Yeni bölüm atayım dedim uzun zaman oldu. Kitabımı nasıl buluyorsunuz arkadaşlar?

Yorumlarınızı bekliyoruz.

Genç adam sabah gözlerini araladı ve yan tarafına döndüğünde karısının yatakta olmadığını gördü. İlk aklına gelen karısının yine onu terk ettiği düşüncesi oldu.

Yataktan bedenini kaldırdı ve bu düşünceden vazgeçti. Kalktı ve bütün odalara karısını aramaya başladı. Yarenin kendisini terk ettiğini her yeri aradığında ve bulamadığında anladı.

Kendini direkt koltuğa bıraktı ve dünkü mutluluğu yerini hüzne bıraktı. Yaren bir yere gitseydi mutlaka Akına haber verirdi.

Daha birlikte oldukları ilk gecenin sabahında kendisini terk etmesini beklemiyordu. Hiç kimse böyle bir durumu kabullenemezdi.

Belki de gezmeye gitmiştir diye düşündü içinden. Kendi kendine telkin vermeye başladı. Gözünden bir damla yaş aktı. Sonra ardı arkası kesilmeden damlalar bir bir akmaya başladı. Kendini durdurmaya çalışsa da elinden bir şey gelmiyordu.

Annesi belli bir süreden sonra Akınla ilgilenmeyi bırakmıştı. Halbuki Akın sadece küçücük bir sevgi kırıntısına muhtaçtı. Herkes küçücük bir sevgi kırıntısı göstermeyi bile çok görüyordu.

Uzun bir süre kimse tarafından sevilmeyince Akın karşısındaki insanlardan ilgi istemeyi bırakmıştı. Her ne kadar etrafındakilerden darbe alsa da, gardını almıştı ve kendini böyle mutlu hissediyordu.

Ağlamasını durdurduğunda karısını aramayı akıl edebilmişti. Yareni aradı ve ilk çalışta telefon açıldı.

Akın kararını net olarak vermişti. Yarenden boşanmak istiyordu. Beyninin en ücra köşelerindeki ses ise boşanmak istemediğini söylüyordu.

Yarene boşanma davası açacağını ve eve gelmemesi gerektiğini söylemişti. Böyle bir durumda bile karısı onu ikna etmesini beceriyordu. Hiçbir şekilde karısına hayır diyemiyordu. Kendisine yeni bir huy edinmişti.

İlk başta karısının kendisini bıraktığını düşünse de sonrasında bu düşünceden vazgeçmişti. Telefonla aradığında sadece beklentilerinin farklı olduğunu anlayabilmişti.

Yaren Akından intikam almak için bir antlaşma yapmışlardı ve Akında bu antlaşmayı paşa paşa imzalamıştı. Şu anda çocuk olduktan sonra ikisinin de birbirinden ayrılacak olması koyuyordu.

İkisine de yeni yeni dank ediyordu. Akın Yarenin kendisinden kolay kolay vazgeçemeyeceğini artık biliyordu. İntikam alınmak için başlayan bir ilişki daha ilk geceden tutkuyla harmanlanmış ve derin bir şehvet duygusuyla sonuçlanmıştı.

Akın bu derin düşünceler arasında boğulurken mutfağa gitti ve buzdolabından bir votka çıkardı. Şu anda içmek Akına çok iyi gelecekti. Düşüncelerinden az da olsa kurtulmasını sağlayacaktı.

Köşesine geçti ve koltuğa oturdu. İçki şisesinin kapağını açtı ve şişeyi dudaklarına doğru götürdü. Bir yudum aldı. Bir yudum daha derken şişenin dibini görmüştü.

Akın bu zamana kadar daha bir fiske bile içen bir adam olmamıştı. Sadece hayatında bir kez sevdiği kadın onu anlayamadığı için şansını içmekten yana kullanmıştı.

Şişenin dibini gördüğü anda kalkıp buzdolabından yeni bir içki çıkartıyor ve dibini görenene kadar içiyordu. Tam tamına dört tane votka şişesi bitirmişti. Önünü zor görüyordu.

Telefon konuşmasından sonra hızını alamayıp içmeye başlamıştı. Kendini zor durdurabilmişti.

Karısının onu sevmediğini ve sevilmeye layık biri olmadığını düşünmüştü. Ama çok büyük yanıldığını az sonra anlayacaktı.

O kadar içmenin ardından koltukta sızıp kalmıştı. Uzun bir müddet uyuyakalmıştı. Kapıya şiddetli bir şekilde vuruluyordu. Kapıya da vurulmasa asla kalkacağı yoktu. Muhtemelen sabaha kadar o koltuğun tepesinde pinekleyecekti.

Koltuktan tutunarak zar zor ayağa kalktı ve kapıya kadar sallana sallana gitti. Sarhoş da olsa bilinci yerinde olduğu için kapıyı açmadan önce kim olduğuna bakarak açmıştı.

Gelen kişi karısıydı. Telefon konuşmasının üzerinden neredeyse bir saat geçmişti. Yarenin hemen geleceğini düşünmese de karısı sözünü tutmuş ve eve gelmişti.

Karısına sarılmak yerine kapıyı ardına kadar açarak içeri girdi. Odaya geldiğinde kendini aynı koltuğa bıraktı.

Kapının kapanma sesinden karısının da içeri girdiğini anlamıştı ancak tınlamadı. Biraz da onun kendisinin ne halde olduğunu anlaması için hiç o taraflı bile olmadı.

Karısı yaptığı suçun farkında ve sonuna kadar da arkasındaydı. Kendini affettirmek için de eve gelmişti. Akının kendine kıyamayacağının da bilimcindeydi. Bunu birazcık kullanıyor olduğunu düşünse de kendini affettirmek için denediği yollardan birisi olarak düşünüyordu.

"Leş gibi içki kokuyor, burası. Normalde biz içki içmeyiz. Sana hiç yakıştıramadım."

Yaren yoğun kokan içki kokusunun biraz da olsa arınması için bütün odanın perdelerini çekerek camlarını açtı. İçeriye temiz havanın girmesini sağladı.

"Benim içki içmeme vesile oldunuz Yaren Hanım. Ağzıma içki sürmeyen ben bu gece ilk defa senin için dört şişe votka bitirdim. Beni ne hale getirdiğini gör artık."

"Ben senin benim için deli divane olduğunu görüyorum zaten. Birlikte olduğumuz gecenin sabahında giderek en büyük hatayı yaptım, biliyorum. Ama annemle dertleşmeye ihtiyacım vardı. Anla istiyorum."

"Ben seni çok kez anlamaya çalıştım. Ama sen beni hiçbir zaman görmedin, dinlemedin, yok saydın. Ben buna katlanamıyorum artık."

"Ben hem kendimi affettirmek için hemde sana iki itirafta bulunmak için geldim."

"Çok önemli değilse lütfen beni yalnız bırakıp kapayı kapatıp dışarı çıkar mısın? Yalnız kalıp içmeye ihtiyacım var."

"Birincisi bunu sana ilk defa itiraf ediyorum. Sana deliler gibi aşığım. İkincisi hiçbir yere gitmiyorum. Artık burada seninle ve senin yanında kalmak istiyorum. Çünkü antlaşmayı iptal ediyorum. Sadece seninle birlikte annenden intikam almak istiyorum. Benimle misin?"

Akın Yarenin dediklerine şok olmuştu. Karısından böyle hamleler beklemiyordu. Her geçen gün kendisini şaşırtmayı beceriyordu.

En son duyduğu teklif ise uzun zamandır duymak istediği teklifler arasındaydı.

Yeni bölüm geldi. Nasıl buldunuzzz?