Kafamdaki sesler susmuyordu mekan bugün çok kalabalıktı karşıdan gelen garson arkadaşım gökhandı "Güneş arka masaya seni istiyorlar" diyerek eliyle masayı gösterdi başımla onaylayıp masaya yol aldım "Buyurun ne istersiniz" diye sordum eh formaliteden gülümsüyordumki gülüşüm duyduğum şeyle silindi"sizi isteriz hanfendi" amcam yaşındaki adamdan duyduğum şeye bak orospu çocuğu"Beyefendi ne diyorsunuz" bana dokunmaya başladı"beyefendi bırakın imdat yardım edin" kimse yardım etmiyordu taaki gelen o çocuk ve arkadaşları dışında adama yumruk atmaya başladılar küfürler ve yumruklar havada uçuşurken oracikta dona kalıp bu manzarayı izledim gorevliler gelip ayırıncaya kadar şoktaydım "Beyefendi çok teşekkur ederim fakat adama niye yumruk attiniz... bişeyiniz yokya" "Gidelim" dedi ama bana dememişti ne garip insanlar vardı .yok artık ya diye homurdandım. Sabah çalan alarma uyandım sabah 6idi ve fakulteye yetişmem gerekti fakulteye geldigimde ne goreyim dünki adamlar ve kız arkadaşlarım oturuyorlardı."Daha neler yanlış gördüm herhalde ya" diye homurdandım ki ayyüce bana el sallıyordu "GÜNEEEEŞ GEL GEL" ve o adam bana döndü gözlerim fal taşı gibi büyümüstü harbi oydu bu koşar adım gittim ayyüce"bunlar benim arkada-" diyorduki sözünü böldüm yapılı ve yüzü güzel adama diktim bakışlarımı "biliyorum" diyerek dün yaşadıklarımı anlattım "ben Güneş" dedim "Güneş Abay" karşıma bir el uzandı bu oydu dün beni kurtaran adam"Yiğit ecevit" Dedi el sıkıstık diger cocuklarda tanıttı kendini "Ahmet alparslan" dedi biri "Hakan zede" dedi bir diğeri "kuzey elmas" diye şakıdı biri neşeli birine benziyordu "kaya kenedy" dedi ingilize benzeyen çocuk ki sanırım öyleydi "Tanıştığıma memnun oldum ama zil çalıyor siz hangi bölümsünüz neyse gitmemiz gerek hadi kızlar" hızla kalkıp diğerlerini kaldırdım dersliğe yürürken hepimizin aynı anda telefonuna bildirim geldi "Ne" diye bağırdım Mesaj şuydu: Geri dönün ve o masaya geri oturun. Defne"boşverin gidelim" "hayır" diye söze atladım "masaya geri gidelim" tereddütte kalsalar bile geldiler 5 dakika sonra onlarda geldi yiğit kuzey hakan kaya "sizdemi o mesajı aldınız" diye sordu deniz erkekler kafasını salladı o sırada bir kahkaha kulaklarımızı sardı birbirimize baktık ama kimseden gelmiyordu masamıza bir adam yaklaştı "sizi çagıran bendim" dedi "size para kazanacağınız bir teklifim var ama iki ucuda kanlı "Ne" diyebildim sadece "Benim işlerimi yapacaksınız ve bende size para ödeyeceğim grup olacaksınız grup olmak zorundasınız düşünmeniz için 3 saatiniz vsr 3 saatin sonunda isteyenler bu masada olsun istemeyenler kendine mezar taşı seçmek zorunda" diyerek o sinir bozucu kahkahasını atarak gitti dona kalmıştık "şimdi ne halt edeceğiz" diye sordum ve sorumla tartışma içine girmemiz bir oldu 3 saatin sonunda ağır adımlarla masaya gittim evet defnenin paraya ihtiyacı asla yoktu fakat benim vardi ayyüce ve gamze ben neredeysem zaten oradaydı ben bunu para için yapacaktım evet ama 2 sebebim daha vardı 1. Sevgiye ilgiye aileye aç olmam çünkü 5 yaşından beri bir ailem yoktu gamze ve ayyüce hariç tekrar sinir bozucu kahkahayı duymamla düşüncelerimden sıyrılmam bir oldu katilimiz buradaydı defne kalktı ve katilin yanına yavaş adımlarla gitti katilimiz söze girdi "Vaybe hepiniz buradasınız