Yeni Üyelik
51.
Bölüm

50.Bölüm

@sevipgidenbirisiii

Arkadaşlar merhaba, size bir konuda destek istemek için geldim. Watpadd gibi birçok kitap okuma uygulamaları var biliyorsunuz ki. Onlardan biri de Çizgi studyo. Duyduğunuzu düşünüyorum.

 

O uygulamayı indirerek de Arkadaşımın abisi texting kitabımın bütün bölümlerini açabikir misiniz?

 

Okunma sayılarını arttırmaya çalışıyorum. Bana destek olursanız ve beni sevindirirseniz çok mutlu olurum. Bütün bölümleri açmalısınız.

 

 

 

Uygulama bu.

 

 

 

Benim hesabım da bu. Bütün bölümleri açanlar dmden açtım desin. Beni seven okuyucularımın yapacağını düşünüyorum.

 

 

 

 

 

 

Nazlının Ağzından

 

Alazla o mesajlaşmanın üzerinden tam beş saat geçmişti. Hala ne mesaj atan vardı ne de arayan. Abim dışarıdan gelir gelmez direkt uyumuştu. Hal böyle olunca can sıkıntısından ne yapacağımı şaşırmıştım.

 

Biraz daha bekleyecektim. Alaz mesaj atmazsa ben ona mesaj atacaktım.

 

Aradan ne kadar vakit geçti bilmiyordum. Uykuya dalmak üzereydim. Telefonuma aniden bildirim geldi. Yerimden sıçrayıp kalktım. Mesaj Alazdan gelmişti.

 

Telefonu açtım ve gelen mesaja baktım. Abime çaktırmadan balkona çıkmamı söylüyordu. Abimin saatlerdir uyuduğundan haberi yoktu. Alazın haberi olsaydı şimdiye çoktan beni çağırmıştı.

 

Hava soğuktu. Her ihtimale karşın üzerime bir hırka geçirdim. Evde olacaktık. Yine de her ihtimali düşünmek gerekliydi.

 

Balkona çıktığımda her yer kapkaranlıktı. Balkonun lambası patlaktı. Önümü dahi göremiyordum.

 

Karşıya nasıl geçicektim?

 

Hemen cebimden telefonu çıkardım ve el fenerini açtım. Şimdi az da olsa ışık geliyordu. Karşıyı net olarak görebiliyordum.

 

Alaz ellerini açmış, karşıda beni bekliyordu. Ah kıyamam! Umarım beni taşıyabilirdi.

 

Ellerimi balkon demirliklerine attım. Balkonlarımız birleşik olduğundan geçmek çocuk oyuncağıydı. Bir bacağımı karşı balkona attım, diğer bacağımı da geçirdikten sonra rahat bir nefes verdim.

 

Alazsa suratıma bön bön bakıyordu. Her an gülmekten yerlere yatabilirdim. Alaz balkonun yanı başında beklediği için geçer geçmez ayağım ayağına takıldı. Birlikte yeri boylayıverdik.

 

Alaz üstüme düştü. Sanırım kaburgalarım kırılmıştı. Alazın cüssesi yüzünden hiçbir şey hissedemiyordum.

 

"Canın acıyor mu?"

 

"Şu an iyiyim ama üzerimden kalkmadığın her dakika daha kötü oluyorum."

 

Sonunda kalkabilmişti. Elini kalkmam için bana uzattı. Tuttum ve hızlıca kalktım.

 

Ah üzümlü kekim! Ne kadar da düşünceli ve nazikti. Benle ilişkiye başlamadan önce hödük ve kaba biriydi. Yavaş yavaş yontmaya başlamıştım. Gayette işe yarıyordu.

 

Alaz beni beklemeden balkon kapısını açıp içeri girmişti. Alazın odası, krem tonlarında bir bazası, kahverengi renginde bir dolabından ibaretti. Odası aynı zamanda mutfağa açılıyordu.

 

Odada olmadığına göre kesin bize kahve yapmak için mutfağa girmişti. Bu adam benimle ilgili her şeyi hemen hemen öğrenmişti. Yalnız kendine sıra gelince içine kapanıyordu. Alazla ilgili çok az şey biliyordum.

 

Kahveyi orta şekerli içtiğimi biliyordu. Bende onun kahveyi salt acı sevdiğini biliyordum.

