Tüm ana ve ara liderler, hemen üslerinizi terk edin. Ben sizinle iletişime geçene kadar keşfedilmemiş bölgelerde saklanın ve ne olursa olsun birbirinizle bağlantı kurmayın ve savaş hazırlıklarına başlamalarını söyledim ve Yıjol ana üssünü terk ettik.

Bu kötü oldu; Vera ortaya çıktı ve sadece birkaç saatte tüm planımızı mahvetti. Durmaya da niyeti yok ve şu an elimizden sadece saklanmak ve onları şaşırtıp zaman kazanmaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok. Bunun için ne gerekiyorsa yapmamız gerekiyor.

"Yukar, prenses senin peşinde gibi sonuçta öldürülen liderlerden sadece Yown ve UcaUca ana kurucuların soyundan geliyorlar. Aynı şekilde, sen de üç bin yıl önceki savaştan sonra baban sayesinde ana kuruculardan sayılırsın. Bu yüzden bir şekilde o gemiyi kendine çekip oyalaman lazım," dedi Ula.

"Saçmalama, bende ölürsem işimiz biter ve dağılırız."

"O zaman bir gemi seç ve Ladina için yolla. İçerisinde sen varmışsın gibi hareket etsin ve o gemi ile her karşılaşmasında kaçsın. Ayrıca, oldukça kalabalık bir ara lider tarafından da korusun. Böylece bizim de gerekli hazırlıkları yapmamız için zamanımız olur," dedi Tyuo.

"Tyuo haklı. Ayrıca, ben de bir yolunu bulup o gemiyi bize çok sorun çıkarmadan yok etmeye çalışacağım," dedi Hyuki.

"O gemi yok edilemez, Hyuki. Kendini öldürteceksin," dedi Guro.

"Hayır, bir planım var. Eğer üç bin yıl önceki liderlerin konuşmalarının olduğu kayıtlar doğruysa, prensesi ve yardımcısını ele geçirirsek savaşı çok kolay kazanabiliriz."

"O ikisi üç bin yıl önce çok güçlülerdi. Şu an nasıl bir durumdadırlar kim bilir. O yüzden saçmalama ve keşfedilmemiş bölgelere hareket et. Anladın mı beni?" diye bağırdım.

"Seni anlıyorum, Yukar. Bir lider daha kaybetmek istemiyorsun, ama Vera ortaya çıktığından beri ittifak oldukça fazla asker kaybetti. O ikisi bizim esirimiz olursa, Vera bize teslim olmaktan başka bir şey yapamaz ve bu savaşı çok kolay bir şekilde kazanırız," dedi Hyuki.

"Saçmalama."

"Hemen tüm ittifaka mesaj iletmemiz lazım."

"Neden?"

"Biz keşfedilmemiş bölgelere gidiyoruz ve her yöneticinin ailesinden biri elimizde. Biz haber verene kadar savaş hazırlıklarına başlamaları gerekiyor. Ve vakti gelince de yanımıza gelecekler," dedi Ula.

"Tamam, o zaman gerekli hazırlıkları yapacağım. Sahte gemiyi oldukça kalabalık bir koruma filosu ile birlikte Andromeda'ya yollayacağım. Sonuçta, Evren'in birbirine en sapa iki üssünden birisi Yıjol, diğeri ise Dünya. Ve o şekilde sana tuzak kurman için oldukça fazla zaman kazandırmış oluruz. Tuzak kuracağın galaksiye gelecek olursak, Utsk galaksisi olacak. Ona göre hazırlıklarını tamamla ve zamanı gelince en azından birisini bile yakalaman, savaşı kazandığımız anlamına gelir," dedim ve bağlantıyı kestim.

"Efendim, Gysk galaksisinden çıktık ve keşfedilmemiş bölgelere giriş yaptık. Şimdi ne yapmamız gerekiyor? Sonuçta, bu bölgenin hiçbir şekilde ne haritasına ne de yaşayanlara dair bilgimiz yok," dedi Koxae.

"Biliyorum, Koxae. Merak etme, en yakın galaksiye giriş yap ve yaşanılabilir bir gezegen ya da yaşayan var mı, bak."

"Emredersiniz, efendim. Şu anki konumumuza en yakın galaksi yüz bin ışık yılı uzaklıkta ve ışık hızında oraya doğru gidiyoruz."

Vera biliyordur, eminim. Burada kaç ırk yaşadığını, kaç galaksi olduğunu, galaksilerin isimlerini falan, ama yapacak bir şey yok.

"Efendim, bir mesaj aldık. Ve mesaj tüm Evren'e yayınlanıyor. Buna keşfedilmemiş bölgeler de dâhil," dedi Erm.

"Mesaj mı? Kimden, tabi neden soruyorsam böyle bir şeyi yapabilecek sadece Vera. Mesaj ne, hemen göster."