ha" "size 2 sürprizimiz var" dedi kaşlarımı kaldırıp defneye baktım "Tahmin ediyorum parayla ilgilidir" dedim alayla "Zekisin" dedi katil alayla güldüm ve tekrat konuşmaya başladı" malikanemi villamı" dedi anlamaz gözlerle birbirimize baktık "sadece cevaplayın" dedi defne "herşey çok saçma ilerliyor ne yapmamızı bekliyorsunuz gerçekten" diyerek sessizliği böldüm "kız haklı ama ben malikaneyi seçerdim" dedi yiğit güldüm"bende oyumu malikaneden yana kullanıyorum" katilimiz defneye baktı defne başıyla onayladı usulca yavaş adımlarla sandalyeye geri oturdu ve tekrar katilimiz söze girdi "lider" dedi "lider seçmenizi istiyorum eşyalarınızı toplayın ve yarın burada olun" diyerek bizi kafeteryada bıraktı "Ne yaşıyoruz biz amına koyayım" diye mırıldandım ve sonra tekrar söze girdim"Lider olmak istiyorum" ne bunu benmi demiştim hayır hayır ama yalabilirdim herkes bana hayretle baktı yiğit"o zaman güneş ışığı lider olabilir zeki ve güçlü birine benziyor" kaşlarımı kaldırdım"benzemiyorum öyleyim" dedin kuzey sözü devraldı "emin miyiz bu sarışını lider yapacağımıza" ayyüce çantasından 11 kücük not kağıdı ve 2 kalem çıkardı ilk kağıdı kendisi aldı diğerlerinide ben hariç diğerlerine dağıttı "kim kimi istiyorsa yazsın" diyip harekte geçti 5 dakikanın sonunda son oyu okuyorduk "Güneş" dedi kaya "10 oyla liderimiz güneş" dediler hepbir ağızdan "Ee lider ne yapacağız şimdi" dedi derin "ben" dedim "eşyalarımı toplamaya gideceğim ne yapmamız gerekiyor şuan bilmiyorum kafamı toplamam gerekiyor" ofladım "bundan sonra hep birlikteyiz" hepsini süzdüm "birbirimizi tanıyalım eve gidin eşyalarınızı toplayın yarın saat 4 te buradayız" ayağa kalktım tam gidecekken vazgeçip geri döndüm "lan ayyüce ve gamzeyle yaşıyordum ben gelmiyormusunuz" gülüşmeler oldu ikiside ayağa kalktı "görüşürüz ekip acaba ekip adımızı kırk haramilermi koysak" kuzey bir kahkaha patlattı ama yiğit onu ölümcül bakışlarla susturdu ve söze girdi "Aynen güneş ışığı katil grubumuzun adı kırk haramiler olsun anasınıfı adı gibi hadi beyler bizde gidelim" onlarda ayağa kalktı ve bizde evimize doğru yol aldık. "Saat dört beş dakika var lider neden erken geldiniz" dedi arkamdan bir ses bu denizin sesiydi derinde yanındaydı "Heyecan" diye kısa bir cevap verdim nedense denizden iyi bir enerji almıyordum şüpheliydim ona karşı ve bunuda belli ediyordum uzaktan adım sesleri geldi başımı çevirdim sırasıyla yiğit ahmet hakan kuzey kaya geliyordu yanımda bir sandalye çekildi "naber lider" dedi "iyi sanırım siz nasılsınız" kısa cevaplar aldım ve tekrar düşüncelerime daldım yiğite ayyuceye defneye ve gamzeye güveniyordum yiğite güvenme sebebimde beni kurtarmasıydı katil gelmeden önce sözü devraldım "kendini savunmayı bilmeyenler yeterince güçlü olmayanlar illahi vardır arkadaşlarım birbirinize öğretin öğrenin" defne araya girdi " isterseniz özel hoca tutarız" sertçe araya girdim "Asla dedim birbirinizin iyi ve kötü olduğu konuları ögrenmezseniz asla birbirinizi koruyamazsınız yeni evimizin bodrum katında bir spor salonumuz var" herkese bir kağıt uzattım dün katil benimle iletişime geçmişti gerçek adınıda öğrenmiştim leon... o kağıdın içinde ev planı ve oda arkadaşları vardi ve lanet olsunki ben yiğitleydim "Demek liderle oda arkadaşıyım ha" "Maalesef" diyerek gözlerimi devirdim karşıdan gene o kahkaha sesi gelmeye başladı "Geldi bizim patron ha " dedim alayla "çok komikmiş lider hahaha" diye araya girdi katil " yeni evinize gidin dedi ve bana bir anahtar fırlattı " dısardaki siyah arabaya binin o sizi gotürecektir" ayağa kalktım ve valizimi aldım "Yeni ailem ha bunu sevdim" diye sırıttım "Son gelen akşam yemeğini hazırlar" diye bağırıp koşmaya başladım

