Rüya saçmalığı olmasa, şu an burada olmazdım. Başka bir galakside ve yakınlarında başka üs bölgeleri bile yok. Bu çocuklar neden burada eğitim görüyorlar? Üstelik hepsi daha önce eğitimlerini tamamlamış olmalarına rağmen anlamış değilim.
"Yolculuk sizi oldukça yormuş olmalı, doktor. İyice dinlenin, yarın sizi çocuklarla tanıştırırım. Umarım yapacağınız testlerden geçerler. Bu çocuklar, evrenin geleceğidir." dedi üs komutanı.
"Evet, biliyorum. Ayrıca çocukları yarın görmek istemiyorum. İki ya da üç gün sonra onlarla görüşmek istiyorum. Şu an önceliğim odamı ve laboratuvarımı yerleştirmek."
"Peki, o zaman, size yardım etmesi için birkaç kişi göndereceğim. Bir an önce yerleşin ve testlere başlayın. İttifak, bu testlerin bir an önce yapılmasını istedi," dedi ve bana gerekli evrakları verdi.
Biliyorum, gemi ile gelirken Hyuki ile görüştüm ve bana bir an önce testlere başlamamı söyledi. 'O zaman ben çıkıyorum, siz dinlenin lütfen.''
"Merak ettiğim bir şey var: Bu çocuklar neden bu kadar uzakta eğitim görüyorlar?"
"Şu an buna cevap veremem. Çocukları gördükten sonra lider Hyuki ile konuşacaksınız. Sorularınızı ona sorabilirsiniz."
İki gün sonra ekiplerle tanışmak için toplantı odasına gittim. Ben bu üsse yeni atanan doktorum. Eğitiminiz bitene kadar sizlerle ilgileneceğim ve bu görev için uygun olup olmadığınızı test edeceğim. Test yarın Kartal Takımı ile başlayacaktır.
"Takımların sordukları sorulara kısa da olsa cevaplar verdim. Bir saat kadar sonra Hyuki ile konuşmak için Komutan Syuk'un odasına gittik."
Hyuki bana, "Doktor Cat, takımlarla ilgilenin ve testleri uygulayın. Bunun yanında Shou ile özel olarak ilgilenin ve rüyasını öğrenmeye çalışın. Daha önce konuştuğumuz gibi," dedi.
Dediklerinizi yapacağım, merak etmeyin. Ve siz de benim sorularıma cevap vermelisiniz. Öncelikle, bu çocuklar eğitimlerini bitirdiler. Ve dosyalarında yazdığı kadarıyla bazıları üs komutanlığı yapmış ve şu an neden eğitim alıyorlar? Ayrıca, neden bu kadar uzak bir üs bölgesi? Bir saldırı olursa yardım bile gelmez. Bunları bilmek istiyorum.
Pekâlâ, bu çocuklar Kızıl Kan Sistemine girmeye çalışacaklar. On dört takım, on dört ayrı bölgeden şu an bunun için eğitim alıyorlar. Üssün uzaklığına gelince, bu bilgi gizli olduğu için bu üs gizli tutuluyor. Yani, bu üssü bilen kişi sayısı üstte bulunanlar dışında sadece liderlerle sınırlı. Bu yüzden saldırı almazsınız, merak etmeyin. Şimdilik bu kadar. Size verdiğimiz görevi yerine getirin, dedi ve bağlantıyı kesti.
"Hyuki'nin söyledikleri gerçek mi? Yani, o sisteme girmeye mi çalışacaklar?" dedim.
"Evet, Doktor Cat."
"Bu, ölüm demek. O sisteme girmek imkânsız. Daha önce Arcas bile denedi, ama giremedi. Bu çocuklar nasıl başaracak?"
"Ben de bilmiyorum. Bildiğim tek şey, bu çocuklara eğitim vermem ve istemesem de ölümlerine yollamak. Başka seçeneğim yoktur. Bu arada, çocuklarla ilgili size izletmem gereken bir şey var," dedi Syuk.
