Nazlının Ağzından

Ender sayesinde mesaj çoktan Alaza gitmişti. Yetişememiş ve engel olamamıştım. Alaz Enderin yarı çıplak halini gördüğü daha ilk anda beni aramaya başlamıştı. Bir önceki mevzuyu açıklamada sıkıntı ve sorun yaşamamıştım. Bir bir hepsini söylemiştim.

Şimdi telefonu açmaya cesaretim yoktu. Ender aramızı düzeltmeye çalışırken her şeyi eline yüzüne bulaştırmış ve daha da kötü bir hale getirmişti. Şu anda telefonu açmaktan başka şansım yoktu. Alazla yüzleşmeliydim.

Ben hiçbir şey yapmama rağmen yine de kendimi kötü hissediyordum. Her an ağlayabilirdim ve en son istediğim şey Enderin yanında ağlamaktı.

Ben bu son yaptığından sonra Endere olan güvenimi kaybetmiştim. Son zamanlarda arkadaşlarımdan sürekli darbe yiyordum. Dayanmam bile son derece zorken ben ayakta dimdik bir şekilde durabiliyordum.

Alaza her şeyi anlatabilirdim de son yaptıklarım hafife alınacak şeyler değildi. Hatamı az önce anlamıştım. Enderi şu anda evimden kovsam ayıp olurdu. Alaz bir iki güne kadar zaten buraya damlardı. Normalde görevde birkaç gün durması gerekiyordu.

Alazı çok iyi tanıyorsam eğer yarın buraya bana hesap sormaya gelecekti. Enderi görünce daha da sinirlenecekti. Biz yine bu olaydan ötürü kavga edecektik.

Alaz tarafından kıskanılmayalı uzun zaman oluyordu.Biraz entrika fena olmazdı. Yalnız Alazdan kurtuluş yoktu, azap vardı.

Telefon susmak bilmiyordu.Alaz hala telefonu çaldırmakta ısrarcıydı. Açmaktan başka çarem kalmamıştı. Yine her zamanki gibi azar yiyecektim.

"Nazlı bana o son attığın fotoğrafta neyin nesi?"

"Sana da selam Alazcım."

"Selam faslını geç. Sorumun cevabını alamadım. Selin bana sende bir arkadaşının kaldığını söylüyordu. O arkadaşın erkek miydi?"

Alaz anlaşılan benden ayrı kaldığı süreçte başkalarından haberimi alıyordu. Beni aramamasından haberi kimden aldığı belliydi aslında. Selin benle konuştuğu her şeyi abisine yetiştiriyordu.

Seline de kızamıyordum. Kızmaya da hakkım yoktu. Bende olsaydım aynı şeyleri yapardım.

Bu yüzden Selini anlıyordum ve anlayış gösteriyordum.

Alaz iyice dolmuştu ve çatacak yer arıyordu. O şansı da bendan yana kullanmak istiyordu.

Ender de Alazın dediklerini duymak için kulağımın dibine kadar geldi. Telefonu elimden almaya çalıştı. Yine bildiğini okuyacaktı.

O hatayı bir kez yaptım. Bir daha asla yapmazdım. Telefonu hızla sağ tarafıma alarak kulağıma tuttum. Alaz kendi kendine bir şeyler mırıldanıyordu, duyamıyordum.

Daha dikkatli bir şekilde dinledim.

"Ah, Nazlı yaktın başımı kızım. Önceden böyle bir derdim yoktu. Şimdi burada acaba ne yapıyor demekten kafayı yiyorum. Benden ayrılman da bana çok koydu."

Kendi mırıldanmalarını duymuyordu. Ben Alazın söylediklerini duydum ve Enderi evime aldığıma bir kez daha pişman oldum.

Seven erkek her yerde kendini belli ediyordu. Alazın da beni delicesine sevdiği apaçık ortadaydı. Kalbimi yerle yeksan eden bir adam varsa o da Alazdan başkası olamazdı. Öyle o denli duygularım yoğundu.

Alazı çok bekletmiştim. Artık dediklerine bir cevap vermem gerekiyordu. Telefon başında beklemekten her an uyuyabilirdi. Beklemekten ağaç olmuştu.

"Alaz evet benim çocukluk arkadaşım olan Ender başka bir şehirden ziyaretime gelmiş. Erkek olmasında bir mahsur mu var?"

" Sorun senin erkek arkadaşının ziyaret ediyor olması değil. Sorun ne biliyor musun? Enderin sende kalıyor olmasına senin izin veriyor oluşun beni sinir ediyor. Ender en kötü kendine bir ev tutabilir ya da otelde kalabilir. Ama en son kalacağı yer senin yanın olmalı. Normalde burada bir hafta daha kalmam gerekiyor. Ben sinirimden duramadığımdan en yakın tarihe bilet aldım."

Sesinden anlaşıldığı üzere Enderin bende kalıyor oluşu Alazı kızdırmış ve sinirlendirmişti. Alazdan bu tepkiyi zaten beklediğimden sessiz kaldım.Konuşmasına devam etti.

" Yarın ben yanına geliyorum. Ben gelene kadar Enderi evden göndermiş ol. Arkadaşının zarar görmesini istemiyorsan bir an önce gönder. Yoksa ben geldiğimde elimden bir kazanın çıkmayacağına söz veremem."

" Pardon da buna karışma hakkın yok. Sen şu anda benim sevgilim değilsin. Biz senle bir hafta önce ayrıldık.Endere git diyemem kolay kolay. O benim en yakın arkadaşlarımdan biri."

"Lan, pezevenk gelmiş bana boxer' lı fotoğrafını atıyor. Sende buna müsade ediyorsun. Sıçarım böyle işe. Yok öyle yağma. Hesap sormadan duramam ben."

" Enderin kötü bir niyeti yok. Bizi barıştırmak istemiş. O yüzden de böyle bir oyun oynamak istemiş. Ben Selinle dışarı çıkmıştım. Telefonu evde unutmuşum. Geldiğimde tama sana öyle mesaj atmış. Engel olamadım."

"Enderle aynı odada uyumayacaksın. Oturma odasında uyu. Ben geldiğimde sıra dayağına çekeceğim o çocuğu merak etme. Sakın fazla yaklaşma ona."

Alaz iyice parayonaklaşmıştı. Daha fazla saçmalamasına müsade etmeden telefonu suratına kapattım.

Yeni bölüm geldi. Nasıl gidiyor sizce?

Bol bol yorum yapın lütfennnn.