"Ben Vera ya da Kristal ırkı prensesi Eliana. Siz hangisini tercih edersiniz, orası size kalmış. Gemim Ladina ile birlikte Trgıu galaksisindeki Reinaz ana üssü Yıjol'de bulunuyorum. Şu an önümde diz çökmüş bu kişi, Reinaz'ın taktığı isimle keşfedilmemiş bölgenin en gelişmiş ırklarından olan ve Lux ittifakından Drtau ırkının liderlerinden biri, Dwagd ve Reinaz gibi tüm Evren'i ele geçirmek istiyorlardı. Bu mesaj, Lux ittifakındaki siz ırklara da sözde en güçlü ırklarınızdan birinin liderinin sonu. İşte bu,"

"Bu Evren'i isteyen kim varsa gelsin, onu Yıjol'de bekliyorum. Sadece benim gemim Ladina ve yüz mürettebatım ile birlikte korkmayıp gelmek isteyen varsa, size bilmeniz gereken her şeyi söyledim. Ayrıca, Yukar, bu mesaj sana. Getirin onu,"

"Gördüğün gibi, ana liderlerinden birisi elimde ve senin yerini yakında bana söyleyecek. Sonuçta, kızının hayatı buna bağlı. Ve bizi yenmek istiyorsan, sorumlu olduğun ana üsse gelmen iyi olur."

"Kimse gelmeyecek, biliyorsun öyle değil mi?''

''Evet, biliyorum Leila, o yüzden Anna, Trgıu galaksisindeki tüm üsleri ve üs olarak kullanılan gezegenleri yok etmek için en uygun rotayı oluştur ve eğlencemize kaldığımız yerden devam edelim,'' dedi.

''Hemen prenses...''

"Kahretsin, Hyuki seni uyarmıştım, anlaşılan Yıjol'de yok edildi ve görünüşe göre o aptal prenses bizim için oldukça güzel bir iyilik yaptı."

"İyilik mi efendim?" dedi Koxae.

"Evet, iyilik. Sonuçta, onlar eğer doğruysa keşfedilmemiş bölgenin en gelişmiş ırklarından olan Drtau liderinden Dwagd'ı öldürdü. Onları bulursak, yanımızda savaşmaları için ikna edebiliriz. Onları kullanarak tüm Lux ittifakını da yanımıza çekebilirsek, bu savaş tek taraflı olmaktan çıkar."

"Yukar, cevap ver. Mesajı aldığına eminim. Hyuki yakalanmış ve prenses bize gemisi ile ilgili bilmemiz gereken her şeyi söyledi. Şimdi ne yapacağız?" dedi Guro.

"Ne yapmamızı bekliyorsun, Guro? O gemiden daha önemli bir iş ile meşgulüm ve yakında yeni müttefiklerimiz olacak. O yüzden o gemi keşfedilmemiş bölgelere gelmediği sürece Evren'de istediğini yapabilir. Ama buraya gelirse, onunla sizlerin ilgilenmesini istiyorum," dedim.

"Tamam, ama onlar keşfedilmemiş bölgelere gittiğimizi Hyuki'den öğrenmişlerdir. Yani, ne planlıyorsan bir an önce yapsan iyi olur," dedi Ula ve bağlantısını kesti.

"Diğerleri de aynı şekilde. Ana kurucuların soyundan gelen kimse kalmadı ama babanın yaptıklarından dolayı şu an en önemli kurucu liderlerden tek sen kaldın. Bir an önce bizlere işe yarar bir şeyler versen iyi olur," dediler ve bağlantılarını kestiler.

"Efendim."

"Ne var, ne istiyorsun?"

"Galaksiye ulaştık, efendim.''

''Hemen galakside yaşayan var mı, bak ve bana bir tane bile olsa yaşayan bul."

"Emredersiniz, efendim. Arama başlatıldı."

"Hyuki, lanet herif, seni uyardım ama burnunun dikine gitmeyi tercih ettin. Bana hemen şu mesajı bir daha göster, özellikle Hyuki'nin gösterildiği kısımdan itibaren," dedim.

"Emredersiniz, efendim."

''....Yukar, bu mesajı sana getirin. Onu, ve Hyuki diz çöktü gördüğün gibi, ana liderlerinden birisi elimde ve senin yerini yakında bana söyleyecek. Sonuçta, kızının hayatı buna bağlı, ve bizi yenmek....'' kaydı durdur. Bir dakika, kızının hayatı mı, bu da ne demek oluyor? Şimdi onun kızı dört yıl önce ölmüştü.

"Efendim."

"Bana hemen D-AA-534 ekibinin bilgilerini göster, ölenler de dâhil. Ayrıca, mesajın son kısmına doğru ilerle ve işte burası, şu ikisinde kal ve o ekiple bu ikisini karşılaştır, hemen."

"Emredersiniz, efendim."

"Efendim, eşleşme bulundu, o ikisi...."