"Şimdi mi izlemem gerekiyor, daha sonra izlesem olmaz mı?"
"Maalesef, bunu ben bile bu üs bölgesine geldiğimde öğrendim ve liderler bilmenizi istedi. Testler de bunun size yardımcı olabileceğini söyledi."
"Öyleyse izlemeye başlasam iyi olur."
"Eğitimimiz biteli ve mezun olalı iki ay oluyor. Üstelik takımımız kendi jenerasyonu içerisindeki en iyi takım olmasına rağmen geri planda tutuluyoruz. Bunun için bir şeyler yapmalıyız.
Ne yapabiliriz ki?
Yasak bölgeye girebiliriz, ne dersiniz?
Yasak bölgemi saçmalama. Daha orasının neden yasak olduğunu bile bilmiyoruz.
Ben biliyorum, şunu bir izleyin ve siz de öğrenin. Yasak bölge, Vera ırkının yaşadığı galaksi ve bu galaksi bir kalkanla ve silahlarla korunuyor, yani oraya girersek bizi artık geri planda tutamazlar.
Peki ya başaramazsak? O zaman ne olacak?
Burada yazdığına göre, o silahların ateş gücüne kalkanlar bile engel olamıyormuş. Yani en fazla ölürüz.
Korkan varsa şimdi söylesin.
Korkmak mı? Kim korkakmış, bakalım.
Ben ortaya söyledim alınan sensin, sadece Alice, başka kimse değil.
Yeter, sessiz olun. Kimse korkmuyor, Sylvia, sadece bu bilgiler doğruysa ölüme gidiyormuşuz gibi ondan çekiniyoruz.
Peki ya doğru değilse ve orada bir şeyler gizliyorlarsa ve bunun için gizli bölge denildiyse, bunu açığa çıkarırsak terfi bile alırız.
Evet, bu konuda Asuka haklı, bence orada bir şey yok. Ayrıca, o bölgeye gidip günler sonra dönen gemiler var. Unuttunuz galiba.
Shnk galaksisi o bölgede o yüzden geri dönen gemiler olması gayet normal değil mi?
Evet ama yasak bölge Shnk'ten de ileri de gibi baksanıza.
Bu durum da ne yapa...
Ben gitmekten yanayım ayrıca orada başka şeyler de dönüyor olabilir belki bunu çözersek terfi almamız çok daha kolay olur.
O zaman ben bunu yapıyorum. Gelmek isteyen el kaldırsın. Anlaşılan hepimiz yapıyoruz. O zaman yarın tekrar buluşur ve detaylıca konuşuruz.
Pekala o zaman öncü ben olacağım.
Hayır, Sylvia olmaz. Takım lideri benim. O yüzden...
İçinizde en iyi pilot benim. Benden sonra da pilotluk konusunda iyi olanlar gelecek. Bu şekilde sıralanacağız. Dört ayrı grup şeklinde fazla olan gemi benim grubumda. Benim arkamda olacak, ne dersin Alice?
Kendi grubuma liderlik etmek isterim.
Tamam, o zaman Asuka, sen benimle birliktesin. Liderliği Alice ver, olur mu?
Tamam, Sylvia sen nasıl istersen.
O zaman yarın buluşup yola çıkıyoruz.
.......................
O zaman liderler "Sylvia, Shou, Alice ve Merve" olacak ve Asuka benim takımımın beşincisi olacak.
Pekâlâ, o zaman rotamız yasak bölge. Kalkış yaptıktan sonra herkes kendi liderini takip etmek için sırasına geçecek. Sıralama, belirlediğimiz gibi olacak. Lider olarak ilk ben çıkıyorum. Ayrıca, tüm ekibin bilgisine kameraları etkinleştirin. Böylece kalkanı geçtiğimize dair elimizde bilgi olur.