 

Her ne kadar kahve yaptığında şekerli bir şekilde içelim ağzımız tatlansın desem de ikna edemiyordum. Adam dediğim dedik, çaldığım düdüktü. Kahveyi nasıl içtiğimi bile sormuyordu.

 

Mutfak tezgahına oturdum ve dikkatli bir şekilde onu izlemeye başladım. Ben bakmaya başlayınca muzip muzip alttan alta gülümsüyordu. Bana hissettirmese de arada gerildiğini biliyordum.

 

Simsiyah saçları camdan gelen rüzgarla iyice havaya kalkmıştı. Her ne kadar düzeltmeye çalışsa da yine aynısı oluyordu.

 

Yanına yaklaştım ve yukarı doğru kalkan saçlarını düzelttim.Fazla yakınlaşmıştım. Her an öpüşme ihtimalimiz vardı. Dudaklarımız birbirine değiyordu.

 

Akaz buna pek de aldırış ediyor gibi durmuyordu. O, şu anda tamamen kahveye odaklanmıştı.İlk adımı her zaman ben atıyordum. Yine ben atacak gibi görünüyordum.

 

Alazın ceketinden tuttum ve kendime çektim. Kahveyi düşünecek durumda değildim. Dudaklarımızı birleştirdim ve tutkulu bir öpüşmenin fitilini ateşledim. Alazın eli bir belimde bir kalçamda dolaşıp duruyordu.

 

Adam bana dokunmadan rahat duramıyordu. Temas bağımlısı olup çıkmıştı yahu. Cezvedeki kahve taşınca aniden yerimizde sıçradık. Kahve yere dökülmüştü.

 

Olacak iş değildi. Alaz bana dönüp kızgın kızgın bakınca suç bende değil diyerek elimi kaldırdım ve dudaklarımı gösterdim. Haylaz haylaz gülümsedim.

 

Kahveyi taşırttığımdan bana sinir olmuştu. Bunu mimiklerinden anlamak zor değildi.

 

Yere dökülen kahveyi temizledi. Dolaptan iki kupa çıkardı ve cezvedeki kahveyi koydu. Kupaları aldı ve başıyla balkonu gösterdi.

 

Anlaşılan balkonda oturacaktık. Balkona çıktığımızda serin bir hava bizi karşıladı. Sandalyelere oturduk. Alaz kupaların birini bana verdi. Bir süre sukunetle manzarayı izledik. Aramızda konuşulmayan ufak tefek şeyler kalmıştı.

 

Alaz kahvesini tabureye bıraktı ve bana döndü:

 

"Ben görevden geldiğimde abine de artık durumu izah edelim. Daha fazla uzatmayalım. Bizde muradımıza erelim ."

 

"Buraz daha gizli tutma taraftarıyım aslında ben. Ama yine de sen öyle düşündüysen söyleyelim. Elimize ne geçer ki?"

 

Her zaman beni kendinden ön planda tutmasından nefret ediyordum. Kendisini ve olacakları hiç düşünmüyordu. Sevgili olduğumuzu ne kadar geç söylersek o kadar iyiydi. Bu adam hep dikine dikine gidiyordu.

 

Abim ilişkimizi öğrenince Alaza kafa göz dalacaktı. Hatta belkide bizi bir daha görüştürmeyecekti. Bir süre ilişkiyi gizli tutmak ikimizinde yararınaydı. Alaz hiç söz dinlemiyordu.

 

Düşüncelere dalmışken bizim balkonda bir gölge gördüm. Biri sigara içiyordu. Abim olma ihtimali sıfırdı. Çünkü abim mışıl mışıl uyuyordu.

 

Sabaha kadar kalkması imkansızdı. Başını kaldırdı.

 

Bir de ne göreyim! Sigara içen abimdi.

 

Alaza döndüm ve karşıyı gösterdim. Her an bizi böyle gôrebilirdi. Verdiğimiz ilaç etki etmemişti.Sanki hissetmiş gibi gözlerini buraya dikti.

 

Hemen aşağı eğildim. Şu an sadece Alazı görüyordu.

 

Kılpayı atlatmıştık.

 

 

 

 

50. bölümde sizlerle birlikte. Beni sevenler beğensin ve yorum yapsın. Hayalet okuyucular gitsin ve geri gelmesin mümkünse.

Loading...
0%