Alp Abimizden

DNA testinden geleli 3 gün oluyor ve ben bu 3 günde illallah etmiştim. Aslında ilk sevinmiştim hep kız kardeşlerim olsun istemiştim ama sadece bir tane olmuştu ama alası olmuştu. DNA testinden sonra sevinmiştim artık iki tane kız kardeşim olucak sanıyorum ama hayır ne yazıkkı olmadı.

Nisa tüm evin huzurunu bozmuştu. Sürekli herkesle kavga ediyor eve çok geç gelip duruyordu. Asla kısıtlayıcı bir aile olmamıştık ama bu kadarı aşırı fazlaydı.

İlk ben onu güzel bir dille uyardım ama beni hiç takmadı en son olay babama kadar gitti ama yine aynı şeyler oldu. Ve Mete'de bir gariplik vardı ama çözemiyordum. Umarım bu Nisa ile alakalı değildir.

Şu 3 günde Sinem'in değerini anlamıştım siz bana yatıp kalkıp şükredin derken haklıymış. Bide bunlar yetmezmiş gibi öbür aile velayet davası açmış Sinem için, kız gelmek istemiyor işte ne zorluyon.

Onu asla vermem o benim kıymetlim babam bunun için en iyi avukatı tuttu. Aslında annemde avukattı ama davayı kabul edemeyeceği söyledi, hepimiz şok olduk.

Nedenini sorunca da söylemedi. Dava 2 saat sonra hepimiz çok endişeliyiz çünkü avukat karşı tarafın daha avantajlı olduğunu söyledi. Sinem bu evin kalbidir hepimiz ona ayrı ayrı çok bağlıyızdır. Bunu son 3 günde daha iyi anlamıştık. Nisa her işimize köstek oluyordu. Sinem sürekli destek olurdu... Olurdu ne ya sanki kaybettik sinemi her şey eskisi gibi olucak. Umarım iç ses umarım.

Bide yetmezmiş gibi o ailede de sinemimin 5 abisi varmış, ya onları bizden daha fazla severse... Düşüncesi bile korkunç.

YAZARDAN

Gök ailesindeki herkes endişeliydi en değerlilerinin onlardan gitme ihtimali vardı. Kimse buna inanmak istemesede gerçekler ortadaydı. Karşıdaki avukatta oldukça iyidi. Adalet sarayına geldiklerinde mahkemeye 5 dk vardı. Oturup beklemeye başladılar.

" Davacı Demir Karal davalı Mehmet Gök duruşma salonuna"

İki ailede endişe içinde duruşma salonuna girdi hakimin mahkemeyi başlatmasıyla karşıdaki avukat konuşmaya başladı.

" Sayın hakim elinizdeki raporlarda da olduğu gibi Sinem hanımım gerçek ailesi Karal ailesidir. Hastanede yapılan bu karışıklık Karal ailesinin 17 yılına mâl olmuştur. Herkesin olduğu gibi onları kendi kızlarını tanımaları en büyük hakkıdır."

Bu sefer söze Göklerin avukatı girdi.

" Sayın hakim Sinem hanım 17 yaşındadır ve akli dengesi yerindedir kısmı reşit ( böyle birşey var mı bilmiyorum salladım) biri olarak kendisinin fikrinin esas alınmasını talep ediyorum. Ayrıca Sinem hanımın büyüğü koşullar ayan beyan ortadadır. Karşı Alide nasıl bir durumda hangi şartlar altında olacağı oradaki insanların ona nasıl davranacağı muammadır. Kendi büyüttükleri kızları Nisa hanım da onlarla kalmak istememiştir. "

" İlk başta Karal ailesindeki herkesin zabıtası malumdur. Hafif suçlar dışında Sinem hanım için tehlike arz edebilecek bir suç bulunmamaktadır. Ayrıca Nisa hanım kendisine karşı bir suç, hata işlendiği için değil kendi ailesini tanımak için gitmiştir. Teşekkürler."