Tamam, herkes kameraları etkin dedi ve yola çıktılar."
"Bu gerçek mi?" diye sordum.
"Evet, gerçek. Ben de ilk izlediğimde şaşırmıştım. Ayrıca, bu gizli bir bilgi. İzin verirseniz devamı da var."
"Yasak bölgeye yaklaşıyoruz. İçeride görüşürüz, çocuklar. İlk giren ekip için yarışalım, ne dersiniz?
Olur, kazanan ne alacak?
Kazanan ekip lider olacak, ne dersiniz.
Sylvia?
Evet, Asuka.
Üçüncü ekibe geçiyorum, haberin olsun.
Tamam, içeride görüşürüz. Geç kalma, sakın.
Merak etme.
Herkes belirleyen sıraya geçsin, emrimle başlıyoruz.
Şimdi başlayın.
Alice, en arkadasın, biraz hızlan, çok yavaşsın.
Kimin ne kadar mesafesi var?
Ben bir ışık yılı dedi Merve, ben dokuz yüz bin kilometre deyim, hepiniz arkada kaldınız.
Dikkat edin, kalkan etki alanına girince ateş açılabilir.
Biliyoruz, merak etme.
Beyaz ekip, beni takip edin.
Ekibinize isim mi koydunuz, Sylvia?
Elbette ki, siz koymadınız mı?
Her neyse, ekip, beni takip edin.
Ateş ediyorlar, manevra yapmaya hazırlanın. Ayrıca bu söylediğimi takım lideri olarak herkese söylüyorum: Atışlar çoğalırsa hemen geri dönüşe geçiyoruz.
Beş yüz bin kilometre ve yaklaşmaya devam ediyoruz.
Onlar nasıl vurulmuyor? Kalkanlar bile, bu silahlar karşısında işe yaramıyor.
Bilmiyorum, hadi biz de devam edelim.
Sylvia, bu bir emirdir. Ekibini al ve geri dönüşe geç. Biz de dönüyoruz, bu tehlikeli olmaya başladı.
Saçmalama, bu kadar yaklaştık, ben ve ekibim içeri giriyoruz. Siz dönmek istiyorsanız dönün, korkmayın, dalga geçmeyiz.
Sylvia, lütfen dikkatli ol, sözümüzü unutma, olur mu?
Unutmam, Asuka ve orada görüşürüz.
Üçüncü ekip, dönüşe geçiyoruz, silahların etki alanından çıkın.
Emredersiniz.
Shou, siz de dönün.
Sylvia ve ekibi olmadan olmaz.
Saçmalama, onlarla aramızdaki mesafe çok fazla. Unutma, sen ekip liderisin. Sen gidersen, bizler de seni takip etmek zorunda kalırız.
Tüm ekipler, geri dönüşe geçin, bu bir emirdir. Sylvia, sen ve ekibin de buna dâhilsiniz, hemen dönüşe geçin.
İki yüz bin kilometre ve devam ediyoruz, dönmek isteyen varsa dönebilir.
Sylvia, ekibinin en arkasındayım şu an.
Rika, neden ekibinle değilsin?
İçeri girenlerden biri olmak istiyorum, o yüzden.
Saldırı şiddetleniyor, dikkat edin.
Kahretsin.
Ne oldu, Sylvia?
Isı güdümlü füzeler bize kilitlendi. Ekip, beni dinleyin, bu bir emirdir, hepiniz geri dönüşe geçin hemen.
Emredersiniz, hepiniz duydunuz, hemen dönüşe geçin.
Sen ne yapacaksın, Sylvia?
Tüm saldırıyı almaya çalışacağım, o yüzden emri mi tekrarlatmayın.
Saçmalama, geri kaçmak için bu ekibe girmedim, o yüzden ben dönmeyeceğim.
Ben de aynı şekilde dönmeyeceğim.
Siz ikiniz, emrimi sorgulamayın ve geri dönün.