_____________________EVİN ÖNÜNDE_____________

"Oha bu malikane değil ada lan bu" diye bağırdı ahmet "Yuh" diye bağırıp kilidi döndürdüm "Hazır mısınız ?" Derin ve zehraya baktım "çok yavaşsınız ilk işiniz hız antrenmanı olsun" başıyla onayladılar kapıyı ittirdim "Yeni evimiz" "Hadi bakalım" "Bu sandalye renkleri ne anlama geliyor?" "Bunlar bizim temsili renklerimiz diyelim bu renkler en sevdiginiz renkler yeşil sandalye benim demek oluyor bu" diye bilgi verdim Yigit bana seslendi "Hadi güneş ışığı odamızı merak etmiyormusun" onun sesini duyunca içim sebebsiz bir umutla doldu " geliyorum leke" dedim leke cümlesi döküldü dudaklarımdan koşar adımlarla yiğitin yanında merdivenleri çıkmaua başladım 2. Katta odalarımız vardı ve sadece katil ve benim liderin bildiği yiğitle bizim odamızın yanında silahlarla dolu bir odada vardi o odanın 3 anahtarı vardı biri bende biri katildeydi katil bu anahtarı vermeden "En güvendiğin kişiye ver" diyerek 2. Anahtarı vermişti bu anahtarın kime gideceği zaten tahmin konusuydu bu anahtar yiğite gidecekti elimi yeni odamın kulpuna koydum ve yiğitin elinide elimi yanına koydum "Aynı anda lider" dedi ve 10'dan geriye saymaya başladı 5 4 3 2 1 Kapıyı açınca dehşete düştüm

Kafamdaki sesler susmuyordu mekan bugün çok kalabalıktı karşıdan gelen garson arkadaşım gökhandı "Güneş arka masaya seni istiyorlar" diyerek eliyle masayı gösterdi başımla onaylayıp masaya yol aldım "Buyurun ne istersiniz" diye sordum eh formaliteden gülümsüyordumki gülüşüm duyduğum şeyle silindi"sizi isteriz hanfendi" amcam yaşındaki adamdan duyduğum şeye bak orospu çocuğu"Beyefendi ne diyorsunuz" bana dokunmaya başladı"beyefendi bırakın imdat yardım edin" kimse yardım etmiyordu taaki gelen o çocuk ve arkadaşları dışında adama yumruk atmaya başladılar küfürler ve yumruklar havada uçuşurken oracikta dona kalıp bu manzarayı izledim gorevliler gelip ayırıncaya kadar şoktaydım "Beyefendi çok teşekkur ederim fakat adama niye yumruk attiniz... bişeyiniz yokya" "Gidelim" dedi ama bana dememişti ne garip insanlar vardı .yok artık ya diye homurdandım. Sabah çalan alarma uyandım sabah 6idi ve fakulteye yetişmem gerekti fakulteye geldigimde ne goreyim dünki adamlar ve kız arkadaşlarım oturuyorlardı."Daha neler yanlış gördüm herhalde ya" diye homurdandım ki ayyüce bana el sallıyordu "GÜNEEEEŞ GEL GEL" ve o adam bana döndü gözlerim fal taşı gibi büyümüstü harbi oydu bu koşar adım gittim ayyüce"bunlar benim arkada-" diyorduki sözünü böldüm yapılı ve yüzü güzel adama diktim bakışlarımı "biliyorum" diyerek dün yaşadıklarımı anlattım "ben Güneş" dedim "Güneş Abay" karşıma bir el uzandı bu oydu dün beni kurtaran adam"Yiğit ecevit" Dedi el sıkıstık diger cocuklarda tanıttı kendini "Ahmet alparslan" dedi biri "Hakan zede" dedi bir diğeri "kuzey elmas" diye şakıdı biri neşeli birine benziyordu "kaya kenedy" dedi