"Kahretsin, bunca zaman içimizdelermiş. O ikisi prenses ve korumasıyla Sylvia ve Asuka, aynı kişiler. Ve Hyuki, bu konuda bizi uyarmıştı, ama ona inanmadık. Eğer inanmış olsaydık, şimdi her şey bizim kontrolümüzde olurdu."

"Efendim, canlı yaşamı keşfedildi," dedi Poxar.

"Hemen gezegene hareket et ve in."

"Emredersiniz, efendim."

Gezegene inerken gemiler bize eşlik ediyordu ve iniş yaptıktan sonra liderleri ile görüşmek üzere gemiden indik. Zorda olsa iletişim kurmayı başardık. Onlara tüm Evren'e gönderilen mesajı alıp almadıklarını sorduğumda, aldıklarını söylediler. Ve mesajı onlarla birlikte tekrar izlediğimizde, şaşırtıcı bir şekilde onların dilinde yayınlanıyordu. Onlara öldürülen Drtau'nun liderinden Dwagd'ı sordum, özellikle hangi galakside yaşadıklarını ve onlarla nasıl iletişim kurabilirim diye.

"Sen kimsin ve neden Drtau'nun nerede yaşadığını soruyorsun?"

"Siz dilimizi konuşabi..."

"Çeviricimiz var o yüzden. Şimdi soruma cevap ver," dedi liderleri.

"Mesajı gönderen ırk, Evren'de Vera olarak bilinir ve tüm Evren'i ele geçirmek istiyorlar. Bizlerden çok güçlüler, bu yüzden de keşfedilmemiş bölgelere gelerek farklı kollara ayrıldık ve onları yenmek için güçlü müttefikler bulmak istedik."

"Anlıyorum, zaten Drtau'nun kralı Dwagd'ı yakalayıp öldürmeyi başarmaları onların ne kadar güçlü olduğunu gösterir. Ve eğer söylediklerin doğruysa, bizim içinde gelecekler, öyle değil mi?"

"Evet, öyle. Şu an bizim bölgemizde ki cesur ırklar, o gemiyi yok etmek için kendilerini feda ediyorlar. Eğer buradan yardım alamazsak, bizler tek başımıza kalacağız. Bizimle işi bitince bir sonraki hedefi keşfedilmemiş bölgeler olacak,'' dedim.

"Haklısın. Mesaj, bunu açıkça söylüyor gibi zaten. Ve bizler de sizin yanınızdayız. Ayrıca, Abux galaksisindeki tüm ırklar da sizinle birlikte bu düşmana karşı savaşacaklar. Onlarla bizzat ben Utr kralı Utr konuşacağım. Ve sizlere gelince, bunu al," dedi, elime bir tür kayıt cihazı verdi.

"Bu nedir?"

"Drtau ırkının yaşadığı galaksinin yerini gösteren harita bu. Ayrıca, bu haritadaki her işaret o galakside yaşayanları gösterir, sarı renk ise yaşayan güçlüleri, bunlar Koud, Mhab, Drtau, Qwda, Lıyd, Qtav ve Xrud. Bunlar bizim bölgemizin en güçlü ve gelişmişleridir. Drtau yanımızda yer alsa bile, diğerlerini de ikna etmeniz gerekiyor. Ve onları da ikna ederseniz, tüm Evren sizin yanınızda yer alır. Ve böylece düşmanı yok ederiz, ama bir sorun var ki işte o oldukça sıkıntılı."

"Ne gibi bir sorun acaba?"

"Şöyle ki, haritada sarı renk en güçlüleri gösterir, ama haritayı incelerken fark edeceksiniz ki bir tane kırmızı renkte galaksi mevcut. O galaksiden uzak durmanızda fayda var."

"Çok güçlülerse, onlarla da konuşup düşmana karşı yanımızda yer almalarını istemeliyim."

"Hayır, o galaksiden uzak durman iyi olur."

"Tam olarak neden uzak durmam gerekiyor, anlamış değilim."

"Kraliçe Mirena, Lorin ırkının lideri ve bölgemizde kurduğumuz bir ittifak vardı. Kral Dwagd öldürüldükten sonra ittifaktan ayrıldı. Bizlere de galaksime yaklaşan kim olursa olsun buna yardım istemek için gelenler olsa bile, anında yok ederim şeklinde uyarıda bulundu. Bu yüzden sen ne olursa olsun kraliçeden uzak dur. Sonuçta, sizleri dinlemeden öldürür ve bundan asla çekinmez. Ayrıca Drtau ırkının yanına gittiğin zaman liderlerine kral diyerek hitap etmelisin. "

"Teşekkür ederim. Yardımlarınız sayesinde tüm Evren kurtulacak,'' dedim ve gemiye binip ayrıldık.

"Efendim, ilk hangi?"

"Stıw galaksisi. Drtau'yu ikna edersek, gerisi çok kolay olacak. Ayrıca, Utr gerçekten de aptalın önde gideni. Eğer diğerleri de onlar gibiyse, işimiz çok kolay olacak, demektir."

