Nazlının Ağzından

Selinin dediklerine ilk başta inanamasamda çok ciddi görünüyordu. Abime baya baya aşık olmuştu.

Hem de hiç aşık olunmaması gereken biriydi. Abim Selini üzer ve arkasına dönüp bile bakmazdı.

Can yakmayı her ne kadar abim sevmese de, bu ilişkisi çok yıpratmıştı.Kimseye ne güveni ne de tahammülü kalmıştı.

Selin abimin yaralarını sarabilir, iyileştirebilirdi. Abim buna izin verirse ikisinin de çok güzel bir ilişkisi olabilirdi.

"Selin sen hiç aşık olunmaması gereken kişiye aşık olmuşsun be kızım. Dünyada başka erkek mi yoktu da bula bula benim abimi buldun?"

"Piyasada senin abin vardı.Ben keyfiyen gidip abine aşık olmadım.Bana bakacağını da pek sanmıyorum zaten."

" Abim biliyorsun ki şu an yeni bir ilişkiden çıktı. En önemlisi de aldatıldı. Ciddi bir travma geçirdi.Yaşadıkları öyle hafife alınacak cinsten değil."

"Abinin yaşadıklarına ben hiçbir zaman kolay demedim ki zaten. Ben aynı durumu yaşamış olsaydım mesela büyük ihtimalle yatak döşek yatıyor olurdum.Yastan çıkamaz salya sümük ağlardım."

"Abartma istersen Selim. Sen daha çok o kişiyi aldattığına pişman edersin bence."

"Beni aldatma ihtimali olabilir mi sence?"

Selinin şaklabanlıklarına hayrandım.Beni güldürmeyi başaran nadir insanlardan biriydi.

Her seferinde komiklik yapmayı başarıyordu. Yine o anlardan birini yaşıyorduk. Bu dediğine gülümsedim.

" Ah, Selin sen akıllanmazsın kızım. Ben sana boşuna anlatıyorum galiba."

Selin asla akıllanmazdı. Bu kızı bir tek ben anlıyordum. Benden başkasının da anlama ihtimali yoktu.

Çok vakit kaybetmiştim. Selinle neredeyse bir saate yakındır aralıksız konuşuyorduk.

Biliyordum, bu kız beni bir saat daha çok rahat tutardı. Ama artık telefonu kapatmam lazımdı.

Alaz iki saat sonra göreve gidecekti. Hazırlanmam gerekiyordu.Ona güzel ve şık görünmeliydim.

"Selin abin birazdan göreve gidecek. Hazırlanmam lazım ve onu geçireceğim.

Abime görünmemem gerek.Oyalar mısın?"

"Anladım ben seni. Kapat telefonu. Oyalarım ben abini. Dert etme."

Ah, işte biricik arkadaşım! Beni idare etmeyi iyi biliyordu. Alazı gitmeden görebilmem için Selinin abimi oyalaması şarttı. Aksi takdirde beni Alazla görmesi hiç iyi olmazdı.

Hızlı bir şekilde duş aldım ve bornozumu giyip odaya girdim. Kahverengi saçlarımı düzleştirdim. Kırmızı dizlerimin üstünde bir elbise giyerek hızlıca hafif bir makyaj yaptım.

Artık hazırdım.Dışarı çıkmaya hazırlandığım vakitte Alaz beni aradı. Tam vaktinde hazırlanmıştım. Gönül rahatlığıyla çıkabilirdim.

Abimde dış kapının orada bekliyordu. Anlaşılan otogara birlikte gidecektik.

"Kızım ne bu süslülük? Alt tarafı Alazı geçirecegiz? Görende seni Alaza süslendi sanacak."

Abim Alaza süslendiğimi öğrendeydi beni yerin dibine sokardı. Neyse ki benim Alaz için süslendiğimi bilmiyordu. Çaktırmamak en iyisiydi.

Abime laf etmeden dışarı çıktım. Alaz da arabanın önünde oturuyordu.Yavaşça yanına yaklaştım ve sarıldım.

Arabaya bindik ve yola koyulduk. Arabada Selin de vardı. Alazı göz kontağına aldım ve göz kırptım. Benim bakmamı bekliyormuş gibi sırıttı.

Bakalım otogarda herkesin içinde de sarıldığımda böyle sırıtabilecek miydi?

Ah pardon onu dudağından öptüğümde...

Yeni bölüm geldi. Lütfen bölümü beğenin be yorum yapın ya.