ingilize benzeyen çocuk ki sanırım öyleydi "Tanıştığıma memnun oldum ama zil çalıyor siz hangi bölümsünüz neyse gitmemiz gerek hadi kızlar" hızla kalkıp diğerlerini kaldırdım dersliğe yürürken hepimizin aynı anda telefonuna bildirim geldi "Ne" diye bağırdım Mesaj şuydu: Geri dönün ve o masaya geri oturun. Defne"boşverin gidelim" "hayır" diye söze atladım "masaya geri gidelim" tereddütte kalsalar bile geldiler 5 dakika sonra onlarda geldi yiğit kuzey hakan kaya "sizdemi o mesajı aldınız" diye sordu deniz erkekler kafasını salladı o sırada bir kahkaha kulaklarımızı sardı birbirimize baktık ama kimseden gelmiyordu masamıza bir adam yaklaştı "sizi çagıran bendim" dedi "size para kazanacağınız bir teklifim var ama iki ucuda kanlı "Ne" diyebildim sadece "Benim işlerimi yapacaksınız ve bende size para ödeyeceğim grup olacaksınız grup olmak zorundasınız düşünmeniz için 3 saatiniz vsr 3 saatin sonunda isteyenler bu masada olsun istemeyenler kendine mezar taşı seçmek zorunda" diyerek o sinir bozucu kahkahasını atarak gitti dona kalmıştık "şimdi ne halt edeceğiz" diye sordum ve sorumla tartışma içine girmemiz bir oldu 3 saatin sonunda ağır adımlarla masaya gittim evet defnenin paraya ihtiyacı asla yoktu fakat benim vardi ayyüce ve gamze ben neredeysem zaten oradaydı ben bunu para için yapacaktım evet ama 2 sebebim daha vardı 1. Sevgiye ilgiye aileye aç olmam çünkü 5 yaşından beri bir ailem yoktu gamze ve ayyüce hariç tekrar sinir bozucu kahkahayı duymamla düşüncelerimden sıyrılmam bir oldu katilimiz buradaydı defne kalktı ve katilin yanına yavaş adımlarla gitti katilimiz söze girdi "Vaybe hepiniz buradasınız ha" "size 2 sürprizimiz var" dedi kaşlarımı kaldırıp defneye baktım "Tahmin ediyorum parayla ilgilidir" dedim alayla "Zekisin" dedi katil alayla güldüm ve tekrat konuşmaya başladı" malikanemi villamı" dedi anlamaz gözlerle birbirimize baktık "sadece cevaplayın" dedi defne "herşey çok saçma ilerliyor ne yapmamızı bekliyorsunuz gerçekten" diyerek sessizliği böldüm "kız haklı ama ben malikaneyi seçerdim" dedi yiğit güldüm"bende oyumu malikaneden yana kullanıyorum" katilimiz defneye baktı defne başıyla onayladı usulca yavaş adımlarla sandalyeye geri oturdu ve tekrar katilimiz söze girdi "lider" dedi "lider seçmenizi istiyorum eşyalarınızı toplayın ve yarın burada olun" diyerek bizi kafeteryada bıraktı "Ne yaşıyoruz biz amına koyayım" diye mırıldandım ve sonra tekrar söze girdim"Lider olmak istiyorum" ne bunu benmi demiştim hayır hayır ama yalabilirdim herkes bana hayretle baktı yiğit"o zaman güneş ışığı lider olabilir zeki ve güçlü birine benziyor" kaşlarımı kaldırdım"benzemiyorum öyleyim" dedin kuzey sözü devraldı "emin miyiz bu sarışını lider yapacağımıza" ayyüce çantasından 11 kücük not kağıdı ve 2 kalem çıkardı ilk kağıdı kendisi aldı diğerlerinide ben hariç diğerlerine dağıttı "kim kimi istiyorsa yazsın" diyip harekte geçti 5 dakikanın sonunda son oyu okuyorduk "Güneş" dedi kaya "10 oyla liderimiz güneş" dediler hepbir ağızdan "Ee lider ne yapacağız şimdi" dedi derin "ben" dedim "eşyalarımı toplamaya gideceğim ne yapmamız gerekiyor şuan bilmiyorum kafamı toplamam gerekiyor" ofladım "bundan sonra hep birlikteyiz" hepsini süzdüm "birbirimizi tanıyalım eve gidin eşyalarınızı toplayın yarın saat 