Sarya Aksel'den

Kriz geçirdiğim günün üstünden bir hafta geçmişti. Attila abime üvey babamdan şiddet gördüğümü söylemiştim. Babamın dava açacağını duysamda kimse benimle bu konu hakkında konuşmuyordu. Açıkçası ilgilenmiyordumda. O günden sonra babama kesinlikle bir daha okula gitmek istemediğimi söylemiştim. Bebi vaz geçirmek için çok uğraşmışlardı ama kararım kesindi. Tek bir olay değildi. İnsanlar arasına karışamıyordum çünkü ben fazla hassas onlar fazla kötüydü. İnsan yaş geçtikçe grileşirdi. Siyaha dönüşüp dönüşmeyecekleri ya da beyaza yakın gri mi olacağı siyaha yakın gri mi kendisine kalmıştı. Ben ne kadar griydim bilmiyorum amadiğer insanları kaldıramadığım kesindi. En sonunda babam evde eğitimde karar kılmıştı. Bana göre hava hoştu. Bugün ise yeni aileme alışmam için benimle buluşmayı reddeden Kuzey'le buluşacaktım. Tabi Mete abimde benimle gelecekti. Mete abim ve Kuzey'in anlaşmasını çok istiyordum. Kuzey benim için en değerli kişiydi. Yeni aileme hala alışma sürecinde olsamda onları sevmiştim. Kuzey ise çok farklıydı. Onu anlatamazdım. Doğru kelimeleri nasıl bir araya getireceğimi bilmiyordum.

Şu an ne yaptığıma gelirsek dolabımın önünde kıyafet seçiyordum. Kuzey'le uzun zamandır görüşmemiştik ve ben gerçekten karşısına çok farklı çok güzel olarak çıkmak istiyordum. Sanki içimde küçük bir kız çocuğu vardı ve sabahtan beri sevinçten çığlık atıp oradan buraya zıplayıp duruyordu. Onu dizginleyemiyordum. Elbiselerimin arasında en güzelini arıyordum. En sonunda omuzları açık siyah bir kazak ve geniş kumaş ve yine siyah bir pantolon giydim. Aynadan kendime baktım. Giyecek daha düzel şeylerim vardı ama hava soğuktu. Üstüme deri ceketimi alacaktım dışarı çıkarken. (Medyaya koydum kıyafeti) Aynadan kendime bakmaya devam ettim bir süre. Sonra kalkıp odadan çıktım. Bu yapacağım şeyi ne zamandır düşünüyordum. Artık kesin olarak zamanı gelmişti. Ben buna hazırdım. Merdivenlerin önüne geldim ve bir üst kata çıktım. Annemle babamın odasının önüne geldim. Annem şu an odasındaydı. Abimler ve babamlarda işteydi Mete abi hariç. Onunla dışarı çıkacaktım. Üç kez kapıya vurdum ve annemin sesini duyunca içeri girdim.

"Bir şey mi oldu kızım?" dedi annem. "Ben senden bir şey isteyecektim. Daha doğrusu üç şey." dedim. Bekkenti dolu gözlerle baktı annem bana. Buraya geldiğimden beri ona bir adım atmamı bekliyordu. Ve ben bugün bu adamı atacaktım. "Söyle canım kızım. Ne istersen iste." derken saçlarımla oynuyordu. "1.si saçlarımı yapar mısın? İkincisi Kuzeyle uzun süredir görüşmüyoruz ve ben çook güzel olmak istiyorum o yüzden makyajda yapar mısın?" dedim. Annem bu halime güldü ve "tabiki saçınıda makyajınıda yaparım ve böyle bile çook güzel olmuşsun. Sonunda ne kadar güzel olacağını merak ediyorum. Üçüncüsü peki?"

Göğüsümü oksijenle doldurdum ve annemin gözlerine baktım. "Sana anne diyebilir miyim?"

İlk başta annemin gözleri doldu ve ben yaptığım şeyden tereddüt ettim ama sonra hızlıca başını evet anlamında salladı. Bana gülümsedi. Esasen kendisini ağlamamak için zor tutuyordu.

