Sezin, kızıl saçlarını savurup Atlas'a yavru kedi bakışları atarak, "Lütfen, lütfen, lütfen..." Dedi.

"Hayatta olmaz." Diyerek reddetti onu Atlas.

"Nasıl hayatta olmaz ya, hadi ama Atlass?!" Diyerek sitem etti Sezin. Bu rolün ona yakışacağından çok emindi.

"Benim kamera korkum var tamam mı?" Diyerek aniden bir yalan uyduruverdi Atlas.

Sezin, Atlas'ın bu söylediğinin yalan olduğunu biliyordu çünkü o İtalya'da çok ünlüydü.

"Sanki," dedi Sezin omuz silkerek: "İtalya'da alışkın değilsin sen röportaj vermeye?"

Atlas kapana kısıldığımı hissetti ama bozuntuya vermedi.

"Röportaj vermeye alışkınım. Dizi çekmeye değil." Diyerek cevap verdi.

Sezin yüzünü düşürdü.

"Uygun oyuncu bulunamıyor, hem herkes sen ol istiyor." Dedi.

"Ben olmak istemiyorum."

"Sadece deneme çekimi?" Dedi. Sıkılmıştı Sezin.

"Peki, bir kez." Deyip güldü. Yapımcı Emre Bey'e kısaca durumu özetlediğindeyse söylediği tek şey şu oldu: "Hay hay! Tabii ki, yarım saate buradasınız."

Atlas takım elbisesini giydiğinde tepeden tırnağa süzdü.

Genç kadın odasına girip siyah göğüs dekolteli elbisesini giyip tam kapıdan çıkacaktı ki ona çarptı. Aklı o kadar karışıktı ki, onu görmemişti bile.

Genç kadın "Pardon," dediği sırada önünden geçerken Atlas, onu tutup kendine çektiğinde Sezin başını kaldırıp gözlerinin içine bakıp gülümsedi.

"Neden kaçıyorsun benden, kızım?" Dedi Atlas.

Sezin kalbi yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Onunla en ufak temasta bile bunları hissederken kendinden utanmaya başlıyordu. Her zorluğa göğüs gerebilen Sezin Ateş, aşka mı yenilmişti yoksa?

"Hayır." Dedi kendince. O aşık olmamıştı. Bir erkeğe bu kadar çabuk güvenebilir miydi ki? Sanki daha önce kendi kendine, Atlas'a aşık olduğunu itiraf etmemiş gibi bunları düşünüyordu.

"K...Kravatın." deyip sırıttı Sezin. "Yapamamışsın. Beceriksiz Atlas." Deyip dalga geçti.

"Onun için gelmiştim ben de ya." Dedi Atlas. Ah, Sezin bilmiyordu ki Atlas ona temas etmek etmek için, onun yapması için bilerek yapamamıştı.

"Hep yapıyordun." Dedi Sezin.

"Bazen olmayınca olmuyor Sezin." Diye cevap verdi Atlas.

"Endişeli misin?"

"Niçin?"

"Çekim için.''

''Hayır.''

Sezin gülümsedi.

"Yanında duracağım." Derken Atlas'ın kravatını yapıyordu Sezin.

Atlas, Sezin'in nazik dokunuşunu hissettiğinde içten bir tebessümle ona bakarak, "Teşekkür ederim," dedi.

Sezin ise sadece hafifçe gülümsedi ve "Rica ederim," diye cevap verdi.

Yapımcı Ekin Bey'in ofisine doğru yola çıktıklarında, Sezin içinde bir heyecan hissediyordu. Belki de bu deneme çekimi Atlas'ın kariyeri için dönüm noktası olabilirdi.

Sezin, Atlas'ın yanında olmaktan dolayı gurur duyuyordu. Onun kariyerine katkıda bulunabilecek olmanın heyecanını yaşıyordu. Yolda, bir yandan da son detayları gözden geçiriyor, Atlas'ın en iyi şekilde temsil edilmesi için her şeyin yolunda olmasını sağlamaya çalışıyordu. Emre Bey'in setteki temsili ofisine vardıklarında, Atlas için büyük bir fırsatın kapısını çalacaklarına inanıyorlardı.

Emre Bey, Atlas'ın eline verdiği birkaç repliği okumasını istediğinde Atlas okudu:

''Yine de...Senin sevgilin olmaktansa ölmeyi tercih ederim Yaren.'' dedi elindeki kağıda bakarak.