4 te buradayız" ayağa kalktım tam gidecekken vazgeçip geri döndüm "lan ayyüce ve gamzeyle yaşıyordum ben gelmiyormusunuz" gülüşmeler oldu ikiside ayağa kalktı "görüşürüz ekip acaba ekip adımızı kırk haramilermi koysak" kuzey bir kahkaha patlattı ama yiğit onu ölümcül bakışlarla susturdu ve söze girdi "Aynen güneş ışığı katil grubumuzun adı kırk haramiler olsun anasınıfı adı gibi hadi beyler bizde gidelim" onlarda ayağa kalktı ve bizde evimize doğru yol aldık. "Saat dört beş dakika var lider neden erken geldiniz" dedi arkamdan bir ses bu denizin sesiydi derinde yanındaydı "Heyecan" diye kısa bir cevap verdim nedense denizden iyi bir enerji almıyordum şüpheliydim ona karşı ve bunuda belli ediyordum uzaktan adım sesleri geldi başımı çevirdim sırasıyla yiğit ahmet hakan kuzey kaya geliyordu yanımda bir sandalye çekildi "naber lider" dedi "iyi sanırım siz nasılsınız" kısa cevaplar aldım ve tekrar düşüncelerime daldım yiğite ayyuceye defneye ve gamzeye güveniyordum yiğite güvenme sebebimde beni kurtarmasıydı katil gelmeden önce sözü devraldım "kendini savunmayı bilmeyenler yeterince güçlü olmayanlar illahi vardır arkadaşlarım birbirinize öğretin öğrenin" defne araya girdi " isterseniz özel hoca tutarız" sertçe araya girdim "Asla dedim birbirinizin iyi ve kötü olduğu konuları ögrenmezseniz asla birbirinizi koruyamazsınız yeni evimizin bodrum katında bir spor salonumuz var" herkese bir kağıt uzattım dün katil benimle iletişime geçmişti gerçek adınıda öğrenmiştim leon... o kağıdın içinde ev planı ve oda arkadaşları vardi ve lanet olsunki ben yiğitleydim "Demek liderle oda arkadaşıyım ha" "Maalesef" diyerek gözlerimi devirdim karşıdan gene o kahkaha sesi gelmeye başladı "Geldi bizim patron ha " dedim alayla "çok komikmiş lider hahaha" diye araya girdi katil " yeni evinize gidin dedi ve bana bir anahtar fırlattı " dısardaki siyah arabaya binin o sizi gotürecektir" ayağa kalktım ve valizimi aldım "Yeni ailem ha bunu sevdim" diye sırıttım "Son gelen akşam yemeğini hazırlar" diye bağırıp koşmaya başladım

_____________________EVİN ÖNÜNDE_____________

"Oha bu malikane değil ada lan bu" diye bağırdı ahmet "Yuh" diye bağırıp kilidi döndürdüm "Hazır mısınız ?" Derin ve zehraya baktım "çok yavaşsınız ilk işiniz hız antrenmanı olsun" başıyla onayladılar kapıyı ittirdim "Yeni evimiz" "Hadi bakalım" "Bu sandalye renkleri ne anlama geliyor?" "Bunlar bizim temsili renklerimiz diyelim bu renkler en sevdiginiz renkler yeşil sandalye benim demek oluyor bu" diye bilgi verdim Yigit bana seslendi "Hadi güneş ışığı odamızı merak etmiyormusun" onun sesini duyunca içim sebebsiz bir umutla doldu " geliyorum leke" dedim leke cümlesi döküldü dudaklarımdan koşar adımlarla yiğitin yanında merdivenleri çıkmaua başladım 2. Katta odalarımız vardı ve sadece katil ve benim liderin bildiği yiğitle bizim odamızın yanında silahlarla dolu bir odada vardi o odanın 3 anahtarı vardı biri bende biri katildeydi katil bu anahtarı vermeden "En güvendiğin kişiye ver" diyerek 2. Anahtarı vermişti bu anahtarın kime gideceği zaten tahmin konusuydu bu anahtar yiğite gidecekti elimi yeni odamın kulpuna koydum ve yiğitin elinide elimi yanına koydum "Aynı anda lider" dedi ve 10'dan geriye saymaya başladı 5 4 3 2 1 Kapıyı açınca dehşete düştüm