" bu anı o kadar uzun zamandır bekliyorum ki. Yanlış anlama Sarya buraya geldiğin zamndan bahsetmiyorum. Senin karnında olduğunu öğrendiğim hissettiğim ilk andan bahsediyorum. On beş yıl sonra sen tekrar bana döndüğünde dünyalar benim oldu canımın içi. Senden bana anne demeni beklemiyordum. Delicesine istesemde senden böyle bir şey isteyemezdim. Benim bunca zaman bir kızım olmasada senin bir annen vardı. Sana iyi davranmadığını biliyorum ama o yinede senin annendi. Beni kabul etmeyeceğinden öyle korkmuştum ki. Şu an yaptığının bendeki değerini tahmin edemezsin. Kalbimde bıraktığın etkiyi bilenezsin. Sarya her an elimden uçup gidecekmişsin gibi hissediyorum. Ben hala kucağımdan alınıp öldü demeleriyle yüzleşiyorum. Seni kurtarmanın yollarını arıyorum ama on beş yıl geç kaldım. Annecim beni kabul ettiğin için sana minnettarım."

Annem konuşurken benimde gözlerim doldu. Onun sözleri bitince birbirimize sıkıca sarıldık. Bir süre sonra ayrıldık ve annem "hadi saçlarını yapalım" diyerek beni makyaj masasının sandalyesine oturttu. Çekmecelerin birinden saç maşasını çıkardı ve masanın yanındaki fişe taktı. Bir süre saçlarıma baktı ve eline tarağı alıp saçlarımı taramaya başladı. Tarama işi bittiğinde maşa ısınmıştı. Maşayı eline aldı ve kızıl saçlarıma maşa yapmaya başladı. İşi bittiğinde yaptığı maşaları açtı ve su dalgası şeklinde bir model ortaya çıktı. Saçlarım normalde de dalgalıydı ama anormal bir kabarıklığı vardı. Şu anda daha düzgün duruyordu. "Beğendin mi?" diye sordu annem. "Çook güzel olmuş ellerine sağlık." bana gülğmsedi ve "bana dönde makyajını yapalım." dedi. Sandalyede yan döndüm. Masanın üstündeki kozmetik eşyalarına baktı ve BB kremi eline aldı. Yüzüme sürmeye başladı.

...

Makyajım bittiğinde aynadan kendime baktım. Gerçekten çok farklı görünüyordum. Annem çok abartı olmayan yaşıma uygun bir makyaj yapmıştı. Hafif bir eyeliner çekmiş gözlerimin iç tarafına göz kalemi sürmüştü. Göz makyajımı maskarayla tamamlamıştı. Yanaklarıma çok az olmak suretiyle allık sürmüştü. Dudayığma nude tonlarda bir ruj sürmüş üstüne pembe bir glos uygulamıştı. Gerçekten çok güzel olmuştum ve hiçte abartı değildi. Anneme teşekkür edip odadan çıktım. Kendi odama gidip deri ceketimi aldım. Ve aşağı indim. Mete abim salonda oturuyordu. Telefonuyla uğraşıyordu. Başını kaldırıp bana baktı ve sonra telefonuna döndü. Sonra yine bana döndü. "Çok güzel olmuşsun" Ayağa kalktı ve tam karşımda durdu. Yüzümü avuçlarının arasına aldı ve alnımı öptü. Bana sıkıca sarıldı. Kolumda tuttuğum deri ceketimi giymeme yardım etti ve birlikte evden çıktık. Arabaya bindik. Radyodan gelen şarkıyla gülümsedim ve eşlik etmeye başladım. Mete abim içimdeki çocuğu ortaya çıkarıyor böyle eğlenceli şeyler yaparken ondan çekinmiyordum. Nakarata geldiğimizde oda bana eşlik etti.

Seni çöpe atacağım poşete yazık

Bi sigara yakacağım ateşe yazık

Aşk gidene acımak mı?

Bu yükü taşımak mı?

Yarayı kaşımak mı?

Sor iyisi çıkacak mı?

İçime akacak mı?

Ve güneş açacak mı?

Sonunda kahkahalarla gülmeye başladık. Gideceğimiz kafeye giden dönemeci kaçırsakta o anda bununla pek ilgilenmiyorduk.

Bölüm sonu.

Millet telefonum bozuşduğu için verdiğim sözleri tutamadım. Bu bölümde de aslında Kuzey Mete ve Sarya buluşması olacaktı ama bölüm atma aralığımı daha fazla uzatmak istemedim. Hala daha bozuk telefonumdan yazıyorum ne zamn değiştiririm bilmiyorum. Okul açıldığı dönem için ise salı ve perşembe günleri kursum olduğu için bölüm gelmeyecek.

Seviliyorsunuz <3