''Sezin sen çık.'' dedi Emre Bey: ''Onunla yalnız kalalım ki odaklansın.''

Sezin tereddütle bir an durdu, sonra Atlas'a bakıp ona güven veren bir gülümsemeyle başını salladı ve odadan çıktı. Atlas, Emre Bey'in isteğini yerine getirmek için Sezin'i izledi ve sonra tekrar kağıda döndü.

Emre Bey, Atlas'ın performansını dikkatlice izledi ve sonra ona dönerek, "Harika, gerçekten inandırıcı bir performans. Seninle çalışmak gerçekten keyifli," dedi.

Emre Bey masasının üzerindeki fotoğraf makinesini çıkardı. ''Şimdi senden bir şey isteyeceğim. Performansını izledim, iyi-hoş. Fakat değerlendirmeye alabilmek için seni setin içinde, senin sette görünüşüne ve Sezin'le birlikte uyumunuza bakmam lazım.''

Atlas gururla gülümsedi ve Sezin'in odadan geri dönmesini beklerken içindeki heyecanı bastırmaya çalıştı. Bu deneme çekimi gerçekten de kariyeri için dönüm noktası olabilirdi ve o bunun farkındaydı. Heyecanla beklediği sonuçların olumlu olmasını umut ediyordu...

''Ne zaman peki?'' dedi Atlas tebessümle.

Emre Bey saate baktı: ''15 dakika sonra.''

*****

Atlas, temsili karavan ofisten çıktığında derin bir nefes alım kurulma aşamasındaki sete bakıp derin bir nefes aldı. Ayrıca Sezin'i aradı gözleriyle ama göremedi.

Orada olmadığını fark edince biraz endişelendi. Belki de onun da deneme çekiminde yanında olup ona destek vereceğini düşünmüştü. Ama şimdi tek başına sette olmanın verdiği biraz gerginlikle başa çıkmalıydı. Emre Bey'in verdiği süreye kadar hazırlıklarını tamamlamak için hızla hareket etti ve kendini en iyi şekilde göstermek için motive etmeye çalıştı. Heyecanı ve gerginliği arasında denge kurmaya çalışarak kendi performansına odaklandı. Sonuçta, bu deneme çekimi onun kariyeri için büyük bir fırsattı ve o bunun hakkını verecekti.

Son saniyeye kadar Sezin'i görmeyi bekleyen Atlas, dakikası dolduğunda dahi Sezin'i göremedi.

Emre Bey ve birçok kişi Atlas'ın etrafında toplanmıştı, bazıları onu fotoğraf bile çekiyordu.

Emre Bey direktif verdi: ''Atlas, sözünü söyle ve aşık gibi gülümse.''

''Niye öyle bakıyorsun sen?'' dedi Atlas, Sezin'in yerini doldurmak için karşısında duran kıza, rol gereği. Yüzünde ukala bir tavır vardı.

''Siz gelmeseydiniz eğer, ben hanımefendiyle konuşup halledecektim zaten.'' dedi kız.

Atlas gülümsedi.

Emre Bey ise Atlas gülümsediğinde ''Kestik!'' diye bağırdı.

''Bir problem mi var?'' dedi Atlas.

''Hayır. Sadece gülüşün yapmacık oldu. ''3...2...1...En baştan. Kayıt.''

Atlas ikinci kez aynı repliği söyledi: ''Niye öyle bakıyorsun sen?''

Kız gözlerini devirdi: ''Siz gelmeseydiniz eğer, ben hanımefendiyle konuşup halledecektim zaten.'' dediği sırada Sezin, Atlas'ın karşısındaki kızın arkasında görününce Atlas ona bakarak gülümsedi.

''İşte bu!'' dedi Emre. ''Bunu istiyordum. Kestik!''

Atlas ürperdi. Sezin ona koşarak sarıldığında onu kollarına alarak olduğu yerde döndürdü: ''Çok iyiydin sevgilim.'' dedi Sezin.

''Senin kadar olamam sevgilim.'' deyip göz kırptı Atlas.

Sezin güldü ve şakacı bir şekilde Atlas'ı dürttü. Gülümseyerek "Mütevazı olmayı bırak, orada muhteşemdin" dedi. Atlas ona sıkıca sarıldı ve fısıldadı.

"Sen yanımda olmasaydın bunu yapamazdım."

''Eminim yapardın.''

''Tamam vıcıklaşmayın.'' Dedi Emre.

''Yarın geliyorsunuz, çekimler başlıyor!'' deyip klasik el çırpma hareketini yaptı.