"Evet, öyle gözüküyor, efendim," dedi Koxae.

"Diğer liderler ile bağlantı kur, hemen."

"Emredersiniz."

"Ula, Guro ve Tyuo, beni dinleyin. Drtau'nun yaşadığı yeri öğrendim. Ayrıca, onlar kadar güçlü başkalarının yerini de, onlarla ittifak kurunca sizinle iletişime geçeceğim. Ayrıca, Guro, sana Utr ırkının yaşadığı galaksinin ve gezegenin koordinatını gönderiyorum. O galaksiye git ve lider Utr ile birlikte çalış. O galakside ve çevre galaksilerde yaşayan herkesi bizim tarafımıza çek. Özellikle prensesin yaptığı idamı kullan. Ayrıca, sana konuşmamızın kaydını da gönderiyorum, görüntüyü izle ve ona göre davran."

"Tamam, merak etme. Bu arada bilmen gereken bir şey daha var. Ladina keşfedilmemiş bölgelere doğru harekete geçmiş ve Gysk'ta ara lider Aags'ı yakalamışlar. Geriye kalan tüm gemileri ve ara liderleri yok etmişler ve yakında bizleri de bulacaklardır."

"Eğer öyle bir şey olursa, onlarla ilk karşılaşacak sensin. Bu yüzden Utr'u kullanarak olabildiğince fazla müttefik edin."

"Tamam, elimden geleni yapacağım. Ama onlara ne kadar güvenebiliriz? Sonuçta, mesaj keşfedilmemiş bölgede yaşayanların da Evren'i ele geçirmek istediğini söylüyor," dedi Guro.

"Sana söylediğimi yap. Yakında onların amacı da bize hizmet etmek olacak. Ayrıca, bağlantıyı kesmeden önce hepinize söylüyorum, mesaj herkese konuştuğu dilde yayınlanmış. Yani, keşfedilmemiş bölgedeki ırklarla izlediğiniz zaman şaşırmayın," dedim ve bağlantıyı kestik.

Aags yakalanmış demek, ama o bile benim nerede olduğumu bilmiyor.

"Efendim, Stıw galaksisine ulaştık. Ve şu an Drtau'nun yaşadığı gezegenin yörüngesine girmek üzereyiz."

"Mesaj gönder. Ve onlarla önemli bir konu hakkında konuşmak istediğimi söyle."

"Emredersiniz, efendim."

"Burası Sesil, kralınız ile çok önemli bir konu hakkında görüşmek istiyoruz. Özellikle de öldürülen kralınız hakkında."

"Sesil gemisi kralımız Dtru'a mesajınızı ilettik ve sizinle görüşmek istediğini belirtti. Gelen gemilerimizi takip edin ve inişe geçin," dedi karşı taraf.

"Peki, hemen inişe geçiyoruz," dedik ve gelen refakatçi gemileri ile birlikte gezegene indik.

Drtau kralı ile görüşmek üzere bizi beklediği saraya gittik. Onlara, Evren'in keşfedilmiş bölgesinden çok güçlü bir düşmandan kaçıp yardım aramak üzere keşfedilmemiş bölgelere geldiğimi söyledim.

"Evren'in keşfedilmemiş bölgesi bizim için bu tam tersi. Bize göre, sizin bölgeniz keşfedilmemiş oluyor. Daha doğrusu, iki tarafta aynı Evren'de yer alıyor. O yüzden, hangisi hangisi oluyor, orası biraz karışık. Sana gelecek olursak, gerçekte ne istiyorsun, söyle bakalım," dedi kral.

"Bir mesaj yayınlandı, o yüzden sizinle konuşmak için geldim."

"Bizi nasıl buldun?"

"Abux galaksisinden Utr sayesinde."

"Abux galaksisi demek ha?"

"Evet, öyle. Ve onlar bizimle birlikte bu düşmana karşı koymak üzere ittifak kurdu. Bu arada, mesaj ile ilgili soru sormadığınıza göre, sanırım sizlere ulaşmadı," dedim.

"Ulaştı, merak etme. Öldürdüğü kişi benden önceki kralımızdı, ama sonuçta ben o aptalı uyarmıştım. Ama o bildiğini okudu ve sonunda öldü, fakat benim her şeyden önce öğrenmek istediğim bir mesele var."

"Nedir?"

"Siz Reinaz İttifakısınız ve mesajda sizlerin Evren'i ele geçirmek istediğiniz söylendi. Bu da ne demek oluyor?" dediği anda tüm adamları bizlere silahlarını doğrulttu.

"Şöyle ki, bizler Arcas'ı yok edip Evren'i kurtarmak istiyorduk. Ama Vera, Arcas'ı kullanarak yıllarca kendilerini gizlediler."

"Vera, Arcas'ı mı kullandı? O zaman nasıl oluyor da kendi kullandıkları ırk tarafından yok edildiler?" diye sordu.