Sensiz olmaz, hep beraber dönersek...
Peki, o zaman beni dinleyin ve ne dersem onu yapın.
Tamam, ne yapacağız, söyle bakalım.
Manevra yapın ve füzeleri birbirine çarptırın ve geri dönmek yerine içeri girmeye çalışın.
Anlaşıldı, duydunuz. Neden kendi jenerasyonumuzun en iyi pilotlarından olduğumuzu onlara gösterelim ve içeri girelim.
Yüze yakın bomba geliyor, tam çarpmak üzereyken kaçma manevraları yapın.
.........
Sylvia, İres, Rika, bizi duyan var mı? Lanet olsun, onlara bakmaya gidiyorum.
Shou, saçmalama öldüler, cevap veren yok ve kameraları devre dışı, yani gemileri yok edilmiş ve geri dönüşe geçmemiz lazım.
Tüm gemiler Dünya'ya geri dönüşe geçiyoruz.
Emredersiniz.
Dikkat, Dünya ana üs bölgesine yaklaşıyorsunuz. Kimliğinizi bildirin.
Ben D-AA-534 ekibinin yardımcı lideri Alice ve iniş izni istiyorum.
D-12-1 bölgesine iniş izni verildi.
.......
Döndüler, efendim. Şu an inişe geçiyorlar.
Hepsini tutuklayın Jessica.
Emredersiniz, efendim.
Hepiniz dizlerinizin üzerine çökün ve ellerinizi kaldırın.
Shou, ne yaptınız siz? Yasak bölgeye girmeye çalışmak nedir?
Özür dilerim, efendim.
Özrün, ölen arkadaşlarınızı geri getirmeye yetmeyecek."
"Yani bu çocuklar?"
"Aynen öyle."
"Peki, çocukları tutuklayan kim?"
"O, lider Hyuki'den önceki üs lideri. Bu olaydan sonra istifa etti. İki yıl önce kaldığı yere saldırı oldu ve öldürüldü."
"Öldürüldü mü, kim tarafından?"
"Arcas tarafından. Kaldığı gezegen saldırıya uğradı ve yok edildi."
"Bu üste bulunan herkes bu görüntüleri izledi mi?"
"Evet, herkes izledi."
"Başka bir şey yoksa ben odama geçiyorum. Yarın Kurt, Kaplan, Ejderha ve Gül takımları dışındaki diğer takım liderleri ile konuşacağım bu yüzden takım liderlerin bilgi verin," dedim.
‘’Peki,’’ dedi Syuk ve ben çıkıp odama geçtim.
Sabah, Kartal takımı ile konuştum ve ekipler üzerinde uygulamam gereken testler önceden bildirilmişti ve tüm gün bu testlerle uğraştım.
"Eimi, sen ekip liderisin. Ekibin bu görev için ne kadar hazır?"
"Hepimiz hazırız ve bu görevi başaracağız."
"Peki, birkaç soru daha soracağım. Bu soruları cevaplaman gerekli. Bu arada, bu soruları arkadaşlarına da soracağım, yani onlara bahsetme olur mu?"
"Peki, sorularınızı cevaplayacağım."
"İlk önce Shou hakkında gördüğü rüyadan haberin var mı?"
"Evet, var. Kendisi bize olanları anlattı, size ve diğerlerine anlattığı şekilde ve buraya geldiğimiz günden itibaren rüya görmediğini söyledi."
"Tamam, o zaman ikinci soru; yasak bölgeye girmeye çalışmışsınız ve bazı arkadaşlarınız ölmüş. İsimleri Sylvia, İres, Rika, öyle değil mi?"
"Evet, isimleri bu. Ve bu yaptığımız bir hataydı. O zamanlar henüz yeni mezun olmuştuk ve kendimizi kanıtlamak istemiştik, bunun için en iyi yolun yasak bölgeye girmek olduğuna karar verdik."