Hakim söze girdi bu sefer

" Sinem kızım senin bu konudaki düşüncelerin nelerdir hangi aileyi istiyorsun. "

SİNEM'DEM

Şuan herkes bana bakıyordu kendimi çok stres altında hissediyordum. Hadi kızım sen yaparsın annen avukat senin. İstedikleri söyle kurtul.

" Sayın hakim bunu daha önceden de Karal ailesine söylemiştim ben kendi beni büyüten ailem ile kalmak istiyorum. Onları çok seviyorum ve onlardan ayrılmak istemiyorum. Teşekkürler."

" Gereği düşünüldü "

Herkes ayağa kalktı bende ayağa kalktım ama sanki ayaklarım beni tutmuyordu.

"Mahkemenin sabit deliller görmesi için, Sinem' in hangi ailede daha iyi koşullar altında olacağını öğrenmek için mahkemenin 2 ay sonraya ertelenmesine o zamana kadar geçici velayetin Sinemin hafta sonları Gök ailesinde kalmak şartıyla Karal ailesine verilmiştir. Yarın saat 16.00 'a kadar Sinemim Gök ailesinde kalıp hazırlanacaktır ancak bu saatten sonra Karal ailesi Sinemi alabilir. "

Sanki her yer uğulduyordu. Yer ayağımın altından kayıyordu. Etraftaki sesler net olarak gelmiyordu. Sonra gözlerim karardı.

SİNAN'DAN

Şuan hepimiz ne olacağını düşünüyorduk resmen Sinem' i bizden ayırıyorlardı. Tam Sinem' e bakıcakken bayılacağını gördüm hemen ona doğru koştum son anda tuttum onu. Sonra herkes etrafımıza toplandı.

Tam o sırada biri 'dikkat çekmek için rol yapıyor' dedi ben kim olduğunu anlayamadım ama sanırım Savaş abim anlamış olucakki birinin üstüne gidip yumruk attı. Sanırım o çocuğun abisi onu alıp götürdü.

Bende sinemi kuçağıma aldım ve arabaya doğru gittim. Ben can yarim olmadan ne yapıcaktım doğduğumuzdan beri sinemle hiç ayrılmamıştık. Ne yapıcağımı bilmiyorum.

Eve gidene kadar kimse konuşmadı. Bende sinemi yatağına yatırıp yanına yattım. Yarının hiç olmamasını dileyerek.

YAZARDAN

Gök ailesinde herkesde bir hüzün mevcuttu. Resmen Sinem ellerinden kayıp gidiyordu ve hiçbir şey yapamıyorlardı. Şüphesiz en yıkılan Mehmet beydi. Kızını koruyamamıştı şimdi kızı onlardan ayrılacaktı.

Buket hanım söze girdi " olan oldu yapıcak bir şey yok elimizden geleni yaptık olmadı. Hadi herkes odalara geç oldu." Dedi ve gitti.

Arkasından şok olmuş bir aile bırakarak. Herkes Buket hanımın bu davranışlarına inanamıyordu en önce onun bu karara sinirlenip karşı çıkması lazımdı...

Savaş söze girdi bu sefer " annemin neyi var niye böyle davranıyor sanki Sinem' den değilde sokaktan geçen birinden bahsediyoruz. Sinem annesinin kendisini umursamadığını duysa üzüntüden mahvolurdu. Annem biraz daha böyle devam ederse kendimi tutamam haberiniz olsun. "

Savaş duygularını kontrol edemezdi her zaman duygularına göre yaşardı o yüzden bu konuşmaya kimse şaşırmamıştı.

Ayrıca kimsenin söyliyecek sözü yoktu savaş çok haklıydı.