"Sadece yok edilmişler gibi davranmışlar ve biz de bu gerçeği sizlerden yardım istemeye gelmeden önce öğrendik."

"Peki, o bölgedeki Arcas'a ne oldu?"

"O bölgede ki derken ne demek istediniz?"

"Yakında öğrenirsin sen soruma cevap ver."

"Arcas mı? Onlar artık yok. Vera hepsini yok etti. Sonuçta artık ortaya çıktılar ve onlara ihtiyaçları kalmadı."

"Anladım, ama bizim bu savaşta işimiz yok. Sonuçta buraya bizimle ittifak kurmayı daha doğrusu bizimle birlikte, Koud, Mhab, Qwda, Lıyd, Qtav ve Xrud ırkları ile ittifak kurmaya geldin. Ve bunu başarırsan, diğerleri de bu ittifaka katılacaklardır. Ama ben bu ittifakı kabul etmediğim sürece, diğerleri kabul etseler bile, kimse ittifakınıza katılmayacak. Ayrıca ben kabul etsem bile, Kraliçe Mirena var, o şimdilik hiçbir şey yapmadan bekliyor. O yüzden boşuna uğraşma ve bir an önce geldiğiniz yere geri dönün. Sen ve seninle gelen tüm keşfedilmemiş bölge gemilerini bölgemden çıkar, anladın mı beni yoksa sizi o kaçtığınız düşmana bırakmadan kendi ellerimle yok....'' dediği sırada silah sesi duyuldu.

"Kahretsin Rofs, bunu neden yaptın?" dedi birisi ve anında o da öldürüldü.

"Mesajı hepimiz izledik ve gördünüz kralımızı bizden korkmaksızın öldürdüler. Ve onlara bizden birini öldürmek neymiş göstereceğim ben. Drtau ırkının yeni kralı olarak sizinle ittifak kuracağım. O yüzden bir an önce diğerleri ile iletişim kur, bizler de bu sırada hazırlıklarımızı yapacağız," dedi krallarını öldüren Rofs adında ki kişi.

"Peki, müttefik olduğumuza göre sizlere liderlerimizden birisini göndereceğim ve onunla birlikte çalışmanızı istiyorum. Sizin için sıkıntı olmazsa," dedim.

"Hayır, bir sıkıntı olmaz. Sen diğer altısı ile iletişim kur ve onları da ikna et. Sonuçta ben konuşsam bile, kralımızı öldürüp başa geçtiğim için bana güvenmezler."

"Kraliçe Mirena ne olacak? Eğer söylenenler doğruysa..."

"Sen onu merak etme. Artık onun bölgemizdeki ittifak üzerinde etkisi kalmadı. Ama sen yine de onun yaşadığı Ytab galaksisinden uzak dursan, iyi olur," dedi.

"Uyarınız için teşekkürler," dedim ve Sesil'e binip gezegenden ayrıldık. Wokd galaksisine, Xrud ırkı ile görüşmek üzere ayrıldık.

"Tyuo'ya, Drtau'nun bilgilerini gönder. Ayrıca dikkatli de olsun ve bir hata yapmasın, Koxae."

"Emredersiniz."

"Ana lider Tyuo'ya gerekli bilgileri gönderdik, efendim."

Gerisi sende Tyuo. Umarım bu aptalları da kullanarak Lux ittifakından bizim yanımızda savaşacak daha fazla müttefik bulursun.

"Efendim, gelen mesajlara göre Ladina keşfedilmemiş bölgelere giriş yapmış."

"Yoksa Guro öldürül..."

"Hayır, efendim. Vetoh galaksisi diye bir galakside ara liderlerden Soax'ı yakalamışlar ve diğer tüm ara liderleri yok etmişler."

"Guro olmadığı sürece sıkıntı yok. Biz de diğer aptallar ile işlerimizi halledelim ve saldırı için hazırlıklara odaklanalım."

"Efendim."

"Ne var yine?" Urwa.

"Bize verilen haritayı incelerken oldukça enteresan bir şey buldum ve görünüşe bakılırsa keşfedilmemiş bölgede Arcas diye bir ırk yaşıyormuş."

"Arcas mı? Bu da ne demek şimdi? Bundan emin misin peki?"

"Evet, efendim. Hata olabilir diye birden fazla kez araştırma yaptım ve bir hata yok. Bu bölgede yaşıyorlar ve yaşadıkları galaksinin adı ise Zodw ve burada yazanlara göre orta gelişmişlikte bir teknolojileri var," dedi.

"Sen ne saçmalıyorsun! Arcas'ı biz uydurduk."

"Evet, efendim. Ama burada bakın."

"Şimdi anladım. O bölgedeki Arcas derken bunu kast etmişler. O zaman önceliğimiz şu güçlü ırklar. Onlarla işlerimizi halledeceğiz, daha sonra da gerçek Arcas'ın yaşadığı galaksiye gidip onlarla iletişim kuracağız. Bakalım nasıl bir ırkmış. Merak ettim."