"Peki, şimdi nasıl hissettiğini sorabilir miyim?"
"Şu an arada o günü düşünüyorum. Eğer öyle bir hata yapmasaydık, şu an ölen arkadaşlarımız burada olurdu, dedi ama içinden, "Ölmeleri umurumda değildi," diye geçiriyordu."
"Anlıyorum, başka sorum yok ve söylediğim gibi, arkadaşlarına bu sorulardan bahsetme olur mu?"
"Evet, Doktor Cat, merak etmeyin. Ama neden bahsetmemem gerekiyor?"
"O anki psikolojilerinizi gözetlemek için özellikle ikinci soru. Bu, sizin bu görev için uygun olup olmadığınızı belirleyecek ve şu rüya ile ilgili başka bir bilgin var mı?"
"Hayır, yok. Zaten Shou bize de çok az bahsetti. Sanırım rüyayı tam bilenler Alice ve Bruce. Onlara bu konuda daha fazla soru sorsanız iyi olur."
"Anladım, yardımın için teşekkürler," dedim ve çıktı.
‘’Hangi takım liderini çağırmamı istersiniz,’’ dedi Yuko.
‘’Aslan takımı lideri,’’ dedim ve Bruce içeri girdi. Tüm gün dört takım lideri dışındaki tüm liderlere aynı soruları sordum ve sonrasında ise dinlenmek üzere odama geçtim.
…………….
Dört gün boyunca tüm ekiplerle konuştum ve yarında Shou ve ekibiyle görüşüp test yapacağım. Ayrıca üç kişi ile yaptığım konuşmalar oldukça dikkat çekiciydi.
"Kim bunlar?"
"Alice, Merve ve Asuka. Bu üçü diğerlerine göre fazla etkilenmiş gibiydi. Özellikle Asuka'nın verdiği cevap biraz pişmanlık doluydu."
Alice; aynı iki soruyu ona da sordum. Yasak bölge için pişman olmuştu, ama aynı zamanda Sylvia'nın öldüğü için mutlu gibiydi. Rüya ile ilgili soruyu ise cevaplamak istemedi, ama ısrar edince rüya merkezinde öğrendikleri dışında anlatacağı bir şey yoktu. Görünüşe göre Shou'a âşık ve rüyadaki kadın onun sinirlerini bozmuş.
Merve; ölenler ile ilgili artık o konuyu pek düşünmediğini söyledi. Rüya ile ilgili sadece Shou'nun anlattıkları biliyor, bunun dışında bir şey bilmiyor. Hepsinin tek bildiği Shou'nun onlara anlattıkları ve görünüşe göre bu üsse geldiği günden itibaren rüya görmemiş. Bunlar dışında başka bilgi yoktur.
İçlerinde sorularıma en garip cevaplar veren Asuka’ydı. Rüya üzerinde pek durmadı, 'Sanırım rüyayı anlatmamışlar, sadece duyduklarını söyledi.' Ama şu yasak bölge ile ilgili o gün son anda vazgeçmeseydi şu an burada benim yerime kardeşim Rika olurdu ve bu soruyu ona sorardınız. O zaman korktum ve her zaman o gün yaptığım bu korkaklığı düşünüp duruyorum, dedi.
Peki rüya o neden ilgini çekmedi, diğer arkadaşların kadının Sylvia olduğunu düşünüyor? Buna ne diyorsun? Asuka diye sordum. O da bana; "Söylediğim gibi rüyayı bana anlatmadılar, sadece konuştuklarını duydum, o kadar. Başka bir bilgim yok," dedi.
"Peki ya diğerleri, onlar rüya ile ilgili ne söyledi?" diye sordu Hyuki.
Shou'un anlattıkları dışında bilgileri yok. Shou'un buraya geldiği günden beri hiç rüya görmediğini söylediler. Yarın onunla daha detaylı konuşacağım ve sonra sizi bilgilendireceğim, merak etmeyin. Ayrıca buraya tamamen formalite icabı gönderildiğimi biliyorum, yani bu çocukların testlerine onay vermesem bile yine de yasak bölgeye göndereceksiniz, öyle değil mi?
