Yeni Üyelik
75.
Bölüm

72.Bölüm

@sevipgidenbirisiii

Arkadaşlar kitabımı oylar mısınız?

 

Biliyorsunuz ki yavaş yavaş finale yaklaşıyoruz. Seksenli bölümlerin sonunda final yapacağız.

 

Kitap hakkında ne düşünüyorsunuz?

 

Arkadaşımın abisi ve üvey abim kitapları yazacağım .Birde orijinal ailem diye bir abi kurgusu yazmak istiyorum.

 

Yazmak istediğim bu kitaplar hakkında ne düşünürsünüz? Lütfen yorum yapın.

 

Birde Ayrılsak ölürüz kitabımı okuyor musunuz beğenmediniz mi?

 

 

 

 

 

 

Nazlının Ağzından

 

Abim balkonda oturmuş bizi izliyordu. Fena bir şekilde basılmıştık. Hiç yakalanacağımızı düşünmezdim. Abim bizim ilişkimizi öğrense bile çok büyük bir tepkiyle karşılaşmam, olağan bir şekilde karşılar diye düşünüyordum. Tam tersi olmuştu.

 

Arif abim beni oldukça şaşırtmaya devam ediyordu. Bizi büyük bir kavga bekliyor gibi geliyordu. Balkondan Alaza benim duyamacağım şeyler söylüyordu. Çok yanlış bir zamanda öğrenmişti.

 

Kesin bizim artık Alazla görüşmemize de engel olmaya kalkardı. Alazı çok seviyordum ve ondan vazgeçmeye niyetim yoktu. Hiçbir güç beni Alazdan vazgeçiremezdi. Engel olan kişi abim bile olsa ben yine bir yolunu bulur ve Alazla buluşmaktan geri kalmazdım.

 

"Arif biz sana söylemeyi zaten düşünüyorduk. Sadece doğru zamanın gelmesini bekliyorduk. Sen daha yeni ihanetin acısını yaşarken bir de ben sana biz ilişki yaşıyoruz , kardeşine yan gözle baktım diyemezdim."

 

Arif abim Alazın söyledikleriyle daha da çok sinirlendi. Sanki gizli bir şekilde ilişki yaşamamıza kızmış değil de bu ilişkiyi ondan gizlememize kızmış gibi bir tepki vermişti. Yoksa abim benim Alazla birlikte olmama tepki gösterecek bir adam değildi.

 

Alazla ilişkimizin olduğunu ben daha önceden abime söylemeliydim. Söylemek için biraz geç kalmış olabilirdim. Yine de bu kadar tepki göstereceğini tahmin bile edemezdim.

 

Ben hem abimi hem de Alazı seviyordum. İkisinin de arasında kalmak istemiyordum. Abim ikimizden birini tercih etmem gerektiğini söyleyecekti ve ben yine bir karar vermek zorunda bırakılacaktım.

 

Bu durumdan aşırı sıkılmıştım. Sürekli karar vermek zorunda kalmaktan, tercih yapmaktan iflahım sikilmişti.

 

" Doğru zaman diye diye neredeyse dôrt aydır beni ayakta uyutmuşsunuz haberim bile olmamış lan. Daha ne kadar oyalayacaktınız beni? Seviyorsan karşıma çıkıp seni seviyorum diyebilirdin adamca. Ben o kadar sığ bir adam mıyım? Size karşı mı çıkacağımı düşündünüz? Ben sadece benden gizlemenize bozuldum. Alaz ben kardeşimi sen gibi bir adama emanet etmeyeceğim de kime edeceğim söyler misin?"

 

Abimi az çok çözmüştüm. Yine de bu kadar duygusal bir tepkiyle karşılaşacağımı tahmin bile edemezdim. Aslında bize kızmamıştı. Bunu yüz ifadesinden de az çok anlayabiliyordum. Yalnızca tepkilerini ölçebilmek için kafamı yukarı kaldırmak zorunda kalıyordum.

 

Alaza karşı döndüm ve alttan alması için işaret yaptım. Beni anladı ve başını aşağı yukarı doğru hareket ettirdi.

 

Alazla konuşmadan da artık anlaşabiliyorduk. İkimizin bu özelliğini seviyordum. Önemli olan konuşmadan da anlaşabilmek ve birbirini anlayabilmekti. Konuşarak herkes anlaşabilirdi.

 

İnsan susarken da bir şeyleri paylaşabilmeliydi.

 

"Arif beni en iyi senin anlaman lazım. Aşkın ne olduğunu bu zamana kadar en iyi bilenlerden birisin. Biz senle görevdeyken kuru ekmeği paylaşırken bile ben bu kadar zorlanmadım. Şimdi derdimi anlatmaya çalışırken hiç olmadığım kadar zorlanıyorum. Ben kardeşine tutuldum ve bunu bir süre içimde tutmak ve yaşamak zorunda kaldım. Kendime bile aşık olduğumu kabullendirmem aşırı zor oldu. Gelip senin yanına ben kardeşine aşık oldum diyemezdim ya."

 

 

Alaz içinde ne varsa susturduğu, yavaş yavaş açığa çıkartıyordu. Alaza bu yüzden aşıktım. Her şeyi yerinde ve zamanında söylemesi beni bir kez daha kendisine hayran bıraktı.

 

Abim ilişkimizi söylememizi kaldıramıyordu.

 

"Nazlı sıra sana da gelecek. Benden sakladığına bin pişman olacaksın ama iş işten geçmiş olacak. Sen canından en yakın olduğun birine ilişkini neden söylemezsin ki? Ben o kadar cani birisi miyim senin gözünde? Seni anlamayan, senin için çırpınan abini görmuyor musun? Senle sonra hesaplaşacağız."

 

Abimin bana olan güvenini kırmıştım. Bana olan güvenini tekrar nasıl kazanırdım bilmiyordum. Ama bir an ônce eski halimize dönmeyi başarmam gerekiyordu. Ayrıca abim bana kıyamazdı, bunu da biliyordum.

 

"Abi, açıklamama izin ver."

 

"Senle sonra konuşacağım. Şimdi içeri gir. Ben aşağı inip Alazla konuşacağım."

 

Büyük kavga çıkacaktı. Bu sefer altında bende ezilecektim.

Loading...
0%