" Tamam artık davayı tamamen kaybetmedik Sinem haftasonları bizde kalıcak ayrıca bu geçici velayet şimdi en iyi şekilde 2 ay sonraki davaya hazırlanmamız lazım hata şansımız kalmadı. Alp gerekirse avukat ordusu kurucaksın ama ileriki davayı biz kazanıcaz şimdiden hazırlanmaya başla."

Alp sadece başını salladı konuşucak hâlı kalmamıştı.

Buket hanım kimseye farkettirmeden sinemin odasına girdi onu uyandırdı ve odasına çağırdı. Ama konuştukları sadece kendisi ile Sinem arasında kalmıştı. ( Ve tabi yazarın yani benim).

Ertesi Gün (SİNEM ' DEN)

Valizimi zar zor hazırladım. Asla ailemden uzaklaşmak istemiyordum. Ama mecburdum işte sırf bu yüzden Demir beyden ve o oğlu olacak kişiden nefret ediyordum. Kendimi onlara açıklamıştım gelmek istemiyordum. Saat 15.00 gitmeme sadece 1 saat vardı. İster istemez gözlerim doldu. Ama ağlayıp ailemi üzemezdim zaten yeterince benim yüzümden üzülüyorlardı.

Aşağı indim herkesde bir hüzün vardı.

" Aaa hadi ama sanki ömürlük gidiyorum sadece iki aycık hem hafta sonları burdayım hala benden kurtulamadınız."

" Senden kurtulmak isteyen kim zilli hem nerden çıkardın sana üzüldüğümüzü biz benim kayıp saatime üzülüyorduk. " Dedi savaş abim beni üzmemek için böyle dediği biliyordum.

" Hıh iyi madem o zaman sen saatine üzülmeye devam et bende diğer kardeşlerimle kutu oyunu oynarım. Hemde monopoli."

" Aaa boş versene saati yenisi alınır gel biz monopoli oynayalım. "

Sonra hepimiz yerde halka olup oynamaya başladık.

1 saat sonra

Oyun çok eğlenceliydi saatin nasıl geçtiğini anlamamıştık. Tâki çalan kapıya kadar. Telefondan saate baktım tam 16.00 heralde tam saatinde gelmiş olamazlar değil mi.

Olabilirlermiş Demir bey Büşra hanım ve şu abi olacak vasıfsız gelmiş. Birde yanlarında benden küçük duran bir çocuk vardı. Umarım kardeşim değildir. Mete burdaydı .

Şu gereksiz abi vasfı konuşmaya başladı.

" Hadi ABİCİM gel evimize gidelim "

Aklınca abime misilleme yapıyor , DNA testi günü abimde böyle demişti.

" Benim ABİM arkamda ve ben zaten evimdeyim sanki kendi isteğim ile geliyormuşum gibi davranma lütfen. Ve ayrıca bide abicim demezsen sevinirim gereksiz samimiyeti sevmem."

Abimler kahkaha attı ve yanıma gelip yanağımı öptüler. Sonra Alp abim geldi "isteğidin zaman ara ABİCİM unutma sen benim kardeşimsin."

Evdekiler ile vedalaştım. Ama Mete ile özel bir şekilde vedalaştım.

" Bak ablacım ben her zaman senin ablanım hem unutma okulda da sürekli görüşücez zaten bir kaç güne okullar açılıyor kendine iyi bak ihtiyacın olduğu her an ara tamam mı?"

Dolu gözlerle kafa salladı " seni çok seviyorum iyiki benim ablamsın"

Daha fazla uzatmadım çünkü uzatsam oda bende ağlardım. Sonra YENİ ÇOK SEVGİLİ AİLEM ile arabaya bindik. Araba da kimse konuşmuyordu ama iyi oldu onlarla konuşmak istemiyorum. Ama ne yazık ki Büşra hanım konuşmaya başladı

" Kızım tatsız bir tanışma olabilir ama lütfen bunları unutalım en baştan başlayalım ben annen Büşra babam Demir en büyük abin Polat kardeşin Ömer. Evde de 4 tane daha abin ve ikizin var onlarla da evde tanışırsın."