"Evet, öyle. Yarın Shou ile görüş ve vakit kaybetmeden hemen bize bildir."
Bu arada şunu da söylemek istiyorum: Bu çocuklar yasak bölgeye hem gitmek istiyorlar hem de istemiyorlar. O yüzden testlerine onay vermiyorum ve yarın değil iki gün sonra bildireceğim.
"İki gün sonra mı? Neden?"
Yarın Shou ile görüştükten sonra takım liderleri ile bir toplantı yapacağım ve onlara aynı soruları bir aradayken soracağım. Verdikleri cevapları yalnızken ve bir aradayken nasıl tepkiler verdiklerini kontrol edeceğim.
"Anladım, o zaman bu işi halledin ve hemen bilgi verin," dedi ve bağlantıyı kesti.
.......
Sabah olunca Kaplan takımıyla konuştum ve sonrasında Shou ile özel olarak konuşmaya başladım. Diğerlerine sorduğum sorulardan farklı birkaç soru daha sormaya karar verdim.
"Shou, sana birkaç soru soracağım, yani cevapla. Bu testler için gerekli ve sonuca göre karar vereceğim."
"İstediğiniz soruları sorabilirsiniz."
"Öncelikle, yasak bölgeye girme konusu hakkın da bunu yapmaya nasıl karar verdiniz ve ne hissediyorsun?"
"Kendimizi kanıtlamak istedik, o yüzden. Ama bu bir hataydı ve bazen o zamanlar böyle bir şeye kalkışmasaydık iyi olurdu diye düşünüyorum."
"Evet, biliyorum, arkadaşlarınız öldü ve pişmansınız sanırım. Sonuçta diğer arkadaşlarınız da pişmanlar."
"İkinci soru ise gördüğün rüya ile ilgili. Son zamanlarda farklı bir şeyler oldu mu?"
"Buraya geldiğim günden sonra hiç rüya görmedim. Bu arada rüyadan ittifak'a da bahsedecek misiniz?"
"İttifak rüyanı biliyor, o yüzden bu konudan bahsedeceğim."
"Biliyorlar mı, nasıl yoksa siz mi?"
"Hayır, ben değilim. Başkası ve kim olduğunu ben de bilmiyorum. Normalde başka bir üs bölgesine gidiyordum, ama bu rüya meselesi yüzünden buraya gönderildim ve diğer sorum ise ölenlerden Sylvia sevgilindi, sanırım."
"Evet, öyle Doktor Cat."
"Asuka'ya neden rüyandan bahsetmiyorsun merak ettim. Ayrıca, kendisi Sylvia ve Rika'nın kardeşi, yani sende diğerleri gibi onun korkak olduğunu mu düşünüyorsun?"
"O gün korktu, ama Asuka şu an on dördümüz içerisinde eğitimini üstün başarı ile bitiren biri ve liderimiz oldu ve diğerleri kadar olmasa da benim içinde korkaktır," dedi.
"O gün yanlış bilmiyorsam OkaOku ve Ishii de ölenler ile aynı ekiptelermiş, ama geri dönmelerine rağmen onlara korkak demiyorsunuz ve neden Asuka'ya bu şekilde sesleniyorsunuz?"
"Şey, onlar benim emirlerime uydular ve geri döndüler, ama Asuka en başında korktu ve yerini değiştirdi."
"Anlaşılan Asuka hepinize göre korkak, ama bunu diğer ikisine de söyleseniz iyi olur. Aynı takımdan üç kişi öldü, onlar ise hayatta kaldılar, yani tek korkak o değil."
"Ben şey...."
