceylan ayağı kalkarak hemen kendini savunmaya geçerken "Ya aşkım bak!". Kızın yanına gelen Afran tek kaşını kaldırıp "Aşkım?" diye tekrarladı. Nazlı nazlı "değilmisin" diye soran kızın burnuna öpücük konduran Afran "bu mesele burda kapanmadı. Daha sonra detaylı konuşacağız Aşkım!" diyerek kızı elinden tutup çıkışa yöneldi.

 

 

Ayy sonunda yazabildim. Yoğun geçen bir haftasonu ve bir türlü girş yapamadığım uygulama. Sizdede böylemiydi? Hiç bir şekilde yanıt vermiyordu. Bölüm nasıldı? Ateş bastı burayı. 2 k özel bölüm gelsin mi? Yorumlarda buluşalım. Sağlıcakla kalın ♡

 

Loading...
0%