"Efendim, Wokd galaksisine ulaştık ve Xrud ırkına görüşmek üzere mesaj yolladık."

"Tamam, onlarla işimizi halledince diğer noktaya gideceğiz hemen," dedim.

"Emredersiniz."

Xrud kralı ile de görüştük ve onları ikna etmek de oldukça zor oldu. Ama aptal prenses sağ olsun, Drtau'nun liderini öldürmesi ve keşfedilmemiş bölgelere gelip bizi araması işimize yaradı. Gezegenden ayrılırken Ula'ya da Xrud'un bilgilerini gönderdik ve Mtxa galaksisine Qwda ırkı ile görüşmek üzere ayrıldık. Bu sırada arada da olsa saldırı olduğuna dair bilgiler geliyordu. Ve şu ana kadar ana liderlerden kimseye saldırı olmadı. Bu iyiye işaretti ama...

"Efendim, Mtxa galaksisine ulaştık."

"Bu kadar çabuk mu?"

"Evet, efendim. Sonuçta Mtxa ve Wokd galaksileri komşu galaksiler, birbirlerine çok yakınlar,'' dedi Erm.

''Tamam, o zaman Qwda'ya hemen görüşme mesajı yolla.''

''Emredersiniz, efendim.''

Mesajımıza cevap verdiler ve gezegene inip liderleri Axix ile ittifak kurmak üzere anlaştık. Bir sonraki görüşme için gezegenden ayrıldık ve Nrme galaksisine Lıyd ırkı ile görüşmek üzere yola çıktık.

''Efendim.''

''Hemen ulaştık mı?''

''Hayır, efendim. Nrme ulaşmamız biraz zaman alacak,'' dedi Koxae.

''Ne var, o zaman söylesene.''

''Abux galaksisi ırkları ve ana lider Guro, Ladina tarafından yok edilmiş ve görünüşe göre o bölgede yaşayan ve bizim tarafımızda olanlar ise savaştan sonra ortalıktan yok olmuşlar.''

''Kahretsin, Guro'nun ölümü kötü oldu ama ilk ona saldıracaklarını da biliyordu. Bu arada Ladina ile ilgili başka önemli bir şey var mı?'' dedim.

''Hayır, efendim, şu anlık yok.''

''Tamam, Ula ve Tyuo'ya da Guro'nun öldüğünü bildirin ve dikkatli olsunlar. Herhangi bir saldırı olursa ilk fırsatta kaçsınlar ve izlerini kaybettirip benden haber beklesinler.''

''Emredersiniz, efendim. Burası Sesil, ana lider Ula ve Tyuo'ya, ana lider Yukar'dan önemli bir mesaj var. Ana lider Guro ve bulunduğu galaksideki yeni müttefiklerimiz Ladina tarafından öldürülmüş. Hemen bu mesajı ulaştırın.''

''Efendim, haritada başka şeyler de var ve burada yazanlara göre araştırma yaptım. Eğer doğruysa, buradaki orta gelişmişlikteki bir ırkın teknolojisi bize bağlı Rald ırkından bile daha gelişmiş durumda,'' dedi Urwa.

''Rald mı? Ne saçmalıyorsun sen? Rald'ın teknolojisi bile Abux’ta yaşayan tüm ırkların teknolojisinden çok ileri düzeyde. Bu harita hatalı olmalı, o yüzden daha fazla araştırmayı bırak.''

''Emredersiniz, efendim.''

''Efendim, Nrme ulaştık ve görünüşe göre bizi bekliyorlarmış. Gezegene yaklaşınca mesaj aldık ve gelen gemileri takip etmemizi istiyorlar.''

''Tamam, takip edeceğimizi bildir ve buradaki işimizi de halledip sonra ki yere gidelim,'' dedim.

Gezegene inince ırkın lideri ile görüştük. Biz Mtxa'dan ayrılınca mesaj almışlar ve bizimle ittifak kurmak istiyorlarmış. Biz de kabul edip Qbxy gitmek üzere tekrar yola çıktık. Qbxy içlerinde en uzakta olanıydı ve oraya ulaşmak için şimdiye kadar kat ettiğimiz mesafenin on katını kat etmemiz gerekiyordu. Bir şekilde Kraliçe Mirena mıdır nedir, onun yaşadığı galaksiye oldukça yakın geçmemiz gerekiyordu ve asıl sıkıntı ise uğramamız gereken iki galaksi de onunla komşuydu ve şu an savaş durumunda olsaydık, o lanet kraliçeyi ve ırkını hemen yok ederdim, diye düşünüyordum.

Qbxy galaksisindeki Qtav kraliçesi Poxm ile görüşüp onlarla da ittifak kurduktan sonra ayrıldık ve gerçek Arcas'ın yaşadığı galaksiye gitmek üzere ayrıldık.