" Büşra hanım bu TATSIZ tanışmayı tabiki de unutamam ben size gelmek istemediğimi söylediğim halde beni zorla yanınıza aldınız şimdi hiçbirşey olmamış gibi davranmam. Ve benim AİLEM siz değilsiniz."

Demir beyin elleri direksiyonu sıkmaktan beyazlamıştı aynı şekilde Polat beyde ellerini sıkmaktan beyazlatmıştı.

" Kızım şimdi herşey çok yeni daha sonra bizi anlarsın ve alışırsın, umarım " son kelimeyi sessiz söylemişti ama duymuştum.

Sonun da eve varmıştık kapıyı bir hizmetli açtı. Evin salonu olduğunu düşündüğüm yere geldik. Sanırım tüm ev ahalisi burdaydı.

" Evet kızım sana abinleri tanıtıyım ikinci büyük abin Tarık" tam karşımda oturup bana nefretle bakıyordu. Allahım ben sanki çok meraklıydım size.

" Üçüncü büyük abin Oğuz" benim çaprazımda kalıyordu bana ifadesiz bakıyordu. İşte böyle ol canımı ye ne gereksiz samimiyet var ne de gereksiz nefret . O an kendimden beklenmeyen bir şey yapıp baş selamı verdim. Oda ilk bir şaşırdı sonra oda baş selamı verdi.

" Dördüncü abin Faruk" Gereksiz tarığın hemen yanında oturuyordu ve oda bana nefretle bakıyordu. Ayy çokta tın yani.

" Sonun- "

" Hayır anne yanlış tanıtıyorsun ben en zeki en yakışıklı en iyi en başarılı en yetenekli ve en seveceğin abin Toprak." Bana nasıl baktığını anlatmama gerek yoktur heralde bana büyük bir sevgi ile bakıyordu. Sanırım bu evde en çok seveceğim ve eğleneceğim kişi oydu

" Son olarak ikizin ateş" oda bana iğrenç bir şey mişim gibi bakıyordu.

" Anne o benim ikizim fln değil dış kapının dış mandalı."

" Ay sanki sen benim ikizimsin benim zaten gül gibi ikizim var ve onun yanında senin esamen zaten okunmaz kendi kendine gelin güvey olma."

Bu sefer söze Tarık girdi." Madem gül gibi ikizim vardı niye bırakıp geldin aaa doğru çünkü buradan para koparacaksın dimi başka niye ki?"

" İlk önce olayları doğru düzgün öğren gerizekalı zaten zorla burdayım senin ailen velayet davası açmasaydı burda değildim ve ayrıca AİLEM sizden daha zengin para için gelseydim hiç uğraşmazdım." Tarık iyice morarmıştı bana nefretle bakıp gitti. Arkasından ateş ve Faruk da gitti.

Hiçbir şey olmamış gibi Büşra hanıma döndüm " Kalacağım odayı göstere bilir misiniz."

" Tabiki canım ama ondan önce kardeşlerin adına özür dilerim yaptıkları çok yanlıştı. "

" Sizin özür dilemenize gerek yok büşra hanım nede olsa Polat beyin kardeşleri ne bekliyorduk ki"

" Ben ne yaptım şimdi"

Ona burun kıvırıp büşra hanımla kalacağım odaya gitmeye başladım. Salondan çıkmadan toprağın kahkasını duydum.

" Birşeye ihtiyacın olursa seslendirdi kızım bu kattaki son oda babanla benim odam. "

Sadece kafamı salladım. Odada çıkınca kendimi direk yatağa attım. Kafam çok doluydu 10 dk uyudum.

---------

Ohh sonunda

bölüm bitti. Arkadaşlar belki Sinemin tepkilerini fazla bulabilirsiniz ama ailesine fazla düşkündü ve onu ailesinden kopardıkları için Polat ve demir beye öfkeli.