Peki, çıkabilirsin, daha sonra sana ve arkadaşlarına test sonuçlarınızı bildireceğim. Ama öncesinde sizlerle son bir görüşme daha yapacağım dedim ve sabah tüm takım liderleri ile toplantı odasındaydık. Şimdi hepinizle on dört gün boyunca görüştüm ve sizlere bazı sorular sordum. O yüzden şimdi burada sorulardan bazılarını bir kez daha soracağım ve bakalım hepiniz bir aradayken nasıl cevaplar vereceksiniz, dedim.
"Öyleyse soruya geçelim dedim ve ölen arkadaşlarınız ile ilgili ne düşünüyorsunuz?"
Asuka dışında hepsi birbirine bakıyordu.
"Evet, sorumu duydunuz ve bende cevaplarınızı duymak istiyorum."
"Anlaşılan hiçbiriniz cevap vermek istemiyorsunuz. Öyleyse ben sizin yerinize cevap vereyim mi?" diye bağırdım.
"Bizimle sizin aranızda kalmayacak mıydı?" diye sordu Aags.
"Hayır, ben öyle bir şey demedim. Sadece arkadaşlarınıza sorulardan bahsetmeyin dedim. Öyleyse sizlerle konuştuğum sırayla gidecek olursak, ilk olarak Eimi, seninle başlayalım."
"Eimi, sen hata yaptığınızı,"
"Ishii, sen kendinizi kanıtlamak için böyle bir şeye kalkıştığınızı,"
"Tyuj, sen ise sadece o zamanları düşündüğünü söyledin,"
"Alice, sen ise pişmansın ama Sylvia öldüğü için mutlusun da aynı zamanda,"
"Dave, sen de hata yaptığınızı,"
"Asuka, ise o zamanlar geri dönmenin hatası olduğunu ve eğer dönmeseydi şimdi burada kendisinin yerine kardeşinin olacağını,"
"Bruce, sen artık o olayı düşünmediğini,"
"Merve, ise ölmelerinin hepinizin hatası olduğunu,"
"OkaOku, sen ise ölmelerini umursamadığını,"
"Aags, ise öldüler ve olan oldu,"
"Soax, artık bunu düşünmediğini,"
"Mert, ise bazen o zamanları düşündüğünü,"
"Jkail, ise ölmelerini umursamadığını,"
"Ve son olarak da Shou, sen ise bazen bunu yapmamanızın daha iyi olduğunu düşündüğünü söyledin."
"İşte hepinizin neredeyse dört yıl kadar önce yaptığınız yasak bölge girişiminde ölen arkadaşlarınız hakkında düşündükleriniz bunlar."
......
İşte böyle oldu. Hepsi ile son bir toplantı yaptım ve Shou ile de görüştüm. Arkadaşlarının söylediği gibi, buraya geldikten sonra hiç rüya görmemiş. Ayrıca, bu çocukların yasak bölgeye girmeye çalışmalarını onaylamıyorum. Psikolojileri bozuk ve hâlen dört yıl önce yaşadıkları olaydan pişmanlar. Yani bu testlerden geçemediler.
"Komutan Syuk, on gün sonra tüm ekipleri Dünya'da istiyorum. Birkaç gün kalıp tekrar döneceksiniz. O yüzden toparlanmayın," dedi Hyuki.
"Efendim, eğitimleri henüz bitmedi."
"Biliyorum, merak etme. Vera ve Arcas ile ilgili toplantı yapılacak. O yüzden on gün sonra yola çıkın."
"Emredersiniz."
"Tüm takımların dikkatine, on gün sonra Dünya'ya dönüyoruz. Arcas ile ilgili bir toplantı olacakmış. Ayrıca, toplantı bittikten sonra buraya geri döneceğiz ve eğitiminize kaldığınız yerden devam edeceğiz. Bugünlük izinlisiniz." dedi.
Odama geçip duşa girdim. Çıktığımda çıplak bir şekilde yatağıma uzandım ve uyumaya çalıştım.