"Bana hemen Ula ve Tyuo'yu bağla,'' dedim.

''Emredersiniz, efendim,'' dedi Poxar.

''Yukar şu an oldukça meşgulüz, umarım önemli bir şeydir,'' dedi Ula.

''Bu bölgede gerçek Arcas yaşıyor ve onlarla iletişim kurmak için yaşadıkları galaksiye gidiyorum. Onlarla işim bitince sizinle buluşacağım, o yüzden dikkatli olun,'' dedim ve bağlantıyı kestik.

''Efendim, geriye Koud ve Mhab ırkları kaldı.''

''O iki galaksi Lorin ırkının yaşadığı galaksi ile komşu o yüzden onlardan uzak duracağız ve o iki lider kendi ayakları ile bize gelmek zorunda kalacaklar'' dedim.

''Emredersiniz, efendim.''

Arcas'ın yaşadığı galaksi olan Zodw'a ulaşmak için oldukça uzun bir yol kat etmemiz gerekti. Sonunda oraya ulaşıp onlarla görüşmek istediğime dair bir mesaj gönderdik. Kral veya kraliçeleri ile oturup ittifak kurmak istediğim için özel olarak görüşmek istediğimi söyledim.

''Drtau ile ittifak kurdunuz zaten. O yüzden bizim yanımıza gelmenize gerek yoktu.''

''Bence vardı. Her ne kadar bu bölgelerin en güçlü ırklarından birisi Drtau olsa da, asıl en güçlüsü sizsiniz. Bunu gizlemek için Drtau'yu kullanıyorsunuz,'' dedim.

''Sana bunu kim...''

''Araştırmalar sonucunda öğrendik. Kimse söylemedi.''

''Araştırmaların doğruymuş o yüzden benimle görüşmek için gelmeseydin, diğerleri ile kurduğunuz ittifaklarda bir işe yaramazdı. Ben Arcas kralı Arxak. Seninle ittifak kuruyorum ve Evrenimizi tehdit eden o ırkı yok etmek için ne gerekiyorsa yapacağım,'' dedi Arxak.

''Teşekkür ederim, kral Arxak. Sizin yanımızda olmanız bizi oldukça güçlendirecek,'' dedim.

''Biz kendi aramızda yeni ittifakımız ile ilgili konuşurken, efendim, çok kötü bir şey oldu,'' diye bağırarak geldi Erm.

''Ne oldu, hemen söyle.''

''Nuph adındaki galaksi de Ladina'ya tuzak kurup yok etmek için savaşmışlar, ama ana lider Ula ele geçirilmiş ve yeni ittifak bozguna uğratılmış.''

''Ladina her an buraya gelebilir. Hemen hazırlanın, buradan ayrılıyoruz. Kral Arxak, siz de ırkınız ile birlikte ayrılın. Yok, edilmenizi istemeyiz.''

''Biz ne yaptık ki burada duruyorduk?''

''Bizimle konuşmanız bile yok edilmeniz için yeterli bir sebep.''

''Biz oldukça güçlüyüz ve filom da oldukça güçlü gemiler var,'' dedi.

''Siz bu gezegenden havalanmadan yok edilirsiniz. O yüzden bizimle birlikte ayrılın,'' dedim ve hep birlikte ayrıldık. Stıw galaksisine Drtau ırkının yanına döndük ve savaş için hazırlıklara başladık. Tabi bundan önce ben ve Tyuo sorgudan geçtik ve daha sonrasında bir kişi hariç tüm Lux ittifakı üyeleri ile tanıştık ve toplantıya başladık.

Oldukça iyi, baya kalabalığız ve düşman ile ilgili bilgilere gelecek olursak; şu an bu bölgede Ladina adında bir gemileri var ve bize saldırıp yok ediyor. Bunun yanında bu görmüş olduğunuz galaksi Vera'nın yaşadığı galaksi ve kalkanla korunuyor. Son denememizde kalkan bir ışık yılına etki ediyordu ve o kalkanın etki alanına girer girmez ateş açılıyor. Bu yüzden bir ışık yılından daha fazla ileri gitmek hepimiz için ölüm demektir. Bununla birlikte, Vera da kalkanı kullanarak bizimle uzaktan savaşacaktır ve bize olabildiğince zayiat verdirmek isteyeceklerdir. Bunun olmasına izin vermemek için saldırıyı çok yönlü yapmak daha iyi olur. Sonuçta tüm galaksinin etrafını sarıp saldırırız böylece bize ne taraftan karşılık vereceğini bilemez. Üstelik şu an yeni ittifakımız sayesinde Vera'dan bile daha güçlüyüz ve onları yenip Evren'i kurtaracağız.

''Şu kalkan etki alanı ile ilgili bir sıkıntım var,'' dedi Laine.

''Sıkıntı mı?'' dedim.

''Evet, öyle. Sorun şu ki etki alanı bir ışık yılı dedin ve kalkanın etki alanına girmeden savaşabileceğimizi söyledin.''

''Evet, öyle.''

''Sözümü kesme diye bağırdı ve şimdi bu etki alanını nasıl belirlediniz?''

''Şöyle ki kalkan etki alanını sürekli kontrol etmek için gemiler kullanıyorduk. Bu yüzden de kalkan genişlemesinden sürekli haberimiz oluyordu.''

''Vera hayatta ve sen kalkan etki alanının bir ışık yılı olduğunu söyledin. Sence bunu şaşırtma amaçlı yapamazlar mı?'' dedi Saoko.

''Yani demek istiyor...''

''Aynen öyle. O etki alanı gerçek bile değildir.''

''Sanırım haklısınız, bu aklıma gelmemişti. O zaman kalkan etki alanını daha sonra konuşuruz,'' dedim.

''Işık hızında o kalkanın içine girebiliriz,'' dedi Rofs.

''Bu mümkün değil.''

''Mümkün değil mi?'' dedi Poxm.

''Evet, öyle.''

''Neden?''

''Şöyle ki ışık hızında ki gemilerde anında yok ediliyor. Yani ışık hızında bile hareket etsek gemiler yok edilir.''

''Bu saçmalık, ışık hızında ki bir gemiyi vurmak,'' dedi Axix.

O zaman bunu izleyin, dedim ve birkaç tane kalkanı geçme denemesi açtım. İlk olarak tüm gemiler ışık hızında hareket ediyordu ama hepsi vuruldu. Bu gördükleriniz ise son denememizden. Galaksiye farklı yönlerden belli bir rotayı izlemeyen, sürekli manevra yapabilen ve böylece silahların atışından kaçabilen binlerce gemi gönderdik. Ama onlar bile yok edildi. Sistem bir şekilde gemilerin bir sonraki manevralarını tahmin etti ve onlar o alana ulaştıklarında anında yok oldular.

"Bu ırkın teknolojisi ne kadar gelişmiş durumda?'' diye sordu Laine.

''Şöyle ki, bildiğimiz tek şey yaşadıkları galaksinin tüm enerjisini kullanabiliyorlardı. Bu yüzden de oldukça gelişmiş durumdalar. Sonuçta Evren'de yaratılan ilk ırk ve bu sayede teknolojileri çok üstün.''

''Ne kadar üstün?'' dedi Saoko.

''Oldukça üstünler ama burada gördüğünüz tüm ırkların...''

.....

''Onlardan üstün falan değilsiniz ve onlara asla karşı koyamazsınız.''

''Kraliçe Mirena uzun zamandır sessizdiniz, bunu ne borçluyuz?''

....

Her neyse, devam edelim. Oldukça üstünler ama burada gördüğünüz tüm ırkların ve yakında buraya gelecek olan adamlarımızı da katarsak, Vera'nın teknolojisinden daha gelişmiş bir teknolojimiz var. 'Gerçekte ise tüm Evren birleşse bile asla Vera'nın teknolojisine yaklaşamaz.' diye düşünüyordum.

''Bu güzel, o gemiyi yok etmek için sabırsızlanıyorum,'' dedi Yoor adındaki liderlerden birisi.

''O gemi daha birkaç saat önce içimizden altı lideri öldürdü, üstelik üstünlük bizde olmasına rağmen hemen rehavete kapılmayın,'' dedi Saoko.

''Saoko haklı. İttifak ile güçlenmiş olsak da o gemi...''

''Asıl siz saçmalamayın. O aptallar güçlerini ikiye böldüler ve böylece kazanacaklarını düşünerek hata yaptılar. Biz ise tüm ittifak ile saldırıya geçeceğiz, yani kaybetmeyeceğiz,'' diye bağırdı Rofs.

''Rofs haklı. Eğer güçlerini ikiye ayırmasalardı, Ladina'yı çok kolay yok edebilirlerdi,'' dedi Exmg.

''Evet, öyle. Ve o gemi bizi burada ararken bizler buradan ayrılıp onun yaşadığı galaksiye saldıracağız ve o kalkanı geçip Evren'i kurtaracağız,'' dedi Arxak.

''Evet, öyle,'' diye bağırdılar.

Bizler saldırı planı hakkında ve nasıl saldıracağımız ile ilgili konuşurken, efendim, saldırıya uğradık, bu Ladina diye ses duyduk ve biz aramızda ne yapacağımızı tartışmaya başladık.

''Hepiniz kesin şunu ve hemen gemilerinizin komutasını alın,'' diye bağırdı Laine.

Efendim, ayrıca bir mesaj aldık ve sizlere de gönderiyorum; ''Yukar ve Tyuo ile birlikte tüm Reinaz liderlerini teslim edin, bende yaşamanıza izin vereyim. Aksi halde hepiniz yok edileceksiniz.''